EN What are your fears concerning the pandemic? I’m sure the pandemic will leave a scar on society. But the real fear is that we are going to live with the pandemic for years to come or that other pandemics are going to spread.
EN What are your fears concerning the pandemic? I’m sure the pandemic will leave a scar on society. But the real fear is that we are going to live with the pandemic for years to come or that other pandemics are going to spread.
TR Minnet duyduğun şeyler var mı? Evet, uzun zamandan beri elektronik müzikle meşgul olmak istiyordum, ve uzun zaman evde olmak zorunda kalmam, bunu hızlandırdı.
Anglų | Turkų |
---|---|
your | ve |
on | evde |
to | olmak |
EN Endometriosis in an episiotomy scar
TR Epizyotomi skarında gelişen endometrioz
EN [If you are the host, be aware that when you leave the meeting, you might end the meeting for everyone. Make sure to pass the host to someone else if you need to leave but others want to stay on.]
TR [Ev sahibi sizseniz, toplantıdan ayrıldığınızda toplantıyı herkes için sonlandırabileceğinizi unutmayın. Ayrılmanız gerekiyorsa ancak başkaları kalmak istiyorsa, ev sahibini başka birine verdiğinizden emin olun.]
Anglų | Turkų |
---|---|
others | başkaları |
are | ev |
meeting | toplantı |
the | başka |
but | ancak |
EN We started humanitarian aid programmes for the refugees who had to leave their houses as a result of the crisis in Syria and living outside the camps.
TR Suriye’deki krizden etkilenerek evlerini terk etmek zorunda kalmış ve kamp dışında yaşayan mülteciler için insani yardım projeleri yürütmeye başladık.
Anglų | Turkų |
---|---|
started | başladı |
aid | yardım |
refugees | mülteciler |
living | yaşayan |
we started | başladık |
of | in |
and | ve |
outside | dışında |
EN Promotion materials, gifts, etc. from suppliers that might create a dependency relationship or create such a perception or leave an impression of fraud are definitely not accepted.
TR Tedarikçilerden bağımlılık ilişkisine dönüşebilecek veya bu algıyı oluşturabilecek ya da bir usulsüzlük izlenimini yaratabilecek promosyon malzemesi, hediye vb. kesinlikle kabul edilmez.
Anglų | Turkų |
---|---|
promotion | promosyon |
gifts | hediye |
etc | vb |
definitely | kesinlikle |
accepted | kabul |
or | veya |
a | bir |
such | bu |
EN After he had to leave this work because his finger was cut off, he tried to earn a living for himself and his family by working in daily jobs
TR Parmağı kesildiği için işinden ayrılmak zorunda kalan Erhan, günlük işlerde çalışarak kendisi ve ailesi için bir geçim kaynağı sağlamaya çalıştı
Anglų | Turkų |
---|---|
family | ailesi |
daily | günlük |
his | in |
and | ve |
working | çalışarak |
work | iş |
off | bir |
EN Join Last.fm or log in to leave a shout for legoktm.
TR Last.fm'e katıl veya oturum aç ve legoktm için bir mesaj bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
join | katıl |
last | last |
log in | oturum |
legoktm | legoktm |
or | veya |
a | bir |
EN Nobody has posted anything yet. Be the first to leave a shout for legoktm
TR Kimse henüz hiçbir mesaj bırakmadı. legoktm için ilk mesaj bırakan sen ol.
Anglų | Turkų |
---|---|
nobody | kimse |
has | hiç |
legoktm | legoktm |
a | bir |
yet | henüz |
first | ilk |
EN Your private keys and backup are encrypted and never leave your device.
TR Özel anahtarlarınız ve yedeklemeniz şifrelenir ve cihazınızdan asla ayrılmaz.
Anglų | Turkų |
---|---|
keys | anahtarları |
never | asla |
encrypted | şifrelenir |
device | cihaz |
and | ve |
EN Your private keys are encrypted and never leave your device. You fully control your funds.
TR Özel anahtarlarınız şifrelenir ve asla cihazınızdan ayrılmaz. Yatırımlarınız tamamen kontrolünüz altındadır.
Anglų | Turkų |
---|---|
keys | anahtarları |
never | asla |
fully | tamamen |
encrypted | şifrelenir |
device | cihaz |
control | kontrol |
and | ve |
EN There you can view page visits per month, the average time your users spent on the site, and other useful metrics, like the percentage of visitors that leave a site without viewing a second page
TR Burada, aylık sayfa ziyaretlerini, kullanıcılarınızın sitede geçirdiği ortalama süreyi ve ikinci bir sayfayı görüntülemeden siteden ayrılan ziyaretçilerin yüzdesi gibi diğer yararlı ölçümleri görüntüleyebilirsiniz
Anglų | Turkų |
---|---|
visits | ziyaret |
month | aylık |
average | ortalama |
other | diğer |
visitors | ziyaretçilerin |
useful | yararlı |
you can view | görüntüleyebilirsiniz |
page | sayfa |
site | sitede |
second | ikinci |
a | bir |
and | ve |
the | burada |
users | kullanıcılar |
EN Don't leave the success of your creative efforts up to chance
TR İçerik oluşturma çabalarınızı şansa bırakmayın
Anglų | Turkų |
---|---|
of | ın |
EN Join Last.fm or log in to leave a shout for firenzeihl7.
TR Last.fm'e katıl veya oturum aç ve firenzeihl7 için bir mesaj bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
join | katıl |
last | last |
log in | oturum |
or | veya |
a | bir |
EN Want to share your thoughts about this album? Join Last.fm or log in to leave a shout.
TR Bu albüm hakkında düşüncelerini paylaşmak ister misin? Last.fm'e katıl veya oturum aç ve mesaj bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
album | albüm |
join | katıl |
your thoughts | düşüncelerini |
last | last |
log in | oturum |
this | bu |
your | ve |
or | veya |
to share | paylaşmak |
about | hakkında |
EN Want to share your thoughts about this artist? Join Last.fm or log in to leave a shout.
TR Bu sanatçı hakkında düşüncelerini paylaşmak ister misin? Last.fm'e katıl veya oturum aç ve mesaj bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
join | katıl |
artist | sanatçı |
your thoughts | düşüncelerini |
last | last |
log in | oturum |
this | bu |
your | ve |
or | veya |
to share | paylaşmak |
about | hakkında |
EN Join Last.fm or log in to leave a shout for Roguelazer.
TR Last.fm'e katıl veya oturum aç ve Roguelazer için bir mesaj bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
join | katıl |
last | last |
log in | oturum |
or | veya |
a | bir |
EN Join Last.fm or log in to leave a shout for chuyentactical.
TR Last.fm'e katıl veya oturum aç ve chuyentactical için bir mesaj bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
join | katıl |
last | last |
log in | oturum |
or | veya |
a | bir |
EN Nobody has posted anything yet. Be the first to leave a shout for chuyentactical
TR Kimse henüz hiçbir mesaj bırakmadı. chuyentactical için ilk mesaj bırakan sen ol.
Anglų | Turkų |
---|---|
nobody | kimse |
has | hiç |
a | bir |
yet | henüz |
first | ilk |
EN Join Last.fm or log in to leave a shout for e1zauqd125.
TR Last.fm'e katıl veya oturum aç ve e1zauqd125 için bir mesaj bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
join | katıl |
last | last |
log in | oturum |
or | veya |
a | bir |
EN Nobody has posted anything yet. Be the first to leave a shout for e1zauqd125
TR Kimse henüz hiçbir mesaj bırakmadı. e1zauqd125 için ilk mesaj bırakan sen ol.
Anglų | Turkų |
---|---|
nobody | kimse |
has | hiç |
a | bir |
yet | henüz |
first | ilk |
EN Want to share your thoughts about this track? Join Last.fm or log in to leave a shout.
TR Bu parça hakkında düşüncelerini paylaşmak ister misin? Last.fm'e katıl veya oturum aç ve mesaj bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
join | katıl |
your thoughts | düşüncelerini |
last | last |
log in | oturum |
this | bu |
your | ve |
or | veya |
to share | paylaşmak |
about | hakkında |
in | parça |
EN Regardless Of The Challenges, Don't Leave Anyone Behind - Support to Life
TR Zorluklara Rağmen, Kimseyi Arkada Bırakma - Hayata Destek
Anglų | Turkų |
---|---|
support | destek |
to life | hayata |
EN Regardless Of The Challenges, Don't Leave Anyone Behind
TR Zorluklara Rağmen, Kimseyi Arkada Bırakma
EN To not leave a single person behind...
TR Tek bir kişiyi dahi arkada bırakmamak için…
Anglų | Turkų |
---|---|
a | bir |
single | tek |
EN Regardless Of The Challenges, Don't Leave Anyone Behind
TR 'Gönüllü olmak bana mutluluk, cesaret ve güç kattı'
Anglų | Turkų |
---|---|
the | olmak |
EN We just wrapped up our PT Trader’s Arena competition and the results were great. Since we don’t want to leave you hanging for too long we think it’s time for a new event. Therefore, we’re laun……
TR Sevgili Yatırımcılar, Yeni eğitim programımız olan Öğren ve Kazan lansmanını duyurmaktan son derece mutlu ve heyecanlıyız! Eğlenceli ve anlaşılması kolay videolarla çeşitli kr……
EN Leave the headache of transcribing audio and video files to us
TR Ses ve video dosyalarını transkripsiyon baş ağrısını bize bırakın
Anglų | Turkų |
---|---|
leave | bırak |
transcribing | transkripsiyon |
video | video |
us | bize |
files | dosyaları |
EN Focus on the call, not on note taking. Just record the call and Sonix will automatically transcribe it for you in minutes. Improve your selling skills. Leave the busywork to us.
TR Çağrıya odaklan, not almaya değil. Sadece aramayı kaydedin ve Sonix dakikalar içinde sizin için otomatik olarak yazdıracaktır. Satış becerilerinizi geliştirin. İşi bize bırak.
Anglų | Turkų |
---|---|
record | kaydedin |
sonix | sonix |
minutes | dakikalar |
leave | bırak |
selling | satış |
improve | geliştirin |
automatically | otomatik olarak |
and | ve |
us | bize |
in | içinde |
the | değil |
note | not |
EN Do you feel anxious if you leave the house without your phone or headphones, or if you don?t have it sitting next to you?
TR Evden telefonunuz veya kulaklığınız olmadan çıkarsanız veya yanınızda yoksa endişeli hissediyor musunuz?
Anglų | Turkų |
---|---|
do you | musunuz |
without | olmadan |
or | yoksa |
the | veya |
EN Who you see here, what is said here, when you leave here, let it stay here.
TR Burada kimi görüyorsan, burada söylenenler, buradan ayrılınca burada kalsın.
Anglų | Turkų |
---|---|
here | buradan |
EN I was hiding in my apartment and I?d only leave my room to buy more junk food and use the bathroom
TR Dairemde saklanıyordum ve odamdan sadece daha fazla abur cubur almak ve banyoyu kullanmak için çıkıyordum
Anglų | Turkų |
---|---|
and | ve |
to | için |
EN Each template has its own editable content. You can leave it as it is, change it, or get inspired by it and come up with unique content for your website.
TR Tüm şablonlarda hazır içerikler mevcut. İsterseniz bunları aynen koruyun ya da değiştirin. Ya da bu içeriklerden ilham alarak web siteniz için benzersiz içerikler üretin.
Anglų | Turkų |
---|---|
change | değiştirin |
unique | benzersiz |
website | web |
your website | siteniz |
each | da |
by | alarak |
has | bu |
your | tüm |
for | için |
it | bunları |
or | mevcut |
EN Afterward, share your video directly to YouTube, download it in the quality of your choice, or leave in your project library to make changes later.
TR Ardından, videounuzu doğrudan YouTube'dan paylaşın, dilediğiniz kalitede indirin ya da daha sonra üzerinde değişiklik yapmak için proje kitaplığında bırakın.
Anglų | Turkų |
---|---|
share | paylaşın |
directly | doğrudan |
download | indirin |
quality | kalitede |
leave | bırak |
in | da |
project | proje |
later | daha sonra |
of | in |
to | için |
the | sonra |
EN Make a movie trailer that will leave your audience in awe! Renderforest offers you an online trailer maker to create astonishing movie trailers
TR İzleyicileri hayran bırakacak bir film fragmanı yapın! Renderforest, dudak uçuklatan film fragmanları oluşturmanız için sizlere online bir fragman aracı sunuyor
Anglų | Turkų |
---|---|
movie | film |
renderforest | renderforest |
offers | sunuyor |
online | online |
you | sizlere |
to | yapın |
a | bir |
EN Use it as an intro or outro to leave your brand’s unique signature on every video you make.
TR Oluşturduğunuz her videoya imzanızı atmak için bu logo gösterimini intro ya da outro olarak kullanın.
Anglų | Turkų |
---|---|
signature | logo |
video | videoya |
leave | bu |
EN Do not leave your password on any piece of paper.
TR Şifrenizi herhangi bir kağıda yazarak ortada bırakmayın.
Anglų | Turkų |
---|---|
any | herhangi |
of | bir |
EN Leave important notes for yourself or your clients and executives. Add notes about content changes, Google updates, new backlinks, and any other changes that might affect website rankings.
TR Kendiniz, müşterileriniz veya yöneticileriniz için önemli notlar bırakın. İçerik değişiklikleri, Google güncellemeleri, yeni geri bağlantılar ve web sitesi sıralamalarını etkileyebilecek diğer değişiklikler hakkında notlar ekleyin.
Anglų | Turkų |
---|---|
notes | notlar |
clients | müşterileriniz |
add | ekleyin |
other | diğer |
important | önemli |
rankings | sıralamalarını |
new | yeni |
or | veya |
updates | güncellemeleri |
about | hakkında |
changes | değişiklikleri |
and | ve |
for | için |
leave | bırak |
yourself | kendiniz |
EN You'll never leave an operator with no information. Internal Notes are up anytimes.
TR Bir operatörü asla bilgisiz bırakmazsınız. Dahili Notlar her zaman açıktır.
Anglų | Turkų |
---|---|
internal | dahili |
notes | notlar |
never | asla |
with | her |
an | bir |
EN We started humanitarian aid programmes for the refugees who had to leave their houses as a result of the crisis in Syria and living outside the camps.
TR Suriye’deki krizden etkilenerek evlerini terk etmek zorunda kalmış ve kamp dışında yaşayan mülteciler için insani yardım projeleri yürütmeye başladık.
Anglų | Turkų |
---|---|
started | başladı |
aid | yardım |
refugees | mülteciler |
living | yaşayan |
we started | başladık |
of | in |
and | ve |
outside | dışında |
EN Promotion materials, gifts, etc. from suppliers that might create a dependency relationship or create such a perception or leave an impression of fraud are definitely not accepted.
TR Tedarikçilerden bağımlılık ilişkisine dönüşebilecek veya bu algıyı oluşturabilecek ya da bir usulsüzlük izlenimini yaratabilecek promosyon malzemesi, hediye vb. kesinlikle kabul edilmez.
Anglų | Turkų |
---|---|
promotion | promosyon |
gifts | hediye |
etc | vb |
definitely | kesinlikle |
accepted | kabul |
or | veya |
a | bir |
such | bu |
EN After he had to leave this work because his finger was cut off, he tried to earn a living for himself and his family by working in daily jobs
TR Parmağı kesildiği için işinden ayrılmak zorunda kalan Erhan, günlük işlerde çalışarak kendisi ve ailesi için bir geçim kaynağı sağlamaya çalıştı
Anglų | Turkų |
---|---|
family | ailesi |
daily | günlük |
his | in |
and | ve |
working | çalışarak |
work | iş |
off | bir |
EN We decided to leave Syria with friends
TR Arkadaşlarımızla birlikte Suriye'den ayrılma kararı aldık
Anglų | Turkų |
---|---|
friends | arkadaşlar |
EN We decided to leave Syria with friends
TR Arkadaşlarımızla birlikte Suriye'den ayrılma kararı aldık
Anglų | Turkų |
---|---|
friends | arkadaşlar |
EN However, leave it at that -- most people on the internet shudder at the thought of reading a book before repairing something (when's the last time you read the user manual that came with your TV?).
TR Ancak, burda bırakın - internetteki insanlar, bir şeyi tamire başlamadan önce bir kitapçığı bile okumaya korkarlar (televizyonunuzla birlikte gelen kullanım kılavuzunu en son ne zaman okudunuz?).
Anglų | Turkų |
---|---|
leave | bırak |
people | insanlar |
book | kitap |
time | zaman |
user | kullanım |
most | en |
last | son |
with | birlikte |
your | şeyi |
EN Our technical support team provides free installation support for DV SSL installation. Using our help pages, you can install it or leave it to the expert.
TR DV SSL kurulumu için teknik destek ekibimiz ücretsiz kurulum desteği vermektedir. Yardım sayfalarımızdan istifade ederek ister siz kurulumu yapın isterseniz işi uzmanına bırakın.
Anglų | Turkų |
---|---|
dv | dv |
ssl | ssl |
leave | bırak |
free | ücretsiz |
technical | teknik |
support | destek |
help | yardım |
expert | uzman |
installation | kurulum |
to | yapın |
for | için |
pages | sayfalar |
the | siz |
EN Leave the management of your domain to the Professional Domain Management Personnel of Atak Domain, an Icann Accredited Registrar.
TR Domain Yönetiminizi ICANN Accredited Registrar olan Atak Domain Profesyonel Domain Yönetici kadrosuna bırakın!
Anglų | Turkų |
---|---|
leave | bırak |
of | ın |
domain | domain |
professional | profesyonel |
atak | atak |
icann | icann |
an | olan |
EN These are the things that give you a real sense of our heritage and destination from the moment you walk in until the moment you leave.We breathe new life into traditions and infuse them throughout your journey with us
TR Bunlar, size mirasımızın ve adım attığınız andan ayrıldığınız ana kadar destinasyonun gerçek duygusunu yaşatan şeylerdir.Geleneklere yeni bir hayat üfleriz ve bizimle yolcuğunuza bunları katarız
Anglų | Turkų |
---|---|
life | hayat |
with us | bizimle |
real | gerçek |
heritage | miras |
a | bir |
and | ve |
new | yeni bir |
are | bunlar |
EN Leave no digital footprints, making your activities anonymous and impossible to track.
TR Dijital ayak izi bırakmayın, faaliyetlerinizi anonimleştirin ve takip edilmelerini imkansızlaştırın.
Anglų | Turkų |
---|---|
digital | dijital |
activities | faaliyetlerinizi |
track | takip |
and | ve |
EN Leave no digital footprints, making your activities anonymous, impossible to track, and even hack.
TR Dijital ayak izi bırakmayın, faaliyetlerinizi anonimleştirin, takip edilmeyi ve hatta saldırıya uğramayı imkansızlaştırın.
Anglų | Turkų |
---|---|
digital | dijital |
activities | faaliyetlerinizi |
track | takip |
to | hatta |
and | ve |
EN It’s time a pick of blog content for your blog and magazine will leave a lasting first impression
TR Blogunuz ve derginiz için bir blog içeriği seçmenin zamanı geldi, kalıcı bir ilk izlenim bırakacak
Anglų | Turkų |
---|---|
time | zaman |
blog | blog |
content | içeriği |
impression | izlenim |
lasting | kalıcı |
first | ilk |
of | in |
and | ve |
for | için |
Rodoma 50 iš 50 vertimų