TR Yerel İtalyan pazarını hedefleyen yerel ve uluslararası şirketlerin gelirlerini en üst düzeye çıkarma fırsatı tanıyan .it alan adı, şirketlere yerel müşterilere olan bağlılığı gösteren profesyonel bir imaj verir
"çıkarma fırsatı tanıyan" тілін Ағылшын тіліне аударыңыз
Түрік -дан Ағылшын -ға "çıkarma fırsatı tanıyan" фразасының 50 аудармаларының 50 көрсетілуде
Түрік тілінің Ағылшын тіліндегі çıkarma fırsatı tanıyan аудармасы
Түрік
Ағылшын
EN The .it domain name, which gives the opportunity to maximize the income of local and international companies targeting the local Italian market, gives companies a professional image that shows their loyalty to local customers
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| şirketlerin | companies |
| fırsatı | opportunity |
| it | it |
| adı | name |
| müşterilere | customers |
| profesyonel | professional |
| verir | gives |
TR BT ekibinize olası güvenlik açıklarını ortaya çıkarma ve saldırıları önleme yeteneği kazandırın.
EN Give IT the ability to uncover potential vulnerabilities and defend against security attacks.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| bt | it |
| olası | potential |
| güvenlik | security |
| ve | and |
TR BT ekibinize olası güvenlik açıklarını ortaya çıkarma ve saldırıları önleme yeteneği kazandırın.
EN Give IT the ability to uncover potential vulnerabilities and defend against security attacks.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| bt | it |
| olası | potential |
| güvenlik | security |
| ve | and |
TR İşten çıkarma durumlarında yaşça ileri olan meslektaşlarımın yeni iş bulmakta zorlanma ihtimali olduğundan onlar için endişe duyuyorum.”
EN I’m thinking primarily of older colleagues who would probably lose out when looking for a new job.”
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| yeni | new |
TR Ameliyathanede robotlar veya kanser tedavilerini test etmek üzere hastanın dijital kopyasını çıkarma: Yapay zekanın tıptaki önemi giderek artıyor
EN Robots in the operating room or a digital patient twin for trying out cancer therapy: artificial intelligence is becoming increasingly important in medicine
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| veya | or |
| kanser | cancer |
| dijital | digital |
| giderek | increasingly |
TR Takım tezgâhı probu, hurdaya çıkarma ve yeniden çalışma kararlarını bilinçli bir şekilde ve çabucak vermenize yardımcı olur.
EN Machine tool probing helps you make informed scrap or rework decisions quickly.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| takım | machine |
| çalışma | make |
| çabucak | quickly |
| kararları | decisions |
TR Takım tezgâhı probu, hurdaya çıkarma ve yeniden çalışma kararlarını bilinçli bir şekilde ve çabucak vermenize yardımcı olur.
EN Machine tool probing helps you make informed scrap or rework decisions quickly.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| takım | machine |
| çalışma | make |
| çabucak | quickly |
| kararları | decisions |
TR Gizli Fabrikayı Ortaya Çıkarma hakkında daha fazla bilgi edinin
EN Read more about how to Unlock the Hidden Factory
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| gizli | hidden |
| hakkında | about |
TR Kırpma maskeleri ile katmanları ortaya çıkarma
EN Reveal layers with clipping masks
TR Bilgilerinizi işlememiz size gösterdiğimiz içerikleri özelleştirmek için profil çıkarma dahil geçerli bir nedenle gerekli olsa dahi bilgilerinizi işlemeyi durdurmamızı isteyebilirsiniz.
EN You can ask us to stop processing your information, even where the processing is necessary for our legitimate interests, including the profiling that we do to customise the content we show you.
TR Konaklama, ALL Bayram Fırsatı ile bağlantılı ‘Kış İndirimi Fırsatı’ ile rezerve edilmelidir. Eğer fiyat mevcut değilse, konaklama Ödül Çekilişi için geçerli sayılmayacaktır.
EN The stay must be booked at the ‘Winter Sale Offer’ rate which is linked to the ALL Holiday Offer. If this rate is not available, the stay will not count as a valid entry to the Price Draw.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| konaklama | stay |
| all | all |
| kış | winter |
| geçerli | valid |
TR Rakiplerinizle anahtar kelime ve backlink boşluklarını analiz etmenize olanak tanıyan özelliği seviyorum. Bu, hangi anahtar kelimeleri sıralamaya sokmadığınız ve hangilerini alabileceğinizin belirlenmesinde çok yararlıdır. "
EN “I love the feature that lets you analyze the keyword and backlink gap with your competitors. This is very useful in determining which keywords you aren't ranking for, that you could be getting.”
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| rakiplerinizle | competitors |
| ve | and |
| backlink | backlink |
| analiz | analyze |
| özelliği | feature |
| seviyorum | i love |
| bu | this |
TR Wime, arkadaşlarınızla anonim ve güvenli bir şekilde konuşmanıza olanak tanıyan modern bir Jabber (aka XMPP) istemcisidir
EN Wime is a modern Jabber (aka XMPP) client allowing you to talk to your friends anonymously and securely
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| modern | modern |
TR Metin düzenleyerek sesi düzenlemenize olanak tanıyan dünyanın ilk AudioText Editor™ 'unu oluşturduk. Bu metne dikişli ses ile tarayıcınızda Google Dokümanlar gibi.
EN We built the world's first AudioText Editor™ which allows you to edit audio, by editing text. It's like Google Docs in your browser with the audio stitched to the text.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| dünyanın | world |
| ilk | first |
| ses | audio |
TR Transkriptinizi aldıktan sonra, önemli veri noktalarını asimile edilip toplanacak şekilde etiketlemenize olanak tanıyan Sonix'in etiketleme özelliğini kullanabilirsiniz
EN Once you have your transcript you can use Sonix’s tagging feature which allows you to tag key data points so they’re assimilated and aggregated
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| transkriptinizi | your transcript |
| önemli | key |
| veri | data |
| sonix | sonix |
| özelliğini | feature |
| in | and |
TR Buton, ipucu ve kısayol metinlerini değiştirin. Formunuzdaki bütün metinleri çevirmenize olanak tanıyan bu özellikle istediğiniz her dilde form oluşturabilirsiniz.
EN Change button, clue, and shortcut texts. This is an ideal feature for creating forms in any language allowing you to translate your form’s all texts.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| ve | and |
| bu | this |
TR Bugün, anketler oluşturmanıza ve dağıtmanıza olanak tanıyan birçok çevrimiçi kaynak bulunmaktadır
EN Today, there are many online resources available that allow you to create and distribute surveys
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| bugün | today |
| anketler | surveys |
| birçok | many |
| çevrimiçi | online |
| kaynak | resources |
| bulunmaktadır | are |
TR Ücretsiz bir anket hazırlama programı olarak forms.app, pazar araştırma anketleri ve müşteri geri bildirim anketleri gibi çeşitli çevrimiçi anketleri akıllı telefonunuzda bile oluşturmanıza olanak tanıyan birçok özelliğe sahiptir
EN As a free survey creator, forms.app has many features that enable you to create a variety of online surveys such as market research surveys and customer feedback surveys even on your mobile phone
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| app | app |
| pazar | market |
| araştırma | research |
| müşteri | customer |
| çevrimiçi | online |
| sahiptir | has |
TR Raporlama özelliği, tüm dijital varlıklarınızın ve içeriklerinizin başarısını analiz etmenize, yönetmenize ve ölçmenize olanak tanıyan bir araçtır.
EN The analytics feature is a tool that allows you to analyze, manage, and measure the success of all your digital assets and contents.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| özelliği | feature |
| başarısı | success |
TR Facebook en kısa tanımıyla, insanların birbirleriyle internet üzerinden iletişime geçmelerini sağlayan ve aynı zamanda geniş kapsamlı bir bilgi alışverişi yapmalarına olanak tanıyan popüler bir sosyal medya sitesidir
EN Facebook, in the shortest definition, is a popular social media site that allows people to communicate with each other over the internet and also allows them to exchange information on wide-ranging topics
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| geniş | wide |
| popüler | popular |
| insanları | people |
TR Raporlama özelliği, tüm dijital varlıklarınızın ve içeriklerinizin başarısını analiz etmenize, yönetmenize ve ölçmenize olanak tanıyan bir araçtır. Dafa fazla bilgi.
EN The analytics feature is a tool that allows you to analyze, manage, and measure the success of all your digital assets and contents. Learn more.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| özelliği | feature |
| bilgi | learn |
| başarısı | success |
TR Bilgi tabanı yazılımımız, şirketinizdeki herkesin içeriğinizi özelleştirmesine olanak tanıyan zengin bir metin düzenleyiciyle birlikte gelir
EN Our knowledge base software comes with a rich text editor that will allow anyone within your company to customize your content
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| tabanı | base |
| herkesin | anyone |
| içeriğinizi | your content |
| zengin | rich |
| yazılımı | software |
TR Planlanmış aramaların %60'ı asla gerçekleşmez. Crisp, müşterilerle doğrudan iletişim kurmanıza olanak tanıyan sesli/görüntülü aramalar ekleyerek bu sorunu çözer. Harici eklenti gerekmez.
EN 60% of scheduled calls never happen. Crisp solves this issue by including audio/video calls, which let you make direct contact with customers. No external plugin required.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| asla | never |
| crisp | crisp |
| doğrudan | direct |
| iletişim | contact |
| bu | this |
| harici | external |
| eklenti | plugin |
| ın | of |
TR Lambda Runtime Interface Emulator, müşterilere container görüntüsü olarak paketlenmiş Lambda işlevlerini yerel olarak test etme olanağı tanıyan Lambda Çalışma Zamanı API'si için bir proxy'dir
EN The Lambda Runtime Interface Emulator is a proxy for the Lambda Runtime API,which allows customers to locally test their Lambda function packaged as a container image
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| lambda | lambda |
| runtime | runtime |
| interface | interface |
| müşterilere | customers |
| container | container |
| paketlenmiş | packaged |
| test | test |
| api | api |
| proxy | proxy |
| dir | is |
TR AWS Lambda için Kod İmzalama, Lambda işlevlerinizde sadece onaylı geliştiricilerden üzerinde değişiklik yapılmamış kodların dağıtılacağını doğrulamanıza olanak tanıyan güven ve bütünlük denetimleri sunar
EN Code Signing for AWS Lambda offers trust and integrity controls that enable you to verify that only unaltered code from approved developers is deployed in your Lambda functions
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| aws | aws |
| lambda | lambda |
| kod | code |
| onaylı | approved |
| güven | trust |
| denetimleri | controls |
| sunar | offers |
TR CAA ayrıca CA'ların geçersiz sertifika isteklerini bildirmesine olanak tanıyan bir özellik içerir
EN The CAA also includes a feature that allows CAs to report invalid certificate requests
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| caa | caa |
| ayrıca | also |
| geçersiz | invalid |
| sertifika | certificate |
| isteklerini | requests |
| özellik | feature |
| içerir | includes |
TR Global Dijital Sertifika güvenlik uzmanı GlobalSign, dijital sertifika kullanıcılarının dijital imza teknolojisini kullanmanın işlevselliğini test etmelerine olanak tanıyan ücretsiz bir PDF İmzalama Aracının kullanıma sundu
EN GlobalSign, Global Digital Certificate security expert, launched a free PDF Signing Tool that allows digital certificate users to test the functionality of using digital signature technology
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| global | global |
| sertifika | certificate |
| güvenlik | security |
| globalsign | globalsign |
| teknolojisini | technology |
| test | test |
| ücretsiz | free |
TR AATL, imzalı bir belge Adobe Acrobat veya Reader yazılımında her açıldığında dünyanın her yerindeki kullanıcıların güvenilir dijital imzalar oluşturmasına olanak tanıyan bir program olan Adobe Onaylı Güven Listesi anlamına gelir
EN AATL stands for Adobe Approved Trust List, a program that allows users around the world to create trusted digital signatures whenever a signed document is opened in Adobe Acrobat or Reader software
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| belge | document |
| adobe | adobe |
| acrobat | acrobat |
| veya | or |
| dünyanın | world |
| güvenilir | trusted |
| imzalar | signatures |
| oluşturmasına | to create |
| program | program |
| olan | is |
| onaylı | approved |
| güven | trust |
| yazılımı | software |
TR Bir sunucu üzerinde birden domaini ve domainlere ait sınırsız subdomaini güvence altına almanıza olanak tanıyan Multi Domain SSL olarak da bilinen SAN SSL ile subdomainler için bile koruma kapsamını genişletin
EN Extend the scope of protection even for subdomains with SAN SSL, also known as Multi Domain SSL, which allows you to secure multiple domains on a server and unlimited subdomains of domains
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| sunucu | server |
| sınırsız | unlimited |
| multi | multi |
| ssl | ssl |
| bilinen | known |
TR Buna ek olarak, telefon ve internet şirketlerini, işitme veya konuşma engelli bireylerin iletişim kurmasına olanak tanıyan, ülke çapında devletlerarası ve intrastate telekomünikasyon röle hizmetleri sistemi sağlamaya zorlar.
EN In addition, it forces telephone and Internet companies to provide a nationwide system of interstate and intrastate telecommunications relay services that allows individuals with hearing or speech disabilities to communicate.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| telefon | telephone |
| internet | internet |
| telekomünikasyon | telecommunications |
| hizmetleri | services |
| sistemi | system |
TR plchldr.co, web geliştiricilerinin ve tasarımcılarının bir projede yer tutucu olarak kullanılacak görüntüleri dinamik olarak oluşturmasına olanak tanıyan bir sunucu tarafı görüntü oluşturma aracıdır
EN plchldr.co is a server-side image rendering tool that allows web developers and designers alike to dynamically create images to be used as placeholders in a project
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| web | web |
| sunucu | server |
| oluşturma | create |
TR 14.b.1. Küçük ölçekli balıkçıların erişim haklarını koruyan ve tanıyan yasal/düzenleyici/politik/kurumsal çerçevenin uygulanması konusunda ülkelerin ilerlemesi
EN 14.b.1. Progress by countries in the degree of application of a legal/regulatory/policy/institutional framework which recognizes and protects access rights for small-scale fisheries
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| küçük | small |
| erişim | access |
| ve | and |
| yasal | legal |
| düzenleyici | regulatory |
| kurumsal | institutional |
| ülkelerin | countries |
| ın | of |
TR Elementor'un süreci basitleştiren ve herkesin görselleştirdiği web sitesini tam olarak oluşturmasına olanak tanıyan sürükle ve bırak sayfa oluşturucusuyla birlikte ücretsiz bir CSS tablo şablonu bırakılmıştır
EN A free CSS table template is left with Elementor's drag-and-drop page builder, which simplifies the process and allows everyone to create exactly the website they visualized
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| süreci | process |
| herkesin | everyone |
| oluşturmasına | to create |
| bırak | drop |
| ücretsiz | free |
| css | css |
| tablo | table |
| şablonu | template |
TR WordPress web sitesi oluşturucuları, ürünlerinizi ve hizmetlerinizi bir sosyal ağ web sitesi aracılığıyla hemen tanıtmanıza ve satmaya başlamanıza olanak tanıyan yönetici şablonlarıyla özel sayfalar oluşturur
EN WordPress website builders create specialty pages with admin templates that allow you immediately promote and start selling your products and services through a social network website
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| wordpress | wordpress |
| sosyal | social |
| hemen | immediately |
| yönetici | admin |
| oluşturur | create |
TR UWB Wand Modülü, son kullanıcıların binlerce etiketi kolayca kurmalarına ve yönetmelerine olanak tanıyan UWB Etiketlerinizi yapılandırmak ve envanter yönetimini yapmak için kullanılan küçük, masaüstü bir cihazdır
EN The UWB Wand Module is a small table-top device used to configure and inventory your UWB Tags, allowing end users to easily set-up and manage thousands of tags
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| son | end |
| yapılandırmak | configure |
| envanter | inventory |
| küçük | small |
TR Zebra çok sayıda varlık yönetimi uygulamasına olanak tanıyan bir RTLS takip sistemi ile olan Ultra Genişbant Çözümleri (UWB) ile gerçek zamanlı izlenebilirlik sağlar
EN Zebra delivers real-time visibility with Ultra Wideband Solutions (UWB) – an RTLS tracking system that allows for a myriad of asset management applications
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| zebra | zebra |
| varlık | asset |
| yönetimi | management |
| takip | tracking |
| sistemi | system |
| ultra | ultra |
| gerçek | real |
| izlenebilirlik | visibility |
TR Ve bu sürekli karmaşaya rağmen esnek, aksaklıkların hızla üstesinden gelebilen bir tedarik zinciri inşa etmenize olanak tanıyan bir iş ortaklığı ile hizmetinizdeyiz.
EN And we are here with a partnership that lets you build a resilient supply chain irrespective of those continuous disruptions.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| sürekli | continuous |
| tedarik | supply |
| zinciri | chain |
| inşa | build |
| ortaklığı | partnership |
TR İşin devamlılığına olanak tanıyan ve markanızı her yeni trend ile buluşturan, entegre tedarik zinciri çözümleri.
EN Integrated and end-to-end supply chain solutions to enable business continuity and connect your brand to every new trend.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| her | every |
| yeni | new |
| trend | trend |
| entegre | integrated |
| tedarik | supply |
| zinciri | chain |
| çözümleri | solutions |
TR Büyük Veri (Big Data) çağı tedarik zincirinin sanallaştırılmasına olanak tanıyan teknolojiler doğurarak, bilgiyi kavrayışa dönüştürdü. Bu, lojistik süreçlerin ve teknolojilerin daha da akıllı olacağı anlamına gelmektedir.
EN The Big Data age has created technologies that enable virtualisation of the supply chain, turning information into insights. This means that logistics processes and technologies will get smarter.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| tedarik | supply |
| teknolojiler | technologies |
| bu | this |
| lojistik | logistics |
| süreçlerin | processes |
| daha | that |
| akıllı | smarter |
TR SoundCloud, kullanıcılarının orijinal olarak oluşturdukları kayıtları yüklemelerine, kaydetmelerine, tanıtmalarına ve paylaşmalarına olanak tanıyan küresel bir çevrimiçi ses dağıtım platformudur.
EN SoundCloud is a global online audio distribution platform that enables its users to upload, record, promote, and share their originally-created sounds.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| küresel | global |
| çevrimiçi | online |
| ses | audio |
| dağıtım | distribution |
TR (a) Mobiroller, Müşterilerinin Mobil Uygulamalar oluşturmasına ve bu Mobil Uygulamaları ilgili Uygulama Pazaryerlerinde Yayınlamasına olanak tanıyan bir çevrimiçi hizmet sağlar
EN (a) Mobiroller provides an online service that allows its Customers to create Mobile Applications and Publish these Mobile Applications in related Application Marketplaces
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| mobil | mobile |
| oluşturmasına | to create |
| ilgili | related |
| çevrimiçi | online |
TR Planlanmış aramaların %60'ı asla gerçekleşmez. Crisp, müşterilerle doğrudan iletişim kurmanıza olanak tanıyan sesli/görüntülü aramalar ekleyerek bu sorunu çözer. Harici eklenti gerekmez.
EN 60% of scheduled calls never happen. Crisp solves this issue by including audio/video calls, which let you make direct contact with customers. No external plugin required.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| asla | never |
| crisp | crisp |
| doğrudan | direct |
| iletişim | contact |
| bu | this |
| harici | external |
| eklenti | plugin |
| ın | of |
TR Rakiplerinizle anahtar kelime ve backlink boşluklarını analiz etmenize olanak tanıyan özelliği seviyorum. Bu, hangi anahtar kelimeleri sıralamaya sokmadığınız ve hangilerini alabileceğinizin belirlenmesinde çok yararlıdır. "
EN “I love the feature that lets you analyze the keyword and backlink gap with your competitors. This is very useful in determining which keywords you aren't ranking for, that you could be getting.”
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| rakiplerinizle | competitors |
| ve | and |
| backlink | backlink |
| analiz | analyze |
| özelliği | feature |
| seviyorum | i love |
| bu | this |
TR Rakiplerinizle anahtar kelime ve backlink boşluklarını analiz etmenize olanak tanıyan özelliği seviyorum. Bu, hangi anahtar kelimeleri sıralamaya sokmadığınız ve hangilerini alabileceğinizin belirlenmesinde çok yararlıdır. "
EN “I love the feature that lets you analyze the keyword and backlink gap with your competitors. This is very useful in determining which keywords you aren't ranking for, that you could be getting.”
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| rakiplerinizle | competitors |
| ve | and |
| backlink | backlink |
| analiz | analyze |
| özelliği | feature |
| seviyorum | i love |
| bu | this |
TR AWS hizmetlerinin, AWS hesabınıza yüklediğiniz kişisel verileri (müşteri verileri) nasıl işlediği konusunda şeffafız ve müşteri verilerinizin işlenmesini şifrelemenize, silmenize ve izlemenize olanak tanıyan özellikler sağlıyoruz.
EN We are transparent about how AWS services process the personal data you upload to your AWS account (customer data), and we provide capabilities that allow you to encrypt, delete, and monitor the processing of your customer data.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| aws | aws |
| verileri | data |
| müşteri | customer |
| özellikler | capabilities |
| hesabını | account |
| ın | of |
TR Müşterilerin müşteri verilerinin aktarımını devre dışı bırakmasına olanak tanıyan AWS hizmetleri
EN AWS services that allow customers to opt-out of transfers of customer data
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| verilerinin | data |
| aws | aws |
| hizmetleri | services |
| ın | of |
TR Bulut hizmetleriyle etkileşimde bulunmaya devam ederken iş mantığını hızlı bir şekilde test etmenize ve tekrarlamanıza olanak tanıyan sunucusuz bir geliştirici iş akışı kurun.
EN Set up a serverless developer workflow that enables you to test and iterate on business logic quickly while still being able to interact with cloud services.
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| bulut | cloud |
| test | test |
| sunucusuz | serverless |
| geliştirici | developer |
| kurun | set up |
TR Lambda Runtime Interface Emulator, müşterilere container görüntüsü olarak paketlenmiş Lambda işlevlerini yerel olarak test etme olanağı tanıyan Lambda Çalışma Zamanı API'si için bir proxy'dir
EN The Lambda Runtime Interface Emulator is a proxy for the Lambda Runtime API,which allows customers to locally test their Lambda function packaged as a container image
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| lambda | lambda |
| runtime | runtime |
| interface | interface |
| müşterilere | customers |
| container | container |
| paketlenmiş | packaged |
| test | test |
| api | api |
| proxy | proxy |
| dir | is |
TR AWS Lambda için Kod İmzalama, Lambda işlevlerinizde sadece onaylı geliştiricilerden üzerinde değişiklik yapılmamış kodların dağıtılacağını doğrulamanıza olanak tanıyan güven ve bütünlük denetimleri sunar
EN Code Signing for AWS Lambda offers trust and integrity controls that enable you to verify that only unaltered code from approved developers is deployed in your Lambda functions
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| aws | aws |
| lambda | lambda |
| kod | code |
| onaylı | approved |
| güven | trust |
| denetimleri | controls |
| sunar | offers |
TR Rakiplerinizle anahtar kelime ve backlink boşluklarını analiz etmenize olanak tanıyan özelliği seviyorum. Bu, hangi anahtar kelimeleri sıralamaya sokmadığınız ve hangilerini alabileceğinizin belirlenmesinde çok yararlıdır. "
EN “I love the feature that lets you analyze the keyword and backlink gap with your competitors. This is very useful in determining which keywords you aren't ranking for, that you could be getting.”
| Түрік | Ағылшын |
|---|---|
| rakiplerinizle | competitors |
| ve | and |
| backlink | backlink |
| analiz | analyze |
| özelliği | feature |
| seviyorum | i love |
| bu | this |
{Totalresult} аударманың 50 көрсетілуде
Ұқсас аудармалар
çıkarma fırsatı tanıyan çıkarma açıklarını ortaya çıkarma i̇şten çıkarma durumlarında çıkarma dahil geçerli fırsatı hafta sonu firsati firsati degerlendirmek firsati verir firsati sunuyor büyüme fırsatı sunan gösterme fırsatı verilmesi deneyim fırsatı sunduğunun i̇ş fırsatı kullanma fırsatı araştırma fırsatı geçti refah fırsatı sunuyor sağladığımız i̇ş fırsatı olarak kurma fırsatı fırsatı olabilir all bayram fırsatı bu etkileyici fırsatı programına üyelik fırsatı sahip olduğu fırsatı erişim fırsatı sunun platformunu kullanma fırsatı olusturmasina olanak taniyan tanıyan olanak tanıyan birçok olanak tanıyan uwb olanak tanıyan zengin etmelerine olanak tanıyan girmesine olanak tanıyan olanak tanıyan sunucusuz tanıyan zamanında fırsatları olanak tanıyan açılır etiketlemenize olanak tanıyan kadınların önemini tanıyan yapmalarına olanak tanıyan konuşmanıza olanak tanıyan olanak tanıyan sesli olanak tanıyan esnek olanak tanıyan teknolojiler uygulamasına olanak tanıyan tanıyan özellikler olanak tanıyan özelliği olanak tanıyan olanak tanıyan dünyanın aktarmanıza olanak tanıyan olanak tanıyan bu
Араб
Ағылшын
Вьетнам
Голландиялық
Индонезиялық
Испан
Итальян
Корей
Неміс
Орыс
Поляк
Тай
Француз
Швед
жапон
португал тілі
Қытай