EN Bağcı also gave information about the Civil Society School (STOK) and the Academic / Researcher Database, which STGM has established to support the togetherness between academia and civil society.
Το "togetherness between academia" στο Αγγλικά μπορεί να μεταφραστεί στις ακόλουθες τούρκικος λέξεις/φράσεις:
EN Bağcı also gave information about the Civil Society School (STOK) and the Academic / Researcher Database, which STGM has established to support the togetherness between academia and civil society.
TR Bağcı, STGM’nin akademi ve sivil toplum arasındaki birlikteliği desteklemek için hayata geçirdiği Sivil Toplum Okulu (STOK) ve Akademisyen/Araştırmacı Veritabanı hakkında da bilgi verdi.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
information | bilgi |
civil | sivil |
society | toplum |
school | okulu |
researcher | araştırmacı |
database | veritabanı |
and | ve |
to support | desteklemek |
about | hakkında |
between | arasındaki |
EN Bağcı also gave information about the Civil Society School (STOK) and the Academic / Researcher Database, which STGM has established to support the togetherness between academia and civil society.
TR Bağcı, STGM’nin akademi ve sivil toplum arasındaki birlikteliği desteklemek için hayata geçirdiği Sivil Toplum Okulu (STOK) ve Akademisyen/Araştırmacı Veritabanı hakkında da bilgi verdi.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
information | bilgi |
civil | sivil |
society | toplum |
school | okulu |
researcher | araştırmacı |
database | veritabanı |
and | ve |
to support | desteklemek |
about | hakkında |
between | arasındaki |
EN Through our Academician / Researcher Database, we work for contributing to the transfer of academic productions beyond universities and strengthen the linkage between academia and non-governmental organizations.
TR Akademik üretimin üniversite sınırlarından dışarı taşınmasına ve sivil alanla buluşmasına katkı sunmak, akademi ve sivil toplum örgütleri arasındaki ilişkiyi güçlendirme
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
of | ın |
academic | akademik |
universities | üniversite |
organizations | örgütleri |
and | ve |
between | arasındaki |
EN Other In the discussion part of the workshop, the needs of the parties were focused on ensuring that the cooperation between civil society and academia is sustainable
TR Çalıştayın tartışma bölümünde sivil toplum-akademi arasındaki işbirliğinin sürdürülebilir olması için tarafların ihtiyaçlarına odaklanıldı
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
discussion | tartışma |
parties | taraflar |
civil | sivil |
society | toplum |
sustainable | sürdürülebilir |
of | in |
needs | ihtiyaç |
between | arasındaki |
in | için |
EN Other In the discussion part of the workshop, the needs of the parties were focused on ensuring that the cooperation between civil society and academia is sustainable
TR Çalıştayın tartışma bölümünde sivil toplum-akademi arasındaki işbirliğinin sürdürülebilir olması için tarafların ihtiyaçlarına odaklanıldı
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
discussion | tartışma |
parties | taraflar |
civil | sivil |
society | toplum |
sustainable | sürdürülebilir |
of | in |
needs | ihtiyaç |
between | arasındaki |
in | için |
EN Through our Academician / Researcher Database, we work for contributing to the transfer of academic productions beyond universities and strengthen the linkage between academia and non-governmental organizations.
TR Akademik üretimin üniversite sınırlarından dışarı taşınmasına ve sivil alanla buluşmasına katkı sunmak, akademi ve sivil toplum örgütleri arasındaki ilişkiyi güçlendirme
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
of | ın |
academic | akademik |
universities | üniversite |
organizations | örgütleri |
and | ve |
between | arasındaki |
EN They are against fast fashion and for social togetherness: Introducing people who are opening up new perspectives with their ideas.
TR Fast Fashion’a karşı, sosyal bir birliktelik için mücadele ediyorlar: Fikirleriyle yepyeni kapıları açan insanları tanıtıyoruz.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
social | sosyal |
new | yepyeni |
people | insanları |
their | in |
against | için |
EN After all, the Olympic idea is all about this sense of international togetherness."
TR Zaten böyle bir uluslararası birliktelik, olimpizm düşüncesinin ta kedisi.“
EN They are against fast fashion and for social togetherness: Introducing people who are opening up new perspectives with their ideas.
TR Fast Fashion’a karşı, sosyal bir birliktelik için mücadele ediyorlar: Fikirleriyle yepyeni kapıları açan insanları tanıtıyoruz.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
social | sosyal |
new | yepyeni |
people | insanları |
their | in |
against | için |
EN “We” or the feeling of togetherness is very important to most people in Germany
TR Almanya’da insanların büyük çoğunluğu için “biz duygusu” çok önemli
EN It’s a concept that is closely associated with the “we” in togetherness.
TR “Biz” denilen şeyle sıkı bağlantısı olan bir kavram bu.
EN Elsevier supports researchers, teachers, students and information professionals working in academia, government and research & development organisations of all sizes.
TR Elsevier akademide, devlette ve her boyutta Araştırma ve Geliştirme kurumlarında çalışan araştırmacılar, öğretmenler, öğrenciler ve bilgi uzmanlarına destek olur.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
supports | destek |
researchers | araştırmacılar |
and | ve |
professionals | uzmanlar |
research | araştırma |
development | geliştirme |
elsevier | elsevier |
information | bilgi |
students | öğrenciler |
teachers | öğretmenler |
of | her |
EN With presentations from academia and industry, including researchers, developers and software providers, this workshop has been exploring current and future applications of technology for better science
TR Akademiden ve sektörden araştırmacılar, geliştiriciler ve yazılım sağlayıcıların sunumlar yaptığı bu atölyede daha iyi bilim yapılması için mevcut ve gelecekteki teknoloji uygulamaları keşfedildi
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
presentations | sunumlar |
researchers | araştırmacılar |
developers | geliştiriciler |
future | gelecekteki |
and | ve |
software | yazılım |
technology | teknoloji |
science | bilim |
of | in |
this | bu |
current | mevcut |
better | daha iyi |
applications | uygulamalar |
for | için |
EN FNF has been actively working in Turkey with partners from civil society, academia, economy and politics since 1991, when we opened our office in Ankara
TR Ankara’daki ofisimizi 1991 yılında açtığımızdan bu yana FNF, Türkiye'de sivil toplum, akademi, ekonomi ve politika çevrelerinden ortaklar ile aktif bir şekilde çalışıyor
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
actively | aktif |
partners | ortaklar |
civil | sivil |
society | toplum |
economy | ekonomi |
working | çalışıyor |
from | yana |
and | ve |
EN These final rules are the product of an unprecedented level of outreach by the US FDA to industry, consumer groups, the agency?s federal, state, local and tribal regulatory counterparts, academia and other stakeholders.
TR Bu son kurallar, ABD FDA'dan endüstriye, tüketici gruplarına, acentenin federal, yerel ve eyalete ve kabile bölgelerine ait düzenleyici denklerine, akademik çevreye ve diğer paydaşlara eşi görülmemiş düzeyde desteğin ürünüdür.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
rules | kurallar |
level | düzeyde |
us | abd |
consumer | tüketici |
federal | federal |
regulatory | düzenleyici |
these | bu |
of | in |
to | e |
local | yerel |
and | ve |
other | diğer |
final | son |
groups | grupları |
EN Elsevier supports researchers, teachers, students and information professionals working in academia, government and research & development organisations of all sizes.
TR Elsevier akademide, devlette ve her boyutta Araştırma ve Geliştirme kurumlarında çalışan araştırmacılar, öğretmenler, öğrenciler ve bilgi uzmanlarına destek olur.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
supports | destek |
researchers | araştırmacılar |
and | ve |
professionals | uzmanlar |
research | araştırma |
development | geliştirme |
elsevier | elsevier |
information | bilgi |
students | öğrenciler |
teachers | öğretmenler |
of | her |
EN These final rules are the product of an unprecedented level of outreach by the US FDA to industry, consumer groups, the agency?s federal, state, local and tribal regulatory counterparts, academia and other stakeholders.
TR Bu son kurallar, ABD FDA'dan endüstriye, tüketici gruplarına, acentenin federal, yerel ve eyalete ve kabile bölgelerine ait düzenleyici denklerine, akademik çevreye ve diğer paydaşlara eşi görülmemiş düzeyde desteğin ürünüdür.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
rules | kurallar |
level | düzeyde |
us | abd |
consumer | tüketici |
federal | federal |
regulatory | düzenleyici |
these | bu |
of | in |
to | e |
local | yerel |
and | ve |
other | diğer |
final | son |
groups | grupları |
EN IBM works with governments, academia, non-profits and industry partners to further the implementation of ethical AI.
TR IBM, etik yapay zekanın uygulanmasını geliştirmek için hükümetler, akademi çevreleri, kâr amacı gütmeyen kuruluşlar ve sektör ortaklarıyla birlikte çalışır.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
ibm | ibm |
industry | sektör |
implementation | uygulanması |
ethical | etik |
works | çalışır |
and | ve |
of | in |
to | için |
with | birlikte |
EN Tetra Pak unites with start-ups, tech companies and academia
TR HelloFresh, Avrupa pazarları için Tetra Recart® gıda paketlemesini tercih etti
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
tetra | tetra |
tech | için |
EN Read press release Tetra Pak unites with start-ups, tech companies and academia
TR Daha fazla bilgi edinin - HelloFresh, Avrupa pazarları için Tetra Recart® gıda paketlemesini tercih etti
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
tetra | tetra |
read | daha |
tech | için |
with | fazla |
EN If you want to prevent two words from being separated by a line break or page break between them, just enter a "non-breaking space" between the words. To do so, just press the key combination Ctrl+Shift+Space.
TR İki sözcüğün satır sonu veya sayfa sonu ile ayrılmasını önlemek istiyorsanız sözcükler arasına “bölünmez boşluk” eklemeniz yeterlidir. Bunu yapmak için Ctrl + Shift + Space tuş kombinasyonuna basmanız yeterlidir.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
page | sayfa |
do | yapmak |
or | veya |
enter | için |
line | ile |
EN We encrypt all data that goes between you and Sonix using field-standard TLS (Transport Layer Security). Your data is encrypted when transferred between data centers for backup and replication.
TR Alan standardı TLS (Aktarım Katmanı Güvenliği) kullanarak siz ve Sonix arasındaki tüm verileri şifreliyoruz. Verileriniz yedekleme ve çoğaltma için veri merkezleri arasında aktarıldığında şifrelenir.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
sonix | sonix |
tls | tls |
centers | merkezleri |
backup | yedekleme |
standard | standardı |
layer | katmanı |
your data | verileriniz |
encrypted | şifrelenir |
security | güvenliği |
using | kullanarak |
all | tüm |
data | veri |
and | ve |
between | arasındaki |
for | için |
EN In 2015, between two elections, the ongoing peace/resolution process between the government and the Kurdistan Workers’ Party (PKK) ended.
TR 2015 yılındaki iki seçim arasında, hükümet ve PKK arasında süregelen barış/çözüm süreci son buldu.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
process | süreci |
government | hükümet |
peace | barış |
resolution | çözüm |
and | ve |
between | arası |
EN These Terms are the entire and exclusive agreement between Busbud and you regarding the Website, and these Terms supersede and replace any prior agreements between Busbud and you regarding the Website.
TR Bu Koşullar, Web Sitesine ilişkin olarak tarafınızla aramızdaki tek sözleşmeyi oluşturur ve bu Koşullar Web Sitesi ile ilgili diğer ve önceki tüm sözleşmelerin yerini alır.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
terms | koşullar |
these | bu |
and | ve |
EN 2. With the EB campaign; 25% discount is applied for all flights departing between April 1st - June 15th, 2022 AND 15% discount is applied for all flights departing between June 16th - October 31st, 2022.
TR 2. Kampanya; 20 Aralık 2021, 12:00?da (GMT+3) başlar, 31 Ocak 2021 23:59?da (GMT+3) sona erer.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
campaign | kampanya |
between | da |
EN The relationship between the President and the Chancellor is similar to that between the British Queen and the Prime Minister
TR Cumhurbaşkanı ile Şansölye arasındaki ilişki, Britanya’daki Kraliçe ile Başbakan arasındaki ilişkiye benzer
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
relationship | ilişki |
similar | benzer |
queen | kraliçe |
president | cumhurbaşkanı |
between | arasındaki |
to | e |
the | ile |
EN There are many differences between east and west – and also between north and south. Surprising insights: Germany, 30 years after the fall of the Wall.
TR Doğu ve Batı arasında pek çok şey birbirinden farklı; ama Kuzey ve Güney arasında da durum aynı. Berlin Duvarı’nın yıkılışından 30 yıl sonra Almanya’ya dair şaşırtıcı olgular.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
north | kuzey |
south | güney |
years | yıl |
many | pek |
west | batı |
and | ve |
the | aynı |
after | sonra |
of | dair |
EN We encrypt all data that goes between you and Sonix using field-standard TLS (Transport Layer Security). Your data is encrypted when transferred between data centers for backup and replication.
TR Alan standardı TLS (Aktarım Katmanı Güvenliği) kullanarak siz ve Sonix arasındaki tüm verileri şifreliyoruz. Verileriniz yedekleme ve çoğaltma için veri merkezleri arasında aktarıldığında şifrelenir.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
sonix | sonix |
tls | tls |
centers | merkezleri |
backup | yedekleme |
standard | standardı |
layer | katmanı |
your data | verileriniz |
encrypted | şifrelenir |
security | güvenliği |
using | kullanarak |
all | tüm |
data | veri |
and | ve |
between | arasındaki |
for | için |
EN The Tetra Pak® C3/Flex machine is highly adaptable, with features that make it possible for customers to switch between different package volumes as easily as between different products
TR Müşterilerin farklı ürünler arasında olduğu kadar farklı ambalaj hacimleri arasında da kolayca geçiş yapabilmesini sağlayan özelliklere sahip olan Tetra Pak® C3/Flex makinesi, farklı koşullara son derece kolaylıkla uyarlanabilir
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
tetra | tetra |
pak | pak |
machine | makinesi |
highly | son derece |
adaptable | uyarlanabilir |
customers | müşterilerin |
different | farklı |
products | ürünler |
switch | geçiş |
easily | kolayca |
is | olduğu |
between | arası |
make | da |
to | sahip |
the | arasında |
EN For Contrast, enter a percentage value between 1 and 100 to specify the contrast required between pixels for that area to be considered an edge. Use a higher value for low-contrast images.
TR Bir alanın kenar olarak kabul edilmesi için pikseller arasında olması gereken kontrastı belirlemek üzere, Kontrast alanına 1 ile 100 arasında bir değer girin. Düşük kontrastlı görüntüler için daha yüksek bir değer kullanın.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
required | gereken |
edge | kenar |
low | düşük |
to be | olması |
to | edilmesi |
higher | daha yüksek |
value | değer |
area | alan |
images | görüntü |
the | kabul |
a | bir |
enter | girin |
EN “There is a direct correlation between using Semrush, being focused on SEO, and the sheer growth that we’ve had. Our organic traffic was up by 230% in 2019. Literally every day we are getting the highest traffic ever on our website.”
TR ''Semrush'ı kullanmak, SEO'ya odaklanmak ve sahip olduğumuz tam büyüme arasında doğrudan bir korelasyon var. Organik trafiğimiz 2019 yılında %230 kadar arttı. Tam olarak her gün, websitemizdeki en yüksek trafiği elde ediyoruz.''
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
growth | büyüme |
direct | doğrudan |
organic | organik |
traffic | trafiği |
using | kullanmak |
we are | olduğumuz |
in | yılında |
and | ve |
that | tam |
a | bir |
up | kadar |
every | her |
EN I have been able to close the gaps between my organic and paid efforts thus distributing my budget and tactics in a comprehensive manner.”
TR Organik ve ücretli çabalarım arasındaki boşlukları kapatabildim, böylece bütçemin ve taktiklerimin dağıtımını daha geniş kapsamlı yapma imkanı buldum.''
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
organic | organik |
and | ve |
paid | ücretli |
comprehensive | kapsamlı |
between | arasındaki |
to | yapma |
the | daha |
EN An easy and universal linking mechanism between scholarly publications and research data
TR Akademik yayınlar ve araştırma verileri arasında kolay ve evrensel bir bağlantılandırma mekanizmasıdır
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
easy | kolay |
universal | evrensel |
linking | bağlantı |
research | araştırma |
data | verileri |
and | ve |
an | bir |
between | arası |
EN Standardised Usage Statistics Harvesting Initiative (SUSHI) is a mandatory protocol for the automated exchange of COUNTER usage reports in XML format between publishers and their customers.
TR Standartlaştırılmış Kullanım İstatistiklerini Toplama İnisiyatifi (SUSHI) COUNTER kullanım raporlarının alışverişinin yayıncılar ve müşterileri arasında XML formatında otomatik olarak yapılmasını sağlayan zorunlu bir protokoldür.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
usage | kullanım |
mandatory | zorunlu |
xml | xml |
customers | müşterileri |
automated | otomatik |
a | bir |
and | ve |
reports | raporlar |
between | arası |
the | arasında |
EN Viewed this way, the logo represents, in classical symbolism, the symbiotic relationship between publisher and scholar
TR Bu şekilde bakıldığında, logo, klasik sembolizm içinde yayıncı ve akademisyen arasındaki simbiyotik ilişkiyi temsil etmektedir
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
logo | logo |
represents | temsil |
classical | klasik |
this | bu |
in | içinde |
and | ve |
the | şekilde |
between | arasındaki |
EN The Parisian librarian Adry posited in 1806 that the elm tree entwined with the grapevine symbolised the bond between brothers Isaac and Abraham Elzevir and that the old man, a hermit, symbolised the seclusion of study
TR Paris'teki Adry kütüphanesi 1806 yılında üzüm asması sarılmış bir karaağacın, Isaac ve Abraham Elzevir kardeşlerin arasındaki bağı ve münzevi yaşlı adamın da kendisini öğrenime vermeyi sembolize ettiğini iddia etmiştir
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
man | adam |
in | da |
a | bir |
between | arasındaki |
and | ve |
EN Text mining that leads to precise matches between incoming proposals and potential reviewers
TR Gelen teklifler ve potansiyel hakemlerin hassas bir şekilde eşleştirilmesini sağlayan metin madenciliği
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
text | metin |
precise | hassas |
potential | potansiyel |
and | ve |
to | e |
EN From reading research to discussing the latest breakthroughs, fostering a greater connection between science, medicine and technology with society can help identify and solve society's challenges.
TR Araştırmaların okunmasından, çığır açan son yeniliklerin tartışılmasına kadar, bilim, tıp ve teknoloji ile toplum arasındaki iletişimin artırılması toplumun sorunlarının belirlenmesi ve çözülmesine yardımcı olabilir.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
medicine | tıp |
can | olabilir |
technology | teknoloji |
and | ve |
science | bilim |
help | yardımcı |
between | arasındaki |
to | kadar |
latest | son |
society | toplum |
with | ile |
EN The CRediT taxonomy emerged from a collaborative effort between a range of research institutions, publishers, funding agencies, standard organizations, and others
TR CRediT taksonomisi bir dizi araştırma kuruluşu, yayıncı, finansman kuruluşu, standart organizasyon ve diğerleri arasındaki bir işbirliği çalışmasının neticesinde ortaya çıkmıştır
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
range | dizi |
research | araştırma |
funding | finansman |
standard | standart |
others | diğerleri |
and | ve |
a | bir |
between | arasındaki |
EN Supplements can serve useful purposes: education, exchange of research information, ease of access to focused content and improved cooperation between academic and corporate entities.
TR Ekler faydalı amaçlara hizmet edebilir: eğitim, araştırma bilgilerinin değiş tokuşu, odaklanılan içeriklere erişim kolaylığı ve akademik ile kurumsal kuruluşlar arasındaki iş birliğinin artırılması.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
can | edebilir |
serve | hizmet |
education | eğitim |
research | araştırma |
information | bilgilerinin |
access | erişim |
content | içeriklere |
academic | akademik |
corporate | kurumsal |
useful | faydalı |
ease | kolaylığı |
and | ve |
between | arasındaki |
to | e |
EN It is well known that there was a sculpture school that worked very qualified between 1st century of BC and 5th century of AC
TR Afrodisyas?da yapılan ilk müze çok küçüktü
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
a | ilk |
between | da |
and | çok |
EN Due to the fact that Tetrastoon is not large enough to accommodate the commercial potential of the city, a hall, basilica planned, was made immediately to the south of the Tetrastoon between the east-west streets
TR Tetrastoon kentin ticari potansiyelini karşılayacak boyutta olmadığı için, hemen güneyine Tetrastoon ile doğu-batı caddesi arasına bazilika planlı bir salon yapıldı
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
commercial | ticari |
potential | potansiyelini |
city | kentin |
immediately | hemen |
not | olmadığı |
of | in |
a | bir |
EN There is no this kind of work, but it could be a wall between around agora and the theater
TR Daha öncelere ait bunun gibi bir eser yok, fakat çevresinde agora ve tiyatrolar arasındaki bir duvar olabilir
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
wall | duvar |
around | çevresinde |
and | ve |
be | olabilir |
a | bir |
between | arasındaki |
the | gibi |
there | daha |
no | yok |
but | fakat |
EN Understand the split between Organic and PPC success on Google for domains within a chosen industry vertical. Identify domains with a strong organic presence or a heavy reliance on PPC, along with month over month/year over year trends.
TR Seçilmiş sektördeki alan adları için Google'daki organik ve PPC başarısı arasındaki ayrımı kavrayın. Aydan aya / yıldan yıla trendlerin yanı sıra PPC'ye çok güvenen veya güçlü organik varlığa sahip alan adlarını belirleyin.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
organic | organik |
ppc | ppc |
strong | güçlü |
success | başarı |
and | ve |
or | veya |
between | arasındaki |
EN Data Fields: Domain, Traffic Rank, Web Visits, Unique Visitors, Time on Page, Pages per Visit, Bounce Rate (All split between Desktop & Mobile)
TR Veri Alanları: Alan adı, Trafik Sıralaması, Web Ziyaretleri, Eşsiz Ziyaretçiler, Sayfada Geçirilen Süre, Ziyaret Başına Sayfa Sayısı, Hemen Çıkma Oranı (Tümü arasında bölünmüş Masaüstü & Mobil)
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
traffic | trafik |
unique | eşsiz |
visitors | ziyaretçiler |
mobile | mobil |
rank | sıralaması |
rate | oranı |
split | bölünmüş |
desktop | masaüstü |
data | veri |
visit | ziyaret |
web | web |
visits | ziyaretleri |
time | süre |
page | sayfa |
domain | alan |
all | tüm |
per | başına |
between | arası |
EN See updates in your progress in between crawls with a simple toggle, then export your data with a click.
TR Basit bir geçişle taramalar arasındaki ilerlemenizi görün, ardından bir tıklamayla verilerinizi dışa aktarın.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
see | görün |
your progress | ilerlemenizi |
your data | verilerinizi |
simple | basit |
a | bir |
between | arasındaki |
then | ardından |
export | dışa |
EN <strong>% of Paid Clicks vs Organic Clicks</strong> — shows how clicks on the search results are distributed between paid and organic results.
TR <strong>Ücretli Tıklamalara Karşı Organik Tıklamaların %si</strong> - arama sonuçlarındaki tıklamaların, ücretli ve organik sonuçlar arasında nasıl dağıldığını gösterir.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
strong | strong |
organic | organik |
paid | ücretli |
results | sonuçlar |
shows | gösterir |
and | ve |
search | arama |
how | nasıl |
of | karşı |
EN While on a paid trial, you can toggle freely between Lite and Standard plans.
TR Ücretli bir deneme sürecindeyken Lite ve Standart tarifeler arasında özgürce geçiş yapabilirsiniz.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
trial | deneme |
standard | standart |
freely | özgürce |
you can | yapabilirsiniz |
a | bir |
and | ve |
between | arası |
EN Can’t decide between Ahrefs, SEMrush, and Moz?
TR Ahrefs, SEMrush, ve Moz arasında kararsız mısınız?
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
semrush | semrush |
moz | moz |
and | ve |
between | arası |
EN You can see that there's a fierce battle going on between backlinko.com and us for the top spot for "SEO checklist."
TR backlinko.com ile aramızda "SEO listesi" bakımından en üst sırada yer almak için şiddetli bir mücadele gerçekleştiğini görebilirsiniz.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
seo | seo |
you can see | görebilirsiniz |
checklist | listesi |
going | ile |
top | en |
for | için |
a | bir |
Εμφάνιση 50 από 50 μεταφράσεων