EN Corendon Airlines do not allow Umbrellas or walking sticks or other similar items to be packed into your hold luggage, due to the possibility they could damage your own or others baggage.
Traducir "sticks" a Turco
Amosando 18 de 18 traducións da frase "sticks" de Inglés a Turco
Tradución de Inglés a Turco de sticks
Inglés
Turco
TR Şemsiye ve baston gibi eşyalar kendi bagajına veya diğer bagajlara hasar verebileceğinden, Corendon Airlines bunların bagajda taşınmasına izin vermemektedir.
| Inglés | Turco |
|---|---|
| damage | hasar |
| baggage | bagaj |
| corendon | corendon |
| airlines | airlines |
| other | diğer |
| or | veya |
| your | ve |
| to | e |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN To get started on the endeavor of increasing brand recognition, you should first create a logo. A memorable logo design sticks in the minds of customers and reminds them of their previous encounters with your brand.
TR Marka farkındalığını artırma sürecinde ilk yapmanız gereken şey bir logo oluşturmaktır. Akılda kalıcı bir logo tasarımı, müşterilerin zihinlerinde yer eder ve markanızla daha önceki karşılaşmalarını hatırlamalarını sağlar.
| Inglés | Turco |
|---|---|
| should | gereken |
| customers | müşterilerin |
| logo | logo |
| brand | marka |
| design | tasarım |
| them | karşı |
| first | ilk |
| and | ve |
EN Club Sports Teamwork Ski Team Hockey puck Ice hockey tournament Hockey player Hockey stick Ice Ear wheat Polygon Hockey sticks Blue Wheat Hockey
TR Kulüp Spor dalları Takım çalışması Kayak Takım Hokey diski Buz hokeyi turnuvası Hokey oyuncusu Hokey sopası Buz Kulak buğdayı Çokgen Hokey çubukları Mavi Buğday Hokey
| Inglés | Turco |
|---|---|
| sports | spor |
| ski | kayak |
| ear | kulak |
| wheat | buğday |
| blue | mavi |
| club | kulüp |
EN Hockey Sticks Logo is great if you're working in Club, Sports industries. Use this template to create a logo for your business or team
TR Eğer Kulüp, Spor dalları endüstrisinde çalışıyorsanız Hokey Sopaları Logosu harikadır. İşletmeniz veya takımınız için bir logo oluşturmak için bu şablonu kullanın
| Inglés | Turco |
|---|---|
| sports | spor |
| if | eğer |
| this | bu |
| template | şablonu |
| or | veya |
| club | kulüp |
| a | bir |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN "Can get disgusting the amount of selfie sticks and selfies going on. But it's worth a look. Amazing views, good walk that's unique. Would of loved to have my bicycle here."
TR "rüyalarımdaki kadar güzel pasifik bu köprü ile bir başka güzel, enfes bir manzara..."
| Inglés | Turco |
|---|---|
| good | güzel |
| the | başka |
| unique | ile |
| amount | bir |
| to | kadar |
EN R&R Ice Cream brings tasty ice cream in sticks, cones, sandwiches, bars and tubs to European consumers and are now also producing its own sweet sauces
TR R&R Ice Cream Avrupalı müşterilere çubuklarda, külahlarda, sandviçlerde, batonlarda ve tüplerde lezzetli dondurmalar sunuyor ve şimdi aynı zamanda kendi tatlı soslarını da üretiyor.
| Inglés | Turco |
|---|---|
| sweet | tatlı |
| in | da |
| and | ve |
| now | şimdi |
EN To get started on the endeavor of increasing brand recognition, you should first create a logo. A memorable logo design sticks in the minds of customers and reminds them of their previous encounters with your brand.
TR Marka farkındalığını artırma sürecinde ilk yapmanız gereken şey bir logo oluşturmaktır. Akılda kalıcı bir logo tasarımı, müşterilerin zihinlerinde yer eder ve markanızla daha önceki karşılaşmalarını hatırlamalarını sağlar.
| Inglés | Turco |
|---|---|
| should | gereken |
| customers | müşterilerin |
| logo | logo |
| brand | marka |
| design | tasarım |
| them | karşı |
| first | ilk |
| and | ve |
Amosando 18 de 18 traducións
Alemán
Checo
Chinés
Coreano
Español
Finés
Francés
Holandés
Húngaro
Indonesio
Italiano
Noruegués
Polaco
Portugués
Ruso
Sueco
Turco
Vietnamita
Xaponés
Árabe