TR Gıdayı koruma taahhüdümüz vizyonumuzda yer almaktadır: gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmek
TR Gıdayı koruma taahhüdümüz vizyonumuzda yer almaktadır: gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmek
EN Our commitment to protecting food is embedded in our vision: to make food safe and available, everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
yer | in |
ve | and |
erişilebilir | available |
TR Gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmeyi taahhüt ediyor ve iyi olanı, yani gıdayı, insanları ve gezegeni korumaya söz veriyoruz. Bu, yaptığımız her şeye yön veriyor ve tüm kararlarımızı destekliyor.
EN We commit to making food safe and available, everywhere and we promise to protect what’s good: food, people and the planet. It drives everything we do and underpins all of our decisions.
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
ve | and |
erişilebilir | available |
iyi | good |
yani | to |
insanları | people |
gezegeni | planet |
söz | promise |
yaptığımız | we do |
kararları | decisions |
TR Amacımız: Gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmeyi taahhüt ediyor ve iyi olanı, yani gıdayı, insanları ve gezegeni korumaya söz veriyoruz.
EN Our purpose: We commit to making food safe and available, everywhere and we promise to protect what’s good: food, people and the planet.
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
ve | and |
erişilebilir | available |
iyi | good |
yani | to |
insanları | people |
gezegeni | planet |
söz | promise |
TR Paketteki her katmanın kendine has bir görevi vardır ve katmanlar bir araya gelerek paket içindeki gıdayı güvenli tutar.
EN Each layer in the package has its own specific purpose and together they keep the food inside the package safe.
Türkisch | Englisch |
---|---|
her | each |
araya | together |
paket | package |
gıdayı | food |
güvenli | safe |
TR Sürdürülebilirlik yaklaşımımıza şu amacımız yön veriyor: Gıdaları her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmeyi taahhüt ediyor ve iyi olanı, gıdayı, insanları ve gezegeni koruyacağımıza söz veriyoruz
EN Our approach to sustainability is led by our purpose: We commit to making food safe and available, everywhere and we promise to protect what's good, food, people, and the planet
Türkisch | Englisch |
---|---|
sürdürülebilirlik | sustainability |
ve | and |
erişilebilir | available |
iyi | good |
gıdayı | food |
insanları | people |
gezegeni | planet |
söz | promise |
TR Gıdayı korumak hakkında daha fazla bilgi edinin
EN Read more about protecting food
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
korumak | protecting |
hakkında | about |
TR Gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir kılmak için müşterilerimiz ve ortaklarımızla nasıl çalıştığımızı keşfedin.
EN Explore how we are working with our customers and partners to make food safe and available, everywhere.
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
güvenli | safe |
erişilebilir | available |
müşterilerimiz | our customers |
keşfedin | explore |
ortakları | partners |
TR Gıdayı nasıl koruduğumuz hakkında daha fazla bilgi edinin
EN Read more about how we protect food
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
hakkında | about |
TR Gıdayı Korumak için yaptığımız çalışmalarımız hakkında daha fazla bilgiye ulaşın.
EN Read more about our work to Protect Food
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
TR Stratejimizin ve liderlik konusuna yaklaşımımızın temelini oluşturan iyi yönetişim, en nihayetinde gıdayı her yerde güvenli ve erişilir kılma vizyonumuzu yerine getirmemize yardım ediyor
EN By providing the foundation for our strategy and approach to leadership, good governance ultimately helps us fulfil our vision to make food safe and available, everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
liderlik | leadership |
iyi | good |
gıdayı | food |
güvenli | safe |
yardım | helps |
TR Gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir kılmak için müşterilerimiz ve iş ortaklarımızla nasıl çalıştığımızı keşfedin.
EN Explore how we are working with our customers and partners to make food safe and available, everywhere.
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
güvenli | safe |
erişilebilir | available |
müşterilerimiz | our customers |
keşfedin | explore |
ortakları | partners |
TR Sürdürülebilirlik yaklaşımımızı yönlendiren faktör amacımızdır: Gıdaları her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmeyi taahhüt ediyoruz ve iyi olanı, gıdayı, insanları ve gezegeni koruyacağımıza söz veriyoruz
EN Our approach to sustainability is led by our purpose: We commit to making food safe and available, everywhere and we promise to protect what's good, food, people, and the planet
Türkisch | Englisch |
---|---|
sürdürülebilirlik | sustainability |
ve | and |
erişilebilir | available |
iyi | good |
gıdayı | food |
insanları | people |
gezegeni | planet |
söz | promise |
TR Tetra Classic® Aseptik kartonun 1961'de piyasaya sürülmesinden beri gıdayı zararlı bakterilerden koruyan yüzlerce yeni paketleme çözümü geliştirdik
EN Since launching the Tetra Classic® Aseptic carton in 1961, we have come up with hundreds of new packaging solutions that keep food safe from harmful bacteria
Türkisch | Englisch |
---|---|
tetra | tetra |
classic | classic |
gıdayı | food |
zararlı | harmful |
yeni | new |
paketleme | packaging |
TR Aseptik kartonlarımızın içindeki, bir insan saçından sekiz kat daha ince bir alüminyum katmanı, çabuk bozulabilir gıdayı aylarca soğutmadan güvenle saklayarak, oksijen ve ışığa karşı önemli bir koruma sağlar
EN On the inside of our aseptic cartons, a layer of aluminium eight times thinner than a human hair provides vital protection from oxygen and light, keeping perishable food safe without refrigeration for months
Türkisch | Englisch |
---|---|
insan | human |
katmanı | layer |
gıdayı | food |
sağlar | provides |
TR Ambalajlarımızda yüksek kaliteli hammaddeler kullanıyoruz ve gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirme misyonumuzu yerine getiriyoruz
EN We use high-quality raw materials to make our packaging and fulfil our mission to make food safe and available everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
yüksek | high |
gıdayı | food |
güvenli | safe |
erişilebilir | available |
TR Gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir kılmayı taahhüt ediyoruz
EN We commit to making food safe and available, everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
güvenli | safe |
ve | and |
erişilebilir | available |
TR Bu taahüdümüzü iyi olanı, yani gıdayı, insanı ve gezegeni koruyarak gerçekleştiriyoruz.
EN And we promise to protect what’s good: protecting food, people and the planet.
Türkisch | Englisch |
---|---|
iyi | good |
yani | to |
gıdayı | food |
ve | and |
gezegeni | planet |
insan | people |
TR Günümüzün küresel gıda zorluklarına ve Tetra Pak'ta daha güvenli ve sürdürülebilir gıda sistemlerine sahip bir dünya için gıdayı ileriye taşımak için nasıl bir rol oynayacağımıza hızlı bir genel bakış edinin.
EN Get a quick overview of today’s global food challenges and how we at Tetra Pak will play our part in moving food forward – for a world with more secure and sustainable food systems.
Türkisch | Englisch |
---|---|
tetra | tetra |
sürdürülebilir | sustainable |
hızlı | quick |
TR Gıdayı birlikte ileriye götürelim.
EN Let's move food forward together.
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
birlikte | together |
TR Bu neden gıdayı güvenli ve her yerde erişilebilir hale getirme taahhüdüne devam ediyoruz
EN That’s why we continue to commit to making food safe and available everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
güvenli | safe |
erişilebilir | available |
devam | continue |
TR Ve bunu iyi olanı koruyacak şekilde yapacağımıza söz veriyoruz: gıdayı, insanı ve gezegeni koruyarak.
EN And we promise to do that in a way that protects what’s good: protecting food, people and the planet.
Türkisch | Englisch |
---|---|
ve | and |
iyi | good |
söz | promise |
gıdayı | food |
gezegeni | planet |
insan | people |
TR Mühendisliğe gönül verdik ve bu, tüm dünyada gıdayı işleme, paketleme ve dağıtma yollarında devrim yapmamıza yardımcı oldu.
EN We are engineers at heart, and this has helped us revolutionised how food is processed, packaged and distributed around the world.
Türkisch | Englisch |
---|---|
bu | this |
gıdayı | food |
TR Şu anda, bunu gıdayı, kişileri ve gezegeni koruyarak iyi olanı koruyan bir yolla yapmak için daha önce hiç olmadığı kadar fazla uğraşıyoruz.
EN Now, more than ever before, we strive to do that in a way that protects what’s good – protecting food, people and the planet.
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
gezegeni | planet |
iyi | good |
hiç | ever |
TR Teknolojimiz ürünlerin güvenli bir şekilde taşınmasını sağlamakla kalmaz, bunun gıdayı güvenli tutan, besin değerini koruyan ve ürünün içindeki lezzeti muhafaza eden bir yolla yapılmasını da sağlar
EN Beyond ensuring products are safely transported, our technology means this is done in a way where the food stays safe, with the nutritional value and taste of the product inside protected
Türkisch | Englisch |
---|---|
ürünlerin | products |
şekilde | way |
TR Gıdayı her yerde güvenli ve ulaşılabilir kılmak
EN Making food safe and available, everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
güvenli | safe |
ve | and |
TR Müşterilerimizle yakın iş birliği içinde çalışan ekiplerimiz, gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir kılmak için değişen talepleri ve üretim programlarını karşılamaya kendini adamıştır
EN Working closely with our customers, our teams are dedicated to meet changing demands and production schedules to make food safe and available, everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
yakın | closely |
gıdayı | food |
güvenli | safe |
erişilebilir | available |
üretim | production |
TR Tetra Pak'ta zorlu görevleri severiz ve taahhüdümüz gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir kılmaktır
EN At Tetra Pak we like a good challenge, and our promise is to make food safe and available everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
tetra | tetra |
ve | and |
gıdayı | food |
güvenli | safe |
erişilebilir | available |
TR Tetra Pak'ta vizyonumuz, gıdayı her yerde güvenli ve kullanılabilir hale getirmektir. Ürün müdürü ve gelişen pazarlar uzmanı olan Thang, kendisinin ve iş arkadaşlarının çalışmalarının sonuçlarını her gün görüyor.
EN At Tetra Pak, our vision is to make food safe and available, everywhere. Thang, product manager and expert in developing markets, sees the results of his and his colleagues' work every day.
Türkisch | Englisch |
---|---|
tetra | tetra |
gıdayı | food |
her | every |
güvenli | safe |
ve | and |
kullanılabilir | available |
müdürü | manager |
pazarlar | markets |
ın | of |
TR Vizyonumuz gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir kılmaktır
EN Our vision is to make food safe and available, everywhere
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
güvenli | safe |
ve | and |
erişilebilir | available |
TR "Endüstrimizi ileriye taşımak ve gıdayı, insanları ve gezegeni korumaya devam etmek için çözümün bir parçası olmak istiyoruz." - Adolfo Orive, Tetra Pak Grubu Başkanı ve CEO'su
EN “We want to be part of the solution to move our industry forward and continue to protect food, people and the planet.” - Adolfo Orive, President & CEO, Tetra Pak Group
Türkisch | Englisch |
---|---|
gıdayı | food |
insanları | people |
gezegeni | planet |
parçası | part |
tetra | tetra |
grubu | group |
ceo | ceo |
TR Yenilik, sadece herkes için güvenli gıda sağlamamıza yardımcı olmada kilit bir rol oynamamızı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda her gün gıdayı, insanları ve gezegeni koruma sözümüzü yerine getirmeye devam etmemizi sağlar.
EN Not only does innovation let us play a key role in helping us provide safe food for everyone, but it also ensures we continue to live up to our promise to protect food, people and the planet – every day.
Türkisch | Englisch |
---|---|
yenilik | innovation |
kilit | key |
rol | role |
insanları | people |
gezegeni | planet |
devam | continue |
TR Tetra Pak'ta yiyecek ve içecek endüstrisine yönelik gerçekleştirdiğimiz yenilikler her gün milyonlarca hayatı etkiliyor. Gıdayı, insanları ve gezegeni koruma sözümüzü yerine getirmek için en parlak beyinlere ihtiyacımız var.
EN At Tetra Pak, our innovations for the food and beverage industry touch millions of lives every day. And we need the brightest minds to keep delivering on our promise to protect food, people and the planet.
Türkisch | Englisch |
---|---|
tetra | tetra |
içecek | beverage |
yenilikler | innovations |
insanları | people |
gezegeni | planet |
32 von 32 Übersetzungen werden angezeigt