EN Products that can be repaired, should be repaired. Refurbished cell phones can be sold to someone new. Repaired computers bridge the digital divide. Even better, repair jobs are local. They won’t ever be shipped overseas.
EN Products that can be repaired, should be repaired. Refurbished cell phones can be sold to someone new. Repaired computers bridge the digital divide. Even better, repair jobs are local. They won’t ever be shipped overseas.
TR Onarılabilecek ürünler onarılmalıdır. Yenilenmiş cep telefonları yeni birine satılabilir. Onarılan bilgisayarlar dijital uçurumu kapatır. Daha da iyisi, onarım işleri yereldir. Onlar asla yurtdışına sevk edilmeyecektir.
Englanti | Turkki |
---|---|
phones | telefonlar |
new | yeni |
repair | onarım |
products | ürünler |
computers | bilgisayarlar |
digital | dijital |
even | da |
ever | daha |
to | birine |
EN Products that can be repaired, should be repaired. Refurbished cell phones can be sold to someone new. Repaired computers bridge the digital divide. Even better, repair jobs are local. They won’t ever be shipped overseas.
TR Onarılabilecek ürünler onarılmalıdır. Yenilenmiş cep telefonları yeni birine satılabilir. Onarılan bilgisayarlar dijital uçurumu kapatır. Daha da iyisi, onarım işleri yereldir. Onlar asla yurtdışına sevk edilmeyecektir.
Englanti | Turkki |
---|---|
phones | telefonlar |
new | yeni |
repair | onarım |
products | ürünler |
computers | bilgisayarlar |
digital | dijital |
even | da |
ever | daha |
to | birine |
EN Products that can be repaired, should be repaired. Refurbished cell phones can be sold to someone new. Repaired computers bridge the digital divide. Even better, repair jobs are local. They won’t ever be shipped overseas.
TR Onarılabilecek ürünler onarılmalıdır. Yenilenmiş cep telefonları yeni birine satılabilir. Onarılan bilgisayarlar dijital uçurumu kapatır. Daha da iyisi, onarım işleri yereldir. Onlar asla yurtdışına sevk edilmeyecektir.
Englanti | Turkki |
---|---|
phones | telefonlar |
new | yeni |
repair | onarım |
products | ürünler |
computers | bilgisayarlar |
digital | dijital |
even | da |
ever | daha |
to | birine |
EN Repaired electronics give people access to low-cost electronics and help them access the awesome benefits of technology
TR Tamir edilmiş elektronik cihazlar insanların, düşük maliyetli elektronik cihazlara erişimini sağlar ve teknolojinin harika avantajlarından faydalanmalarına yardımcı olur
Englanti | Turkki |
---|---|
electronics | elektronik |
and | ve |
awesome | harika |
benefits | avantajlar |
of | ın |
technology | teknolojinin |
low | düşük |
cost | maliyetli |
help | yardımcı |
give | sağlar |
people | insanlar |
EN Even better, when stuff is repaired, it holds on to all the energy and all the materials it used up during manufacturing. Nothing is wasted. Nothing is lost.
TR Daha da iyisi, bir şeyler tamir edildiğinde, üretim sırasında kullandığı tüm enerjiyi ve tüm malzemeleri de bünyesinde tutar. Hiçbir şey boşa gitmez. Hiçbir şey kaybolmaz.
Englanti | Turkki |
---|---|
materials | malzemeleri |
manufacturing | üretim |
used | kullandığı |
and | ve |
during | sırasında |
even | bir |
all | tüm |
EN Eatonite anti-corrosion laser cladding can be repaired using a conventional fusion welding processes on site, saving your operation time and money.
TR Geleneksel füzyon kaynak prosesleri kullanılarak onarılabilen Eatonite korozyon önleyici lazer kaplama, bu sayede operasyonunuza zaman ve paradan tasarruf ettirir.
Englanti | Turkki |
---|---|
laser | lazer |
using | kullanılarak |
conventional | geleneksel |
saving | tasarruf |
time | zaman |
money | paradan |
and | ve |
EN Support to find and select the PDF files to be repaired on the local computer.
TR Bulma ve seçme desteği PDF yerel bilgisayarda onarılacak dosyalar.
Englanti | Turkki |
---|---|
support | desteği |
and | ve |
select | seç |
files | dosyalar |
find | bulma |
local | yerel |
EN Select the damaged or corrupt PDF file to be repaired:
TR Hasarlı veya bozuk olanı seçin PDF tamir edilecek dosya:
Englanti | Turkki |
---|---|
damaged | hasarlı |
file | dosya |
or | veya |
EN After the repair process, if the source PDF file can be repaired successfully, you will see a message box like this:
TR Onarım işleminden sonra, eğer kaynak PDF dosya başarıyla onarılabilirse, şöyle bir mesaj kutusu göreceksiniz:
Englanti | Turkki |
---|---|
repair | onarım |
process | iş |
if | eğer |
source | kaynak |
successfully | başarıyla |
message | mesaj |
file | dosya |
a | bir |
the | sonra |
EN I had a file word file that had errors to repair, your website repaired the word file in 6 minutes.
TR Düzeltmem gereken bir dosya word dosyası vardı, web siteniz word dosyasını 6 dakika içinde onardı.
Englanti | Turkki |
---|---|
website | web |
minutes | dakika |
word | word |
had | vardı |
your website | siteniz |
file | dosya |
in | içinde |
EN Support to find and select the Word documents to be repaired on the local computer.
TR Yerel bilgisayarda onarılacak Word belgelerini bulma ve seçme desteği.
Englanti | Turkki |
---|---|
support | desteği |
and | ve |
select | seç |
documents | belgelerini |
word | word |
find | bulma |
local | yerel |
EN Select the corrupted or damaged Word .doc/.docx file to be repaired:
TR Onarılacak bozuk veya hasarlı Word .doc / .docx dosyasını seçin:
Englanti | Turkki |
---|---|
doc | doc |
docx | docx |
damaged | hasarlı |
word | word |
or | veya |
file | dosyasını |
EN After the repair process, if the source Word file can be repaired successfully, you will see a message box like this:
TR Onarım işleminden sonra, kaynak Word dosyası başarıyla onarılabiliyorsa, aşağıdaki gibi bir mesaj kutusu göreceksiniz:
Englanti | Turkki |
---|---|
repair | onarım |
process | iş |
source | kaynak |
successfully | başarıyla |
message | mesaj |
word | word |
file | dosyası |
the | aşağıdaki |
after | sonra |
a | bir |
like | gibi |
EN Repaired electronics give people access to low-cost electronics and help them access the awesome benefits of technology
TR Tamir edilmiş elektronik cihazlar insanların, düşük maliyetli elektronik cihazlara erişimini sağlar ve teknolojinin harika avantajlarından faydalanmalarına yardımcı olur
Englanti | Turkki |
---|---|
electronics | elektronik |
and | ve |
awesome | harika |
benefits | avantajlar |
of | ın |
technology | teknolojinin |
low | düşük |
cost | maliyetli |
help | yardımcı |
give | sağlar |
people | insanlar |
EN Even better, when stuff is repaired, it holds on to all the energy and all the materials it used up during manufacturing. Nothing is wasted. Nothing is lost.
TR Daha da iyisi, bir şeyler tamir edildiğinde, üretim sırasında kullandığı tüm enerjiyi ve tüm malzemeleri de bünyesinde tutar. Hiçbir şey boşa gitmez. Hiçbir şey kaybolmaz.
Englanti | Turkki |
---|---|
materials | malzemeleri |
manufacturing | üretim |
used | kullandığı |
and | ve |
during | sırasında |
even | bir |
all | tüm |
EN Data blocks and disks are continuously scanned for errors and repaired automatically.
TR Veri bloklarında ve disklerde sürekli olarak hata taraması yapılır ve hatalar otomatik olarak giderilir.
Englanti | Turkki |
---|---|
data | veri |
continuously | sürekli |
and | ve |
blocks | bloklar |
automatically | otomatik olarak |
errors | hatalar |
for | olarak |
EN You'll be able to view the domain authority of each link and view any broken links that need to be repaired!
TR Her bağlantının etki alanı otoritesini ve onarılması gereken kırık bağlantıları görüntüleyebileceksiniz!
Englanti | Turkki |
---|---|
broken | kırık |
need | gereken |
domain | alan |
and | ve |
link | bağlantı |
links | bağlantıları |
to | her |
Näytetään 17 / 17 käännöstä