TR Hızlı, güvenli kararlar için cevaplara hızlı erişimBaşka hiçbir ilaç referansı en yüksek vasıflı hasta bakımına katkı sağlayan hızlı ama bilinçli kararlar alınması için daha hızlı bakım noktası cevapları sağlamamaktadır.
يمكن ترجمة "tecrübeliler için katkı" باللغة اللغة التركية إلى الكلمات / العبارات إنجليزي التالية:
TR Hızlı, güvenli kararlar için cevaplara hızlı erişimBaşka hiçbir ilaç referansı en yüksek vasıflı hasta bakımına katkı sağlayan hızlı ama bilinçli kararlar alınması için daha hızlı bakım noktası cevapları sağlamamaktadır.
EN Top speed-to-answer for quick, confident decisionsNo other drug reference provides point-of-care answers faster, for rapid yet well-informed decisions that contribute to the highest caliber patient care.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
kararlar | decisions |
ilaç | drug |
yüksek | top |
hasta | patient |
katkı | contribute |
bakım | care |
noktası | point |
cevapları | answers |
TR Satıcılar var olan gelire katkı sağlamak için VyprVPN'i tek başına satabilir veya var olan ürünlere değer katmak ve dalgalanmayı azaltmak için VyprVPN'i kendi asıl ürünleriyle paket haline satabilirler.
EN Resellers can resell VyprVPN as a stand alone product to supplement existing revenue or bundle VyprVPN with their core offerings to add value to existing products and reduce churn.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
vyprvpn | vyprvpn |
veya | or |
değer | value |
azaltmak | reduce |
TR Hızlı, güvenli kararlar için cevaplara hızlı erişimBaşka hiçbir ilaç referansı en yüksek vasıflı hasta bakımına katkı sağlayan hızlı ama bilinçli kararlar alınması için daha hızlı bakım noktası cevapları sağlamamaktadır.
EN Top speed-to-answer for quick, confident decisionsNo other drug reference provides point-of-care answers faster, for rapid yet well-informed decisions that contribute to the highest caliber patient care.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
kararlar | decisions |
ilaç | drug |
yüksek | top |
hasta | patient |
katkı | contribute |
bakım | care |
noktası | point |
cevapları | answers |
TR Elsevier bu hizmete 10 milyondan fazla makale ve 7.000'den fazla kitapla katkı sağlamıştır ve gönderilen her yazma eseri, daha önceden yayınlanmış olan 50 milyon akademik içerikle kontrol etmek için bu hizmetten yararlanmaktadır.
EN Elsevier contributed over 10 million articles and more than 7,000 books to this service, and is using it to check each submitted manuscript with over 50 million scholarly content items that have been previously published.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
elsevier | elsevier |
hizmete | service |
gönderilen | submitted |
TR Yeni taksonomi yazarların bir makaleye gerçekten ne katkı yaptıklarının netleştirilmesine yardımcı olmak için tasarlanmıştır ve oynayabilecekleri farklı rollerle ilgili net tanımlamalara yer vermektedir
EN The new taxonomy is designed to help clarify what authors actually contribute to a paper, and provides clear definitions for the different roles that they can play
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
yazarların | authors |
gerçekten | actually |
katkı | contribute |
net | clear |
TR Tanıtım stratejiniz için bir çizgi film animasyonuna niçin ihtiyacınız olduğunu merak mı ediyorsunuz? Çizgi filmlerin pazarlama araçlarına niçin güçlü bir katkı olacağını dair birkaç gerekçeyi şöyle sıralayabiliriz.
EN Wondering why you need an animated cartoon for your promotional strategy? Here are a few reasons why cartoons will be a powerful addition to your marketing toolbox.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
pazarlama | marketing |
güçlü | powerful |
TR Sivil Düşün, sivil toplum örgütleri ve aktivistlerin hak odaklı çalışmalarına katkı sunacak yeni destekleri için başvuruları almaya başladı
EN Sivil Düşün started to receive applications for new supports which will contribute rights-oriented works of activists and civil society organizations
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
katkı | contribute |
yeni | new |
başladı | started |
TR Sivil Düşün, sivil toplum örgütleri ve aktivistlerin hak odaklı çalışmalarına katkı sunacak yeni destekleri için başvuruları almaya başladı
EN Sivil Düşün started to receive applications for new supports which will contribute rights-oriented works of activists and civil society organizations
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
katkı | contribute |
yeni | new |
başladı | started |
TR Bu nedenle, özellikle kendi kuşağındaki insanların geleceği şekillendirmeye katkı yapabilmek için sorumluluk almasının önemli olduğunu düşünüyor.
EN That’s why she says it’s important for people, especially in her age group, to take on responsibilities and help to shape the future.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
özellikle | especially |
önemli | important |
insanları | people |
TR Ayrıca, insan ve çalışma haklarını koruyan sorumlu bir değer zinciri sağlamak da dahil olmak üzere, biz ve tedarikçilerimizin faaliyet gösterdiği toplulukları korumak ve desteklemek için çalışarak SDG 8'e daha çok katkı sağlıyoruz.
EN We also work to protect and support communities where we and our suppliers operate, including securing a responsible value chain that protects human and labour rights, further contributing to SDG 8.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
insan | human |
sorumlu | responsible |
zinciri | chain |
TR Bunu yaparken, eğlence, merak, rahatlama, bağlantı, meydan okuma, yaratıcılık ve katkı ihtiyaçlarımızı karşılamak için yeni, zenginleştirici yollar buluyoruz
EN In doing so, we find new, enriching avenues for meeting our needs for entertainment, curiosity, relaxation, connection, challenge, creativity, and contribution
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
eğlence | entertainment |
bağlantı | connection |
yeni | new |
ihtiyaçları | needs |
TR Tanıtım stratejiniz için bir çizgi film animasyonuna niçin ihtiyacınız olduğunu merak mı ediyorsunuz? Çizgi filmlerin pazarlama araçlarına niçin güçlü bir katkı olacağını dair birkaç gerekçeyi şöyle sıralayabiliriz.
EN Wondering why you need an animated cartoon for your promotional strategy? Here are a few reasons why cartoons will be a powerful addition to your marketing toolbox.
TR Seçilen Araştırma Konularının Disiplinler Arası Etki Çalışmaları: Bir alandaki araştırmaların başka bir alandaki araştırmalara nasıl katkı sağladığını değerlendirin
EN cross-disciplinary impact studies of selected research topics: evaluate how research in one area contributes to research in another area
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
araştırma | research |
etki | impact |
başka | another |
TR Bunun yapılması, her yerde, tüm insanların sağlıkları ve yaşamlarının iyileşmesine katkı sağlayacaktır
EN This will contribute to improvement in the health and lives of all peoples, everywhere
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
ve | and |
katkı | contribute |
ın | of |
TR Yazarlıkta ve katkı sağlayan rollerde şeffaflık
EN Transparency in authorship and contributor roles
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
ve | and |
şeffaflık | transparency |
TR İşbirliği gerektiren büyük projelere genelde yüzlerce kişi katkı sağlamakta, daha küçük araştırmalarda bile 10-15 kişilik yazar listeleriyle karşılaşılabilmektedir
EN Large collaborative projects can often involve hundreds of contributors, and even for smaller research efforts an author list of 10-15 people is not unusual
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
büyük | large |
projelere | projects |
genelde | often |
kişi | people |
yazar | author |
TR Her tür makalede, yazar olarak dahil edilmiş olmak makaleye ve içeriği ile yayınlanmasına önemli bir katkı yapıldığının göstergesidir.
EN For any paper, inclusion as an author is an indication of meaningful contribution to the paper and agreement about its content and publication.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
yazar | author |
TR En son kanıtlara dayalı olan bu cevaplar doktorların gereksiz yapılan sevkleri, testleri ve tedavileri azaltabilmesini sağlamanın yanında, bakım sonuçlarının iyileştirilmesine ve hasta memnuniyetinin artmasına katkı sağlar.
EN These answers, based on the latest evidence, help physicians to reduce unnecessary referrals, tests and treatments, while contributing to improved care outcomes and higher patient satisfaction.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
cevaplar | answers |
gereksiz | unnecessary |
ve | and |
bakım | care |
hasta | patient |
TR Afetten etkilenen toplulukların e- kartlara yüklenen nakit ile gıda ve gıda dışı temel ihtiyaçları kendi isteklerine göre tedarik etmelerini amaçlayan ve yerel ekonomiye katkı sunan insani yardım projemize başladık.
EN We started the humanitarian aid project, which aims to provide communities affected by disaster with e-cards with a certain amount of cash for them to provide for their food and non-food basic needs.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
etkilenen | affected |
nakit | cash |
gıda | food |
temel | basic |
ihtiyaçları | needs |
sunan | provide |
yardım | aid |
başladık | we started |
TR İlçemize bağlı Esençay Köyünde Aydıoğulları Beyliğinin Kurucusu Aydın Bey?in Türbesi bulunmaktadır. Çevre düzeni ve bakımının yapılarak ziyarete açılması bölge turizmine katkı sağlayacaktır.
EN The founder of the Aydıoğulları Principality in the village of Esençay, which is connected to our district, is Aydın Bey?s tomb. Environmental layout and maintenance will be opened to visit and will contribute to regional tourism.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
bağlı | connected |
kurucusu | founder |
bulunmaktadır | is |
düzeni | layout |
katkı | contribute |
ın | of |
TR Bu kuponların verimli bir araç üzerinden müşterilere ulaştırılması fiziksel ürünlerin ve online hizmetlerin satışına büyük katkı sağlayacaktır.
EN Whether you’re selling physical products or offering services online, it’s always a plus if you have an effective medium for sharing these vouchers.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
verimli | effective |
fiziksel | physical |
ürünlerin | products |
online | online |
hizmetlerin | services |
TR Kendi Balayı Katkı Kaydınızı Oluşturun
EN Create Your Own Honeymoon Registry
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
oluşturun | create |
TR İnsani yardım alanında akademik çalışmalara da katkı sağlıyor. Doktora derecesini Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü'nden alan Karaosmanoğlu, çeşitli üniversitelerde dersler verdi.
EN Karaosmanoğlu has also contributed to academic studies in the area of humanitarian aid. She received her PhD from Bilkent University Political Science and Public Administration and has taught classes at various universities in Turkey.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
yardım | aid |
akademik | academic |
bilimi | science |
kamu | public |
yönetimi | administration |
çeşitli | various |
TR Türkiye'deki sivil toplum çalışmalarının görünürlüğüne katkı sunmak amacıyla sayfalarımızda yer verdiğimiz haber ve duyurularda rolümüz yalnızca duyurunun yaygınlaştırılmasına destek olmaktır
EN Our sole role in the news and announcement that we publish on our news pages to contribute to the visibility of the works of the civil society in Turkey is to support the dissemination of the announcements
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
türkiye | turkey |
sivil | civil |
toplum | society |
katkı | contribute |
haber | news |
destek | support |
rolü | role |
verdiğimiz | we |
sayfaları | pages |
TR Akademik üretimin üniversite sınırlarından dışarı taşınmasına ve sivil alanla buluşmasına katkı sunmak, akademi ve sivil toplum örgütleri arasındaki ilişkiyi güçlendirme
EN Through our Academician / Researcher Database, we work for contributing to the transfer of academic productions beyond universities and strengthen the linkage between academia and non-governmental organizations.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
akademik | academic |
üniversite | universities |
ve | and |
arasındaki | between |
ın | of |
TR Bununla birlikte STÖ’lerin başka sivil aktörlerle işbirliği geliştirmesi örgütleri hedeflerine yaklaştırabilir, etkisini arttırmaya ve kapasitelerini güçlendirmeye katkı sunabilir.
EN In addition, organizations might take steps forward in order to achieve their goals and improve their capacities by developing cooperation with other civil actors.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
başka | other |
sivil | civil |
işbirliği | cooperation |
hedeflerine | goals |
ve | and |
TR Kaya, göçmen ve mültecilerin piyasaya katılımlarında uzmanlık desteği aldıkları koşulda ekonomiye ciddi katkı yapabilme potansiyeli olduğuna dikkat çekerek Türkiye ve dünyadan bazı örnekleri paylaştı.
EN Kaya emphasized that when supported with access to relevant expertise, refugees have the capacity to make significant contributions to the economy and she shared a number of examples from Turkey and abroad.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
ve | and |
uzmanlık | expertise |
türkiye | turkey |
örnekleri | examples |
TR Böylece proje kapsamında aktarmakta olduğumuz birikim ve uzmanlıklarımız, yerel partnerler eliyle daha geniş bir alana yayılıyor; daha etkili bir sivil toplum zeminine de katkı sunuyor
EN Thus our experience and expertise that we transfer in the scope of the project expand to a broader area through local partners, contributing to a more effective civil society base
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
böylece | thus |
proje | project |
kapsamında | in the scope of |
yerel | local |
etkili | effective |
sivil | civil |
toplum | society |
TR Kaya, göçmen ve mültecilerin piyasaya katılımlarında uzmanlık desteği aldıkları koşulda ekonomiye ciddi katkı yapabilme potansiyeli olduğuna dikkat çekerek Türkiye ve dünyadan bazı örnekleri paylaştı.
EN Kaya emphasized that when supported with access to relevant expertise, refugees have the capacity to make significant contributions to the economy and she shared a number of examples from Turkey and abroad.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
ve | and |
uzmanlık | expertise |
türkiye | turkey |
örnekleri | examples |
TR Artık kendine daha fazla güveniyor; çünkü aile bütçesine katkı sağlayabiliyor
EN Now she believes in herself more, because she is a breadwinner
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
holding | holding |
ve | and |
çatı | roof |
altında | under |
toplum | society |
katkı | contribute |
TR Afetten etkilenen toplulukların e- kartlara yüklenen nakit ile gıda ve gıda dışı temel ihtiyaçları kendi isteklerine göre tedarik etmelerini amaçlayan ve yerel ekonomiye katkı sunan insani yardım projemize başladık.
EN We started the humanitarian aid project, which aims to provide communities affected by disaster with e-cards with a certain amount of cash for them to provide for their food and non-food basic needs.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
etkilenen | affected |
nakit | cash |
gıda | food |
temel | basic |
ihtiyaçları | needs |
sunan | provide |
yardım | aid |
başladık | we started |
TR Artık kendine daha fazla güveniyor; çünkü aile bütçesine katkı sağlayabiliyor
EN Now she believes in herself more, because she is a breadwinner
TR Protokol üzerinde çalış ve Mina?nın kaynak kodlarına katkı yap
EN Work on the protocol and contribute to Mina?s codebase.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
protokol | protocol |
ve | and |
mina | mina |
katkı | contribute |
TR 128/256 Bit şifreleme ile ileri seviye koruma sağlayın. Size ait olduğu doğrulanmış bir domain üzerinde web sitenizi yayınlamanız size olan güveni artıracak ve satışlarınıza pozitif katkı sunacaktır.
EN Provide advanced protection with 128/256 Bit encryption. Publishing your website on a verified domain name will increase your trust and contribute positively to your sales.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
bit | bit |
şifreleme | encryption |
koruma | protection |
sağlayın | provide |
domain | domain |
web | website |
katkı | contribute |
satışları | sales |
TR Bunun yanında balıkçılık ve çıkarılan tungsten madeni sanayi ve ekonomiye büyük katkı sağlar
EN Besides, the fishing and tungsten mine are a major contributor to the industry and economy
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
ve | and |
sanayi | industry |
büyük | major |
TR Enerjide dönüşüm uygulamalarıyla Almanya, iklim değişikliği ile mücadeleye ve Paris İklim Anlaşmasının hayata geçirilmesine önemli bir katkı sağlıyor
EN Through its energy transition, Germany is playing an active role in the fight against climate change and in implementing the Paris Climate Agreement
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
almanya | germany |
iklim | climate |
değişikliği | change |
paris | paris |
TR Korona pandemisi: Tıbbi yardım, bilimsel alışveriş, ekonomik istikrara katkı: Almanya kriz döneminde dünya genelinde partner ülkelerle dayanışma içinde.
EN Responding to the coronavirus pandemic with medical assistance, scientific exchange and economic stabilisation measures: Germany is showing solidarity with partner countries worldwide during the coronavirus pandemic.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
pandemisi | pandemic |
tıbbi | medical |
yardım | assistance |
bilimsel | scientific |
ekonomik | economic |
partner | partner |
dayanışma | solidarity |
TR Program kapsamında yürütülecek etkinliklerde yeni ve eski komşuların birbirleriyle kaynaşması, böylece mültecilerle ev sahibi nufüsun sosyal uyumuna katkı sağlanması da amaçlanıyor.
EN The program also aims to contribute to the social cohesion between the two communities by means of bringing together the old neighbors with the new.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
program | program |
eski | old |
sosyal | social |
katkı | contribute |
da | also |
ın | of |
TR Program kapsamında yürütülecek etkinliklerde yeni ve eski komşuların birbirleriyle kaynaşması, böylece mültecilerle ev sahibi nufüsun sosyal uyumuna katkı sağlanması da amaçlanıyor.
EN The program also aims to contribute to the social cohesion between the two communities by means of bringing together the old neighbors with the new.
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
program | program |
eski | old |
sosyal | social |
katkı | contribute |
da | also |
ın | of |
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
ve | and |
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
holding | holding |
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
türkiye | turkey |
sanayi | industrial |
holding | holding |
katma | added |
istihdam | employment |
dünyanın | world |
ihracat | export |
sunuyor | provides |
grupları | groups |
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
büyük | great |
holding | holding |
ceo | ceo |
katkı | contribute |
TR Hakkımızda, blok, açılış sayfaları web tasarımına harika bir katkı sağlayacaktır
EN About Us, the block will make a great addition to landing pages web design
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
blok | block |
sayfaları | pages |
web | web |
harika | great |
tasarımı | design |
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
güvenli | secure |
tamamen | fully |
kolay | simple |
hızlı | quick |
katkı | contribute |
tablet | tablet |
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
s | s |
ve | and |
yerel | local |
topluluklara | communities |
verdiğimiz | we |
TR Kendi Balayı Katkı Kaydınızı Oluşturun
EN Create Your Own Honeymoon Registry
اللغة التركية | إنجليزي |
---|---|
oluşturun | create |
يتم عرض 50 من إجمالي 50 ترجمة