TR Elsevier güvenilir içeriğin hem uzmanlar hem de daha geniş kitlelere iletilmesi ve tercüme edilmesini sağlayarak bu süreçte rol oynamaktadır
TR Elsevier güvenilir içeriğin hem uzmanlar hem de daha geniş kitlelere iletilmesi ve tercüme edilmesini sağlayarak bu süreçte rol oynamaktadır
EN Elsevier plays a role in this process by making sure that trusted content is communicated and translated for both specialized and broad audiences
Turkų | Anglų |
---|---|
elsevier | elsevier |
güvenilir | trusted |
geniş | broad |
bu | this |
rol | role |
TR Elsevier güvenilir içeriğin hem uzmanlar hem de daha geniş kitlelere iletilmesi ve tercüme edilmesini sağlayarak bu süreçte rol oynamaktadır
EN Elsevier plays a role in this process by making sure that trusted content is communicated and translated for both specialized and broad audiences
Turkų | Anglų |
---|---|
elsevier | elsevier |
güvenilir | trusted |
geniş | broad |
bu | this |
rol | role |
TR Birleşmiş Milletler Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (?UNCITRAL?), yayınladığı metinler ile uluslararası ticaretle ilgili kuralların birbiri ile uyumlu hale getirilmesi ve modernizasyonunda çok önemli bir rol oynamaktadır
EN Artificial intelligence (“AI”) technology and its applications across various sectors of the economy are growing exponentially
TR Bu şekilde, UNDEF, BM'nin diğer çalışmalarını --Hükümetlerle olan çalışmalarını- tamamlamada, dünya çapında demokratik yönetişimi güçlendirmek için belirgin bir rol oynamaktadır.
EN In this way, UNDEF plays a prominent role in complementing the UN's other work—its work with governments—to strengthen democratic governance all over the world.
Turkų | Anglų |
---|---|
şekilde | way |
diğer | other |
olan | its |
demokratik | democratic |
güçlendirmek | strengthen |
rol | role |
TR Bu şekilde, UNDEF, BM'nin diğer çalışmalarını --Hükümetlerle olan çalışmalarını- tamamlamada, dünya çapında demokratik yönetişimi güçlendirmek için belirgin bir rol oynamaktadır.
EN In this way, UNDEF plays a prominent role in complementing the UN's other work—its work with governments—to strengthen democratic governance all over the world.
Turkų | Anglų |
---|---|
şekilde | way |
diğer | other |
olan | its |
demokratik | democratic |
güçlendirmek | strengthen |
rol | role |
TR Altınay Havacılık ve İleri Teknolojiler firmasıyla İnsansız hava sistemleri, kara, deniz ve hava araçları projelerinde milli savunma sistemlerimizin geliştirilmesinde büyük rol oynamaktadır
EN Altınay Aerospace and Advanced Technologies has an important role in the development of our national defense systems in unmanned aerial systems, land, sea and air vehicles projects
Turkų | Anglų |
---|---|
ve | and |
teknolojiler | technologies |
hava | air |
sistemleri | systems |
deniz | sea |
projelerinde | projects |
milli | national |
savunma | defense |
büyük | important |
rol | role |
TR ABD ve Kanada ekonomileri 2 kıtadaki döviz kurlarında kilit rol oynamaktadır
EN The economies of the US and Canada play the key role in exchange rates across the 2 continents
TR ABD ve Kanada ekonomileri 2 kıtadaki döviz kurlarında kilit rol oynamaktadır
EN The economies of the US and Canada play the key role in exchange rates across the 2 continents
TR ABD ve Kanada ekonomileri 2 kıtadaki döviz kurlarında kilit rol oynamaktadır
EN The economies of the US and Canada play the key role in exchange rates across the 2 continents
TR ABD ve Kanada ekonomileri 2 kıtadaki döviz kurlarında kilit rol oynamaktadır
EN The economies of the US and Canada play the key role in exchange rates across the 2 continents
TR ABD ve Kanada ekonomileri 2 kıtadaki döviz kurlarında kilit rol oynamaktadır
EN The economies of the US and Canada play the key role in exchange rates across the 2 continents
TR ABD ve Kanada ekonomileri 2 kıtadaki döviz kurlarında kilit rol oynamaktadır
EN The economies of the US and Canada play the key role in exchange rates across the 2 continents
TR ABD ve Kanada ekonomileri 2 kıtadaki döviz kurlarında kilit rol oynamaktadır
EN The economies of the US and Canada play the key role in exchange rates across the 2 continents
TR ABD ve Kanada ekonomileri 2 kıtadaki döviz kurlarında kilit rol oynamaktadır
EN The economies of the US and Canada play the key role in exchange rates across the 2 continents
TR Bu süreçte, kimya eğitimi almış olan Amsterdam'daki kitap satıcısı Maurits Dekker, danışman olarak görev aldı
EN In this process the Amsterdam bookseller Maurits Dekker, who was trained as a chemist, served as an advisor
Turkų | Anglų |
---|---|
bu | this |
olan | was |
amsterdam | amsterdam |
TR Bu süreçte çok sayıda kuruma başta Koruma, Çocuk Koruma, Çocuk Güvenliği, Temel İnsani Yardım Standartları, Temel Proje Döngüsü Yönetimi olmak üzere birçok alanda eğitim ve mentörlük desteği sağladık.
EN In this process, we provided training and mentoring support to many institutions in many areas including Protection, Child Protection, Child Safeguarding, Core Humanitarian Standards and Basic Project Cycle Management.
Turkų | Anglų |
---|---|
standartları | standards |
proje | project |
döngüsü | cycle |
yönetimi | management |
eğitim | training |
TR Hayata Destek çalışanları olarak bu süreçte birçok zorlukla karşılaştık; mültecilerin karşı karşıya kaldığı sorunlarla ilgili çözüm yolları bulmaya çalıştık.
EN The project aims at increasing the living standards of refugees in rural areas and ensuring their access to rights and services while supporting their active participation in the community.
TR Aksine bu güven ilişkisi derinleşti, insanların bu süreçte sorunlarını daha açıklıkla dile getirdiklerini fark ettik.
EN On the contrary, this relationship of trust deepened, and we noticed that now people expressed their problems more freely.
Turkų | Anglų |
---|---|
bu | this |
güven | trust |
ın | of |
insanları | people |
TR Bugünlerde pandeminin ikinci dalgası baş göstermişken, tüm bu süreçte edindiğimiz tecrübeleri etkin bir şekilde kullanarak başta kendimiz, ardından desteklediğimiz kişilerin iyilik hâlini artırmak için çalışmaya devam ediyoruz
EN While the second wave of the pandemic has reared its ugly head, we continue to work to increase the well-being first of ourselves and then of the people we support by using the experience we have gained in this entire process effectively
Turkų | Anglų |
---|---|
ikinci | second |
baş | head |
tüm | entire |
devam | continue |
TR Bu süreçte destek veren herkese çok teşekkür ederiz.
EN We did not limit our topics to written informative texts, we prepared short videos with Arabic subtitles for each title with spot information, and also enriched them with Arabic voiceovers with more detailed information.
TR Bu süreçte destek veren herkese çok teşekkür ederiz.
EN We did not limit our topics to written informative texts, we prepared short videos with Arabic subtitles for each title with spot information, and also enriched them with Arabic voiceovers with more detailed information.
TR Hayata Destek çalışanları olarak bu süreçte birçok zorlukla karşılaştık; mültecilerin karşı karşıya kaldığı sorunlarla ilgili çözüm yolları bulmaya çalıştık.
EN The project aims at increasing the living standards of refugees in rural areas and ensuring their access to rights and services while supporting their active participation in the community.
TR Size bu süreçte rehberlik etmemize izin verin
EN Let us guide you in your journey
Turkų | Anglų |
---|---|
size | you |
rehberlik | guide |
TR Bu süreçte, sahip olduğunuz fikirlerin sonuca ulaşmak için yeterli olduğunu sizlere kanıtlamak istiyoruz! Logo aracımıza nasıl bir logo istediğinizi anlatın; işletmeniz için en iyi logo tasarımlarını üretsin.
EN We are here to prove that your ideas alone are enough! Tell our tool what you want, and it will generate the best logo design solution for your business.
Turkų | Anglų |
---|---|
yeterli | enough |
sizlere | you |
istiyoruz | want |
işletmeniz | your business |
TR Bu süreçte çok sayıda kuruma başta Koruma, Çocuk Koruma, Çocuk Güvenliği, Temel İnsani Yardım Standartları, Temel Proje Döngüsü Yönetimi olmak üzere birçok alanda eğitim ve mentörlük desteği sağladık.
EN In this process, we provided training and mentoring support to many institutions in many areas including Protection, Child Protection, Child Safeguarding, Core Humanitarian Standards and Basic Project Cycle Management.
Turkų | Anglų |
---|---|
standartları | standards |
proje | project |
döngüsü | cycle |
yönetimi | management |
eğitim | training |
TR Her ne kadar ikiz bebek beklediklerini öğrenmek Şengün çiftini çok mutlu etmiş olsa da, bu süreçte kendilerini ve bebeklerini bekleyen riskler ve belirsizlikler nedeniyle başlarda ciddi endişeler yaşadılar.
EN When they first learned that they were expecting twin babies, she and her husband felt not only happy but also anxious due to the risks and uncertainties waiting for them and their babies in the process.
Turkų | Anglų |
---|---|
ikiz | twin |
mutlu | happy |
olsa | the |
TR Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği bu süreçte üzerine düşen katkıyı vermeye hazırdır." çağrısı yer aldı.
EN The Civil Society Development Center Association is ready to contribute to this process.
Turkų | Anglų |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
merkezi | center |
derneği | association |
bu | this |
üzerine | to |
TR Türkiye, OECD ülkeleri içinde 2019-2020 (Haziran) yılları arasındaki bir yıllık süreçte sabit internet yaygınlığı en çok artan ilk beş ülke arasında yer alıyor (BTK 2021).
EN Turkey is among the top five countries with the highest increase in fixed Internet penetration in the one-year period of 2019-2020 (June) among the OECD countries (BTK 2021).
Turkų | Anglų |
---|---|
haziran | june |
yıllık | year |
sabit | fixed |
internet | internet |
TR Müşterileri, barınız için özel olarak geliştirilmiş şık bir logo tasarımıyla etkileyin. Bu süreçte, yapay zekaya dayanan basit ve etkili logo aracımız size yol gösterecek.
EN Impress your customers with a stylish logo design, customized for your bar. This simple and efficient AI-based logo maker will assist you in this process.
Turkų | Anglų |
---|---|
müşterileri | customers |
şık | stylish |
basit | simple |
etkili | efficient |
size | you |
tasarımı | design |
TR İşe alma yöneticileri ile iç planlama ve koordinasyonu kolaylaştırın. Adayların süreçte bulundukları yerleri her aşamanın kaydıyla kolayca takip edin.
EN Streamline internal planning and coordination with hiring managers. Easily track where candidates are in the process with a record of each stage.
Turkų | Anglų |
---|---|
yöneticileri | managers |
planlama | planning |
kolayca | easily |
takip | track |
TR TARİHSEL SÜREÇTE İZMİR İLİ ALSANCAK-KONAK KIYI BANDINDA KULLANIM DEĞİŞİMLERİ VE KENT SİMGELERİNİN OLUŞUMU
EN THE LANDUSE CHANGE OF IZMIR'S ALSANCAK-KONAK COASTAL BAND IN HISTORICAL PROCESS AND THE FORMATION OF CITY SYMBOLS
Turkų | Anglų |
---|---|
ve | and |
kent | city |
TR Bu süreçte çok sayıda kuruma başta Koruma, Çocuk Koruma, Çocuk Güvenliği, Temel İnsani Yardım Standartları, Temel Proje Döngüsü Yönetimi olmak üzere birçok alanda eğitim ve mentörlük desteği sağladık.
EN In this process, we provided training and mentoring support to many institutions in many areas including Protection, Child Protection, Child Safeguarding, Core Humanitarian Standards and Basic Project Cycle Management.
Turkų | Anglų |
---|---|
standartları | standards |
proje | project |
döngüsü | cycle |
yönetimi | management |
eğitim | training |
TR Bu süreçte çok sayıda kuruma başta Koruma, Çocuk Koruma, Çocuk Güvenliği, Temel İnsani Yardım Standartları, Temel Proje Döngüsü Yönetimi olmak üzere birçok alanda eğitim ve mentörlük desteği sağladık.
EN In this process, we provided training and mentoring support to many institutions in many areas including Protection, Child Protection, Child Safeguarding, Core Humanitarian Standards and Basic Project Cycle Management.
Turkų | Anglų |
---|---|
standartları | standards |
proje | project |
döngüsü | cycle |
yönetimi | management |
eğitim | training |
TR Hayata Destek çalışanları olarak bu süreçte birçok zorlukla karşılaştık; mültecilerin karşı karşıya kaldığı sorunlarla ilgili çözüm yolları bulmaya çalıştık.
EN The project aims at increasing the living standards of refugees in rural areas and ensuring their access to rights and services while supporting their active participation in the community.
TR İşe alma yöneticileri ile iç planlama ve koordinasyonu kolaylaştırın. Adayların süreçte bulundukları yerleri her aşamanın kaydıyla kolayca takip edin.
EN Streamline internal planning and coordination with hiring managers. Easily track where candidates are in the process with a record of each stage.
Turkų | Anglų |
---|---|
yöneticileri | managers |
planlama | planning |
kolayca | easily |
takip | track |
TR Bu süreçte veri gizliliğinize asla dokunulmuyor ve veriler belirli bir kullanıcıyla eşleşmiyor.
EN Your data privacy is not compromised in this process and data cannot be traced back to any specific user.
Turkų | Anglų |
---|---|
bu | this |
TR Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği bu süreçte üzerine düşen katkıyı vermeye hazırdır." çağrısı yer aldı.
EN The Civil Society Development Center Association is ready to contribute to this process.
Turkų | Anglų |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
merkezi | center |
derneği | association |
bu | this |
üzerine | to |
TR Morawitz çocukların bu süreçte “sorunları nasıl başkalarını incitmeden dile getirmeyi ve tartışmayı da” deneyimleyerek öğrendiklerini ekliyor.
EN This also helps the children to practice “how they can address problems, or how they can carry on a discussion without offending others.”
Turkų | Anglų |
---|---|
bu | this |
sorunları | problems |
da | also |
TR Sonuçta aşının kamu malı olarak kabul edilmesi demek, aşı geliştirme ve adil bir dağıtım maliyetinin uluslararası camia tarafından üstlenmesi ve bu süreçte kar amacının güdülmüyor olması demek
EN Of course, a public good means that the international community would meet the costs of development and equitable distribution and that no profit could be made from this
Turkų | Anglų |
---|---|
kamu | public |
demek | means |
geliştirme | development |
dağıtım | distribution |
uluslararası | international |
TR Alman anayasasını tanımak, siyasi çalışmalara katılmak: “Anayasa Öğrencileri” projesi bu süreçte gençlere yol gösteriyor.
EN The Verfassungsschüler project helps young people find out about the Basic Law and become politically engaged.
Turkų | Anglų |
---|---|
projesi | project |
TR İşe alma yöneticileri ile iç planlama ve koordinasyonu kolaylaştırın. Adayların süreçte bulundukları yerleri her aşamanın kaydıyla kolayca takip edin.
EN Streamline internal planning and coordination with hiring managers. Easily track where candidates are in the process with a record of each stage.
Turkų | Anglų |
---|---|
yöneticileri | managers |
planlama | planning |
kolayca | easily |
takip | track |
TR Bozulabilecek ve bu süreçte SEO puanınızı düşürebilecek şeylerin sayısı sizi şaşırtabilir.
EN You may be surprised by the number of things that can break, reducing your SEO rating in the process.
Turkų | Anglų |
---|---|
seo | seo |
sayısı | number |
sizi | you |
ın | of |
TR Yaratıcı süreçte birçok şey tekrar tekrar düzenlenir
EN The creative process is highly iterative
Turkų | Anglų |
---|---|
yaratıcı | creative |
TR Yaratıcı süreçte birçok şey tekrar tekrar düzenlenir
EN The creative process is highly iterative
Turkų | Anglų |
---|---|
yaratıcı | creative |
TR Sayın Kullanıcılar, Phemex, Universal Metaverse’ün yerel tokenı RACA’yı listelemiş bulunmaktadır. Bunu kutlamak için yeni bir etkinlik başlatacak ve bu süreçte 100,000,000 RACA dağ……
EN Dear Phemexers, It’s Summer Time Madness season, and Phemex is giving away contract trading bonus to make sure you spend this summer in style. Simply enter our trading contest and the rank finish……
Turkų | Anglų |
---|---|
sayın | dear |
phemex | phemex |
TR Bu süreçte, sahip olduğunuz fikirlerin sonuca ulaşmak için yeterli olduğunu sizlere kanıtlamak istiyoruz! Logo aracımıza nasıl bir logo istediğinizi anlatın; işletmeniz için en iyi logo tasarımlarını üretsin.
EN We are here to prove that your ideas alone are enough! Tell our tool what you want, and it will generate the best logo design solution for your business.
TR Bu süreçte sabrınız için sizlere teşekkür ediyoruz.
EN New Jersey customers Click Here
TR Bu süreçte sabrınız için sizlere teşekkür ediyoruz.
EN New Jersey customers Click Here
TR Bu süreçte sabrınız için sizlere teşekkür ediyoruz.
EN New Jersey customers Click Here
TR Bu süreçte sabrınız için sizlere teşekkür ediyoruz.
EN New Jersey customers Click Here
Rodoma 50 iš 50 vertimų