EN Get Started for FreeGet Started for Free
"he started working" di Îngilîzî de dikare bi van Tirkî peyv/hevokên jêrîn were wergerandin:
EN Get Started for FreeGet Started for Free
TR Ücretsiz başlayınÜcretsiz başlayın
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
get started | başlayın |
EN Visit the Lambda Getting Started guide to get started.
TR Başlamak için Lambda Kullanmaya Başlama kılavuzunu ziyaret edin.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
lambda | lambda |
get | edin |
getting | için |
visit | ziyaret |
started | başlamak |
EN We started a new era with new content. At the beginning of February 2021, our "Capacity Building Center for Civil Society" project started with the financial support of the European Union.
TR Yeni bir dönemi, yeni bir içerikle başlattık. 2021 yılı Şubat ayı başında, “Sivil Toplum İçin Kapasite Geliştirme Merkezi” projemiz Avrupa Birliği’nin finansal desteği ile başladı.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
a | bir |
at | nda |
of | in |
our | ile |
capacity | kapasite |
center | merkezi |
civil | sivil |
society | toplum |
financial | finansal |
support | desteği |
european | avrupa |
new | yeni |
EN Visit the Lambda Getting Started guide to get started.
TR Başlamak için Lambda Kullanmaya Başlama kılavuzunu ziyaret edin.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
lambda | lambda |
get | edin |
getting | için |
visit | ziyaret |
started | başlamak |
EN Getting started is easy for existing and new AWS Accounts. Use this Getting Started tutorial to enter into an agreement. For a more detailed guide, refer to the AWS Agreement documentation.
TR Var olan ve yeni AWS Hesapları için kullanmaya başlamak kolaydır. Bir anlaşma yapmak için bu Kullanmaya Başlama eğitimini kullanın. Daha ayrıntılı bir kılavuz için bkz. AWS Anlaşma belgeleri.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
easy | kolaydır |
new | yeni |
aws | aws |
accounts | hesaplar |
agreement | anlaşma |
guide | kılavuz |
documentation | belgeleri |
detailed | ayrıntılı |
this | bu |
and | ve |
enter | için |
started | başlamak |
EN We started a new era with new content. At the beginning of February 2021, our "Capacity Building Center for Civil Society" project started with the financial support of the European Union.
TR Yeni bir dönemi, yeni bir içerikle başlattık. 2021 yılı Şubat ayı başında, “Sivil Toplum İçin Kapasite Geliştirme Merkezi” projemiz Avrupa Birliği’nin finansal desteği ile başladı.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
a | bir |
at | nda |
of | in |
our | ile |
capacity | kapasite |
center | merkezi |
civil | sivil |
society | toplum |
financial | finansal |
support | desteği |
european | avrupa |
new | yeni |
EN : All you need to get started is admin access to your Spotify for Artists account and a Shopify store. Get started
TR : Spotify for Artists hesabına yönetici erişimi ve bir Shopify mağazası ile hemen kullanmaya başlayabilirsin.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
admin | yönetici |
access | erişimi |
account | hesabı |
spotify | spotify |
and | ve |
a | bir |
EN Gade initially started working at a tea shop in Adana where they first settled at when they came to Turkey and still live in
TR Türkiye’ye geldiklerinde ilk yerleştikleri yer olan ve halen yaşamaya devam ettikleri Adana’da Gade önce bir çay ocağında işe girdi
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
working | iş |
gade | gade |
tea | çay |
at | nda |
and | ve |
first | ilk |
to | e |
EN Gade initially started working at a tea shop in Adana where they first settled at when they came to Turkey and still live in
TR Türkiye’ye geldiklerinde ilk yerleştikleri yer olan ve halen yaşamaya devam ettikleri Adana’da Gade önce bir çay ocağında işe girdi
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
working | iş |
gade | gade |
tea | çay |
at | nda |
and | ve |
first | ilk |
to | e |
EN In early February she started working as cleaning staff at Sefaköy Children’s Bureau, which is within the Police Department
TR Şubat ayı başında, Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Sefaköy Çocuk Büro Amirliği’nde temizlik personeli olarak işe başlamış
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
working | iş |
cleaning | temizlik |
staff | personeli |
at | nda |
within | e |
the | olarak |
EN As a result of the conflict in Syria that started in 2011, many residential buildings were left unused of which many suffered destruction due to military operations. WATAN, working with local councils and initiatives in the
TR ”Suriye?nin kuzeybatısında su ve sanitasyon sektörlerinin desteklenmesi ve kamp koordinasyonu? projesi 7 ay önce SCHF ile ortaklaşa başladı.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
a | a |
syria | suriye |
to | ile |
and | ve |
EN In early February she started working as cleaning staff at Sefaköy Children’s Bureau, which is within the Police Department
TR Şubat ayı başında, Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Sefaköy Çocuk Büro Amirliği’nde temizlik personeli olarak işe başlamış
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
working | iş |
cleaning | temizlik |
staff | personeli |
at | nda |
within | e |
the | olarak |
EN In early February she started working as cleaning staff at Sefaköy Children’s Bureau, which is within the Police Department
TR Şubat ayı başında, Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Sefaköy Çocuk Büro Amirliği’nde temizlik personeli olarak işe başlamış
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
working | iş |
cleaning | temizlik |
staff | personeli |
at | nda |
within | e |
the | olarak |
EN In early February she started working as cleaning staff at Sefaköy Children’s Bureau, which is within the Police Department
TR Şubat ayı başında, Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Sefaköy Çocuk Büro Amirliği’nde temizlik personeli olarak işe başlamış
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
working | iş |
cleaning | temizlik |
staff | personeli |
at | nda |
within | e |
the | olarak |
EN Gade initially started working at a tea shop in Adana where they first settled at when they came to Turkey and still live in
TR Türkiye’ye geldiklerinde ilk yerleştikleri yer olan ve halen yaşamaya devam ettikleri Adana’da Gade önce bir çay ocağında işe girdi
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
working | iş |
gade | gade |
tea | çay |
at | nda |
and | ve |
first | ilk |
to | e |
EN Gade initially started working at a tea shop in Adana where they first settled at when they came to Turkey and still live in
TR Türkiye’ye geldiklerinde ilk yerleştikleri yer olan ve halen yaşamaya devam ettikleri Adana’da Gade önce bir çay ocağında işe girdi
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
working | iş |
gade | gade |
tea | çay |
at | nda |
and | ve |
first | ilk |
to | e |
EN It quickly shows you how your content is performing, what’s working, what’s not working, and what issues need your attention.
TR İçeriğinizin nasıl performans gösterdiğini, neyin işe yaradığını, neyin işe yaramadığını ve hangi konulara dikkat etmeniz gerektiğini hızlı bir şekilde gösterir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
shows | gösterir |
performing | performans |
working | iş |
attention | dikkat |
what | neyin |
how | nasıl |
your | etmeniz |
and | ve |
is | bir |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We offer technical support by phone and ticketing system in Turkey during working hours, with the exception of working hours, we offer technical support through the ticket system
TR Türkiye mesai saatlerinde telefonla ve bilet sistemi üzerinden, mesai saatleri haricinde bilet sistemi üzerinden teknik destek sunmaktayız
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
technical | teknik |
and | ve |
system | sistemi |
turkey | türkiye |
hours | saatleri |
ticket | bilet |
by phone | telefonla |
support | destek |
EN Health Problems Met in Working Area and Occupational Risks of Staff Working in Kayseri 112 Emergency Health Care Services
TR Kayseri 112 Acil Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Personelin Çalışma Ortamında Karşılaştıkları Sağlık Sorunları Ve Karşılaştıkları Mesleki Riskler
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
health | sağlık |
and | ve |
kayseri | kayseri |
services | hizmetlerinde |
problems | sorunları |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We offer technical support by phone and ticketing system in Turkey during working hours, with the exception of working hours, we offer technical support through the ticket system
TR Türkiye mesai saatlerinde telefonla ve bilet sistemi üzerinden, mesai saatleri haricinde bilet sistemi üzerinden teknik destek sunmaktayız
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
technical | teknik |
and | ve |
system | sistemi |
turkey | türkiye |
hours | saatleri |
ticket | bilet |
by phone | telefonla |
support | destek |
EN It quickly shows you how your content is performing, what’s working, what’s not working, and what issues need your attention.
TR İçeriğinizin nasıl performans gösterdiğini, neyin işe yaradığını, neyin işe yaramadığını ve hangi konulara dikkat etmeniz gerektiğini hızlı bir şekilde gösterir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
shows | gösterir |
performing | performans |
working | iş |
attention | dikkat |
what | neyin |
how | nasıl |
your | etmeniz |
and | ve |
is | bir |
EN Taking care of the children? Working part-time or from home? Parents explain how they balance their family and working lives.
TR Çocuklara nasıl bakılacak? Yarım gün çalışarak mı, evden çalışarak mı? Ana babalar, aile ve iş hayatını nasıl pay ettiklerini anlatıyorlar.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
family | aile |
working | çalışarak |
how | nasıl |
the | gün |
and | ve |
EN Getting started took us only a few minutes."
TR Başlamak sadece birkaç dakikamızı aldı."
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
started | başlamak |
a | birkaç |
only | sadece |
EN Get started with Semrush! or see our plans & pricing
TR Semrush ile başla! veya paketlerimizi & fiyatlarımızı görün
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
semrush | semrush |
or | veya |
see | görün |
EN Ahrefs enables us to streamline all of our SEO efforts. This resulted in a 170% YOY increase in sessions and revenue since we started using it.
TR Ahrefs tüm SEO çalışmalarımızı kolaylaştırmamızı sağlıyor. Bu, onu kullanmaya başladığımızdan bu yana oturumlarda ve gelirlerde %170’lik bir artışa neden oldu.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
increase | artış |
using | kullanmaya |
seo | seo |
this | bu |
ahrefs | ahrefs |
it | onu |
and | ve |
all | tüm |
a | bir |
EN Ready to get started and/or find out more?
TR Başlamaya ve/veya daha fala bilgi almaya hazır mısınız?
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
ready | hazır |
and | ve |
find out | bilgi |
or | veya |
EN It has been assumed that the north portico’s building of two long portico had been started early from the south portico
TR Doğu-batı doğrultusunda 200 metrelik mesafede sütunlu bir girişi vardır ve ion tarzındaki iki uzun portikodan oluşur
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
long | uzun |
had | vardı |
has | vardır |
EN It is assumed that the construction of the wall was started because of the Gothic invasion in 260 years
TR Duvarların inşaatına 260 yılında Gothic istilasından dolayı başlandığı sanılıyor, fakat bugüne kadar gelen duvarları 4
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
construction | inşaat |
of | in |
EN Back in 2008, Semrush started as a small group of SEO and IT specialists united by one mission — to make online competition fair and transparent, with equal opportunities for everyone
TR Semrush 2008'de, küçük bir grup SEO ve IT Uzmanının çevrimiçi rekabeti herkes için eşit şartlarda, adil ve transparan hale getirme gibi tek bir amaçla bir araya gelmesiyle başladı
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
semrush | semrush |
small | küçük |
group | grup |
seo | seo |
online | çevrimiçi |
competition | rekabeti |
equal | eşit |
fair | adil |
started | başladı |
and | ve |
it | it |
a | bir |
EN You can also monitor the pages that started or stopped performing for a particular query, be it the pages of your website or the ones of your competitor.
TR Ayrıca, isterse sizin website sayfanız olsun isterse rakibinizin, belirli bir sorgu için çalışmayı durduran veya başlatan sayfaları izleyebilirsiniz.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
query | sorgu |
website | website |
pages | sayfaları |
ones | bir |
also | ayrıca |
for | için |
or | veya |
of | in |
EN That's why we created this guide. Whether you're just getting started on your SEO journey or already know the basics, this page is your gateway to SEO mastery.
TR Bu yüzden bu kılavuzu oluşturduk. İster SEO yolculuğunuza yeni başlıyor olun, ister temel bilgileri zaten biliyor olun, bu sayfa SEO uzmanlığına açılan kapınızdır.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
guide | kılavuzu |
seo | seo |
basics | temel |
page | sayfa |
we created | oluşturduk |
this | bu |
know | biliyor |
the | zaten |
to | olun |
EN Get started with the industry’s favorite SEO tool, and start increasing your website’s traffic today.
TR Sektörün favori SEO aracıyla işe başlayıp web sitenizin trafiğini arttırmaya hemen bugün başlayın.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
favorite | favori |
seo | seo |
tool | aracı |
and | e |
websites | web |
traffic | trafiğini |
today | bugün |
start | başlayın |
EN Refugee Support Program Started in Hatay
TR Hatay Mülteci Destek Projeleri başladı.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
refugee | mülteci |
support | destek |
hatay | hatay |
started | başladı |
EN We started humanitarian aid programmes for the refugees who had to leave their houses as a result of the crisis in Syria and living outside the camps.
TR Suriye’deki krizden etkilenerek evlerini terk etmek zorunda kalmış ve kamp dışında yaşayan mülteciler için insani yardım projeleri yürütmeye başladık.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
started | başladı |
aid | yardım |
refugees | mülteciler |
living | yaşayan |
we started | başladık |
of | in |
and | ve |
outside | dışında |
EN On April, Cash Assistance with E-Card projects started
TR E-kartlarla yardım projeleri başladı
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
assistance | yardım |
projects | projeleri |
started | başladı |
EN We started the humanitarian aid project, which aims to provide communities affected by disaster with e-cards with a certain amount of cash for them to provide for their food and non-food basic needs.
TR Afetten etkilenen toplulukların e- kartlara yüklenen nakit ile gıda ve gıda dışı temel ihtiyaçları kendi isteklerine göre tedarik etmelerini amaçlayan ve yerel ekonomiye katkı sunan insani yardım projemize başladık.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
started | başladı |
aid | yardım |
provide | sunan |
communities | toplulukların |
affected | etkilenen |
cash | nakit |
we started | başladık |
food | gıda |
and | ve |
needs | ihtiyaçları |
to | e |
by | göre |
with | ile |
EN To the attention of public, This is our information note to all national and international press, our supporters, and stakeholders concerning the refugee and migrant movement towards borders that started on February 28th, 2020
TR Geçim Kaynağı Yaşam Kaynağı Ülkesini terk etmek zorunda kalmış yaklaşık 80 milyon insan
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
that | yaşam |
to | etmek |
on | yaklaşık |
EN Navigate your way through the best food, restaurants, and must-see sites all over the globe. To get started, select the country you want to explore:
TR Bütün dünyadaki en iyi yemekleri restoranlar ve görülmesi gereken yerler arasında gezin. Başlamak için keşfetmek istediğin ülkeyi seç:
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
restaurants | restoranlar |
started | başlamak |
must | gereken |
you want | istediğin |
select | seç |
and | ve |
to | için |
the | arasında |
best | en |
country | yerler |
EN Get started with a free trial of Meetup Pro and experience the support of a dedicated community team
TR Ücretsiz Meetup Pro deneme sürümüyle başlangıç yapın ve özel bir topluluk ekibinin desteğini deneyimleyin
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
trial | deneme |
meetup | meetup |
community | topluluk |
get | yapın |
team | ekibinin |
and | ve |
pro | pro |
EN Karacasu Anatolian High School started education in 2005, 1 Manager, 1 deputy director, 1 Data Preparation and Control Operator (Temporary Officer), 1 retainer, 19 teachers, 204 students continue education
TR Karacasu Anadolu Lisesi 2005 Yılında eğitim öğretime başlamıştır, 1 Müdür, 1 müdür yardımcısı, 1 Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni (Geçici Görevli),1 hizmetli, 19 Öğretmen, 204 öğrenci ile eğitim öğretimine devam etmektedir
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
karacasu | karacasu |
manager | müdür |
data | veri |
preparation | hazırlama |
control | kontrol |
temporary | geçici |
continue | devam |
students | öğrenci |
and | ve |
high | e |
education | eğitim |
in | yılında |
EN The fine construction of Ataeymir Municipality Football Field locker rooms has been completed and started to operate.
TR Ataeymir Beldesi Futbol Sahası soyunma odalarının ince inşaatı tamamlanmış ve faaliyete geçmiştir.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
football | futbol |
rooms | odalar |
completed | tamamlanmış |
and | ve |
construction | inşaat |
of | in |
EN In 1972, the first assistant was appointed and the existing museum building was started
TR 1972 yılında ilk asistan tayini yapılmış ve mevcut müze binasının yapılmasına başlanmıştır
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
museum | müze |
building | yapı |
and | ve |
existing | mevcut |
first | ilk |
EN Before getting started, be honest with yourself and ask why anyone would want to subscribe to your list.
TR Başlamadan önce kendinize karşı dürüst olun ve kişilerin neden sizin listenize abone olmak isteyeceğini düşünün.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
honest | dürüst |
subscribe | abone |
before | önce |
and | ve |
why | neden |
to | karşı |
EN The Trust Wallet mobile app started off as an Ethereum wallet but has since evolved its offering of storage capabilities and has become a multi coin crypto wallet which is capable of storing Ethereum ERC20 coins and other cryptocurrencies as well.
TR Ethereum cüzdanı olarak yola çıkan fakat zamanla Ethereum ERC20 tokenlarının ve diğer kripto paraların tutulabileceği bir çoklu coin kripto cüzdanı haline gelen Trust Cüzdan'ta birkaç Ethereum cüzdanı seçeneği bulunur.
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
ethereum | ethereum |
crypto | kripto |
trust | trust |
other | diğer |
and | ve |
a | birkaç |
multi | çoklu |
off | bir |
wallet | cüzdan |
coin | coin |
EN Let’s get started with that and your social media kit will be ready in no time!
TR Hadi önce bununla başlayalım ve ardından kısa sürede sosyal medya paketiniz hazır olacak!
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
ready | hazır |
time | sürede |
social | sosyal |
media | medya |
in | önce |
and | ve |
will | olacak |
EN Let’s get started with that and your email signature will be ready in no time!
TR Hadi önce bununla başlayalım ve ardından kısa sürede e-posta imzanız hazır olacak!
Îngilîzî | Tirkî |
---|---|
ready | hazır |
time | sürede |
posta | |
in | önce |
and | ve |
will | olacak |
{Endresult} ji 50 wergeran nîşan dide