EN There are different methods for gathering different types of information but the high standard of quality across our databases remains the same.
EN There are different methods for gathering different types of information but the high standard of quality across our databases remains the same.
TR Farklı türden bilgiyi toplamak için farklı yollar mevcut ama veri tabanımızın yüksek kalite standardı aynı kalıyor.
Anglų | Turkų |
---|---|
high | yüksek |
different | farklı |
standard | standardı |
but | ama |
quality | kalite |
of | in |
information | bilgiyi |
the | aynı |
are | mevcut |
EN Market demand remains strong for geoscientists as society continues to address issues related to environment, recoverable natural resources, water resources and other critical aspects of daily life
TR Toplum çevreyle, geri kazanılabilir kaynaklarla, su kaynaklarıyla ve günlük yaşantının diğer önemli yönleriyle ilgili sorunlarla ilgilenmeyi sürdürdükçe, yer bilimciler için piyasadaki talep de güçlü kalmaktadır
Anglų | Turkų |
---|---|
society | toplum |
related | ilgili |
water | su |
other | diğer |
critical | önemli |
strong | güçlü |
and | ve |
daily | günlük |
demand | talep |
to | geri |
for | için |
resources | kaynaklar |
of | in |
EN ERİM and a large part of the present remains were unearthed during this period
TR ERİM tarafından sistematik kazı ve araştırmalar yapılmış ve bugünkü kalıntıların büyük bir bölümü bu dönemde meydana çıkarılmıştır
Anglų | Turkų |
---|---|
large | büyük |
period | dönemde |
and | ve |
this | bu |
a | bir |
EN The service does not save logs or any data about user activity, and your Internet traffic remains anonymous and private.
TR Hizmet, günlükleri veya kullanıcı etkinliği ile ilgili verileri kaydetmez ve İnternet trafiğiniz anonim ve gizli kalır.
Anglų | Turkų |
---|---|
data | verileri |
anonymous | anonim |
user | kullanıcı |
private | gizli |
about | ilgili |
service | hizmet |
or | veya |
and | ve |
EN Software made available for download by Last.fm remains the property of Last.fm, and we reserve the right to update and change that too.
TR Last.fm'in indirilmek üzere sunduğu yazılımlar Last.fm'in mülkiyeti altında kalmaya devam eder ve bunu güncelleme ve değiştirme hakkı da bizde saklıdır.
Anglų | Turkų |
---|---|
software | yazılımlar |
update | güncelleme |
change | değiştirme |
last | last |
right | hakkı |
and | ve |
too | da |
the | bunu |
EN Set up your scans to run like clockwork and ensure your system remains safe and secure at all times.
TR Taramalarınızın saat gibi çalışmasını sağlayın ve sisteminizin daima güvende ve koruma altında kaldığından emin olun.
Anglų | Turkų |
---|---|
at | nda |
and | ve |
to | emin |
EN This is arranged in such a way that to restore cookies, it is enough that it remains in at least one available storage variant (and now there are thirteen of them)
TR Bu, cookies'i geri yüklemek için en az bir kullanılabilir depolama varyantında (ve şimdi on üç tane var) kalması yeterli olacak şekilde düzenlenmiştir
Anglų | Turkų |
---|---|
storage | depolama |
available | kullanılabilir |
at | nda |
this | bu |
least | az |
and | ve |
to | geri |
a | bir |
of | in |
enough | yeterli |
now | şimdi |
EN Such as deleting standard HTTP cookies, LSO data, and even all HTML5 storage remains the PNG cookie and history cookies still exist
TR Standart HTTP cookies, LSO verileri ve hatta tüm HTML5 depolama alanını silmek gibi, PNG cookie olarak kalır ve geçmiş cookies hala mevcuttur
Anglų | Turkų |
---|---|
standard | standart |
http | http |
data | verileri |
all | tüm |
storage | depolama |
png | png |
and | ve |
even | hatta |
still | hala |
EN Regarded as one of pop music's most influential voices, Céline Dion remains the best-selling Canadian artist and one of the best-selling artists of all time with record sales of over 20… read more
TR Dion, o dönemdeki menajeri, sonradan ise eşi olan ReneAngelil'in, kariyeri için evini ipotek ettirmesiyle birlikte, genç yaşta Fransızca konuş… Devamını oku
EN The difficulty is adjusted every 2016 blocks (every 2 weeks approximately) so that the average time between each block remains 10 minutes.
TR Her blok arasındaki ortalama sürenin 10 dakika olarak kalması için, zorluk her 2016 blokta (yani yaklaşık 2 haftada bir) düzeltilir.
Anglų | Turkų |
---|---|
difficulty | zorluk |
approximately | yaklaşık |
block | blok |
minutes | dakika |
average | ortalama |
the | yani |
each | her |
EN Access to pornography on the Internet remains a contentious issue
TR İnternette pornografiye erişim tartışmalı bir konu olarak kalmaya devam ediyor
Anglų | Turkų |
---|---|
access | erişim |
a | bir |
EN Our commitment to application innovation will ensure that the Internet remains open and free.
TR Uygulamalarda yeniliğe olan bağlılığımız internetin açık ve özgür kalmasını garanti altına alacak.
Anglų | Turkų |
---|---|
commitment | bağlılığı |
ensure | garanti |
will | olan |
to | e |
open | açık |
free | özgür |
and | ve |
EN We ask that you join a growing, global movement of people committed to a purpose—a cause—to defend, promote and ensure that the Internet remains open and free.
TR İnternet'in açık ve özgür kalmasını savunan, destekleyen ve bunun gerçekleşmesini sağlayan bir amacı olan sürekli büyümekte, küresel harekete katılmanızı istiyoruz.
Anglų | Turkų |
---|---|
purpose | amacı |
global | küresel |
and | ve |
we | istiyoruz |
open | açık |
free | özgür |
EN These are the behaviors and situations that each of us remains completely abstinent from
TR Bunlar, her birimizin tamamen uzak durduğu davranış ve durumlardır
Anglų | Turkų |
---|---|
completely | tamamen |
and | ve |
are | bunlar |
of | her |
EN This ensures that Vimeo?s video quality remains high
TR Bu durum video kalitesinin yüksek kalmasını sağlar
Anglų | Turkų |
---|---|
ensures | sağlar |
high | yüksek |
this | bu |
video | video |
EN Rather amazingly, while it can contain proof of an infinite amount of information, the snapshot always remains the same size.
TR Zincir sonsuz miktarda bilgi içerse bile bu görüntüler sabit boyutlu kalır.
Anglų | Turkų |
---|---|
while | bu |
amount | miktarda |
size | boyutlu |
information | bilgi |
EN Please know that the hotel remains open to serve our guests and community
TR Otelimiz misafirlerimize ve topluluğumuza hizmet vermek için açık kalmayı sürdürüyor
Anglų | Turkų |
---|---|
open | açık |
serve | hizmet |
and | ve |
EN The health, safety and well-being of our staff, guests and partners remains our top priority as the World goes through this unprecedented crisis.
TR Dünya daha önce görülmemiş böylesi krizden geçerken çalışanlarımızın, misafirlerimizin ve ortaklarımızın sağlığı, güvenliği ve esenliği en yüksek önceliğimiz olmayı sürdürmektedir.
Anglų | Turkų |
---|---|
of | ın |
world | dünya |
health | sağlığı |
safety | güvenliği |
top | en |
well | yüksek |
the | önce |
and | ve |
EN The online landscape remains a dangerous, uncertain terrain. Malware and phishing can lurk around the corner, and ad-heavy, snoopy websites plague the surfing experience. It’s time to take back control.
TR İnternet tehlikeli bir yer olmaya devam ediyor. Kötücül yazılımlar ve oltalama saldırıları sizi beklerken reklamlarla dolu siteler internette gezinme deneyiminin tadını kaçırıyor. Kontrolü geri alma zamanı geldi.
Anglų | Turkų |
---|---|
dangerous | tehlikeli |
websites | siteler |
online | internette |
and | ve |
time | zaman |
control | kontrol |
to | geri |
a | bir |
the | sizi |
EN Benefit from an added layer of online security to ensure that your private information remains that way.
TR Gizli bilgilerinizin gizli kalmasını sağlamak için internette ek bir güvenlik katmanı kullanın.
Anglų | Turkų |
---|---|
added | ek |
private | gizli |
online | internette |
layer | katmanı |
security | güvenlik |
of | in |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
EN The item supplied remains in our possession until full payment of the purchase price.
TR Teslim edilen mallar, satın alma fiyatı tamamen ödenene kadar mülkiyetimizdedir.
Anglų | Turkų |
---|---|
purchase | satın |
EN (3) Our liability for damages resulting from loss of life, physical injury or damage to health and under the German Product Liability Act remains unaffected by the preceding limitations of liability and exclusions.
TR (3) Hayatın, bedenin veya sağlığın hasar görmesi durumunda ürün sorumluluk yasası doğrultusundaki sorumluluğumuz, yukarıdaki sınırlamalar ve istisnalar dışında kalmamaktadır.
Anglų | Turkų |
---|---|
of | ın |
health | sağlığı |
product | ürün |
act | yasası |
life | hayat |
or | veya |
damage | hasar |
and | ve |
EN If you place an order as a consumer and at the time of your order your normal place of residence is in another country, the application of the compulsory legal regulations of that country remains unaffected by the choice of legal system in clause 1.
TR Siparişi bir tüketici olarak oluşturduysanız ve sipariş emriniz sırasında başka bir ülkede ikamet etmişseniz, bu ülkenin zorunlu yasal düzenlemelerinin uygulanması ceza 1'deki kanun seçiminden etkilenmeyecektir.
Anglų | Turkų |
---|---|
consumer | tüketici |
legal | yasal |
in | deki |
order | sipariş |
at | nda |
country | ülkenin |
a | bir |
and | ve |
the | başka |
if | sırasında |
EN As cited in the digital news report of Reuters Institute (2020), the smartphone (72%) remains the most frequently used device to access news
TR Reuters Enstitüsünün raporuna (2020) göre, yüzde 72 oranıyla akıllı telefon haberlere erişmek için en sık kullanılan cihaz olmaya devam ediyor
Anglų | Turkų |
---|---|
news | haberlere |
report | raporuna |
institute | enstitüsü |
frequently | sık |
device | cihaz |
as | göre |
most | en |
smartphone | akıllı telefon |
to access | erişmek |
of | in |
used | kullanılan |
to | için |
EN Ownership of your content remains with you
TR İçeriğinizin mülkiyeti sizde kalır
Anglų | Turkų |
---|---|
ownership | mülkiyeti |
EN Ownership of all intellectual property rights to your content remains with you
TR İçeriğinizin tüm fikri mülkiyet haklarının mülkiyeti size aittir
Anglų | Turkų |
---|---|
rights | hakları |
ownership | mülkiyet |
all | tüm |
of | nın |
EN ERİM and a large part of the present remains were unearthed during this period
TR ERİM tarafından sistematik kazı ve araştırmalar yapılmış ve bugünkü kalıntıların büyük bir bölümü bu dönemde meydana çıkarılmıştır
Anglų | Turkų |
---|---|
large | büyük |
period | dönemde |
and | ve |
this | bu |
a | bir |
EN There are different methods for gathering different types of information but the high standard of quality across our databases remains the same.
TR Farklı türden bilgiyi toplamak için farklı yollar mevcut ama veri tabanımızın yüksek kalite standardı aynı kalıyor.
Anglų | Turkų |
---|---|
high | yüksek |
different | farklı |
standard | standardı |
but | ama |
quality | kalite |
of | in |
information | bilgiyi |
the | aynı |
are | mevcut |
EN Since Lambda scales automatically, the performance remains consistently high as the event frequency increases
TR Lambda otomatik olarak ölçeklendirme yaptığı için olay sıklığı arttıkça performans da tutarlı olarak yüksek düzeyde kalır
Anglų | Turkų |
---|---|
lambda | lambda |
performance | performans |
high | yüksek |
event | olay |
automatically | otomatik olarak |
the | olarak |
EN Protecting Australian Government data from access, unauthorized and disclosure remains a prime consideration when procuring and leveraging cloud services
TR Bulut hizmetlerini tedarik ederken ve kullanırken dikkat edilmesi gereken en önemli konu Avustralya hükümeti verilerine erişimi, verilere yetkisiz erişimi ve verilerin ifşa edilmesidir
Anglų | Turkų |
---|---|
government | hükümeti |
access | erişimi |
unauthorized | yetkisiz |
and | ve |
a | a |
cloud | bulut |
services | hizmetlerini |
data | verilerin |
EN Access to pornography on the Internet remains a contentious issue
TR İnternette pornografiye erişim tartışmalı bir konu olarak kalmaya devam ediyor
Anglų | Turkų |
---|---|
access | erişim |
a | bir |
EN German politics attaches particular importance to sustainable development, but remains open for critical opinions and international exchange.
TR Alman politikası, sürdürülebilirliğe özel bir değer veriyor ve bu konuda eleştirel seslere ve uluslararası görüş alışverişine açık.
Anglų | Turkų |
---|---|
open | açık |
international | uluslararası |
but | de |
and | ve |
to | e |
EN Elke Büdenbender has taken leave of absence from her position as judge for as long as her husband remains president.
TR Elke Büdenbender, eşinin Cumhurbaşkanlığı dönemi için hakimlik görevine ara verdi.
Anglų | Turkų |
---|---|
of | in |
for | için |
EN Today it remains in family ownership and is seen as a global brand in equestrian sports
TR En ince ayrıntısına kadar işlenmiş materyaller, biniciye ve ata göre özel olarak uydurulabiliyor
Anglų | Turkų |
---|---|
and | ve |
a | özel |
as | göre |
EN Remains from the border installations are now on view in various museums
TR Bu sınır tesislerinin kalıntılarını günümüzde hâlâ farklı müzelerde görmek mümkün
Anglų | Turkų |
---|---|
border | sınır |
now | bu |
various | farklı |
EN They only formed in the last millennium, either through new deposits on old marshland, or as the remains of a once larger island
TR Adalar geçen binyıl içinde –eski balçık toprak üzerindeki kabarmalar meydana gelmesi suretiyle veya bir zamanların büyükçe adalarının kalıntıları halinde – oluştular
Anglų | Turkų |
---|---|
old | eski |
larger | büyük |
or | veya |
in | içinde |
a | bir |
through | e |
last | en |
of | nın |
EN When this happens, all that remains peeping out of the water are the man-made dwelling mounds with their houses perched on top
TR Sadece "Warft" adı verilen ve üzerinde evlerin bulunduğu yapay dolguyla oluşturulmuş tepeler, sular arasından görünür
Anglų | Turkų |
---|---|
their | ve |
are | bulunduğu |
the | sadece |
on | üzerinde |
EN Leipzig is reinventing itself, but still remains a centuries-old cradle of culture.
TR Leipzig burada kendini yeniden buluyor ve yüzyıllardan beri olduğu gibi bir kültür yuvası olmaya devam ediyor.
Anglų | Turkų |
---|---|
leipzig | leipzig |
culture | kültür |
a | bir |
is | olduğu |
of | gibi |
EN And although many volunteers have gradually withdrawn, a firm core still remains.
TR Çok sayıda gönüllünün geri çekildiği, ama sağlam bir çekirdeğin kaldığı belirtiliyor.
Anglų | Turkų |
---|---|
a | sayıda |
EN Despite enjoying guiding the tours, Hamdi remains faithful to his real profession
TR Kassar kent turundan aldığı keyfe rağmen asıl işine devam etmeyi önemsiyor
Anglų | Turkų |
---|---|
despite | rağmen |
EN How corona will impact the European job market remains to be seen.
TR Korona pandemisinin Avrupa istihdam piyasasını nasıl etkilediğini zaman gösterecek.
Anglų | Turkų |
---|---|
corona | korona |
european | avrupa |
market | piyasası |
job | istihdam |
how | nasıl |
EN Set up your scans to run like clockwork and ensure your system remains safe and secure at all times.
TR Taramalarınızın saat gibi çalışmasını sağlayın ve sisteminizin daima güvende ve koruma altında kaldığından emin olun.
Anglų | Turkų |
---|---|
at | nda |
and | ve |
to | emin |
EN The online landscape remains a dangerous, uncertain terrain. Malware and phishing can lurk around the corner, and ad-heavy, snoopy websites plague the surfing experience. It’s time to take back control.
TR İnternet tehlikeli bir yer olmaya devam ediyor. Kötücül yazılımlar ve oltalama saldırıları sizi beklerken reklamlarla dolu siteler internette gezinme deneyiminin tadını kaçırıyor. Kontrolü geri alma zamanı geldi.
Anglų | Turkų |
---|---|
dangerous | tehlikeli |
websites | siteler |
online | internette |
and | ve |
time | zaman |
control | kontrol |
to | geri |
a | bir |
the | sizi |
EN Assuming it is kept up to date, Apple ensure it remains secure and safe by allowing apps to only be installed from their heavily vetted and guarded App Store
TR Güncel tutulduğu varsayıldığında, Apple yalnızca dikkatlice incelenen ve korunan App Store’dan indirilen uygulamaların yüklenmesine izin vererek güvende kalmasını sağlar
Anglų | Turkų |
---|---|
app | app |
apple | apple |
and | ve |
secure | sağlar |
apps | uygulamaları |
EN Benefit from an added layer of online security to ensure that your private information remains that way.
TR Gizli bilgilerinizin gizli kalmasını sağlamak için internette ek bir güvenlik katmanı kullanın.
Anglų | Turkų |
---|---|
added | ek |
private | gizli |
online | internette |
layer | katmanı |
security | güvenlik |
of | in |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
EN Our commitment to application innovation will ensure that the Internet remains open and free.
TR Uygulamalarda yeniliğe olan bağlılığımız internetin açık ve özgür kalmasını garanti altına alacak.
Anglų | Turkų |
---|---|
commitment | bağlılığı |
ensure | garanti |
will | olan |
to | e |
open | açık |
free | özgür |
and | ve |
EN We ask that you join a growing, global movement of people committed to a purpose—a cause—to defend, promote and ensure that the Internet remains open and free.
TR İnternet'in açık ve özgür kalmasını savunan, destekleyen ve bunun gerçekleşmesini sağlayan bir amacı olan sürekli büyümekte, küresel harekete katılmanızı istiyoruz.
Anglų | Turkų |
---|---|
purpose | amacı |
global | küresel |
and | ve |
we | istiyoruz |
open | açık |
free | özgür |
EN The service does not save logs or any data about user activity, and your Internet traffic remains anonymous and private.
TR Hizmet, günlükleri veya kullanıcı etkinliği ile ilgili verileri kaydetmez ve İnternet trafiğiniz anonim ve gizli kalır.
Anglų | Turkų |
---|---|
data | verileri |
anonymous | anonim |
user | kullanıcı |
private | gizli |
about | ilgili |
service | hizmet |
or | veya |
and | ve |
EN There are different methods for gathering different types of information but the high standard of quality across our databases remains the same.
TR Farklı türden bilgiyi toplamak için farklı yollar mevcut ama veri tabanımızın yüksek kalite standardı aynı kalıyor.
Anglų | Turkų |
---|---|
high | yüksek |
different | farklı |
standard | standardı |
but | ama |
quality | kalite |
of | in |
information | bilgiyi |
the | aynı |
are | mevcut |
EN Software made available for download by Last.fm remains the property of Last.fm, and we reserve the right to update and change that too.
TR Last.fm'in indirilmek üzere sunduğu yazılımlar Last.fm'in mülkiyeti altında kalmaya devam eder ve bunu güncelleme ve değiştirme hakkı da bizde saklıdır.
Anglų | Turkų |
---|---|
software | yazılımlar |
update | güncelleme |
change | değiştirme |
last | last |
right | hakkı |
and | ve |
too | da |
the | bunu |
Rodoma 50 iš 50 vertimų