EN Six excellence clusters at the University of Bonn were selected as part of the Excellence Strategy – more than at any other higher education institution
Το "excellence" στο Αγγλικά μπορεί να μεταφραστεί στις ακόλουθες τούρκικος λέξεις/φράσεις:
excellence | bir kadar |
EN Six excellence clusters at the University of Bonn were selected as part of the Excellence Strategy – more than at any other higher education institution
TR Bonn Üniversitesi mükemmeliyet stratejisi çerçevesinde seçilen üniversiteler arasında altı mükemmeliyet kümeleşmesiyle bu alanda başı çeken üniversite oldu
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
strategy | stratejisi |
university | üniversite |
the | arasında |
six | altı |
EN We provide the tools to help you to assess research performance and collaboration trends, determine the effectiveness of research policies and showcase research excellence.
TR Araştırma performansını ve işbirliği eğilimlerini değerlendirmenize, araştırma politikalarının geçerliliğini belirlemenize ve araştırmadaki mükemmeliyetlerinizi sergilemenize yardımcı olacak araçlar sağlarız.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
research | araştırma |
collaboration | işbirliği |
policies | politikalar |
the | olacak |
we provide | sağlarız |
to | e |
help | yardımcı |
provide | sağlar |
tools | araçlar |
and | ve |
performance | performans |
of | nın |
EN Our top-tier medical journals represent over a hundred years of excellence
TR Üst düzey dergilerimiz yüz yılı aşkın bir mükemmeliyeti temsil etmektedir
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
represent | temsil |
over | aşkın |
years | bir |
EN Choose from run-of-site advertising, topic sponsorship, e-newsletters and centre of excellence sponsorship to extend your reach even further.
TR Ulaştığınız kişi sayısını daha da artırmak için site geneli reklam, konu sponsorluğu, e-bültenler ve Mükemmeliyet Merkezi sponsorluğu arasından da seçim yapabilirsiniz.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
choose | seçim |
advertising | reklam |
centre | merkezi |
site | site |
from | arasından |
of | in |
and | ve |
to | için |
even | da |
EN In the meantime, the marriage of BIM, VR, and gaming has already borne fruit for Norconsult, whose efforts won third place in the infrastructure category in Autodesk’s 2017 AEC Excellence Awards (US site) competition
TR Bu arada, BIM, VR ve oyunun evliliği, Autodesk’in 2017 AEC Mükemmellik Ödülleri (İngilizce) yarışmasında altyapı kategorisinde üçüncü sırayı alan Norconsult için çoktan meyve verdi
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
bim | bim |
fruit | meyve |
infrastructure | altyapı |
already | çoktan |
and | ve |
has | bu |
third | üçüncü |
of | in |
for | için |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN We take our work seriously, relentlessly pursue excellence, and have fun doing hard things together.
TR İşimizi ciddiye alıyor, durmaksızın mükemmelliğin peşinde koşuyor ve birlikte zor işleri yapmaktan keyif alıyoruz.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
work | iş |
hard | zor |
together | birlikte |
and | ve |
EN A family car par excellence, it offered 5 seats and a removable rear bench as well as a split-opening tailgate
TR Mükemmel bir aile otomobili, 5 koltuk ve çıkarılabilir bir arka bankın yanı sıra bölünmüş açılan bir bagaj kapağı da sundu
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
family | aile |
rear | arka |
split | bölünmüş |
and | ve |
a | bir |
EN Bill S. Hansson, Vice President of the Max Planck Society, on excellence and internationalisation.
TR Max Planck Topluluğu Başkan Yardımcısı Bill S. Hansson ile mükemmeliyet ve uluslararasılaşma üzerine söyleştik.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
s | s |
president | başkan |
max | max |
vice | yardımcısı |
and | ve |
on | üzerine |
the | ile |
EN The most important facts about Germany’s Universities of Excellence – and why other universities are also outstanding.
TR Almanya’daki “mükemmeliyet üniversiteleri”ne dair başlıca olguları ve neden daha pek çok Alman üniversitesinin de fevkalade olduğunu açıklıyoruz.
EN These are Germany’s Universities of Excellence
TR İşte Almanya’nın mükemmeliyet üniversiteleri
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
of | ın |
EN ten universities and one university consortium in Germany were honoured by the Federal Government and the German states in 2019 as part of the Excellence Strategy adopted in 2016
TR Almanya’da on üniversite ve bir üniversite ittifakı 2016 yılında Federal Yönetim ve eyaletlerce belirlenen mükemmeliyet stratejisi doğrultusunda 2019’dan sonrasının “mükemmeliyet üniversiteleri” olarak seçildi
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
in | yılında |
federal | federal |
strategy | stratejisi |
as | olarak |
ten | on |
and | ve |
one | bir |
of | nın |
EN Where are Germany’s Universities of Excellence?
TR Alman mükemmeliyet üniversiteleri hangileri?
EN The Berlin University Alliance combines the efforts of Freie Universität, Humboldt-Universität, Technische Universität and Charité – Universitätsmedizin to form a Consortium of Excellence
TR Berlin University Alliance; Özgür Üniversite, Humboldt Üniversitesi, Berlin Teknik Üniversitesi ve Charité Tıp Üniversitesinin bir araya gelmesiyle oluşan bir mükemmeliyet ittifakı
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
berlin | berlin |
university | university |
and | ve |
to | araya |
a | bir |
EN How were the Universities of Excellence selected?
TR Mükemmeliyet üniversiteleri nasıl belirlendi?
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
how | nasıl |
EN A university could only be shortlisted for the award if it was able to present at least two Clusters of Excellence
TR Yarışmada, yalnızca birden fazla mükemmeliyet kümesi bulunan üniversiteler aday olarak değerlendirildi
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
at | de |
only | yalnızca |
to | birden |
EN Why is Germany investing in Universities of Excellence?
TR Almanya neden yüksek öğrenimde bu mükemmeliyet stratejisini uyguluyor?
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
germany | almanya |
why | neden |
EN In addition, the Excellence Strategy aims to improve universities’ international competitiveness
TR Mükemmeliyet stratejisinin bir diğer amacıysa üniversitelerin uluslararası alandaki rekabet gücünü arttırmak
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
international | uluslararası |
EN The Excellence Strategy is therefore also strengthening Germany’s position as a centre of higher education and research by broadening its support.
TR Mükemmeliyet stratejisi bu bağlamda bir üniversite ve araştırma merkezi Almanya’yı genel anlamda güçlendirmiş oluyor.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
strategy | stratejisi |
centre | merkezi |
research | araştırma |
its | bu |
and | ve |
a | bir |
EN What kind of support will Universities of Excellence receive?
TR Mükemmeliyet üniversiteleri nasıl destekleniyor?
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
of | nasıl |
EN From November 2019 until 2026 each of the Universities of Excellence will receive annual funding of 10 to 15 million euros
TR 2019-2026 sürecinde mükemmeliyet üniversitelerinin her biri yıllık 10 ila 15 milyon avroluk bir ek bütçeye kavuşacak
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
annual | yıllık |
million | milyon |
to | her |
EN So what is the “Social Cooperatives Center of Excellence”?
TR Peki “Sosyal Kooperatifler Mükemmeliyet Merkezi” nedir?
EN After explaining how adding the word “social” before the concept of “cooperative” has changed, it is time to touch on the Social Cooperatives Center of Excellence Project.
TR “Kooperatif” kavramı önüne “sosyal” kelimesini eklemenin neleri değiştirdiğini anlattıktan sonra Sosyal Kooperatifler Mükemmeliyet Merkezi Projesi’ne değinmenin zamanı geldi2.
EN To Build A Legacy Of Excellence
TR Her Sorunun Bir Çözümü Vardır
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
a | bir |
to | her |
EN Proven track and trace. Excellence in inspection. Find the right solution.
TR Zebra’nın Android temelli inovasyonlarından oluşan eşsiz mirası hakkında bilgi alın.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
and | e |
right | hakkı |
in | hakkında |
EN It is built upon Disney’s award-winning food safety training programme as recognised by the International Association for Food Protection Black Pearl Award for excellence in food safety.
TR Gıda güvenliğinde mükemmellik için Uluslararası Gıda Koruma Siyah İnci Ödülü tarafından tanınan Disney'in ödüllü gıda güvenliği eğitim programına dayanır.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
food | gıda |
training | eğitim |
black | siyah |
international | uluslararası |
award-winning | ödüllü |
protection | koruma |
safety | güvenliği |
in | da |
by | tarafından |
upon | e |
for | için |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN Communicate innovation and excellence with your science logo. Add your brand name and customize the design in a few minutes
TR Bilimsel logonuz ile inovasyon ve mükemmellik mesajı verin. Markanızın adını girin ve tasarımı birkaç dakika içinde kişiselleştirin.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
innovation | inovasyon |
science | bilimsel |
customize | kişiselleştirin |
minutes | dakika |
your brand | markanızın |
name | adını |
design | tasarım |
a | birkaç |
in | içinde |
and | ve |
with | ile |
EN Our top-tier medical journals represent over a hundred years of excellence
TR Üst düzey dergilerimiz yüz yılı aşkın bir mükemmeliyeti temsil etmektedir
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
represent | temsil |
over | aşkın |
years | bir |
EN Choose from run-of-site advertising, topic sponsorship, e-newsletters and centre of excellence sponsorship to extend your reach even further.
TR Ulaştığınız kişi sayısını daha da artırmak için site geneli reklam, konu sponsorluğu, e-bültenler ve Mükemmeliyet Merkezi sponsorluğu arasından da seçim yapabilirsiniz.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
choose | seçim |
advertising | reklam |
centre | merkezi |
site | site |
from | arasından |
of | in |
and | ve |
to | için |
even | da |
EN We provide the tools to help you to assess research performance and collaboration trends, determine the effectiveness of research policies and showcase research excellence.
TR Araştırma performansını ve işbirliği eğilimlerini değerlendirmenize, araştırma politikalarının geçerliliğini belirlemenize ve araştırmadaki mükemmeliyetlerinizi sergilemenize yardımcı olacak araçlar sağlarız.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
research | araştırma |
collaboration | işbirliği |
policies | politikalar |
the | olacak |
we provide | sağlarız |
to | e |
help | yardımcı |
provide | sağlar |
tools | araçlar |
and | ve |
performance | performans |
of | nın |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN Proven track and trace. Excellence in inspection. Find the right solution.
TR Zebra’nın Android temelli inovasyonlarından oluşan eşsiz mirası hakkında bilgi alın.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
and | e |
right | hakkı |
in | hakkında |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
EN From opening speeches to celebratory toasts, Fairmont sets the standard for meeting excellence.
TR Açılış konuşmalarından, kutlamak için kadeh kaldırmaya kadar, Fairmont toplantı mükemmeliyeti standardını belirler.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
fairmont | fairmont |
opening | açılış |
meeting | toplantı |
standard | standardı |
EN It’s no wonder that guests have included Grace Kelly and Jomo Kenyatta, all building a legacy of African excellence in one of the continent’s most awe-inspiring settings.
TR Misafirler arasında, kıtanın en büyüleyici yerlerinden birinde Afrika mirasının görkemine katkıda bulunan Grace Kelly ve Jomo Kenyatta gibi isimlerin olması şaşırtıcı olmasa gerek.
Αγγλικά | τούρκικος |
---|---|
guests | misafirler |
kelly | kelly |
legacy | miras |
african | afrika |
in one | birinde |
in | da |
most | en |
have | gerek |
and | ve |
its | bulunan |
of | yerlerinden |
Εμφάνιση 50 από 50 μεταφράσεων