TR Bugüne kadar yerli ve uluslararası çok sayıda müvekkile hak ve yükümlülüklerini öğrenmeleri için danışmanlık sunulmuştur
Түрік тіліндегі "bugüne kadar yerli" келесі Ағылшын сөздерге/фразаларға аударылуы мүмкін:
TR Bugüne kadar yerli ve uluslararası çok sayıda müvekkile hak ve yükümlülüklerini öğrenmeleri için danışmanlık sunulmuştur
EN We assist a range of clients to understand their rights and responsibilities in this context, including local and international entities, as well as interested parties such as financial institutions or insurers
Түрік | Ағылшын |
---|---|
yerli | local |
uluslararası | international |
TR Her ne kadar Meksika 2024 yılına kadar yenilenebilir enerjilerin toplam elektrik üretimindeki payını yüzde 35’e yükseltmeye yönelik resmi bir plan oluşturmuş olsa da bugüne kadar bu doğrultuda dinamik bir gelişim sağlanamadı
EN Yet despite national targets to raise the proportion of total energy production that is accounted for by clean energies to 35 percent by 2024, no dynamic development has yet been forthcoming
Түрік | Ағылшын |
---|---|
elektrik | energy |
yüzde | percent |
dinamik | dynamic |
gelişim | development |
TR Alman Akademik Değişim Servisi bugüne kadar 2,6 milyon kadar akademisyene destek sağladı.
EN The Germany Academic Exchange Service has supported over 2.6 million students and researchers.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
alman | germany |
akademik | academic |
değişim | exchange |
kadar | over |
milyon | million |
ne | and |
TR Duvarların inşaatına 260 yılında Gothic istilasından dolayı başlandığı sanılıyor, fakat bugüne kadar gelen duvarları 4
EN It is assumed that the construction of the wall was started because of the Gothic invasion in 260 years
Түрік | Ағылшын |
---|---|
inşaatı | construction |
TR Bugüne kadar dinlediğin tüm parçalar, hepsi bir yerde.
EN Every song you've listened to, all in one place.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
yerde | place |
TR Geri çağırma operasyonu artık bugüne kadar üretilen tüm Bolt'ları kapsıyor!
EN Ironically, the recall has something to do with seat belts.
TR Önemli dalgalanmalar, çoğu kurum ve bireylerin bugüne kadar kripto-parazit kenarlarında kalmasının ana nedenlerinden biri olarak gösterilmekte ve bu konuya hitap etmek için sabit borçlar geliştirilmiştir.
EN Significant volatility is often cited as one of the main reasons why many institutions and individuals have remained on the cryptocurrency sidelines to date and stablecoins have been developed to address this issue.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
çoğu | many |
ana | main |
TR Bugüne kadar 7 albüm çıkarmışlardır
EN The band consists of Ben Gibbard (vocals, guitar, piano), Nicholas Harmer (bass), Jason McGerr (drums), Dave Depper (guitar) and Zac Rae (keyboards)
Түрік | Ағылшын |
---|---|
kadar | of |
ne | and |
TR Bugüne kadar 5 stüdyo albümü çıkaran grup son albümünü 20 Şubat 2007'de piyasaya sürdü
EN The band originally consisted of singer/songwriter/guitarist Kris Roe and guitarist Jasin Thomason
Түрік | Ағылшын |
---|---|
kadar | of |
ne | and |
TR Bir online platform olan Renderforest'ta bugüne kadar
EN Renderforest is an online platform with over
Түрік | Ағылшын |
---|---|
online | online |
platform | platform |
olan | is |
renderforest | renderforest |
TR Topluluğumuz ile birlikte bugüne kadar başardıklarımızla gurur duyuyoruz. Ve yeni zorulukları da aşarak tamamen yeni jenerasyon katılımcılarla geliştirmeye devam edeceğiz.
EN We’re proud of what we’ve accomplished with our community so far — and look forward to tackling challenges and building more with a whole new generation of participants.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
gurur | proud |
yeni | new |
TR Program bugüne kadar 80'den fazla ülkede etkisi olan projelere 700'den fazla hibe vermiştir.
EN To date, the programme has awarded over 700 grants to projects with impact in over 80 countries.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
program | programme |
etkisi | impact |
olan | has |
projelere | projects |
TR Sivil Toplum Diyaloğu Programının, 2008 yılından bugüne kadar gerçekleştirilen bölümlerinde Türkiye ve AB üye ülkelerinde geniş bir coğrafyada yüzlerce ortak çalışma ve etkinlik gerçekleştirilmiştir.
EN In the sections of the Civil Society Dialogue Program developed since 2008, hundreds of joint studies and activities have been carried out in wide geography in Turkey and EU member countries.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
diyaloğu | dialogue |
programının | program |
ab | eu |
üye | member |
geniş | wide |
ortak | joint |
TR Bu grafik, bugüne kadar çıkarılıp dolaşıma sokulan Bitcoin adedini göstermektedir.
EN This graph shows how many Bitcoins have already been mined or put in circulation.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
bu | this |
grafik | graph |
kadar | in |
TR Bugüne kadar, davacılar, davalılar ve ilgili üçüncü taraflar olmak üzere farklı konumlardaki müvekkillere danışmanlık yapılmıştır.
EN The firm has supported clients in a range of positions, such as complainants, respondents and interested third parties.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
taraflar | parties |
TR PC Tedarik şirket sahibi İslam ÇALIK; ISAF Fuarı bugüne kadar, Sektörün stabil olduğu ya da durgunluk yaşadığı dönemlerde mevcut gücün ve potansiyelin yeniden hareketlenmesini sağlayan itici güç veya kuvvetli bir rüzgar olmuştur
EN PC Tedarik company owner Islam CALIK: Until today, ISAF Exhibition has been a driving force or a strong wind activating the existing force and potential during periods when the industry is stable or in recession
Түрік | Ағылшын |
---|---|
pc | pc |
şirket | company |
sahibi | owner |
veya | or |
rüzgar | wind |
TR Duvarların inşaatına 260 yılında Gothic istilasından dolayı başlandığı sanılıyor, fakat bugüne kadar gelen duvarları 4
EN It is assumed that the construction of the wall was started because of the Gothic invasion in 260 years
Түрік | Ағылшын |
---|---|
inşaatı | construction |
TR Bugüne kadar ASD, kuruluşların bulut hizmetleriyle ilgili uygun güvenlik değerlendirmelerini üstlenmeleri için bir dizi yararlı kılavuz geliştirmiştir
EN To date, ASD has developed a number of useful guides for organisations to undertake the appropriate security assessments in relation to cloud services
Түрік | Ағылшын |
---|---|
bulut | cloud |
uygun | appropriate |
güvenlik | security |
yararlı | useful |
kılavuz | guides |
TR Geri çağırma operasyonu artık bugüne kadar üretilen tüm Bolt'ları kapsıyor!
EN It's only for seven vehicles, but the irony here isn't lost on anyone.
TR Topluluğumuz ile birlikte bugüne kadar başardıklarımızla gurur duyuyoruz. Ve yeni zorulukları da aşarak tamamen yeni jenerasyon katılımcılarla geliştirmeye devam edeceğiz.
EN We’re proud of what we’ve accomplished with our community so far — and look forward to tackling challenges and building more with a whole new generation of participants.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
gurur | proud |
yeni | new |
TR Sivil Toplum Diyaloğu Programının, 2008 yılından bugüne kadar gerçekleştirilen bölümlerinde Türkiye ve AB üye ülkelerinde geniş bir coğrafyada yüzlerce ortak çalışma ve etkinlik gerçekleştirilmiştir.
EN In the sections of the Civil Society Dialogue Program developed since 2008, hundreds of joint studies and activities have been carried out in wide geography in Turkey and EU member countries.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
diyaloğu | dialogue |
programının | program |
ab | eu |
üye | member |
geniş | wide |
ortak | joint |
TR Bu grafik, bugüne kadar çıkarılıp dolaşıma sokulan Bitcoin adedini göstermektedir.
EN This graph shows how many Bitcoins have already been mined or put in circulation.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
bu | this |
grafik | graph |
kadar | in |
TR Covid-19 salgınına karşı başlangıçtan bugüne kadar Üntel Ailesi olarak, virüsten hep bir adım önde olma amacıyla bu alanda bir dizi önlemi hayat geçirdik
EN As Üntel Family, against the Covid-19 epidemic, we have taken lots of precautions since beginning of epidemic in order to always be one step ahead of the virüs
Түрік | Ағылшын |
---|---|
ailesi | family |
adım | step |
önde | ahead |
amacıyla | in order to |
TR Bugüne kadar yalnızca üniversitelere verilen bir ayrıcalık olan doktora hakkı 2017 yılında ilk olarak Fulda Fachhochschule’ye tanındı.
EN In 2017, Fulda University of Applied Sciences was the first to be granted the right to confer doctorates, previously a privilege of the universities.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
ayrıcalık | privilege |
hakkı | right |
TR Urban Office Reel Laboratuvarı bünyesinde bugüne kadar ne gibi gözlemler kaydettiniz? Sürdürülebilir kent aynı zamanda öğrenebilen bir kent olmalı
EN What findings have you come up with so far in the real-world lab Urban Office? The sustainable city is a learning city
Түрік | Ағылшын |
---|---|
office | office |
reel | real |
sürdürülebilir | sustainable |
TR Teoride azınlık hükümetlerinin kurulması mümkün olsa da istikrarın sağlanmasına bağlı nedenlerle Almanya’da bugüne kadar bu seçenekten kaçınıldı.
EN Minority governments are also possible in theory, but so far they have always been avoided in the interest of stability.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
mümkün | possible |
olsa | the |
TR Münih Teknik Üniversitesi bugüne kadar fizik, kimya ve tıp alanlarından Nobel alan 16 akademisyene ev sahipliği yaptı.
EN The Technical University of Munich has so far produced 16 Nobel laureates in physics, chemistry and medicine, the Universities of Heidelberg and Göttingen each have 14.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
münih | munich |
teknik | technical |
fizik | physics |
kimya | chemistry |
tıp | medicine |
nobel | nobel |
TR Federal Meclis seçimleri bugüne kadar hile, manipülasyon ve sahte oy kullanımına karşı güvenli kabul ediliyordu. Siber saldırıların ve dezenformasyon kampanyalarının artması bu durumu değiştirdi mi?
EN Until now, the Bundestag election has been considered safe from fraud, manipulation or forgery. Has this changed as a result of the increase in cyber attacks and disinformation campaigns?
Түрік | Ағылшын |
---|---|
güvenli | safe |
siber | cyber |
bu | this |
kampanyalarını | campaigns |
TR Öte yandan bugüne kadar hep iki olan şansölye adayı sayısı üçe çıkmış durumda
EN And now there are three candidates for the chancellorship instead of the usual two
Түрік | Ағылшын |
---|---|
olan | are |
TR Bugüne kadar örneğin çocuk ve gençlik psikiyatrisi, üroloji ve yoğun bakım servislerinde görev yaptım
EN For example, I have worked in the departments for child and adolescent psychiatry, urology and in intensive care
Түрік | Ағылшын |
---|---|
çocuk | child |
yoğun | intensive |
bakım | care |
TR Bugüne kadar yolu Suriye, Afganistan, Kuzey Kore ve Libya gibi ülkelerden geçmiş
EN Her work has already taken her to Syria, Afghanistan, North Korea and Libya
Түрік | Ағылшын |
---|---|
suriye | syria |
afganistan | afghanistan |
kuzey | north |
kore | korea |
TR “Welcome” programıyla bugüne kadar danışmanlık ve kılavuzluk programlarından dil kurslarına, etüt programlarına ve psikolojik ve sosyal-pedagojik uygulamalara uzanan 160’ı aşkın proje desteklendi
EN Up to now more than 160 projects have been funded in the Welcome programme, ranging from counselling, mentoring and language courses, to tutorials and psychological/socio-educational support
Түрік | Ағылшын |
---|---|
dil | language |
psikolojik | psychological |
proje | projects |
programı | programme |
TR Bugüne kadar dinlediğin tüm parçalar, hepsi bir yerde.
EN Every song you've listened to, all in one place.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
yerde | place |
TR Bugüne kadar 7 albüm çıkarmışlardır
EN The band consists of Ben Gibbard (vocals, guitar, piano), Nicholas Harmer (bass), Jason McGerr (drums), Dave Depper (guitar) and Zac Rae (keyboards)
Түрік | Ағылшын |
---|---|
kadar | of |
ne | and |
TR Bugüne kadar 5 stüdyo albümü çıkaran grup son albümünü 20 Şubat 2007'de piyasaya sürdü
EN The band originally consisted of singer/songwriter/guitarist Kris Roe and guitarist Jasin Thomason
Түрік | Ағылшын |
---|---|
kadar | of |
ne | and |
TR AB Tetra Pak 1950 yılında kuruldu. O tarihten bugüne kadar, Tetra Pak adı tüm şirket adlarında ve tüm ürünlerimizde ticari marka olarak kullanılmaktadır.
EN AB Tetra Pak was formed in 1950. Since then, the name Tetra Pak has been used in all company names and as the trademark on all our products.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
tetra | tetra |
tüm | all |
marka | trademark |
TR Bir online platform olan Renderforest'ta bugüne kadar
EN Renderforest is an online platform with over
TR Yabancı bir ana şirketimiz olmadığı için, yerli veya yabancı makamlardan gelen herhangi bir sahte veya diğer veri isteklerine asla uymayız
EN Since we have no foreign parent company, we never comply with any rogue or other data requests from either domestic or foreign authorities
Түрік | Ағылшын |
---|---|
diğer | other |
veri | data |
asla | never |
TR Yaz ayları Aphrodisias Müzesi ve Ören yerine gelen yerli ve yabancı ziyaretçilerle oldukça canlılık kazanır.
EN In the summer months, the Aphrodisias Museum and the ruins of the local and foreign visitors to the ruins is quite vital.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
yaz | summer |
aphrodisias | aphrodisias |
müzesi | museum |
yerli | local |
oldukça | quite |
TR İlçeye 13 km mesafede Geyre Beldesinde bulunan Afrodisas Örenyeri ve Müzesi, Türkiye?nin ve dünyanın sayılı müzelerinden ve örenyerlerinden biri olup yılda yaklaşık 200.000 yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilmektedir
EN District 13 km from Geyre Afrodisas ruins and the museum located in the town of Turkey and is one of the world?s leading museums and ruins are visited annually by about 200,000 domestic and foreign tourists
Түрік | Ағылшын |
---|---|
km | km |
müzesi | museum |
türkiye | turkey |
yılda | annually |
ziyaret | visited |
TR Müze ve Örenyerlerine 2008 yılında toplam 159.367 yerli ve yabancı turist ziyarette bulunmuş ve 187.546,00 YTL gelir elde edilmiştir
EN In 2008, 159.367 local and foreign tourists visited the museums and the ruins and a revenue of 187.546,00 YTL was obtained
Түрік | Ағылшын |
---|---|
ve | and |
yerli | local |
gelir | revenue |
yılında | in |
TR Geyre?de antik çağlarda kavimlerin henüz belirlenmediği dönemde yerli olarak Anadolu halkı yaşıyordu
EN When the tribes were not determined in ancient times in Geyre, the local people lived in Anatolia
Түрік | Ағылшын |
---|---|
antik | ancient |
yerli | local |
anadolu | anatolia |
TR Müvekkillerimizin çoğunluğu yerli, yabancı veya çok uluslu ticari, sanayi ve finans kuruluşlarıdır
EN Our primary guiding principles are universal and national ethical values, independence of the legal practice and the indivisibility of legal science and legal practice
Түрік | Ағылшын |
---|---|
çok | are |
ve | and |
TR Yerli Kızılderililer, Kolonici Portekizliler, Afrika zencileridir. Nüfusun % 62’si beyazlar, % 11’i zenciler, % 27’si kahverengi derililerden meydana gelir.
EN Native Indians, colonial Portuguese, African Negroes. 62% of the population is whites, 11% is black and 27% is brown.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
afrika | african |
TR Sanayide 75 yıllık tecrübemiz ile oluşturduğumuz güç ve entegre alt yapımız dünya çapında, öncü, yenilikçi, ileri ve yüksek teknolojili yerli CNC Takım Tezgahları üretilmektedir.
EN The experience of the company increased by supplying machine tool parts for global market and working with a highly equipped internal machining department.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
yüksek | highly |
takım | machine |
TR Solo, Dubai’de yerli bir İtalyan Restoranı.Raffles Dubai otelinin 3. katında bulunuyor.
EN Solo, a home-grown Italian Restaurant in Dubai.Located on the 3rd floor, Raffles Dubai hotel.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
solo | solo |
dubai | dubai |
raffles | raffles |
TR Orospu tanrıça starla ile yerli disiplin
EN Hot milf dana vespoli and legal age teenager bitch sharing large pecker
Түрік | Ағылшын |
---|---|
ile | and |
TR Ali Kibar, yerli otomobille ilgili belli bir yön alındığını belirterek, kendilerinin de işi alan firmanın talepte bulunması durumunda donanım, koltuk, iş ve tasarımla ilgili konularda destek olabileceklerini söyledi.
EN Announcing that a new course has been taken regarding the domestic automobile, Ali Kibar said that they are ready to provide support on issues such as equipment, seats, business and design if the company that carries out the operation requests it.
Түрік | Ағылшын |
---|---|
de | out |
destek | support |
TR Yerli Bir Kediye Nasıl Bakılır Web Sitesi Şablonu
EN Vegetable Salads Website Template
TR Hükümetin otomotiv sektörüyle ilgili iki ana hedefi vardır; Türkiye’yi otomotiv üretim ve ihracat merkezi haline getirmek ve yerli otomotiv markasının seri üretimini gerçekleştirmek
EN Two of the government’s broader objectives include establishing Turkey as an automotive production and export hub, as well as launching mass production of an indigenous car brand
Түрік | Ағылшын |
---|---|
otomotiv | automotive |
türkiye | turkey |
üretim | production |
ve | and |
ihracat | export |
merkezi | hub |
markasının | brand |
{Totalresult} аударманың 50 көрсетілуде