TR Parmağı kesildiği için işinden ayrılmak zorunda kalan Erhan, günlük işlerde çalışarak kendisi ve ailesi için bir geçim kaynağı sağlamaya çalıştı
TR Parmağı kesildiği için işinden ayrılmak zorunda kalan Erhan, günlük işlerde çalışarak kendisi ve ailesi için bir geçim kaynağı sağlamaya çalıştı
EN After he had to leave this work because his finger was cut off, he tried to earn a living for himself and his family by working in daily jobs
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
günlük | daily |
ailesi | family |
TR Parmağı kesildiği için işinden ayrılmak zorunda kalan Erhan, günlük işlerde çalışarak kendisi ve ailesi için bir geçim kaynağı sağlamaya çalıştı
EN After he had to leave this work because his finger was cut off, he tried to earn a living for himself and his family by working in daily jobs
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
günlük | daily |
ailesi | family |
TR Parmağı kesildiği için işinden ayrılmak zorunda kalan Erhan, günlük işlerde çalışarak kendisi ve ailesi için bir geçim kaynağı sağlamaya çalıştı
EN After he had to leave this work because his finger was cut off, he tried to earn a living for himself and his family by working in daily jobs
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
günlük | daily |
ailesi | family |
TR Parmağı kesildiği için işinden ayrılmak zorunda kalan Erhan, günlük işlerde çalışarak kendisi ve ailesi için bir geçim kaynağı sağlamaya çalıştı
EN After he had to leave this work because his finger was cut off, he tried to earn a living for himself and his family by working in daily jobs
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
günlük | daily |
ailesi | family |
TR Geçim dertlerinden ötürü, ailelerine ekonomik destek vermek zorunda kalan çocukların sayısındaki artış, okula devam ederken çalışmak zorunda kalan çocukların oranına 2006-2012 döneminde %64’lük bir yükseliş olarak yansıyor
EN The number of children forced to work to support their low-income families has shown a 64% spike in the 2006-2012 period compared to the population of school children who work and attend school
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
destek | support |
TR Göz alıcı tasarımlar için ücretsiz kitap mockup aracımızı kullanın. Kitap mockup şablonunu, tarayıcıdan ayrılmak zorunda kalmadan saniyeler içinde özelleştirin.
EN Use our free book mockup generator to create eye-catching designs. Customize the book mockup template in seconds, without having to leave the browser.
TR Depremde eşini kaybetmiş ve ailesini tek başına geçindirmek zorunda kalan 238 kadın için geçici barınaklar kurduk.
EN After Kashmir Earthquake thousands of women lost their livelihood support and was left with no income. We established temporary shelters that reached out to 238 women who had lost their husbands and had to secure income for the family.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kadın | women |
geçici | temporary |
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
mevsimlik | seasonal |
tarım | agriculture |
afet | disaster |
zorunda | have to |
çocuklar | children |
olacak | will |
etkinlikler | activities |
koşulları | conditions |
TR Depremde eşini kaybetmiş ve ailesini tek başına geçindirmek zorunda kalan 238 kadın için geçici barınaklar kurduk.
EN After Kashmir Earthquake thousands of women lost their livelihood support and was left with no income. We established temporary shelters that reached out to 238 women who had lost their husbands and had to secure income for the family.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kadın | women |
geçici | temporary |
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
mevsimlik | seasonal |
tarım | agriculture |
afet | disaster |
zorunda | have to |
çocuklar | children |
olacak | will |
etkinlikler | activities |
koşulları | conditions |
TR Depremde eşini kaybetmiş ve ailesini tek başına geçindirmek zorunda kalan 238 kadın için geçici barınaklar kurduk.
EN After Kashmir Earthquake thousands of women lost their livelihood support and was left with no income. We established temporary shelters that reached out to 238 women who had lost their husbands and had to secure income for the family.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kadın | women |
geçici | temporary |
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
mevsimlik | seasonal |
tarım | agriculture |
afet | disaster |
zorunda | have to |
çocuklar | children |
olacak | will |
etkinlikler | activities |
koşulları | conditions |
TR Depremde eşini kaybetmiş ve ailesini tek başına geçindirmek zorunda kalan 238 kadın için geçici barınaklar kurduk.
EN After Kashmir Earthquake thousands of women lost their livelihood support and was left with no income. We established temporary shelters that reached out to 238 women who had lost their husbands and had to secure income for the family.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kadın | women |
geçici | temporary |
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
mevsimlik | seasonal |
tarım | agriculture |
afet | disaster |
zorunda | have to |
çocuklar | children |
olacak | will |
etkinlikler | activities |
koşulları | conditions |
TR Güvenilir bir klinik danışman olmak –ClinicalKey tarafından desteklenen Clinical Pharmacology ile geri kalan sağlık ekibinin içine dahil olan, güvenilir bir danışman olmak için ihtiyaç duyduğunuz uygulamalı bilgilere sahip olursunuz
EN Be a trusted clinical advisor – With Clinical Pharmacology powered by ClinicalKey, you will have the actionable information you need to be an integral, trusted advisor to the broader healthcare team
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
güvenilir | trusted |
klinik | clinical |
clinicalkey | clinicalkey |
sağlık | healthcare |
ihtiyaç | need |
TR Alan adı araman bir isimler listesi döndürmekle kalmamalı. Alan adı sonuçlarını düzenliyor ve ister işle ilgili ister kişisel kullanım için olsun, akılda kalan alan adı önerileri sunuyoruz.
EN Your domain search shouldn’t just return a list of names. We curate domain results and provide recommendations for memorable domain names, whether it’s for business or personal use.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
adı | names |
listesi | list |
kullanım | use |
olsun | it’s |
sunuyoruz | provide |
TR Kişisel bilgilerinizin veya gönderilerinizin kalan kopyaları bundan sonra kısa bir süre için yedekleme ortamında kalabilir.
EN Residual copies of your personal information or posts may remain on backup media for a short period of time thereafter.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kişisel | personal |
veya | or |
kısa | short |
yedekleme | backup |
TR Karacasu İlçesi, doğusunda bulunan Babadağ ile batısında bulunan Karıncalı Dağı arasında kalan ve yer yer dağlık ve engebeli bir arazi yapısına Karacasu sahip yaklaşık 40 km uzunluğundaki vadide kurulmuştur.
EN Karacasu District is located in the valley between Karadalı Mountain in the east of Babadağ to the east and Karacasu on a mountainous and rough terrain.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
sahip | is |
TR Oldukça basit bir şekilde youtube.com adresini açmadan önce proxy4'ü ekleyin ve kalan alan otomatik olarak doldurulacak. Sonrasında ise tek yapmanız gereken surf düğmesine basmak.
EN Simply add proxy4 before youtube.com and you will be redirected to our proxy website with the url field would be automatically filled in.You must then click on Surf button to proxy your desired video.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
youtube | youtube |
önce | before |
proxy | proxy |
ekleyin | add |
ise | be |
düğmesine | button |
TR Tamir, hem üretici hem ekonomi hem de geri kalan herkes için iyi bir şeydir.
EN Repair is good for manufacturers, good for the economy, and good for the rest of us.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
tamir | repair |
ekonomi | economy |
iyi | good |
TR Daha fazla girdi yükle... (kalan 64)
EN Load more inputs... (64 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Örneğin, ‘Wait But Why’ iyi dönüşüm sağlayan ama marka üzerinde kalan açılır pencereler oluşturma konusunda başarılı bir iş çıkarıyor.
EN For example, Wait But Why does a great job of using popups that convert well but stay on brand.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
marka | brand |
TR Karacasu İlçesi, doğusunda bulunan Babadağ ile batısında bulunan Karıncalı Dağı arasında kalan ve yer yer dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahip yaklaşık 40 km uzunluğundaki vadide kurulmuştur.
EN Karacasu District is located in the valley between Babadag to the east and Karıncali Mountain to the west and approximately 40 km long valley with mountainous and rough terrain.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
sahip | is |
yaklaşık | approximately |
km | km |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 142)
EN Load more outputs... (142 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla girdi yükle... (kalan 6)
EN Load more inputs... (6 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 22)
EN Load more outputs... (22 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 6)
EN Load more outputs... (6 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 86)
EN Load more outputs... (86 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 44)
EN Load more outputs... (44 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 14)
EN Load more outputs... (14 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 37)
EN Load more outputs... (37 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 7)
EN Load more outputs... (7 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 42)
EN Load more outputs... (42 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 11)
EN Load more outputs... (11 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla girdi yükle... (kalan 653)
EN Load more inputs... (653 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla girdi yükle... (kalan 393)
EN Load more inputs... (393 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla girdi yükle... (kalan 506)
EN Load more inputs... (506 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 41)
EN Load more outputs... (41 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 60)
EN Load more outputs... (60 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla girdi yükle... (kalan 8)
EN Load more inputs... (8 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR HARARETLİ ARABULUCULUK ABSÜRD VE ELEŞTİRİYE MARUZ KALAN SONUÇLAR DOĞURABİLİR
EN FERVENT MODERATION CAN HAVE ABSURD AND CENSORIOUS RESULTS
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
ve | and |
TR Böylece köpeği kovalama zamanı geldiğine karar verdikleri zaman, iletişimde bulunduklarınızdan geriye kalan izlerden kokunuzu takip edebileceklerdir.
EN And when they decide it is time to chase the dog, they will be able to follow your scent via the trail left behind by your communications.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
karar | decide |
zaman | time |
takip | follow |
TR Denizin kalan kısmının herkese özgür olduğu ve kimseye ait olmadığı duyuruldu.
EN The remainder of the seas was proclaimed to be free to all and belonging to none.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
herkese | all |
özgür | free |
ve | and |
ın | of |
TR Toplantı sona erdiğine göre, yeni gelenleri, kalan kişilere soru sormaya ve toplantı sırasında paylaşmayanların paylaşmasına izin vermeye teşvik ediyoruz
EN Now that the meeting is over, we encourage newcomers to ask questions of people who remain and allow anyone to share who didn’t share during the meeting
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
toplantı | meeting |
soru | ask |
ve | and |
sırasında | during |
teşvik | encourage |
ın | of |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 27)
EN Load more outputs... (27 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 29)
EN Load more outputs... (29 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
TR Eğer bu metnin bir kısmı veya bireysel formülasyonları, geçerli hukuki duruma uygun değilse, artık uygun değilse veya kısmi olarak uygun değilse, dokümanın geriye kalan kısımları içerik ve geçerlilik olarak bundan etkilenmezler.
EN Insofar as parts or single formulations of this text do not, no longer or do not completely conform to the legal situation, the remaining parts of the document remain unaffected with respect to their content and their validity.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
bu | this |
veya | or |
hukuki | legal |
artık | no longer |
kalan | remaining |
geçerlilik | validity |
TR Öte yandan, eğitim hakkından mahrum kalan çocuklar başka bir can alıcı sorunla da karşı karşıya kalıyorlar
EN The pandemic suddenly changed the system that we have been used to for years
TR Evet, domaini transfer edebilirsiniz. Fakat bu riske girmenizi her domain uzantısında önermeyiz. Süresi az kalan domainleriniz için teknik ekibimizle görüşmenizi öneririz.
EN Yes, you can transfer the domain. But we do not recommend to take this risk for every domain extension. We recommend that you contact our technical team for domains that are about to be expired.
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
transfer | transfer |
fakat | but |
teknik | technical |
öneririz | we recommend |
TR Daha fazla çıktı yükle... (kalan 93)
EN Load more outputs... (93 remaining)
Turki | bahasa Inggris |
---|---|
kalan | remaining |
Menampilkan 50 dari 50 terjemahan