NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
"omdat zij mlb" in Ulandesa pò esse traduttu in i seguenti Turcu parolle / frasi:
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Bezoeker: U bezoekt een van onze websites omdat u nieuwsgierig bent of omdat u over ons hebt gehoord via onze marketing- en verkoopkanalen.
TR Ziyaretçi: Bu kişiler, web sitelerimizden birini yalnızca meraklı oldukları için ziyaret ederler veya bizi pazarlama ve satış kanallarımızdan duymuşlardır!
NL Wanneer concurrenten het beter doen dan jij, kan dat zijn omdat zij hun content actueel houden.
TR Eğer rakipleriniz sizden daha iyi performans gösteriyorsa, bunun sebebi içeriklerini taze tutmaları olabilir.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
kan | olabilir |
NL Dat is een terechte vraag en hoewel we dit nooit helemaal zonder vooroordeel kunnen beantwoorden (we vinden onze tool natuurlijk de beste), we wilden niet de zoveelste saaie zij-aan-zij-vergelijking van functionaliteiten maken
TR Güzel bir soru, bu soruyu tamamen önyargısız şekilde yanıtlamamızın bir yolu olmasa da (tabii ki, en iyisinin kendi aracımız olduğunu düşünüyoruz) sıkıcı bir özellikler kıyaslaması tablosu hazırlamak istemedik
Ulandesa | Turcu |
---|---|
vraag | soru |
helemaal | tamamen |
tool | aracı |
NL Laat zien hoe goed hij / zij is en hoe gemakkelijk en snel hij / zij kan werken.
TR Ne kadar başarılı olduklarını ve görevleri ne kadar kolay ve hızlı şekilde tamamlayabildiklerini göstermeye çalışmak.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
gemakkelijk | kolay |
snel | hızlı |
werken | çalışmak |
NL RankTracker is de belangrijkste SEO tool voor bedrijven die op zoek zijn naar een diepgaande suite van software die zij kunnen gebruiken om hun web pagina's te optimaliseren en ervoor te zorgen dat zij hoger in zoekresultaten verschijnen
TR RankTracker, web sayfalarını optimize etmek ve arama sonuçlarında daha üst sıralarda görünmelerini sağlamak için kullanabilecekleri derinlemesine bir yazılım paketi arayan işletmeler için önde gelen SEO aracıdır
Ulandesa | Turcu |
---|---|
seo | seo |
tool | aracı |
bedrijven | işletmeler |
software | yazılım |
web | web |
en | ve |
ranktracker | ranktracker |
NL Hij of zij moet de betreffende Tweet verwijderen of beroep aantekenen tegen ons verwijderingsverzoek als hij of zij van mening is dat we een fout hebben gemaakt
TR Bu kişilerin, ihlale konu Tweetleri kaldırma sürecini tamamlamaları veya hata yaptığımızı düşünüyorlarsa Tweeti kaldırma isteğimize itiraz etmeleri gerekir
NL Omdat onze medewerkers niet hoefden te worstelen met apps die niet ontworpen waren voor toegang op afstand, bleef ons platform soepel draaien en hebben onze klanten geen last gehad van onderbrekingen in de ondersteuning."
TR Çalışanlarımız uzaktan erişim için tasarlanmamış uygulamalarla uğraşmak zorunda kalmadığından platformumuz sorunsuz çalışmaya devam etti ve müşteri tabanımız destekte herhangi bir kesinti yaşamadı."
Ulandesa | Turcu |
---|---|
toegang | erişim |
en | ve |
klanten | müşteri |
NL Naast dat Ahrefs een geweldige bron van zoekdata is, is het een van mijn top tools omdat ze luisteren naar hun gebruikers en constant hun tools verbeteren.
TR Ahrefs’in harika bir arama verisi kaynağı olmasının yanı sıra, kullanıcıları dinleyip araçlarını sürekli geliştirdikleri için, mevcut olan en iyi araçlardan biri.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
naast | yanı sıra |
constant | sürekli |
ahrefs | ahrefs |
NL Omdat we geen buitenlandse moedermaatschappij hebben, weigeren we altijd malafide verzoeken van nationale of buitenlandse autoriteiten om gegevens te leveren
TR Yabancı bir ana şirketimiz olmadığı için, yerli veya yabancı makamlardan gelen herhangi bir sahte veya diğer veri isteklerine asla uymayız
Ulandesa | Turcu |
---|---|
gegevens | veri |
NL "Iedereen benadert het project vanuit een ander perspectief, omdat we allemaal andere levenservaringen en behoeften hebben. We kunnen dus allemaal van elkaar leren."
TR "Her kişi bu projeye farklı hayat deneyimleri ve ihtiyaçları ile gelir, bu şekilde herkes bir diğerine yeni şeyler katar."
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
NL Throttling wordt vaak toegepast op de verbindingen van gamers omdat die veel bandbreedte innemen
TR Kısıtlama, genellikle önemli miktarda bant genişliğine sahip oldukları için oyuncuların bağlantılarına yapılır
Ulandesa | Turcu |
---|---|
vaak | genellikle |
NL Je identiteit en activiteiten zijn alleen aan jou bekend. hide.me's veilige VPN wordt door miljoenen gebruikers wereldwijd vertrouwd omdat we geen gebruikersgegevens loggen.
TR Kimliğiniz ve faaliyetleriniz sadece sizin tarafınızdan bilinmektedir. hide.me’nin güvenli VPN’ine dünya çapında milyonlarca kullanıcı güvenmektedir çünkü biz kullanıcı verilerini kaydetmiyoruz.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
alleen | sadece |
veilige | güvenli |
vpn | vpn |
miljoenen | milyonlarca |
gebruikers | kullanıcı |
omdat | çünkü |
NL "De reden waarom ik Hexnode erg leuk vond en uiteindelijk met hen ging werken, was omdat het heel gemakkelijk te gebruiken was, heel gemakkelijk om het in te stellen en te gebruiken met mijn Mac en alle andere apparatuur die we hadden
TR "Hexnode'u gerçekten sevmemin ve onlarla devam etmemin nedeni, kullanımının gerçekten kolay olması, Mac'im ve sahip olduğumuz diğer tüm ekipmanlarla kurulumu ve çalıştırması gerçekten kolay olmasıydı
Ulandesa | Turcu |
---|---|
reden | nedeni |
en | ve |
gemakkelijk | kolay |
mac | mac |
andere | diğer |
hen | onlarla |
NL Golden Frog GmbH is gevestigd in Zwitserland, omdat de Zwitserse gunstige privacywetgeving onze missie als bedrijf weerspiegelt en de rechten van de internetgebruikers respecteert.
TR Golden Frog GmbH İsviçre'de kuruludur, İsviçre'nin uygun gizlilik yasaları şirketimizin misyonunu yansıtmakta ve internet kullanıcılarının haklarını gözetmektedir.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
NL De kwaliteit en de geschiktheid van online materiaal is subjectief en mag niet worden beperkt alleen maar omdat individuen of groepen hun ongemak of weerstand kenbaar maken
TR Çevrim içi içeriklerin kalitesi ve uygunluğu özneldir ve yalnızca bireylerin veya grupların karşıtlık veya rahatsızlık bildirmesi sebebiyle kısıtlanmamalıdır
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
van | karşı |
NL De informatie privé houden en alleen toegankelijk voor degenen die directe toegang hebben, is uitgegroeid tot een toenemende zorg omdat de inhoud die online opgeslagen wordt exponentieel blijft toenemen
TR Bilgiyi gizli tutmak ve sadece doğrudan erişim verilenlere erişebilir tutmak, çevrimiçi olarak saklanan içerik miktarı katlanarak artmaya devam ederken artan bir endişe haline geldi
Ulandesa | Turcu |
---|---|
informatie | bilgiyi |
privé | gizli |
houden | tutmak |
en | ve |
directe | doğrudan |
toegang | erişim |
inhoud | içerik |
online | çevrimiçi |
NL Omdat de regelgeving van de overheid op het internet en privacy kan variëren, is het beste wat internet voorstanders kunnen doen is oplossingen te blijven creëren en het vreedzame en gratis gebruik van het internet te promoten.
TR Internetteki hükümet regülasyonları ve gizlilik dalgalandıkça, Internet taraftarlarının yapabileceği en iyi şey, barışçıl ve özgür Internet kullanımını destekleyip bunun için yaratıcı çözümler yaratmaktır.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
privacy | gizlilik |
oplossingen | çözümler |
NL We moeten op de hoogte blijven omdat er wetgeving bestaat die mogelijk onze vrijheid zou kunnen bedreigen bij behandeling hiervan door het Congres, we moeten allemaal op de hoogte blijven en actieve voorstanders van een open en vrij Internet zijn.
TR Özgürlüğümüzü potansiyel olarak tehdit eden bir yasa Kongre'de ilerlemektedir, hepimiz açık ve özgür bir internetin aktif taraftarı ve bilgi sahibi olarak kalmalıyız.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
actieve | aktif |
open | açık |
kunnen | bilgi |
NL En omdat mensen op dezelfde manier zoeken als ze een vraag zouden stellen, is de kans groter dat je gesproken woordverklaringen bovenaan de zoekresultaten verschijnen.
TR Ve insanlar bir soru sordukları şekilde arama yaptığından, konuşulan kelime açıklamalarınızın arama sonuçlarının en üstünde görünme olasılığı daha yüksektir.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
mensen | insanlar |
vraag | soru |
gesproken | konuşulan |
NL Het multi-user plan biedt volledige controle over al je gegevens, bestanden en gebruikersactiviteiten, omdat elk teamlid zijn eigen Sonix-login heeft.
TR Çok kullanıcılı plan, tüm verileriniz, dosyalarınız ve kullanıcı etkinliğiniz üzerinde tam kontrol sağlar, çünkü her ekip üyesi kendi Sonix girişine sahip olur.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
plan | plan |
biedt | sağlar |
controle | kontrol |
en | ve |
over | üzerinde |
omdat | çünkü |
NL Certificering in de bosbouw wordt steeds belangrijker, omdat daarmee op een betrouwbare manier de duurzame of legale oorsprong van allerlei producten uit de bosbouw kan worden aangetoond
TR Orman sertifikasyonu, çeşitli orman bazlı ürünlerin sürdürülebilir veya yasal kaynağına ilişkin güvenilir bir garanti sağladığı için giderek önemli hale gelmektedir
Ulandesa | Turcu |
---|---|
betrouwbare | güvenilir |
duurzame | sürdürülebilir |
NL Ik wilde je snel een berichtje sturen omdat ik denk dat de analysefunctionaliteit erg leuk en gebruiksvriendelijk is :)
TR Analiz fonksiyonunun gerçekten güzel ve kullanışlı olduğunu belirtmek isterim :)
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
NL Dit gebeurt omdat onze klanten met verschillende testersprofielen op basis van hun behoeften willen testen
TR Bu bilgilerin istenmesinin sebebi müşterilerimizin kendi ihtiyaçlarına göre farklı katılımcı profilleriyle test gerçekleştirmek istemesidir
Ulandesa | Turcu |
---|---|
testen | test |
op basis van | göre |
verschillende | farklı |
NL Omdat iedere klant anders is, is ook elk traject anders
TR Her müşteri farklı olduğu gibi her yolculuk da farklıdır
Ulandesa | Turcu |
---|---|
klant | müşteri |
anders | farklı |
ook | da |
NL Omdat tickets binnen Crisp als gesprekken worden gezien, kunt u profiteren van onze chatbotsoftware om de klantervaring te automatiseren
TR Biletler Crisp içinde konuşmalar olarak görüldüğünden, müşteri deneyimini otomatik hale getirmek için chatbot yazılımımızdan yararlanabilirsiniz
NL Chatsoftware is een geweldig alternatief voor telefoontjes of e-mails omdat chatsystemen op de website van bedrijven staan, de plek waar gebruikers het meest bereid zijn om in contact te komen met bedrijven
TR Sohbet yazılımı, telefon görüşmelerine veya e-postalara harika bir alternatiftir, çünkü sohbet sistemleri, kullanıcıların işletmelerle iletişim kurmaya en istekli olduğu yer olan şirketlerin web sitesinde yer alır
Ulandesa | Turcu |
---|---|
geweldig | harika |
meest | en |
contact | iletişim |
bedrijven | şirketlerin |
NL Het toevoegen van een ticketsysteem aan uw helpdesk is een geweldige manier om deze bottleneck te overwinnen, omdat het schaalbare oplossingen biedt voor uw klantenservicemedewerkers
TR Müşteri hizmetleri temsilcileriniz için ölçeklenebilir çözümler sunduğundan, yardım masanıza bir biletleme sistemi eklemek bu engeli aşmanın harika bir yoludur
Ulandesa | Turcu |
---|---|
toevoegen | eklemek |
geweldige | harika |
oplossingen | çözümler |
NL Het is bedoeld om te ondersteunen bij organisatorische zaken, omdat het helpt bij het classificeren en doorzetten van gesprekken.
TR Konuşmaları sınıflandırmaya ve yönlendirmeye yardımcı olduğu için organizasyonel konularda yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
en | ve |
NL Alternatieve manieren van communiceren maken het gebruiksvriendelijker omdat niet iedereen goed is met woorden.
TR Alternatif iletişim yolları, herkes kelimelerle iyi olmadığı için onu daha kullanıcı dostu hale getirir.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
communiceren | iletişim |
niet | daha |
iedereen | herkes |
goed | iyi |
NL Als gevolg hiervan is het platform naar voren gekomen als een betrouwbare plek voor gebruikers, omdat ze er zeker van zijn dat derden geen toegang hebben tot hun informatie.
TR Sonuç olarak, platform, üçüncü şahısların bilgilerine erişemeyeceğinden emin oldukları için kullanıcılar için güvenilir bir yer olarak ortaya çıkmıştır.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
platform | platform |
betrouwbare | güvenilir |
zeker | emin |
derden | üçüncü |
NL Voor het testafdrukken, kun je in de afdrukdialoog de optie Zonder afbeeldingen selecteren. Het afdrukproces verloopt sneller en verbruikt minder inkt omdat alle afbeeldingen worden weggelaten.
TR Test baskıları için, Yazdır iletişim kutusunda Resimleri bırak seçeneğini seçebilirsiniz. Tüm resimler çıkartılacağı için baskı işlemi daha hızlı olacak ve daha az mürekkep kullanılacaktır.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
afbeeldingen | resimleri |
en | ve |
alle | tüm |
sneller | hızlı |
NL Het is mogelijk dat je QR-code niet wordt gedetecteerd omdat deze wazig is of er te weinig contrast is tussen de code en de achtergrond
TR QR Kodunuz bulanık olduğu veya Kod ile arka plan arasında yeterince kontrast olmadığı için QR Kodunuz algılanmayabilir
Ulandesa | Turcu |
---|---|
code | kod |
achtergrond | arka plan |
te | ile |
NL Hoewel het vliegen iets sneller gaat dan het reizen per trein, is het reizen per trein beter voor het milieu, omdat het ongeveer 80% minder broeikasgassen per passagier uitstoot
TR Uçmak trenle seyahat etmekten biraz daha hızlı olsa da, yolcu başına yaklaşık% 80 daha az sera gazı emisyonu yaydığı için tren yolculuğu çevre için daha iyidir
Ulandesa | Turcu |
---|---|
hoewel | olsa |
dan | daha |
reizen | seyahat |
ongeveer | yaklaşık |
sneller | hızlı |
milieu | çevre |
NL U kunt zich niet uitschrijven voor deze berichten, omdat ze vereist zijn voor het verstrekken van onze services aan u.
TR Size hizmet sunabilmemiz için gerekli olan bu iletişimleri geri çeviremezsiniz.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
vereist | gerekli |
u | size |
NL De USB ChatMix-kiesschijf kan ook worden aangesloten op een PS4 voor audio en verlichting, maar sommige functies, zoals surroundgeluid en ChatMix, zijn niet beschikbaar, omdat ze alleen voor de pc zijn.
TR USB ChatMix tuşu aynı zamanda ses ve ışıklandırma için PS4’e de bağlanabilir ama surround ses ve ChatMix gibi bazı özellikler sadece PC için olduğundan geçerli olmayacaktır.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
usb | usb |
functies | özellikler |
NL Omdat hij door zijn ziekte aan bed gekluisterd is, zijn we deze actie begonnen om de vervulling van zijn wens toch nog zo dichtbij mogelijk te brengen
TR Ancak, hastalığı nedeniyle yatağa bağlı olduğu için kendisini bu arzusuna olabildiğince yakınlaştıran bir kampanya başlattık
NL Sommige bedrijven, zoals HP of IBM, werken mee aan GNU/Linux omdat ze het voorinstalleren op servers die ze verkopen.
TR HP ve IBM gibi bazı şirketler GNU/Linux'a katkıda bulunur, çünkü sattıkları sunucularda Linux yüklüdür.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
linux | linux |
sommige | bazı |
bedrijven | şirketler |
omdat | çünkü |
NL Het is zeer tijdbesparend omdat er geen codering nodig is om websites, thema's, eCommerce-sjablonen en blogposts te ontwerpen.
TR Herhangi bir web sitesi, tema, e-ticaret şablonu ve blog gönderisi tasarlamak için kodlama gerektirmediğinden çok zaman kazandırır.
Ulandesa | Turcu |
---|---|
geen | herhangi |
codering | kodlama |
thema | tema |
en | ve |
ontwerpen | tasarlamak |
ecommerce | e-ticaret |
sjablonen | şablonu |
Mustrà 50 di 50 traduzzioni