EN There are many ways to make a logo design that expresses your brand’s unique identity. You can use the style, colors, and fonts of your logo in numerous creative ways to do so.
EN There are many ways to make a logo design that expresses your brand’s unique identity. You can use the style, colors, and fonts of your logo in numerous creative ways to do so.
TR Bir logo tasarımının, markanızın benzersiz kimliğini yansıtmasını sağlamanın birçok yolu vardır. Logonuzdaki stil, renk ve yazı tiplerini yaratıcı şekillerde kullanarak bunu yapabilirsiniz.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yolu |
style | stil |
colors | renk |
creative | yaratıcı |
logo | logo |
design | tasarım |
you can | yapabilirsiniz |
unique | benzersiz |
and | ve |
EN In what ways am I powerless over my addiction, and in what ways does it make my life unmanageable?
TR Bağımlılığım üzerinde hangi yönlerden güçsüzüm ve bu hangi yönlerden hayatımı yönetilemez kılıyor?
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
and | ve |
what | hangi |
life | hayat |
in | üzerinde |
does | bu |
EN There are many ways to make a logo design that expresses your brand’s unique identity. You can use the style, colors, and fonts of your logo in numerous creative ways to do so.
TR Bir logo tasarımının, markanızın benzersiz kimliğini yansıtmasını sağlamanın birçok yolu vardır. Logonuzdaki stil, renk ve yazı tiplerini yaratıcı şekillerde kullanarak bunu yapabilirsiniz.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yolu |
style | stil |
colors | renk |
creative | yaratıcı |
logo | logo |
design | tasarım |
you can | yapabilirsiniz |
unique | benzersiz |
and | ve |
EN There are other ways to get help from Pinterest for a few standard questions relating to those rights. We have listed a number of those ways here:
TR Pinterest'ten bu haklarla ilgili bazı standart sorular konusunda yardım almanın başka yolları da vardır. Aşağıda bu yolları sizin için sıraladık:
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
other | başka |
ways | yollar |
help | yardım |
standard | standart |
relating | ilgili |
questions | sorular |
to | bazı |
we | sizin |
EN But if we’re still going to achieve the ecological transition, we’ll all have to act a little crazy, have to boldly try out new things, leave our comfort zones and abandon old habits and ways of thinking.
TR Ama ekolojik dönüşümü henüz mümkünken başarabilmek için hepimiz biraz kaçık olmak, cesurca yeni şeyler denemek, konfor bölgesini terketmek, eski alışkanlıkları ve düşünce tarzlarını bırakmak zorundayız.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ecological | ekolojik |
new | yeni |
comfort | konfor |
old | eski |
things | şeyler |
but | ama |
of | in |
and | ve |
to | için |
EN "This gorgeous cafe is located at the seaside. It looks like a wooden old fisher house in red with a lot of old and icky junk inside. Try the fresh "Cinnamon Bun" and sit outside for a great view."
TR "Blueberry pie ve cheese cake mükemmel, manzara harika, kahve için refill olayı çok güzel. Sibelius anıtına çok yakın, oraya gitmişken boş geçmeyin derim ;)"
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
great | harika |
gorgeous | güzel |
of | in |
and | ve |
for | için |
the | çok |
EN Description: View Juvenile beauties group-fucked by old farts hd as completely free. BDSM porn xxx Juvenile beauties group-fucked by old farts video.
TR Açıklama: Çocuk güzellikleri grup fucked tarafından eski osuruk hd tamamen ücretsiz olarak görüntüle. Bdsm Porno xxx Çocuk güzellikleri grup fucked tarafından eski osuruk video.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
description | açıklama |
old | eski |
hd | hd |
completely | tamamen |
bdsm | bdsm |
group | grup |
free | ücretsiz |
video | video |
by | tarafından |
as | olarak |
view | görüntüle |
porn | porno |
xxx | xxx |
EN National ID numbers of people known to be associated with companies can be found in the old records of the Trade Registry Gazette, but, for this, it is necessary to inspect all old records one by one
TR Şirketlerle ilişkili olduğu bilinen kişilerin TC kimlik numaraları Ticaret Sicil Gazetesi’nin eski kayıtlarında bulunabiliyor ancak bu bilgiye erişebilmek için de tüm eski kayıtları tek tek incelemek gerekebiliyor
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
id | kimlik |
people | kişilerin |
known | bilinen |
associated | ilişkili |
old | eski |
numbers | numaraları |
this | bu |
trade | ticaret |
is | olduğu |
of | in |
all | tüm |
EN An Investigation of the Belief About Old Age and Factors Affecting the Belief About Old Age
TR Yaşlılık İnancı ve Yaşlılık İnancını Etkileyen Etmenlerin İncelenmesi
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
of | ın |
age | yaş |
affecting | etkileyen |
and | ve |
EN Even in her very old age she helped out in a children’s hospital: “When you take care of other people, you have no time to be old.”
TR İlerleyen yaşına rağmen, bir hastanenin çocuk bölümündeki çalışmalara yardım etmeye devam etmiş: “Başkalarına yardım eden, onlarla ilgilenen kişilerin yaşlanmaya hiç vakti olmaz.”
EN The old town area is full of stunning architecture from the old Roman Catholic cathedral, the Katholische Hofkirche, to the beautiful porcelain mural „Fürstenzug“
TR Tarihi şehir merkezi, Katolik Hofkirche kilisesinden “Fürstenzug (Soylular Geçidi)“ adını taşıyan duvar resmine varıncaya kadar büyüleyici mimariyle dolu
EN Although Alkhalaf only began learning German one and a half years ago you can hear just the slight trace of an accent when the 32 year old talks about the differences between the school systems in her old and new homes.
TR Eski ve yeni memleketindeki eğitim sistemleri arasındaki farklardan bahsederken telaffuzunda sadece hafif bir aksan duyuluyor 32 yaşındaki Alkhalaf’ın, daha bundan sadece bir buçuk yıl önce Almanca öğrenmeye başlamış olmasına rağmen.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
although | rağmen |
old | eski |
systems | sistemleri |
new | yeni |
year | yıl |
and | ve |
between | arasındaki |
years | bir |
the | önce |
EN Here are some of the ways in which we are supporting open science.
TR Açık bilime destek olmakta kullandığımız bazı yöntemler şunlardır.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
supporting | destek |
open | açık |
some | bazı |
EN Link Building for a New Website: 5 Actionable Ways to Get More Backlinks.
TR Yeni Bir Web Sitesi için Link Oluşturma: Daha Fazla Backlink Almak için Uygulayabileceğiniz 5 Yol.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
building | oluşturma |
link | link |
a | bir |
new | yeni bir |
get | almak |
EN At Elsevier, we offer a mix of publishing models to reflect the different ways authors choose to publish articles
TR Elsevier olarak, yazarların makalelerini yayınlamayı tercih ettiği farklı yöntemleri yansıtmak amacıyla birbirinden farklı yayınlama modelleri sunuyoruz
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
models | modelleri |
reflect | yansıtmak |
choose | tercih |
elsevier | elsevier |
different | farklı |
publishing | yayınlama |
authors | yazarlar |
we offer | sunuyoruz |
EN Here are 10 ways in which we do that.
TR İşte bunu yapmakta kullandığımız 10 yöntem.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
that | bunu |
EN Here are 10 ways in which we support open access
TR Açık erişime destek olmakta kullandığımız 10 yöntem
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
support | destek |
open | açık |
access | erişime |
EN Unconscious Bias can negatively affect the publishing process in a number of ways, for example:
TR Bilinçsiz Önyargı yayıncılık sürecini olumsuz yönde etkileyebilir, örneğin:
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
unconscious | bilinçsiz |
publishing | yayıncılık |
process | sürecini |
of | in |
EN When entering multiple keywords, Keywords Explorer will take 10 of the most popular keywords and generate thousands of ideas in six different ways:
TR Birden fazla anahtar kelime girerken, Anahtar Kelimeler Gezgini en popüler anahtar kelimelerden 10 tanesini alır ve altı farklı yolla binlerce fikir oluşturur:
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
popular | popüler |
ideas | fikir |
most | en |
and | ve |
multiple | birden fazla |
different | farklı |
keywords | anahtar |
six | altı |
the | kelimeler |
EN In the literature-heavy field of chemistry, students and researchers require easier ways to access, view and analyse data
TR Literatür yönünden ağır bir alan olan kimyada, öğrenciler ve araştırmacıların verilere erişmek, onları görüntülemek ve analiz etmek için kolay yöntemlere ihtiyacı vardır
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
easier | kolay |
literature | literatür |
students | öğrenciler |
and | ve |
researchers | araştırmacılar |
to access | erişmek |
of | in |
data | analiz |
EN There are many ways to support life!
TR Hayata destek olmanın, pek çok yolu var!
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yolu |
life | hayata |
support | destek |
many | pek |
to | çok |
EN Run a technical SEO audit whether you are launching a website, moving your website, or looking for ways to improve search performance.
TR İster bir web sitesi başlatıyor, ister web sitenizi taşıyor veya arama performansını iyileştirmenin yollarını arıyor olun, kolayca teknik SEO denetimi yapın.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
technical | teknik |
seo | seo |
audit | denetimi |
ways | yollar |
search | arama |
or | veya |
to | yapın |
a | bir |
performance | performans |
EN For a huge website with different ways of hedging, a couple of errors aren't critical. But for your website they can be fatal.
TR Farklı riskten korunma yöntemlerine sahip büyük bir web sitesi için birkaç hata kritik değildir. Ancak web siteniz için ölümcül olabilir.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
huge | büyük |
errors | hata |
critical | kritik |
your website | siteniz |
a | birkaç |
be | olabilir |
but | ancak |
of | in |
your | sahip |
different | farklı |
EN VPN is one of the best ways to gain access or unlock an online game if there are restrictions by country or IP address due to violations of the rules of use
TR VPN, kullanım kurallarının ihlal edilmesinden dolayı ülkede veya IP adresinde sınırlılıklar olması halinde çevrimiçi oyuna erişerek bu kilitleri açmanın en iyi yollarından biridir
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
vpn | vpn |
game | oyuna |
ip | ip |
country | ülkede |
online | çevrimiçi |
use | kullanım |
is one | biridir |
ways | yollar |
or | veya |
rules | kurallar |
of | nın |
best | en |
EN 8 Powerful Ways to Use "inurl" in Ahrefs’ Content Explorer
TR Ahrefs İçerik Gezgininde "inurl" Kullanmanın 8 Güçlü Yolu
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yolu |
ahrefs | ahrefs |
powerful | güçlü |
EN How to design products and software in repairable, sustainable ways.
TR Ürün ve yazılımların tamir edilebilir ve sürdürülebilir yollarla nasıl tasarlanacağı.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
sustainable | sürdürülebilir |
and | ve |
software | yazılımları |
how | nasıl |
EN There are many ways to check traffic on website. We recommend using our Website Traffic Checker or Google Analytics tool to check my website traffic and get data.
TR Web sitesinde trafiği kontrol etmenin birçok yolu vardır. Web site trafiğimi kontrol etmek ve veri almak için Web Sitesi Trafik Denetleyicimizi veya Google Analytics aracımızı kullanmanızı öneririz.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yolu |
tool | aracı |
my | mı |
we recommend | öneririz |
data | veri |
traffic | trafik |
or | veya |
analytics | analytics |
and | ve |
get | almak |
many | çok |
check | kontrol |
EN 7 ways Jotform has become more collaborative over the years
TR Bir şirket nasıl büyür: 100 çalışana ulaşma hikayemiz
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
years | bir |
the | nasıl |
EN Add new text, rearrange the elements, change the colors and fonts, and exploit your creative potential in many other ways. You're the one who decides what your letterhead will look like!
TR Yeni metin ekleyin, öğeleri yeniden düzenleyin, renkleri ve yazı tiplerini değiştirin ve yaratıcı potansiyelinizden çok daha fazla faydalanın. Antetin nasıl görüneceğine karar veren sizsiniz!
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
change | değiştirin |
colors | renkleri |
creative | yaratıcı |
new | yeni |
add | ekleyin |
other | daha fazla |
text | metin |
and | ve |
EN A new approach on a familiar marketing tool — unusual ways to use business cards. Read this and more in our blog!
TR Tanıdık bir pazarlama aracına yeni bir yaklaşım — kartvizit kullanmanın alışılmadık yolları Bu ve daha fazlasını blogumuzdan okuyun!
EN One of the best ways to organically grow your subscriber and viewer base is by forging partnerships with other brands and influencers
TR Abone ve izleyici sayınızı organik bir şekilde arttırmanın en iyi yollarından birisi diğer markalarla ve fikir önderleriyle ortaklık kurmaktır
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
other | diğer |
ways | yollar |
and | ve |
the | şekilde |
best | en |
EN The Core P3 is designed for use in three different ways: Wall-mount, vertical, and horizontal placement
TR Core P3 üç farklı şekilde kullanılmak üzere tasarlanmıştır: Duvara montaj, dikey ve yatay yerleştirme
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
use | kullan |
vertical | dikey |
horizontal | yatay |
placement | yerleştirme |
core | core |
different | farklı |
and | ve |
the | şekilde |
designed | tasarlanmış |
EN Transportation is an essential and integral part of our lives, and the world is seeking ways to reduce emissions and eliminate fossil-fuels. Therefore, we require cleaner, more sustainable and more energy efficient modes of transport.
TR Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için dünyanın enerji kullanımını ve emisyonlarını azaltması gerekiyor. Elektrik motoru verimliliğini artırmanın ne kadar fark yaratabileceğini öğrenmek için teknik incelemeyi indirin.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
world | dünyanın |
energy | enerji |
emissions | emisyonlarını |
and | ve |
of | in |
to | için |
EN This sense of "belonging" is established in several ways and extends throughout Fairmont Heritage Place as a private club and a residential community, as well as into Fairmont Hotels & Resorts
TR Bu, "aidiyet" duygusu birçok yolla kurulur ve bir özel kulüp ve rezidans topluluğu olarak Fairmont Heritage Place yanında Fairmont Hotels & Resorts geneline yayılır
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
belonging | aidiyet |
fairmont | fairmont |
club | kulüp |
well | yanı |
heritage | heritage |
place | place |
and | ve |
this | bu |
community | topluluğu |
hotels | hotels |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
EN We work with our partners to develop new ways of mutually reducing environmental footprints
TR Ortaklarımızla birlikte çalışarak çevresel ayak izimizi karşılıklı olarak azaltmak için yeni yollar geliştiriyoruz
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
new | yeni |
ways | yollar |
reducing | azaltmak |
environmental | çevresel |
of | in |
to | için |
EN By working with forward-thinking companies, we hope to encourage our guests to support our efforts in a variety of ways
TR İleri görüşlü şirketlerle çalışarak, misafirlerimizi çalışmalarımızı değişik yollarla desteklemeye teşvik etmeyi umuyoruz
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
our | de |
our guests | misafirlerimizi |
to support | desteklemeye |
encourage | teşvik |
working | çalışarak |
EN The investment case for gold, an analysis of gold-backed tokens compared to other ways of owning gold, and gold vs bitcoin.
TR Neden altına yatırım yapmalısınız: Altın temelli jetonların diğer altın yatırım yöntemlerine kıyasla analizi ve altın-bitcoin karşılaştırması.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
investment | yatırım |
gold | altın |
analysis | analizi |
of | ın |
tokens | altı |
compared | kıyasla |
other | diğer |
and | ve |
bitcoin | bitcoin |
to | neden |
EN Creative Ways To Reach Those In Need
TR İhtiyaç Sahiplerine Ulaşmanın Yaratıcı Yolları
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yollar |
creative | yaratıcı |
EN You can reach STGM support in the following ways: i. By accessing documents and videos published on the subject, ii. By communicating directly with STGM, iii. By following the invitations made.
TR STGM desteklerine, aşağıdaki yollarla ulaşabilirsiniz: i. Konuyla ilgili yayınlanan belge ve videolara erişim sağlayarak, ii. STGM ile doğrudan iletişim kurarak, iii. Açılan çağrıları takip ederek.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
stgm | stgm |
documents | belge |
published | yayınlanan |
ii | ii |
directly | doğrudan |
iii | iii |
on | ilgili |
and | ve |
the | aşağıdaki |
EN There are two major ways to start a FOREX trading business - either open a company from scratch or use a white label solution
TR FOREX yatırımlarını yürütebilmek için iki temel yöntem bulunur - sıfırdan bir şirket açmak veya beyaz etiket çözümlerinden faydalanmak
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
forex | forex |
open | açmak |
white | beyaz |
label | etiket |
from scratch | sıfırdan |
company | şirket |
or | veya |
a | bir |
two | iki |
EN Ways of carrying the I.T.A.A. message
TR ITAA mesajını taşıma yolları
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yollar |
of | ın |
message | mesaj |
EN While we all suffer from a common disease, it expresses itself in different ways for each of us
TR Hepimiz ortak bir hastalıktan muzdaripken, her birimiz için kendini farklı şekillerde ifade eder
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
common | ortak |
we | hepimiz |
different | farklı |
for | için |
EN I feel alive and in communion with the world and my life, and I feel I spend my time in ways that align with my values and bring about a positive impact in the lives of others and of myself
TR Kendimi canlı ve dünyayla ve hayatımla bütünlük içinde hissediyorum ve zamanımı değerlerime uygun ve başkalarının ve kendimin hayatlarında olumlu bir etki yaratan şekillerde harcadığımı hissediyorum
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
time | zaman |
bring | de |
positive | olumlu |
impact | etki |
alive | canlı |
and | ve |
others | başkaları |
life | hayat |
with | uygun |
in | içinde |
EN You can also be creative in thinking of other ways to be of service. Feel free to reach out through the contact page about any way in which you?d like to help carry the message to addicts in need.
TR Hizmet etmenin başka yollarını düşünmekte de yaratıcı olabilirsiniz. Mesajın ihtiyacı olan bağımlılara iletilmesine yardımcı olmak istediğiniz herhangi bir yol hakkında iletişim sayfasından bize ulaşmaktan çekinmeyin.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yollar |
way | yol |
creative | yaratıcı |
service | hizmet |
contact | iletişim |
help | yardımcı |
need | ihtiyacı |
you can | olabilirsiniz |
page | sayfası |
message | mesaj |
also | de |
about | hakkında |
any | herhangi |
which | olan |
the | başka |
you | bize |
EN There are countless ways you can gain valuable feedback from both current and potential customers. Now is the time to offer them a benefit or two!
TR Değer verdiğiniz insanların fikirlerini almanın birçok yolu var. forms.app sizin için en etkili ve hızlı yöntemi sunar.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yolu |
offer | sunar |
a | bir |
countless | çok |
and | ve |
both | de |
the | sizin |
EN It should come as no surprise that with the rise of the digital age, we’ve adopted ways to not only easily and conveniently create surveys, but distribute them as well.
TR Dijital çağın yükselişiyle, sadece kolay ve rahat bir şekilde anket oluşturmanın yanı sıra bunları da dağıtmanın yollarını benimsememiz şaşırtıcı değil.
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yollar |
surveys | anket |
well | yanı |
easily | kolay |
and | ve |
digital | dijital |
but | de |
EN There are several ways you can integrate and implement your ideas and visions into colorful, attention grabbing templates
TR Fikirlerinizi renkli ve dikkat çeken şablonlar üzerinden göstermenin birden çok yolu var
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
ways | yolu |
colorful | renkli |
attention | dikkat |
templates | şablonlar |
and | ve |
are | birden |
there | var |
EN It is important to note that not every customer message should be a ticket, that's why there should be different ways of interactif with companies, whether it's conversational or through a ticket system
TR Her müşteri mesajının bir bilet olmaması gerektiğine dikkat etmek önemlidir, bu yüzden ister sohbet ister bir bilet sistemi aracılığıyla şirketlerle etkileşimin farklı yolları olmalıdır
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
customer | müşteri |
ticket | bilet |
ways | yollar |
should be | olmalıdır |
system | sistemi |
important | önemlidir |
message | mesaj |
should | olmalı |
different | farklı |
its | bu |
EN Our team is always open for new ways to collaborate and cooperate with experts all around the globe
TR Ekibimiz dünyanın her yerinden uzmanlarla yeni yollarla birlik olmaya ve iş birliği yapmaya her zaman açıktır
अंग्रेजी | टर्की |
---|---|
experts | uzmanlarla |
globe | dünyanın |
our team | ekibimiz |
is | olmaya |
new | yeni |
and | ve |
always | her zaman |
to | her |
{Totalresult} अनुवादहरु को 50 देखाउँदै