EN Ronald Meinardus, the Head at FNF Turkey, even spoke of a “historic event”, highlighting the extraordinary character of our first face-to-face activity after more than a year.
"highlighting the extraordinary" ជា ភាសាអង់គ្លេស អាចត្រូវបានបកប្រែជា ទួរគី ពាក្យ/ឃ្លាខាងក្រោម៖
extraordinary | bir olağanüstü |
EN Ronald Meinardus, the Head at FNF Turkey, even spoke of a “historic event”, highlighting the extraordinary character of our first face-to-face activity after more than a year.
TR Bu amaçla, 2008’de yayımlamaya başladığı Eğitim İzleme Raporları’nda çeşitli kaynaklardan derlediği nicel verileri eğitim izleme göstergelerine dönüştürüyor.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
at | de |
more | çeşitli |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN Crystal walks you through the six key features of our editor: Create a new speaker, find and replace, highlighting & strikethrough, realign timecodes, preferences, and shortcut keys.
TR Crystal, editörümüzün altı temel özelliği ile size yol açıyor: Yeni bir hoparlör oluşturun, bulun ve değiştirin, vurgulama ve üst-çizme, zaman kodlarını, tercihleri ve kısayol tuşlarını yeniden düzenleyin.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
editor | editör |
speaker | hoparlör |
find | bulun |
crystal | crystal |
features | özelliği |
create | oluşturun |
and | ve |
new | yeni bir |
the | size |
EN Once you have your automated transcription there are tons of other useful features like highlighting, commenting, sharing, and multiple export formats.
TR Otomatik transkripsiyonunuzu aldıktan sonra vurgulama, yorum yapma, paylaşma ve birden fazla dışa aktarma biçimi gibi birçok kullanışlı özellik vardır.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
automated | otomatik |
export | dışa |
useful | kullanışlı |
features | özellik |
once | bir |
and | ve |
multiple | çok |
EN Highlighting a growing focus by corporates on deploying technology, wellness and flexible space as core elements in a user experience themed agenda.
TR Kurumlarda kullanıcı tecrübesi temalı bir gündem olarak, teknoloji kullanımının, sağlıklı çalışma koşullarının ve esnek mekanların temel bileşenler olarak giderek daha fazla kullanımı.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
technology | teknoloji |
flexible | esnek |
experience | tecrübesi |
agenda | gündem |
and | ve |
user | kullanıcı |
a | bir |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN Highlighting a growing focus by corporates on deploying technology, wellness and flexible space as core elements in a user experience themed agenda.
TR Kurumlarda kullanıcı tecrübesi temalı bir gündem olarak, teknoloji kullanımının, sağlıklı çalışma koşullarının ve esnek mekanların temel bileşenler olarak giderek daha fazla kullanımı.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
technology | teknoloji |
flexible | esnek |
experience | tecrübesi |
agenda | gündem |
and | ve |
user | kullanıcı |
a | bir |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN From our Michelin star restaurants to our casual cafes, we emphasize healthy and sustainable menus, often highlighting local produce and honey from our apiaries
TR Michelin yıldızlı restoranlarımızdan gündelik kafelerimize kadar, çoğunlukla yerel ürünleri ve kendi kovanlarımızdan elde ettiğimiz balı ön plana çıkaran sağlıklı ve sürdürülebilir menüleri vurguluyoruz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
michelin | michelin |
casual | gündelik |
sustainable | sürdürülebilir |
honey | balı |
healthy | sağlıklı |
restaurants | restoranlar |
local | yerel |
and | ve |
to | kadar |
EN Away from the catwalks, Berlin is highlighting new angles on the fashion industry with trade fairs and showrooms on digitization and sustainability. Here are the most important events:
TR Podyumların ötesinde Berlin, moda sektörüne yeni perspektiflerden ışık tutuyor. Sektör fuarlarında ve showroom’larda konu dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik. İşte en önemli etkinlikler:
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
berlin | berlin |
new | yeni |
fashion | moda |
industry | sektör |
sustainability | sürdürülebilirlik |
events | etkinlikler |
and | ve |
most | en |
important | önemli |
on | konu |
EN Make the covering letter reader-friendly – with paragraphs, highlighting and short sentences.
TR Motivasyon mektubunuzun tasarımını -paragraflar, vurgulamalar ve kısa cümleler kullanarak- rahat okunacak biçimde yapın.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
and | ve |
short | kısa |
make | yapın |
EN Bonni Decorative Pillow enhances the vibrant and stylish effect of purple with white piping detail, highlighting it as a decorative touch that stands out in the bedrooms.
TR Bonni Dekoratif Yastık, mor rengin canlı ve şık etkisini beyaz biye detaylarıyla zenginleştirerek yatak odalarında dikkat çeken dekoratif bir dokunuş olarak öne çıkıyor.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
pillow | yastık |
purple | mor |
vibrant | canlı |
stylish | şık |
and | ve |
a | bir |
white | beyaz |
out | ne |
EN Crystal walks you through the six key features of our editor: Create a new speaker, find and replace, highlighting & strikethrough, realign timecodes, preferences, and shortcut keys.
TR Crystal, editörümüzün altı temel özelliği ile size yol açıyor: Yeni bir hoparlör oluşturun, bulun ve değiştirin, vurgulama ve üst-çizme, zaman kodlarını, tercihleri ve kısayol tuşlarını yeniden düzenleyin.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
editor | editör |
speaker | hoparlör |
find | bulun |
crystal | crystal |
features | özelliği |
create | oluşturun |
and | ve |
new | yeni bir |
the | size |
EN Once you have your automated transcription there are tons of other useful features like highlighting, commenting, sharing, and multiple export formats.
TR Otomatik transkripsiyonunuzu aldıktan sonra vurgulama, yorum yapma, paylaşma ve birden fazla dışa aktarma biçimi gibi birçok kullanışlı özellik vardır.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
automated | otomatik |
export | dışa |
useful | kullanışlı |
features | özellik |
once | bir |
and | ve |
multiple | çok |
EN 1975 A major contract is signed with Iran, within the framework of an extensive social programme highlighting the protein supply. In Moerdijk, Holland, and Romont, Switzerland, production of packaging material commences in two new plants.
TR 1975 Protein arzının önemini vurgulayan kapsamlı bir sosyal sorumluluk projesi çerçevesinde İran'la büyük bir anlaşma imzalandı. Hollanda, Moerdijk'te ve İsviçre, Romont'taki iki yeni fabrikada ambalaj malzemesi üretimi başladı.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
major | büyük |
social | sosyal |
supply | arz |
packaging | ambalaj |
material | malzemesi |
new | yeni |
extensive | kapsamlı |
production | üretimi |
and | ve |
a | bir |
EN ? the ability to access certain functionality within Digital Content such as highlighting, in-book dictionary, bookmarking, and annotations.
TR • Dijital İçerik içerisinde, vurgulama, kitap içi sözlük, yer imi ve notlar gibi bir takım işlevlere erişebilme.
EN From pristine beaches to sophisticated cities to iconic castles, Fairmont is dedicated to connecting guests to the extraordinary places we call home
TR Fairmont, misafirlerini bakir plajlardan, sofistike şehirlere, simgesel kalelere uzanan, evimiz dediğimiz olağanüstü yerlere bağlıyor
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
sophisticated | sofistike |
iconic | simgesel |
fairmont | fairmont |
extraordinary | olağanüstü |
EN Inspired by our unique destinations, committed to providing authentic experiences and focused on delivering extraordinary service, Fairmont Hotels & Resorts eagerly looks forward to welcoming you to one of our hotels
TR Benzersiz destinasyonlardan esinlenmiş, otantik deneyimler sunmaya bağlı ve olağanüstü hizmet sunmaya odaklanmış olan Fairmont Hotels & Resorts, otellerimizin birinde sizi ağırlamayı sabırsızlıkla bekliyor
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
experiences | deneyimler |
service | hizmet |
fairmont | fairmont |
focused | odaklanmış |
our hotels | otellerimizin |
unique | benzersiz |
authentic | otantik |
extraordinary | olağanüstü |
of | sizi |
and | ve |
hotels | hotels |
EN Wherever you are, you enjoy an extraordinary level of individual attention and service.
TR Nerede olursanız olun, olağanüstü bir kişisel özen ve hizmetin keyfini çıkaracaksınız.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
enjoy | keyfini |
extraordinary | olağanüstü |
and | ve |
attention | özen |
are | olun |
EN Celebrate Extraordinary Events with Fairmont
TR Fairmont ile Olağanüstü Etkinlikleri Kutlayın
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
events | etkinlikleri |
fairmont | fairmont |
with | ile |
extraordinary | olağanüstü |
EN Choose an elegant venue at an extraordinary destination for your social event
TR Sosyal etkinliğiniz için olağanüstü bir destinasyonda şık bir mekan seçin
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
choose | seçin |
social | sosyal |
extraordinary | olağanüstü |
elegant | şık |
for | için |
an | bir |
EN The Coronavirus pandemic has made extraordinary measures necessary to deal with unprecedented challenges
TR Pandemi sürecinde tüm sektörler, çalışma metotlarını olağanüstü dönüşümlere uydurmaya çalıştı
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
pandemic | pandemi |
to | tüm |
made | çalışma |
extraordinary | olağanüstü |
EN The Coronavirus pandemic has made extraordinary measures necessary to deal with unprecedented challenges
TR İnsani yardım çalışanı olmak; bazen bir bireyin güçlenmesine destek olmak, bazen de sadece bir canı hayatta tutabilmek için didinmek demek
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
the | sadece |
to | için |
EN Museums in Germany: a prehistoric site, a battlefield and a port – here you can visit three extraordinary places.
TR Almanya’daki müzeler: Tarih öncesine ait bir buluntunun yeri, bir savaş meydanı ve bir liman… Sıra dışı üç yeri burada ziyaret edebilirsin.
EN Explore the extraordinary experience in the landmark of rare refinement.
TR Nadir zarifliğin simgesinde olağanüstü deneyimi keşfedin.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
explore | keşfedin |
experience | deneyimi |
of | in |
rare | nadir |
extraordinary | olağanüstü |
EN Unrepining painslut self torture: extraordinary love tunnel whipping, caning thonging
TR Traşlı kürk pasta makine tarafından delinmiş
EN Most good extraordinary gushing squirting amateurs squirt agonorgasmos compilation 2020
TR Villein, Deepthroata yapılan thraldom masasında tutturulmuş
EN Concupiscent step sister giant extraordinary squirting during the time that watching porn-laura fatalle
TR Isa bağlandı ve onun dev penis derin boğaz
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
the | onun |
EN Worthwhile extraordinary ding-dong three
TR İtaatkar karısı kazanır booty vidalı tarafından onu Rus koca
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
three | tarafından |
EN Femdom fisting - extraordinary double and triple fisting
TR Daralmış bağcıklı korse ve lateks hobble kombinezon
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
and | ve |
EN Blond satine spark in extraordinary lesbo humiliation and heartless submission
TR Mükemmel yasal yaş genç film sahne
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
and | ya |
EN Extraordinary Simplicity with Zebra-only Features
TR Yalnızca Zebra’ya Özgü Özellikler İle Sıradışı Basitlik
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
only | yalnızca |
EN Celebrate Extraordinary Events with Fairmont
TR Fairmont ile Olağanüstü Etkinlikleri Kutlayın
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
events | etkinlikleri |
fairmont | fairmont |
with | ile |
extraordinary | olağanüstü |
EN Choose an elegant venue at an extraordinary destination for your social event
TR Sosyal etkinliğiniz için olağanüstü bir destinasyonda şık bir mekan seçin
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
choose | seçin |
social | sosyal |
extraordinary | olağanüstü |
elegant | şık |
for | için |
an | bir |
EN From pristine beaches to sophisticated cities to iconic castles, Fairmont is dedicated to connecting guests to the extraordinary places we call home
TR Fairmont, misafirlerini bakir plajlardan, sofistike şehirlere, simgesel kalelere uzanan, evimiz dediğimiz olağanüstü yerlere bağlıyor
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
sophisticated | sofistike |
iconic | simgesel |
fairmont | fairmont |
extraordinary | olağanüstü |
EN Inspired by our unique destinations, committed to providing authentic experiences and focused on delivering extraordinary service, Fairmont Hotels & Resorts eagerly looks forward to welcoming you to one of our hotels
TR Benzersiz destinasyonlardan esinlenmiş, otantik deneyimler sunmaya bağlı ve olağanüstü hizmet sunmaya odaklanmış olan Fairmont Hotels & Resorts, otellerimizin birinde sizi ağırlamayı sabırsızlıkla bekliyor
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
experiences | deneyimler |
service | hizmet |
fairmont | fairmont |
focused | odaklanmış |
our hotels | otellerimizin |
unique | benzersiz |
authentic | otantik |
extraordinary | olağanüstü |
of | sizi |
and | ve |
hotels | hotels |
EN Wherever you are, you enjoy an extraordinary level of individual attention and service.
TR Nerede olursanız olun, olağanüstü bir kişisel özen ve hizmetin keyfini çıkaracaksınız.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
enjoy | keyfini |
extraordinary | olağanüstü |
and | ve |
attention | özen |
are | olun |
EN Explore the extraordinary experience in the landmark of rare refinement.
TR Nadir zarifliğin simgesinde olağanüstü deneyimi keşfedin.
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
explore | keşfedin |
experience | deneyimi |
of | in |
rare | nadir |
extraordinary | olağanüstü |
EN Choose an elegant venue at an extraordinary destination for your social event
TR Sosyal etkinliğiniz için olağanüstü bir destinasyonda şık bir mekan seçin
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
choose | seçin |
social | sosyal |
extraordinary | olağanüstü |
elegant | şık |
for | için |
an | bir |
EN Celebrate Extraordinary Events with Fairmont
TR Fairmont ile Olağanüstü Etkinlikleri Kutlayın
ភាសាអង់គ្លេស | ទួរគី |
---|---|
events | etkinlikleri |
fairmont | fairmont |
with | ile |
extraordinary | olağanüstü |
បង្ហាញការបកប្រែ {លទ្ធផលចុងក្រោយ} នៃ 50 ការបកប្រែ