EN Set a timer! During the time that you are urge surfing, it is a good idea to pick up other tools: make a recovery call, pray, take a walk, breathe deeply, write about it, etc
EN Set a timer! During the time that you are urge surfing, it is a good idea to pick up other tools: make a recovery call, pray, take a walk, breathe deeply, write about it, etc
TR Bir zamanlayıcı ayarlayın! Sörf yapmaya hevesli olduğunuz süre boyunca, başka araçlar almak iyi bir fikirdir: bir kurtarma çağrısı yapın, dua edin, yürüyüşe çıkın, derin nefes alın, bunun hakkında yazın, vb
Engleski | turski |
---|---|
set | ayarlayın |
good | iyi |
recovery | kurtarma |
etc | vb |
call | çağrısı |
take | alın |
time | süre |
tools | araçlar |
about | hakkında |
a | bir |
to | yapın |
the | başka |
EN I don?t know you, but if you are suffering from internet and technology use, I pray for you that you can get out of the twisted claws of the internet like I did
TR Sizi tanımıyorum ama internet ve teknoloji kullanımından muzdaripseniz benim gibi internetin dolambaçlı pençelerinden kurtulmanız için dua ediyorum
Engleski | turski |
---|---|
internet | internet |
technology | teknoloji |
i | benim |
but | ama |
and | ve |
use | kullanım |
of | in |
the | gibi |
EN Responding to urgesIf the craving to use swells up, we turn to our recovery tools: we make an outreach call, pray, go to a meeting, take a walk, breathe deeply, write about it, etc
TR Dürtülere yanıt vermekKullanma isteği artarsa, iyileşme araçlarımıza yöneliriz: bir sosyal yardım çağrısı yaparız, dua ederiz, bir toplantıya gideriz, yürüyüşe çıkarız, derin nefes alırız, onun hakkında yazarız, vb
Engleski | turski |
---|---|
outreach | sosyal yardım |
meeting | toplantı |
etc | vb |
call | çağrısı |
about | hakkında |
tools | araçları |
a | bir |
the | ederiz |
EN TAKE CONTRARY ACTION – When you don’t want to go to a meeting, run to one; When you don’t want to pick up the phone, call someone; When you don’t want to pray?
TR KARŞI EYLEM YAPIN – Bir toplantıya gitmek istemiyorsanız, bir toplantıya koşun; Telefonu açmak istemediğinizde, birini arayın; Namaz kılmak istemeyince...
Prikazuje se 4 od 4 prijevoda