TR Diğer ekip üyelerinin kullanacağı tuş ses bitelerini vurgulayın. Google belgeleri gibi transkriptin önemli kısımlarıyla birlikte yorum yapın ve not alın.
"önemli kısımlarıyla birlikte" in Turco può essere tradotto nelle seguenti parole/frasi inglese:
TR Diğer ekip üyelerinin kullanacağı tuş ses bitelerini vurgulayın. Google belgeleri gibi transkriptin önemli kısımlarıyla birlikte yorum yapın ve not alın.
EN Highlight key soundbites for other team members to use. Comment and make notes alongside key parts of the transcript like Google docs.
Turco | inglese |
---|---|
diğer | other |
ekip | team |
yorum | comment |
yapın | make |
TR Diğer ekip üyelerinin kullanacağı tuş ses bitelerini vurgulayın. Google belgeleri gibi transkriptin önemli kısımlarıyla birlikte yorum yapın ve not alın.
EN Highlight key soundbites for other team members to use. Comment and make notes alongside key parts of the transcript like Google docs.
Turco | inglese |
---|---|
diğer | other |
ekip | team |
yorum | comment |
yapın | make |
TR Sivil toplumla birlikte sahada olmanın öğretici olduğunu anlatan Arun, akademideki insanların sivil alanla tanışması ve birlikte öğrenmesinin çok önemli olduğunu söyledi.
EN Explaining that being on the field with the civil society is instructive, Arun said that it is very important for the people in the academy to meet the civic field and learn together.
Turco | inglese |
---|---|
sivil | civil |
ve | and |
önemli | important |
insanları | people |
TR Sivil toplumla birlikte sahada olmanın öğretici olduğunu anlatan Arun, akademideki insanların sivil alanla tanışması ve birlikte öğrenmesinin çok önemli olduğunu söyledi.
EN Explaining that being on the field with the civil society is instructive, Arun said that it is very important for the people in the academy to meet the civic field and learn together.
Turco | inglese |
---|---|
sivil | civil |
ve | and |
önemli | important |
insanları | people |
TR İçeriklerinizi kolayca paylaşın..., İçeriklerinizi ekibinizle birlikte planlayın ve zamandan tasarruf etmek için otomatik olarak paylaşın., Sosyal Medya, Yönetim, Platform, Birlikte Çalışma, Yayınlama, Görüşmeler, Dinleme, Raporlama
EN Simplify your social media publishing..., Plan your content, collaborate, and publish automatically to save your time., Social Media, Management, Platform, Collaboration, Publishing, Listening, Engagement, Analytics
Turco | inglese |
---|---|
planlayın | plan |
zamandan | time |
yönetim | management |
platform | platform |
dinleme | listening |
TR Şifrelerinizi güvenle yönetmenin en kolay yolu..., Şifrelerinizi güvenle saklayın ve ekibinizle birlikte her yerden erişin., Sosyal Medya, Yönetim, Platform, Birlikte Çalışma, Yayınlama, Görüşmeler, Dinleme, Raporlama
EN The easiest way to secure your passwords..., Store your passwords and logins and access them anywhere with your team., Social Media, Management, Platform, Collaboration, Publishing, Listening, Engagement, Analytics
Turco | inglese |
---|---|
güvenle | secure |
yolu | way |
birlikte | with |
yerden | to |
erişin | access |
yönetim | management |
platform | platform |
dinleme | listening |
TR İzleyerek öğrenin..., Hazırladığımız eğitim videolarını izleyerek ekibinizle birlikte RADAAR'ı tam potansiyeliyle kullanmaya başlayın., Sosyal Medya, Yönetim, Platform, Birlikte Çalışma, Yayınlama, Görüşmeler, Dinleme, Raporlama
EN If you are a visual learner..., Watch our product training videos and start using RADAAR to its full potential with your team., Social Media, Management, Platform, Collaboration, Publishing, Listening, Engagement, Analytics
Turco | inglese |
---|---|
başlayın | start |
yönetim | management |
platform | platform |
dinleme | listening |
TR Bu, birlikte göz atma teklifinin en büyük avantajlarından biridir: Web sitenizin ziyaretçileriyle birlikte göz atmaya başlamak için herhangi bir ek eklentiye ihtiyacınız yoktur.
EN That is one of the major advantage co-browsing offer: you don't need any additional plugin to start to cobrowse with your website visitors.
Turco | inglese |
---|---|
büyük | major |
biridir | is one |
web | website |
sitenizin | your website |
ek | additional |
ihtiyacınız | need |
TR Pazarda rekabet yüksek olmakla birlikte internetin yoğun kullanımıyla birlikte, her gün binlerce domain kaydediliyor ve bu domainler için bir SSL sertifikası satın alıyor
EN Although the competition is high in the market, with the intense use of the internet, thousands of domains are registered every day and SSL certificates are purchased for these domains
Turco | inglese |
---|---|
rekabet | competition |
yüksek | high |
yoğun | intense |
domainler | domains |
ssl | ssl |
sertifikası | certificates |
satın | purchased |
TR Meselenin içine birlikte girip, birlikte çıkacağız.
EN We will go into the matter together and go out together.
Turco | inglese |
---|---|
içine | into |
birlikte | together |
TR PureTech 130 benzinli motor ve BlueHDi 120 dizel motor 6 ileri manuel şanzıman ile birlikte iken, Stop & Start işlevine bağlı bir EAT6 otomatik şanzıman PureTech 110 benzinli motorla birlikte sunulmaktadır.
EN An EAT6 automatic gearbox linked to the Stop & Start function is available with the PureTech 110 petrol engine while the PureTech 130 petrol engine and BlueHDi 120 diesel engine ship with a 6-speed manual gearbox.
Turco | inglese |
---|---|
motor | engine |
bluehdi | bluehdi |
dizel | diesel |
manuel | manual |
start | start |
bağlı | linked |
otomatik | automatic |
TR Apex 7'nin tanıtımıyla birlikte, bir avuç yeni ürün uygulamaları ile birlikte SteelSeries ürünlerini yeni bir seviyeye taşıyoruz
EN With the introduction of the Apex 7, we are taking SteelSeries Engine to the next level with a handful of new Engine Apps
Turco | inglese |
---|---|
uygulamaları | apps |
steelseries | steelseries |
seviyeye | level |
TR Kibar Holding, geleceğin Kibar’ını yaratabilmek için tüm değer zinciriyle birlikte çalışmakta, “Biz birlikte güçlüyüz” anlayışını teknoloji çalışmalarına da yansıtmaktadır.
EN Kibar Holding works with the entire value chain in order to create the Kibar of the future and reflects the ?WE are strong together? approach to technology studies.
Turco | inglese |
---|---|
holding | holding |
tüm | entire |
değer | value |
teknoloji | technology |
TR İşbu belge, Gizlilik Politikamız ve www.busbud.com adresindeki web sitesinde yayınlanan diğer politika ve kılavuzlarımız (birlikte "Koşullar" olarak anılacaktır) ile birlikte, Busbud Inc
EN This document, together with the Privacy Policy and any other policies or guidelines posted at www.busbud.com (the "Terms") is a contract between you ("you") and Busbud Inc
Turco | inglese |
---|---|
belge | document |
busbud | busbud |
diğer | other |
koşullar | terms |
TR Bu, birlikte göz atma teklifinin en büyük avantajlarından biridir: Web sitenizin ziyaretçileriyle birlikte göz atmaya başlamak için herhangi bir ek eklentiye ihtiyacınız yoktur.
EN That is one of the major advantage co-browsing offer: you don't need any additional plugin to start to cobrowse with your website visitors.
Turco | inglese |
---|---|
büyük | major |
biridir | is one |
web | website |
sitenizin | your website |
ek | additional |
ihtiyacınız | need |
TR Pazarda rekabet yüksek olmakla birlikte internetin yoğun kullanımıyla birlikte, her gün binlerce domain kaydediliyor ve bu domainler için bir SSL sertifikası satın alıyor
EN Although the competition is high in the market, with the intense use of the internet, thousands of domains are registered every day and SSL certificates are purchased for these domains
Turco | inglese |
---|---|
rekabet | competition |
yüksek | high |
yoğun | intense |
domainler | domains |
ssl | ssl |
sertifikası | certificates |
satın | purchased |
TR Türkiye’deki Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri İçin Birlikte (BİRLİKTE II)
EN Together II for Rights-Based CSOs in Turkey
Turco | inglese |
---|---|
türkiye | turkey |
temelli | based |
ii | ii |
TR Altınay, Roketsan ile birlikte Kırıkkale mühimmat imha sistemleri projesine başladı. Bu proje ile birlikte savunma ve havacılık birimi kurulmuş oldu.
EN Altınay started Kırıkkale demilitarization systems project together with Roketsan. Defense and aerospace business unit was established with this project.
Turco | inglese |
---|---|
sistemleri | systems |
başladı | started |
proje | project |
savunma | defense |
birimi | unit |
kurulmuş | established |
oldu | was |
TR PureTech 130 benzinli motor ve BlueHDi 120 dizel motor 6 ileri manuel şanzıman ile birlikte iken, Stop & Start işlevine bağlı bir EAT6 otomatik şanzıman PureTech 110 benzinli motorla birlikte sunulmaktadır.
EN An EAT6 automatic gearbox linked to the Stop & Start function is available with the PureTech 110 petrol engine while the PureTech 130 petrol engine and BlueHDi 120 diesel engine ship with a 6-speed manual gearbox.
Turco | inglese |
---|---|
motor | engine |
bluehdi | bluehdi |
dizel | diesel |
manuel | manual |
start | start |
bağlı | linked |
otomatik | automatic |
TR PureTech 130 benzinli motor ve BlueHDi 120 dizel motor 6 ileri manuel şanzıman ile birlikte iken, Stop & Start işlevine bağlı bir EAT6 otomatik şanzıman PureTech 110 benzinli motorla birlikte sunulmaktadır.
EN An EAT6 automatic gearbox linked to the Stop & Start function is available with the PureTech 110 petrol engine while the PureTech 130 petrol engine and BlueHDi 120 diesel engine ship with a 6-speed manual gearbox.
Turco | inglese |
---|---|
motor | engine |
bluehdi | bluehdi |
dizel | diesel |
manuel | manual |
start | start |
bağlı | linked |
otomatik | automatic |
TR Politika ve yönetişim konusundaki yenilikçi yeni yaklaşımları Dördüncü Endüstri Devriminde birlikte tasarlamak ve yönlendirmek üzere dünyanın dört bir yanından gelen paydaşlarla birlikte çalışır.
EN Partners with stakeholders from around the world to co-design and pilot innovative new approaches to policy and governance in the Fourth Industrial Revolution.
Turco | inglese |
---|---|
politika | policy |
yenilikçi | innovative |
yeni | new |
dördüncü | fourth |
tasarlamak | design |
dünyanın | world |
TR Girişim şirketleriyle birlikte fikirler keşfediyor, teknolojiyi geliştiriyor ve iş ortaklarımız, müşterilerimiz ve gıda endüstrisinin geleceği için yeni fırsatlar yaratan çözümleri birlikte geliştiriyoruz.
EN Together with startups, we explore ideas, push technology forward and co-develop solutions that create new opportunities for our partners, customers and the future of the food industry.
Turco | inglese |
---|---|
fikirler | ideas |
teknolojiyi | technology |
gıda | food |
yeni | new |
fırsatlar | opportunities |
çözümleri | solutions |
TR Birlikte Oynama özelliği artık kullanılamayacak. Grup ekranından bir Birlikte Oynama oturumunu başlatamayacaksınız. Grup oluşturmaya ve Grup üzerinden arkadaşlarınızla konuşmaya devam edebilirsiniz.
EN The Play Together feature will no longer be available. You will not be able to start a Play Together session from Party screen. You can continue creating parties, and talking to your friends through the Party.
TR İşte markanızın Twitter?da kısa süre içinde hızlı bir büyüme sağlaması adına bazı önemli ipuçları!, Sosyal Medya, Yönetim, Platform, Birlikte Çalışma, Yayınlama, Görüşmeler, Dinleme, Raporlama
EN Here are some important tips for your brand to grow rapidly on Twitter in a short time!, Social Media, Management, Platform, Collaboration, Publishing, Listening, Engagement, Analytics
Turco | inglese |
---|---|
markanızın | your brand |
kısa | short |
süre | time |
hızlı | rapidly |
önemli | important |
ipuçları | tips |
yönetim | management |
platform | platform |
dinleme | listening |
TR Bot düzenleyicimiz, Crisp'te bulunan önemli özelliklerle birlikte gelir
EN Our bot editor comes with major features included inside Crisp
Turco | inglese |
---|---|
bot | bot |
crisp | crisp |
önemli | major |
birlikte | with |
gelir | comes |
TR Marmara Denizi, İstanbul Boğazı ve Çanakkale Boğazı ile birlikte Asya kıt'asını, Avrupa kıt'asından ayıran özel jeopolitik konumu, Türkiye'ye dünyanın en önemli ülkelerinden birisi olma özelliği vermektedir.
EN Sea of Marmara, the Bosphorus and the Dardanelles with the Asian continent, which separates the European continent, special geopolitical position, Turkey is to give the distinction of being one of the world?s most important countries.
Turco | inglese |
---|---|
asya | asian |
avrupa | european |
konumu | position |
en | most |
TR Özgür Arun, programla birlikte öğrencilerin ve akademisyenlerin sivil alan için önemli bir potansiyel olduğunu gördüklerini ve program sayesinde genç araştırmacıları derneğe ve sahaya çekebildiklerini anlattı
EN Özgür Arun explained that with the program, students and academics see that there is a significant potential for the civic field and that thanks to the program, they can attract young researchers to the association and the field
Turco | inglese |
---|---|
önemli | significant |
potansiyel | potential |
olduğunu | is |
program | program |
genç | young |
TR Mevzuata ilişkin günlük danışmanlık ile birlikte önemli incelemeler ve icra takipleri de destek kapsamındadır.
EN Our support includes dealing with day-to-day regulatory relations, as well as high-stakes regulatory investigations or enforcement proceedings.
Turco | inglese |
---|---|
destek | support |
TR match ifadesi switch deyimine benzemekle birlikte bazı önemli farklar vardır:
EN The match expression is similar to a switch statement but has some key differences:
Turco | inglese |
---|---|
switch | switch |
bazı | some |
önemli | key |
farklar | differences |
TR Özgür Arun, programla birlikte öğrencilerin ve akademisyenlerin sivil alan için önemli bir potansiyel olduğunu gördüklerini ve program sayesinde genç araştırmacıları derneğe ve sahaya çekebildiklerini anlattı
EN Özgür Arun explained that with the program, students and academics see that there is a significant potential for the civic field and that thanks to the program, they can attract young researchers to the association and the field
Turco | inglese |
---|---|
önemli | significant |
potansiyel | potential |
olduğunu | is |
program | program |
genç | young |
TR Bu nedenle Almanya’nın dayanışma göstermesini, COVAX benzeri aşı girişimlerine iştirak etmesini ve Dünya Sağlık Örgütü ile birlikte çalışmasını önemli buluyorum
EN That’s why I consider it important for Germany to show solidarity and contribute to international vaccination initiatives like COVAX as well as working with the World Health Organisation
Turco | inglese |
---|---|
nedenle | why |
almanya | germany |
dayanışma | solidarity |
covax | covax |
sağlık | health |
önemli | important |
TR Expat Spomenka, ailesiyle birlikte Münih’te yaşıyor. O, bu şehirde neden severek yaşadığını anlatıyor ve start için önemli linkleri adlandırıyor.
EN The expat Spomenka lives with her family in Munich. She tells why she feels comfortable there and reveals important links to help get started in the city.
Turco | inglese |
---|---|
münih | munich |
yaşıyor | lives |
anlatıyor | tells |
önemli | important |
TR Google'ın SERP özelliği son güncellemesiyle birlikte geldi ve sitenizin sürekli performansını sağlamak ve rakiplerinize karşı avantaj elde etmek istiyorsanız takip etmeniz gereken inanılmaz derecede önemli bir metrik.
EN Google's SERP feature came with their latest update and is an incredibly important metric to track if you want to ensure your site's continued performance and get an edge over your competitors.
Turco | inglese |
---|---|
serp | serp |
özelliği | feature |
son | latest |
geldi | came |
sitenizin | your site |
istiyorsanız | if you want |
takip | track |
inanılmaz | incredibly |
önemli | important |
TR Çevrimiçi konumunuz zarar görmeden önce haberdar olmak için bulunan önemli değişikliklerle birlikte günlük veya haftalık bir e-posta güncellemesi alın
EN Receive a daily or weekly email update with any major changes found to stay informed before your online positioning suffers
Turco | inglese |
---|---|
bulunan | found |
önemli | major |
e-posta | |
alın | receive |
TR Bu, kapaklar ve kılıflarda bulunan bitki bazlı polimerler ile birlikte, bir pakette yenilenebilir kaynaklardan gelen malzemelerin payını önemli ölçüde arttırır
EN This, along with plant-based polymers, present in caps and sleeves, significantly increases the share of materials from renewable sources in a package
Turco | inglese |
---|---|
bitki | plant |
yenilenebilir | renewable |
kaynaklardan | sources |
TR Bot düzenleyicimiz, Crisp'te bulunan önemli özelliklerle birlikte gelir
EN Our custom bot editor comes with major features included inside Crisp
TR Bu koşullarda önemli bir değişiklik yaptığımızda sizi Hizmetlere bir reklam bandı yerleştirerek yazılı olarak bilgilendirebiliriz, bununla birlikte, sizi güncellenen koşullar için bu Politikayı düzenli olarak incelemeye teşvik ediyoruz.
EN We may notify you in writing where we materially change these terms, for example, by posting a banner on the Services, however we encourage you to periodically review this Policy for updated terms.
TR Ayarlar menüsü yenilendi, bazı daha az önemli öğeler Gelişmiş ayarlara taşındı ve daha önemli olanlar ana menüye döndü.
EN Settings menu revamped, some less important elements moved to Advanced settings, and more important ones returned to main menu.
Turco | inglese |
---|---|
ayarlar | settings |
menüsü | menu |
bazı | some |
öğeler | elements |
gelişmiş | advanced |
ve | and |
TR Kaynağınızın gücünü ve optimizasyonunu değerlendirmek için önemli olan tüm önemli ölçütleri alın.
EN Get all the most important metrics that are important for evaluating the power and optimization of your resource.
Turco | inglese |
---|---|
olan | are |
alın | get |
TR Demiryolu projelerinde en önemli engellerden biri, demiryolu güvenliği için önemli olan işaret ve sinyalizasyon sistemi için düzenleyici onayını almaktır
EN On rail projects, one of the most significant roadblocks is getting regulatory approval of the sign and signaling system, which is paramount for railway safety
Turco | inglese |
---|---|
projelerinde | projects |
en | most |
önemli | significant |
güvenliği | safety |
olan | is |
sistemi | system |
düzenleyici | regulatory |
TR Twitter hem bireysel kullanıcılar hem de markalar için son derece önemli ve etkili bir mecradır. İşte markanızın Twitter?da kısa süre içinde hızlı bir büyüme sağlaması adına bazı önemli ipuçları!
EN Twitter is an extremely important and effective social media platform for both individual users and brands. Here are some important tips for your brand to grow rapidly on Twitter in a short time!
Turco | inglese |
---|---|
kullanıcılar | users |
markalar | brands |
önemli | important |
etkili | effective |
markanızın | your brand |
kısa | short |
süre | time |
hızlı | rapidly |
ipuçları | tips |
TR Yurt dışında önemli ve herkes tarafından bilinen tüm önemli fuarlar mutlaka ziyaret edilecektir.
EN All important international exhibitions, which are leading and notable, will definitely be visited.
Turco | inglese |
---|---|
ziyaret | visited |
TR Kaynağınızın gücünü ve optimizasyonunu değerlendirmek için önemli olan tüm önemli...
EN Sitechecker now supports integration with Google Analytics 4 One of the best news we want to share with you is that...
Turco | inglese |
---|---|
olan | is |
TR Almanya’da gündelik yaşamda din ve anlaşmazlıklar Yaşamlarında dinin önemli bir rol oynadığı dört insan iki saat boyunca birbiriyle konuşuyor; ve sonunda önemli bir sonuç ortaya çıkıyor
EN Religion and conflicts in everyday life in Germany: four people for whom religion plays a major role in their lives, two hours of discussion – and, at the end, a cautious insight
Turco | inglese |
---|---|
almanya | germany |
önemli | major |
rol | role |
insan | people |
saat | hours |
TR Üst düzey iş kararı alıcıların %78'i, yapay zeka çıktılarının adaletinden, güvenliğinden ve güvenilirliğinden emin olmanın kendileri için çok önemli ya da kritik düzeyde önemli olduğunu belirtiyor.
EN 78% of senior business decision-makers say it is very or critically important that they can trust that their AI’s output is fair, safe, reliable.
Turco | inglese |
---|---|
emin | safe |
kendileri | their |
çok | very |
önemli | important |
TR Ayarlar menüsü yenilendi, bazı daha az önemli öğeler Gelişmiş ayarlara taşındı ve daha önemli olanlar ana menüye döndü.
EN Settings menu revamped, some less important elements moved to Advanced settings, and more important ones returned to main menu.
Turco | inglese |
---|---|
ayarlar | settings |
menüsü | menu |
bazı | some |
öğeler | elements |
gelişmiş | advanced |
ve | and |
TR Web denetim aracı, sitede yakın zamanda gerçekleştirilen önemli (ve yarı önemli) değişikliklerin ve düzeltmelerin geçmişe dönük bir kaydını gösterecektir. Ayrıca web sayfasındaki ilgili tüm verileri de analiz edecektir:
EN The web auditing tool will show you a historical record of important (and semi-important) changes and fixes that have been recently performed on the site. It will also analyze all of the relevant data from the webpage including:
Turco | inglese |
---|---|
denetim | auditing |
aracı | tool |
önemli | important |
yarı | semi |
değişikliklerin | changes |
kaydını | record |
ilgili | relevant |
verileri | data |
analiz | analyze |
edecektir | will |
TR Sitenizdeki alakalı içerik miktarı SEO derecenizi önemli ölçüde etkileyecektir ve doğru yapılırsa sitenizin sıralamasını önemli ölçüde yükseltmeye yardımcı olabilir.
EN The amount of relevant content on your site will dramatically affect your SEO rating, and if done right, it can help boost your site’s rankings considerably.
Turco | inglese |
---|---|
alakalı | relevant |
içerik | content |
miktarı | amount |
seo | seo |
ve | and |
TR US30 Haftalık bakış ile , 0.5 fibo seviyesi önemli orta bölge büyük akımın önemli kırılım seviyesidir.Üzerinde kalıcılık sağlaması yukarı trendin devam ettiğini gösteriyor
EN Price has retraced back from UML
TR US30 Haftalık bakış ile , 0.5 fibo seviyesi önemli orta bölge büyük akımın önemli kırılım seviyesidir.Üzerinde kalıcılık sağlaması yukarı trendin devam ettiğini gösteriyor
EN Price has retraced back from UML
Visualizzazione 50 di 50 traduzioni