NL Krijg een beter begrip van de websitestructuur van je concurrenten en zie welke onderdelen van hun site het meeste zoekverkeer aantrekt in elk land
NL Krijg een beter begrip van de websitestructuur van je concurrenten en zie welke onderdelen van hun site het meeste zoekverkeer aantrekt in elk land
TR Rakiplerinizin web site yapılarını daha iyi anlayın ve sitelerinin hangi bölümlerinin ülkelere göre en fazla arama trafiğini çektiğini görün
オランダの | トルコ語 |
---|---|
concurrenten | rakiplerinizin |
en | ve |
zie | görün |
zoekverkeer | arama |
NL "Het begrip neutraliteit neemt als uitgangspunt een redelijke wens: eerlijke toegang tot het netwerk voor de gebruiker, eerlijke voorwaarden, en tegen een eerlijke prijs
TR "Tarafsızlık kavramı başlangıç noktasını makul bir istekten alıyor: ağa adil kullanıcı erişimi, adil şartlarla ve adil bir fiyata
オランダの | トルコ語 |
---|---|
redelijke | makul |
toegang | erişimi |
netwerk | ağ |
en | ve |
prijs | fiyata |
gebruiker | kullanıcı |
NL Deze zaak is niet alleen een strijd om vrijheid van meningsuiting te garanderen , maar het is een strategie voor de wereldwijde handel , internationaal begrip en uiteindelijk vrede en welvaart .
TR Bu dava sadece ifade özgürlüğünü sağlamak için bir savaş değil, aynı zamanda küresel ticaret, uluslararası anlayış ve sonunda barış ve refah için bir stratejidir.
オランダの | トルコ語 |
---|---|
garanderen | sağlamak |
wereldwijde | küresel |
en | ve |
welvaart | refah |
internationaal | uluslararası |
NL "Het begrip neutraliteit neemt als uitgangspunt een redelijke wens: eerlijke toegang tot het netwerk voor de gebruiker, eerlijke voorwaarden, en tegen een eerlijke prijs
TR "Tarafsızlık kavramı başlangıç noktasını makul bir istekten alıyor: ağa adil kullanıcı erişimi, adil şartlarla ve adil bir fiyata
オランダの | トルコ語 |
---|---|
redelijke | makul |
toegang | erişimi |
netwerk | ağ |
en | ve |
prijs | fiyata |
gebruiker | kullanıcı |
NL Deze zaak is niet alleen een strijd om vrijheid van meningsuiting te garanderen , maar het is een strategie voor de wereldwijde handel , internationaal begrip en uiteindelijk vrede en welvaart .
TR Bu dava sadece ifade özgürlüğünü sağlamak için bir savaş değil, aynı zamanda küresel ticaret, uluslararası anlayış ve sonunda barış ve refah için bir stratejidir.
オランダの | トルコ語 |
---|---|
garanderen | sağlamak |
wereldwijde | küresel |
en | ve |
welvaart | refah |
internationaal | uluslararası |
オランダの | トルコ語 |
---|---|
netwerken | ağ |
natuurlijke | doğal |
en | ve |
taal | dil |
NL Een veel beter begrip van hun problemen, twijfels, aarzelingen en behoeften, plus eventuele bugs die ze vinden.
TR Sorunlarını, şüphelerini, tereddütlerini ve ihtiyaçlarını ve ayrıca buldukları hataları çok daha iyi anlamak.
NL Er zijn meer dan genoeg functies om perfecte dates te vinden en liefdes-/vriendschapsrelaties op te bouwen, die gebaseerd zijn op dezelfde interesses, respect en begrip
TR Mükemmel randevuları bulmak ve benzer ilgi alanlarına, saygıya ve anlayışa dayanan aşk/arkadaşlık ilişkileri kurmak için fazlasıyla yeterli özellik var
NL Frank is een zeer intuïtief persoon die compassie en begrip heeft als het gaat om het adviseren over het aangaan van relaties met een solide basis
TR Frank, sağlam temellerle ilişkiler kurma konusunda tavsiyeler söz konusu olduğunda şefkat ve anlayışa sahip çok sezgisel bir kişidir
NL We bieden onze verontschuldigingen aan voor het eventuele ongemak en bedanken je voor je begrip.
TR Bunun neden olacağı rahatsızlıktan dolayı özür diler, anlayışınız için teşekkür ederiz.
11翻訳の11を表示しています