EN Elsevier supports the Transparency and Openness Promotion (TOP) Guidelines developed by the Center for Open Science. We have implemented data transparency policies across all our journals
"transparency" u Engleski može se prevesti u sljedećih turski riječi/izraza:
transparency | şeffaflık şeffaflığı |
EN Elsevier supports the Transparency and Openness Promotion (TOP) Guidelines developed by the Center for Open Science. We have implemented data transparency policies across all our journals
TR Elsevier, Açık Bilim Merkezi tarafıından geliştirilen Şeffaflık ve Açıklığın Teşvik Edilmesi (TOP) Kılavuzlarını desteklemektedir. Tüm dergilerimizde veri şeffaflığı politikalarını hayata geçirmiş durumdayız
Engleski | turski |
---|---|
developed | geliştirilen |
center | merkezi |
open | açık |
policies | politikalar |
elsevier | elsevier |
transparency | şeffaflığı |
data | veri |
science | bilim |
all | tüm |
and | ve |
EN Elsevier supports the Transparency and Openness Promotion (TOP) Guidelines developed by the Center for Open Science. We have implemented data transparency policies across all our journals
TR Elsevier, Açık Bilim Merkezi tarafıından geliştirilen Şeffaflık ve Açıklığın Teşvik Edilmesi (TOP) Kılavuzlarını desteklemektedir. Tüm dergilerimizde veri şeffaflığı politikalarını hayata geçirmiş durumdayız
Engleski | turski |
---|---|
developed | geliştirilen |
center | merkezi |
open | açık |
policies | politikalar |
elsevier | elsevier |
transparency | şeffaflığı |
data | veri |
science | bilim |
all | tüm |
and | ve |
EN Transparency reinforces trust, and the best way to promote transparency is through disclosure.
TR Şeffaflık güveni güçlendirir ve şeffaflığı geliştirmenin en iyi yolu açıklıktır.
Engleski | turski |
---|---|
trust | güveni |
and | ve |
way | yolu |
transparency | şeffaflığı |
best | en |
EN Sharing and using research data can increase in the impact, validity, reproducibility, efficiency, and transparency of scientific research.
TR Araştırma verilerinin paylaşılması ve kullanılması bilimsel araştırmaların etkisini, geçerliliğini, tekrarlanabilirliğini, verimini ve şeffaflığını artırır.
Engleski | turski |
---|---|
and | ve |
data | verilerinin |
impact | etkisini |
validity | geçerliliğini |
of | ın |
using | kullanılması |
research | araştırma |
scientific | bilimsel |
EN Preregistration of the research methodology is a way to enhance the transparency and reproducibility of science by reviewing study protocols before experiments are conducted.
TR Araştırma metodolojisinin önceden kaydedilmesi, çalışma protokollerinin deneyler yapılmadan önce incelenmesi yoluyla bilimin şeffaflığı ve tekrarlanabilirliğini artırmanın bir yoludur.
Engleski | turski |
---|---|
transparency | şeffaflığı |
research | araştırma |
of the | çalışma |
and | ve |
EN Transparency in authorship and contributor roles
TR Yazarlıkta ve katkı sağlayan rollerde şeffaflık
Engleski | turski |
---|---|
and | ve |
transparency | şeffaflık |
EN With a view to improving clarity and transparency in this context, Cell Press introduced the use of the CRediT taxonomy for research papers,
TR Bu bağlamda netliği ve şeffaflığı artırmak için Cell Press araştırma makaleleri için CRediT taksonomisinin kullanımına geçmiştir.
Engleski | turski |
---|---|
research | araştırma |
transparency | şeffaflığı |
and | ve |
this | bu |
of | in |
the | makaleleri |
use | kullanım |
EN Accurately tracks true acquisition cost and assists with drug price transparency, price setting, cost containment and insightful analysis.
TR Gerçek satın alma maliyetini doğru olarak takip eder ve ilaç fiyatı şeffaflığı, fiyat belirlenmesi, masrafların kısılması ve bilgiye dayalı analiz konularında destek sağlar.
Engleski | turski |
---|---|
cost | maliyetini |
analysis | analiz |
tracks | takip |
drug | ilaç |
transparency | şeffaflığı |
true | gerçek |
and | ve |
with | doğru |
price | fiyatı |
EN Striving for greater transparency and diversity with regards to editors and board members
TR Editörler ve kurul üyeleriyle ilgili olarak daha fazla şeffaflık ve çeşitlilik sağlamaya çalışmak
Engleski | turski |
---|---|
editors | editörler |
members | üyeleriyle |
transparency | şeffaflık |
diversity | çeşitlilik |
and | ve |
greater | daha fazla |
EN Terms of use Transparency Report Company Press
TR Kullanım koşulları Şeffaflık Raporu şirket Basın
Engleski | turski |
---|---|
of | ın |
report | raporu |
press | basın |
company | şirket |
use | kullanım |
EN We deliver humanitarian aid without regard for political, economic or military interests – we act with neutrality, independence and transparency
TR İnsani yardımı siyasi, ekonomik, askeri çıkar gözetmeden, tarafsızlık, bağımsızlık ve hesap verebilirlik ilkelerine dayanarak planlıyoruz
Engleski | turski |
---|---|
political | siyasi |
economic | ekonomik |
military | askeri |
and | ve |
EN Regulatory Safeguards: Ownership Transparency
TR Önlem Amaçlı Düzenlemeler: Sahiplik (Yapısının) Şeffaflığı
EN Google’s Transparency Report shows that 63 countries asked it to restrict access to certain content in the first six months of 2014
TR Google'ın Şeffaflık Raporu, 2014'un ilk altı ayında 63 ülkenin ona belirli içeriklere erişimin sınırlandırılması talebinde bulunduğunu gösteriyor
Engleski | turski |
---|---|
report | raporu |
shows | gösteriyor |
access | erişimin |
content | içeriklere |
months | ay |
to | belirli |
first | ilk |
six | altı |
EN They both follow rules about transparency, content blocking and unreasonable discrimination.
TR Her ikiside şeffaflık, içerik bloklama ve mantıksız ayrımcılık ile ilgili kuralları takip etmektedirler.
Engleski | turski |
---|---|
follow | takip |
content | içerik |
discrimination | ayrımcılık |
transparency | şeffaflık |
about | ilgili |
and | ve |
rules | kuralları |
EN Gives complete transparency and 24/7 convenience
TR Hilti, alet, bilgi ve deneyimlerini sunmak için daima hazır!
Engleski | turski |
---|---|
and | ve |
EN Better collaboration, more transparency, Improved reactivity, Clear ownership ..
TR Daha iyi işbirliği, daha fazla şeffaflık, Geliştirilmiş tepkisellik, Net sahiplik ..
Engleski | turski |
---|---|
collaboration | işbirliği |
clear | net |
transparency | şeffaflık |
better | daha iyi |
improved | geliştirilmiş |
EN Listening to your audience and responding to their comments will create a sense of trust and transparency
TR Kitlenizi dinlemeniz ve yorumlarına yanıtlar vermeniz, bir güven ve şeffaflık duygusu doğuracaktır
Engleski | turski |
---|---|
comments | yorumlar |
trust | güven |
your audience | kitlenizi |
transparency | şeffaflık |
and | ve |
a | bir |
EN Ultimately, in a centralized economy, financial opportunity for most people is inhibited by a lack of transparency, accountability and access
TR En nihayetinde merkezi ekonomide finansal fırsatlar şeffaflığın, güvenilirliğin ve erişimin olmaması nedeniyle çoğu kişi için kısıtlanıyor
Engleski | turski |
---|---|
centralized | merkezi |
financial | finansal |
people | kişi |
access | erişimin |
and | ve |
most | en |
of | in |
for | için |
EN The Aion Network prides itself on transparency and is designed to address unsolved questions of scalability, privacy, and security.
TR Aion Network şeffaflığı ile öne çıkarken, henüz çözülememiş ölçeklenebilirlik, gizlilik ve güvenlik sorunlarına odaklanmak için tasarlanmıştır.
Engleski | turski |
---|---|
network | network |
transparency | şeffaflığı |
privacy | gizlilik |
security | güvenlik |
and | ve |
of | in |
EN We deliver humanitarian aid without regard for political, economic or military interests – we act with neutrality, independence and transparency
TR İnsani yardımı siyasi, ekonomik, askeri çıkar gözetmeden, tarafsızlık, bağımsızlık ve hesap verebilirlik ilkelerine dayanarak planlıyoruz
Engleski | turski |
---|---|
political | siyasi |
economic | ekonomik |
military | askeri |
and | ve |
EN Increasing international competitive pressure and rising price transparency
TR Artan uluslararası rekabet baskısı ve artan fiyat şeffaflığı
Engleski | turski |
---|---|
and | ve |
price | fiyat |
international | uluslararası |
competitive | rekabet |
transparency | şeffaflığı |
increasing | artan |
EN upholds transparency and accountability at all levels and in all of its activities.
TR Bütün faaliyetlerinde ve her düzeyde saydamlığı ve hesap verebilirliği esas alır.
Engleski | turski |
---|---|
and | ve |
levels | düzeyde |
of | her |
EN Turkey has varied legislations for radio and television enterprises and printed press. The legal framework provides specific rules for media service providers for concentration control, regulation of property and media transparency to some degree.
TR Türkiye'de radyo ve televizyon kuruluşları ile yazılı basın için mevzuat farklı. Yasal çerçeve, medya hizmet sağlayıcılarına yoğunlaşma, tekelleşme ve şeffaflık konularında belli bir ölçüde kural getiriyor.
Engleski | turski |
---|---|
television | televizyon |
legal | yasal |
service | hizmet |
framework | çerçeve |
transparency | şeffaflık |
rules | kural |
radio | radyo |
media | medya |
press | basın |
and | ve |
of | in |
EN Turkey has varied legislation for radio and television enterprises and printed press. The legal framework provides specific rules for media service providers for the control of concentration, regulation of property and media transparency to some degree.
TR Türkiye'de radyo ve televizyon kuruluşları ile yazılı basın için mevzuat farklı. Yasal çerçeve, medya hizmet sağlayıcılarına yoğunlaşma, tekelleşme ve şeffaflık konularında belli bir ölçüde kural getiriyor.
Engleski | turski |
---|---|
television | televizyon |
legal | yasal |
service | hizmet |
framework | çerçeve |
transparency | şeffaflık |
rules | kural |
radio | radyo |
media | medya |
press | basın |
and | ve |
of | in |
EN The legislation in force requires a certain amount of transparency from the media
TR Mevcut mevzuat medyadan belli bir miktar şeffaflık talep ediyor
Engleski | turski |
---|---|
certain | belli |
transparency | şeffaflık |
amount | bir |
EN To ensure that all your components move like clockwork, you need a logistics offering which gives you utmost control, reliability and transparency
TR Tüm bileşenlerinizin bir saat gibi tıkır tıkır taşınmasını güven altına almak için, size en üst düzeyde kontrol, güvenilirlik ve şeffaflık sağlayacak bir lojistik çözümüne ihtiyacınız vardır
Engleski | turski |
---|---|
logistics | lojistik |
control | kontrol |
reliability | güvenilirlik |
transparency | şeffaflık |
all | tüm |
you need | ihtiyacınız |
and | ve |
EN In the view of increasingly complex supplier relationships, it is important for the BMW Group to work together with suppliers to increase transparency and resource efficiency along the supply chain.
TR Tedarikçi ilişkilerinin giderek karmaşıklaştığı göz önüne alındığında, BMW Grubunun tüm tedarik zinciri boyunca şeffaflığı ve kaynak verimliliğini artırmak için tedarikçiler ile birlikte çalışması önemlidir.
Engleski | turski |
---|---|
supplier | tedarikçi |
bmw | bmw |
suppliers | tedarikçiler |
resource | kaynak |
efficiency | verimliliğini |
supply | tedarik |
chain | zinciri |
transparency | şeffaflığı |
work | çalışması |
and | ve |
important | önemlidir |
view | ile |
of | in |
increase | artırmak |
the | giderek |
EN At monday.com, we secure and protect the information of more than 127,000 customers worldwide with absolute transparency and 24/7 support
TR Monday.com'da dünya çapında 125.000'den fazla müşterinin bilgilerini mutlak şeffaflık ve 7/24 destek ile güvence altına alıyoruz ve koruyoruz.
Engleski | turski |
---|---|
information | bilgilerini |
absolute | mutlak |
support | destek |
transparency | şeffaflık |
at | nda |
and | ve |
more | fazla |
worldwide | çapında |
EN Transparency is the guiding force behind our security and privacy principles. We share selected policies with our customers, so that you always know how we’re keeping your information secure.
TR Şeffaflık, güvenlik ve gizlilik ilkelerimizin ardındaki yol gösterici güçtür. Bilgilerinizi nasıl güvende tuttuğumuzu her zaman bilmeniz için tüm politikalarımızı müşterilerimizle paylaşırız.
Engleski | turski |
---|---|
policies | politikalar |
your information | bilgilerinizi |
security | güvenlik |
privacy | gizlilik |
how | nasıl |
always | her zaman |
and | ve |
EN Accurately tracks true acquisition cost and assists with drug price transparency, price setting, cost containment and insightful analysis.
TR Gerçek satın alma maliyetini doğru olarak takip eder ve ilaç fiyatı şeffaflığı, fiyat belirlenmesi, masrafların kısılması ve bilgiye dayalı analiz konularında destek sağlar.
Engleski | turski |
---|---|
cost | maliyetini |
analysis | analiz |
tracks | takip |
drug | ilaç |
transparency | şeffaflığı |
true | gerçek |
and | ve |
with | doğru |
price | fiyatı |
EN Sharing and using research data can increase in the impact, validity, reproducibility, efficiency, and transparency of scientific research.
TR Araştırma verilerinin paylaşılması ve kullanılması bilimsel araştırmaların etkisini, geçerliliğini, tekrarlanabilirliğini, verimini ve şeffaflığını artırır.
Engleski | turski |
---|---|
and | ve |
data | verilerinin |
impact | etkisini |
validity | geçerliliğini |
of | ın |
using | kullanılması |
research | araştırma |
scientific | bilimsel |
EN We deliver humanitarian aid without regard for political, economic or military interests – we act with neutrality, independence and transparency
TR İnsani yardımı siyasi, ekonomik, askeri çıkar gözetmeden, tarafsızlık, bağımsızlık ve hesap verebilirlik ilkelerine dayanarak planlıyoruz
Engleski | turski |
---|---|
political | siyasi |
economic | ekonomik |
military | askeri |
and | ve |
EN We deliver humanitarian aid without regard for political, economic or military interests – we act with neutrality, independence and transparency
TR İnsani yardımı siyasi, ekonomik, askeri çıkar gözetmeden, tarafsızlık, bağımsızlık ve hesap verebilirlik ilkelerine dayanarak planlıyoruz
Engleski | turski |
---|---|
political | siyasi |
economic | ekonomik |
military | askeri |
and | ve |
EN Transparency between US government and cloud providers
TR ABD hükümeti ile bulut sağlayıcıları arasında şeffaflığı artırır
Engleski | turski |
---|---|
government | hükümeti |
cloud | bulut |
transparency | şeffaflığı |
us | abd |
and | ile |
between | arası |
EN At monday.com, we secure and protect the information of more than 127,000 customers worldwide with absolute transparency and 24/7 support
TR Monday.com'da dünya çapında 125.000'den fazla müşterinin bilgilerini mutlak şeffaflık ve 7/24 destek ile güvence altına alıyoruz ve koruyoruz.
Engleski | turski |
---|---|
information | bilgilerini |
absolute | mutlak |
support | destek |
transparency | şeffaflık |
at | nda |
and | ve |
more | fazla |
worldwide | çapında |
EN Transparency is the guiding force behind our security and privacy principles. We share selected policies with our customers, so that you always know how we’re keeping your information secure.
TR Şeffaflık, güvenlik ve gizlilik ilkelerimizin ardındaki yol gösterici güçtür. Bilgilerinizi nasıl güvende tuttuğumuzu her zaman bilmeniz için tüm politikalarımızı müşterilerimizle paylaşırız.
Engleski | turski |
---|---|
policies | politikalar |
your information | bilgilerinizi |
security | güvenlik |
privacy | gizlilik |
how | nasıl |
always | her zaman |
and | ve |
EN The transparency of these standards is extremely important in order for non-governmental organizations to carry out their activities freely and safely
TR Sivil toplum örgütlerinin faaliyetlerini özgürce ve güvenle yürütebilmesi adına söz konusu bu standartların şeffaflığı son derece önemlidir
Engleski | turski |
---|---|
of | ın |
extremely | son derece |
activities | faaliyetlerini |
safely | güvenle |
organizations | örgütlerinin |
freely | özgürce |
transparency | şeffaflığı |
important | önemlidir |
these | bu |
and | ve |
standards | standartları |
EN upholds transparency and accountability at all levels and in all of its activities.
TR Bütün faaliyetlerinde ve her düzeyde saydamlığı ve hesap verebilirliği esas alır.
Engleski | turski |
---|---|
and | ve |
levels | düzeyde |
of | her |
EN Google’s Transparency Report shows that 63 countries asked it to restrict access to certain content in the first six months of 2014
TR Google'ın Şeffaflık Raporu, 2014'un ilk altı ayında 63 ülkenin ona belirli içeriklere erişimin sınırlandırılması talebinde bulunduğunu gösteriyor
Engleski | turski |
---|---|
report | raporu |
shows | gösteriyor |
access | erişimin |
content | içeriklere |
months | ay |
to | belirli |
first | ilk |
six | altı |
EN Bring transparency to your content creation process while maintaining security and privacy.
TR Güvenlik ve gizliliği korurken içerik oluşturma sürecinize şeffaflık getirin.
Engleski | turski |
---|---|
bring | getirin |
content | içerik |
creation | oluşturma |
transparency | şeffaflık |
security | güvenlik |
privacy | gizliliği |
and | ve |
EN At monday.com, we secure and protect the information of more than 150,000 customers worldwide with absolute transparency and 24/7 support
TR Monday.com'da dünya çapında 125.000'den fazla müşterinin bilgilerini mutlak şeffaflık ve 7/24 destek ile güvence altına alıyoruz ve koruyoruz.
Engleski | turski |
---|---|
information | bilgilerini |
absolute | mutlak |
support | destek |
transparency | şeffaflık |
at | nda |
and | ve |
more | fazla |
worldwide | çapında |
EN German companies are also to strive for transparency on the production, working and environmental conditions of suppliers and subcontractors
TR Buna göre Alman şirketlerden kendi tedarikçilerinin ve taşeronlarının faaliyetlerindeki üretim, çalışma ve çevre koşullarının şeffaflaştırılması için çaba harcamaları bekleniyor
Engleski | turski |
---|---|
production | üretim |
working | çalışma |
environmental | çevre |
conditions | koşullar |
of | in |
and | ve |
EN How free are users in the Internet, and what changes will the new EU data protection rules bring? State Secretary Dorothee Bär talks about transparency and control.
TR Ağ içinde kullanıcılar ne derece özgür; ve AB Genel Veri Koruma Yönetmeliği neleri değiştiriyor? Devlet Bakanı Dorothee Bär şeffaflık ve kontrol hakkında ne diyor?
Engleski | turski |
---|---|
eu | ab |
data | veri |
protection | koruma |
bring | de |
state | devlet |
control | kontrol |
free | özgür |
transparency | şeffaflık |
and | ve |
about | hakkında |
in | içinde |
what | ne |
users | kullanıcılar |
EN Transparency is particularly important to the media-makers. If a story isn’t well researched, then the Y-Kollektiv accepts liability. The channels are run by the public service online content network “funk”.
TR Şeffaflık, medya yapımcıları için özel bir önem taşıyor. Y-Kollektiv, ancak iyi araştırılmış hikayelerin arkasında duruyor. Bu kanallar, kamusal kuruluş olan Online-Content-Netzwerk funk tarafından işletiliyor.
Engleski | turski |
---|---|
well | iyi |
channels | kanallar |
public | kamusal |
media | medya |
by | tarafından |
to | için |
the | ancak |
EN The German tax system is based on ability to pay, transparency and fairness.
TR Ödeme gücü, şeffaflık ve adalet, Alman vergi sisteminin dayanaklarıdır.
Engleski | turski |
---|---|
tax | vergi |
system | sisteminin |
transparency | şeffaflık |
and | ve |
EN Nevertheless, some interlocutors had expressed concerns, for example on the issue of campaign financing – a point on which ODIHR had already recommended more transparency when covering the 2017 election
TR Bununla birlikte, görüşülen bazı kişiler, örneğin seçim kampanyalarının finansmanı konusunda endişelerini dile getirdiler, bu da ODIHR’nin 2017 seçimlerinde daha fazla şeffaflık önerdiği bir konuydu
Engleski | turski |
---|---|
election | seçim |
transparency | şeffaflık |
some | bazı |
a | bir |
the | kişiler |
more | fazla |
of | konusunda |
EN They both follow rules about transparency, content blocking and unreasonable discrimination.
TR Her ikiside şeffaflık, içerik bloklama ve mantıksız ayrımcılık ile ilgili kuralları takip etmektedirler.
Engleski | turski |
---|---|
follow | takip |
content | içerik |
discrimination | ayrımcılık |
transparency | şeffaflık |
about | ilgili |
and | ve |
rules | kuralları |
EN This fact confirms the completely random nature of determining the results in the live games’ draws, which means 100% transparency in the outcomes.
TR Bu, TVBET canlı oyunlarının çekilişlerinde sonuçları belirlemenin kesinlikle rastgele doğasını doğrular ve bu, sonuçların %100 şeffaflığıdır.
Engleski | turski |
---|---|
random | rastgele |
live | canlı |
this | bu |
which | ve |
games | oyunlar |
of | nın |
EN Accelerating the path toward transparency through AI FactSheets
TR Yapay Zeka Bilgi Sayfaları ile şeffaflığa giden yolda hız kazanma
Engleski | turski |
---|---|
path | ile |
EN Trust and Transparency Principles
TR Güven ve Şeffaflık İlkeleri
Engleski | turski |
---|---|
trust | güven |
and | ve |
Prikazuje se 50 od 50 prijevoda