TR mükemmel bir video sunum ile daha fazla farkındalık
"daha fazla farkındalık" in Turks kan in die volgende Engels woorde/frases vertaal word:
TR mükemmel bir video sunum ile daha fazla farkındalık
EN spread more awareness with a perfect video pitch
Turks | Engels |
---|---|
mükemmel | perfect |
video | video |
farkındalık | awareness |
TR mükemmel bir video sunum ile daha fazla farkındalık
EN spread more awareness with a perfect video pitch
TR Kanalınızı büyütmek ve daha fazla farkındalık ve abone elde etmek için yüksek kalitede ücretsiz youtube intro şablonları burada. Araçlarımızı kullanarak internet üzerinden düzenleyin.
EN High-quality free youtube intro templates for growing your channel and bringing more awareness and subscribers. Edit online using our tools.
TR Yavaş yavaş bana ne olduğu, nasıl ve neden olduğu konusunda daha derin bir farkındalık kazandım ve sağlıksız davranışlardan uzak durmama yardımcı olacak araçlar öğrenmeye başladım
EN I slowly gained deeper awareness of what was happening to me, and how and why it happened, and I started to learn tools to help me stay away from unhealthy behavior
Turks | Engels |
---|---|
farkındalık | awareness |
uzak | away |
araçlar | tools |
TR Swiss farkındalık podcast’lerimiz ve daha fazlasıyla günün stresinden uzaklaşın.
EN Escape the stresses of the day with our Swiss mindfulness podcasts and more.
Turks | Engels |
---|---|
ve | and |
günü | day |
TR Zebra Technologies ürün, çözüm ve hizmetleri, maksimum operasyonel farkındalık ve daha akıllı karar verme için hizmet noktanızda gerçek zamanlı verileri yakalamanızı sağlayayan son teknolojiyi sunar.
EN Zebra Technologies products, solutions and services provide cutting-edge technology that enables you to capture real-time data at the edge of your service for maximum operational awareness and smarter decision making.
Turks | Engels |
---|---|
zebra | zebra |
technologies | technologies |
ürün | products |
çözüm | solutions |
maksimum | maximum |
operasyonel | operational |
farkındalık | awareness |
akıllı | smarter |
karar | decision |
gerçek | real |
verileri | data |
teknolojiyi | technology |
TR Sebzeli köfte seçmenin ise birçok nedeni var: Merak (% 75) önemli bir rol oynuyor, öte yandan hayvan refahı (% 48), daha iyi lezzet (% 43) ve iklim koruma sebepleri (% 41) konusunda farkındalık.
EN There are many reasons for choosing a veggie meatball: Curiosity (75 %) plays a big role, but also animal welfare (48 %), a better taste (43 %) and climate protection considerations (41 %).
Turks | Engels |
---|---|
rol | role |
hayvan | animal |
iklim | climate |
koruma | protection |
TR Ücretli hosting planları size daha fazla seçenek, daha fazla bant genişliği, depolama ve işlem gücü sağlayarak sitenizi daha fazla ziyaretçi, trafik ve veri işlemeye hazırlar.
EN On the other hand, paid hosting plans give you more features, such as a free custom domain, higher bandwidth, and stronger processing power, preparing your website to handle more traffic and data.
TR Çocukların ayrımcılığa uğramadan toplumda var olma ve yaşam hakları için “BU İŞ ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL!” adıyla başlatılan imza kampanyası ile farkındalık yarattık
EN We raised awareness with our «THIS IS NO KID’S PLAY!» campaign, the aim of which was to defend children’s rights against discrimination
Turks | Engels |
---|---|
hakları | rights |
kampanyası | campaign |
farkındalık | awareness |
TR “Bu İş Çocuk Oyuncağı Değil” sloganıyla yürüttüğümüz kampanyayla çocuk işçilerle ilgili kamuoyunda farkındalık yaratmayı ve ilgili mercileri sorumluluk almaya teşvik etmeyi hedefliyoruz.
EN We aim to create awareness on the issue of child labour and encourage all authorities and stakeholders to act upon it.
Turks | Engels |
---|---|
çocuk | child |
farkındalık | awareness |
ve | and |
teşvik | encourage |
TR Yeux?ta (Fransızcada göz), öncelikli odağımız, dünya genelinde göz bakımı ve göz sağlığı konusunda farkındalık yaratmaktır
EN At Yeux (French for eyes), our primary focus is to bring awareness to eye care and eye health across the globe
Turks | Engels |
---|---|
göz | eye |
dünya | globe |
bakımı | care |
ve | and |
sağlığı | health |
farkındalık | awareness |
TR Temel hak ve hizmetlerle ilgili bilgilendirme ve farkındalık oturumları düzenleme.
EN Information and awareness-raising sessions on basic rights and services.
Turks | Engels |
---|---|
temel | basic |
ve | and |
bilgilendirme | information |
farkındalık | awareness |
TR Proje kapsamında düzenlediğimiz bilgilendirme ve farkındalık oturumlarında, mültecilere erişebilmek için topluluk içi gönüllülerden destek alıyoruz.
EN Community member volunteers support us in reaching refugees for the information and awareness raising sessions we organize in the scope of the project.
Turks | Engels |
---|---|
proje | project |
kapsamında | in the scope of |
bilgilendirme | information |
farkındalık | awareness |
topluluk | community |
destek | support |
TR Proje kapsamında düzenlediğimiz bilgilendirme ve farkındalık oturumlarında, mültecilere erişebilmek için topluluk içi gönüllülerden destek alıyoruz.
EN Community member volunteers support us in reaching refugees for the information and awareness raising sessions we organize in the scope of the project.
Turks | Engels |
---|---|
proje | project |
kapsamında | in the scope of |
bilgilendirme | information |
farkındalık | awareness |
topluluk | community |
destek | support |
TR Çocuk İstismarı Konusunda Farkındalık Artırıyoruz Ulusal Zirve
EN Experience Sharing Workshop with Ufuk Aydın: The Museum of Sky Heroes and the Revolution of Dignity - Maidan
Turks | Engels |
---|---|
konusunda | with |
TR Bu çizgileri belirlemek, bir öz-farkındalık pratiğidir, bağımlılık deneyimimize dil koymaktır
EN Setting these lines are a practice in self-awareness, of putting language to our experience of addiction
Turks | Engels |
---|---|
bağımlılık | addiction |
dil | language |
TR Ayrıca internetle uyuşturduğum ve kaçtığım tüm temel sorunlara farkındalık getirmeye başlayabildim - çocuklukta istismar, boşanmış ebeveynler, sosyal kaygı, depresyon, başarısızlık korkusu, terk edilme ve reddedilme korkusu
EN I also was able to start bringing awareness to all the underlying issues that I?d been numbing and escaping from with the internet – childhood abuse, divorced parents, social anxiety, depression, fear of failure, fear of abandonment and rejection
Turks | Engels |
---|---|
ayrıca | also |
ve | and |
farkındalık | awareness |
ebeveynler | parents |
sosyal | social |
TR Çocukların ayrımcılığa uğramadan toplumda var olma ve yaşam hakları için “BU İŞ ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL!” adıyla başlatılan imza kampanyası ile farkındalık yarattık
EN We raised awareness with our «THIS IS NO KID’S PLAY!» campaign, the aim of which was to defend children’s rights against discrimination
Turks | Engels |
---|---|
hakları | rights |
kampanyası | campaign |
farkındalık | awareness |
TR “Bu İş Çocuk Oyuncağı Değil” sloganıyla yürüttüğümüz kampanyayla çocuk işçilerle ilgili kamuoyunda farkındalık yaratmayı ve ilgili mercileri sorumluluk almaya teşvik etmeyi hedefliyoruz.
EN We aim to create awareness on the issue of child labour and encourage all authorities and stakeholders to act upon it.
Turks | Engels |
---|---|
çocuk | child |
farkındalık | awareness |
ve | and |
teşvik | encourage |
TR Ekiplerimiz arasında yükseltilen farkındalık ve geliştirilmiş uzmanlık
EN Increased awareness and improved expertise among our teams
Turks | Engels |
---|---|
farkındalık | awareness |
geliştirilmiş | improved |
uzmanlık | expertise |
TR Odanızın gizliliği içinde egzersiz rejiminizi sürdürün ve Swiss farkındalık podcast’lerimiz veya Zindelik setimiz ile günün stresinden uzaklaşın
EN Maintain your fitness regime in the privacy of your room and escape the stresses of the day with our Swiss mindfulness podcasts or Vitality kit
Turks | Engels |
---|---|
gizliliği | privacy |
egzersiz | fitness |
veya | or |
günü | day |
TR Bulaşıcı hastalıkların ve mikropların yayılması, Türkiye, Urfa?daki Suriyelilerin karşılaştığı temel zorluklardan ve WATAN?ı, bilgi desteği sağlamak için bölgeye bir farkındalık ekibi göndermeye teşvik eden etkenlerden biridir.
EN Many camps in northwestern Syria have been experiencing a deterioration in general health and well-being, and the need to address general health has become urgent, so a large project was launched based on increasing the
Turks | Engels |
---|---|
temel | based |
TR Gönüllü Oklu olarak toplumda aktif yurttaş katılımını arttırmak amacıyla “Farkındalık Seminerleri”…
EN We are looking for a team member to work with, produce and execute projects with young…
TR Araştırma ile farkındalık ve gündem oluşturma çalışmalarını desteklemek ve bu alanda çalışan…
EN Partnership aims to inspire Turkish young people to join the fight against inequality and climate…
TR Bu amaçla medyaya yönelik gerçekleştirilen atölye ve farkındalık arttırıcı kampanya çalışmalarının sonuç raporunu sizlerle payalaşıyoruz.
EN For this purpose, we share with you the final report of the workshops and awareness-raising campaigns for the media.
Turks | Engels |
---|---|
bu | this |
yönelik | for |
ve | and |
farkındalık | awareness |
raporunu | report |
ın | of |
TR Hak ve hizmetler konusunda düzenlenen yaklaşık 900 bilgilendirme ve farkındalık...
EN In 2017, Support to Life Hubs delivered Individual...
Turks | Engels |
---|---|
hizmetler | support |
TR 12.8. 2030’a kadar her yerde herkesin sürdürülebilir kalkınmayla ilgili bilgi ve farkındalık edinmesinin ve doğayla uyum içinde bir yaşam sürmesinin güvence altına alınması
EN 12.8. By 2030, ensure that people everywhere have the relevant information and awareness for sustainable development and lifestyles in harmony with nature
Turks | Engels |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
ilgili | relevant |
bilgi | information |
farkındalık | awareness |
TR 13.3. İklim değişikliği azaltım, iklim değişikliğine uyum, etkinin azaltılması ve erken uyarı konularında eğitimin, farkındalık yaratmanın ve insani ve kurumsal kapasitenin geliştirilmesi
EN 13.3. Improve education, awareness-raising and human and institutional capacity on climate change mitigation, adaptation, impact reduction and early warning
Turks | Engels |
---|---|
değişikliği | change |
iklim | climate |
ve | and |
erken | early |
uyarı | warning |
farkındalık | awareness |
kurumsal | institutional |
TR Grup genelinde hayata geçirilen enerji verimliliği projeleri ve farkındalık çalışmaları sonucunda enerji yoğunluklarını azaltıyor ve yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiyoruz.
EN As a result of energy efficiency projects and awareness-raising activities implemented throughout the Group, we reduce energy intensities and generate electricity from renewable energy sources.
Turks | Engels |
---|---|
verimliliği | efficiency |
projeleri | projects |
ve | and |
farkındalık | awareness |
çalışmaları | activities |
yenilenebilir | renewable |
ın | of |
TR Bu yılki temayı eşitlik olarak belirleyerek toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik çocuklarda farkındalık yaratmayı amaçlayan Kibar Holding, yarışma kapsamında 10 bini aşkın çocuğa ulaştı.
EN Kibar Holding aimed at raising awareness on gender mainstreaming among children by determining the annual theme as equality and reached to more than 10 thousand children in scope of this contest.
Turks | Engels |
---|---|
bu | this |
cinsiyet | gender |
farkındalık | awareness |
holding | holding |
TR Zebra’nın Şimdi Bilin (Know It Now) hizmeti, kullanıcıya ihtiyaç anında bağlamsal farkındalık sunmak adına bir uygulamanın belirli noktalarına göre tasarlanmış küçük, kişiselleştirilmiş eğitim videoları sunar.
EN Zebra’s Know It Now service offers bite-size, tailored learning videos mapped to specific points of an application to provide contextual awareness to the user in the moment of need.
Turks | Engels |
---|---|
it | it |
hizmeti | service |
farkındalık | awareness |
belirli | specific |
eğitim | learning |
videoları | videos |
sunar | offers |
TR Türkiye’de Diş Hekimlerinin Bifosfonatlar Konusundaki Farkındalık Ve Bilgilerinin Değerlendirilmesi
EN The Evaluation of Dentists’ Awareness and Knowledge in Turkey Regarding Bisphosphonates
Turks | Engels |
---|---|
türkiye | turkey |
farkındalık | awareness |
ve | and |
TR Çocukların ayrımcılığa uğramadan toplumda var olma ve yaşam hakları için “BU İŞ ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL!” adıyla başlatılan imza kampanyası ile farkındalık yarattık
EN We raised awareness with our «THIS IS NO KID’S PLAY!» campaign, the aim of which was to defend children’s rights against discrimination
Turks | Engels |
---|---|
hakları | rights |
kampanyası | campaign |
farkındalık | awareness |
TR “Bu İş Çocuk Oyuncağı Değil” sloganıyla yürüttüğümüz kampanyayla çocuk işçilerle ilgili kamuoyunda farkındalık yaratmayı ve ilgili mercileri sorumluluk almaya teşvik etmeyi hedefliyoruz.
EN We aim to create awareness on the issue of child labour and encourage all authorities and stakeholders to act upon it.
Turks | Engels |
---|---|
çocuk | child |
farkındalık | awareness |
ve | and |
teşvik | encourage |
TR Çocukların ayrımcılığa uğramadan toplumda var olma ve yaşam hakları için “BU İŞ ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL!” adıyla başlatılan imza kampanyası ile farkındalık yarattık
EN We raised awareness with our «THIS IS NO KID’S PLAY!» campaign, the aim of which was to defend children’s rights against discrimination
Turks | Engels |
---|---|
hakları | rights |
kampanyası | campaign |
farkındalık | awareness |
TR “Bu İş Çocuk Oyuncağı Değil” sloganıyla yürüttüğümüz kampanyayla çocuk işçilerle ilgili kamuoyunda farkındalık yaratmayı ve ilgili mercileri sorumluluk almaya teşvik etmeyi hedefliyoruz.
EN We aim to create awareness on the issue of child labour and encourage all authorities and stakeholders to act upon it.
Turks | Engels |
---|---|
çocuk | child |
farkındalık | awareness |
ve | and |
teşvik | encourage |
TR Proje kapsamında düzenlediğimiz bilgilendirme ve farkındalık oturumlarında, mültecilere erişebilmek için topluluk içi gönüllülerden destek alıyoruz.
EN Community member volunteers support us in reaching refugees for the information and awareness raising sessions we organize in the scope of the project.
Turks | Engels |
---|---|
proje | project |
kapsamında | in the scope of |
bilgilendirme | information |
farkındalık | awareness |
topluluk | community |
destek | support |
TR Toplumda aktif yurttaş katılımını arttırmak amacıyla “Farkındalık Seminerleri” düzenleyen Gönüllü…
EN Within the scope of the project prepared by the Memory Center Berlin and the IPS Communication…
Turks | Engels |
---|---|
ın | of |
TR Bu amaçla medyaya yönelik gerçekleştirilen atölye ve farkındalık arttırıcı kampanya çalışmalarının sonuç raporunu sizlerle payalaşıyoruz.
EN For this purpose, we share with you the final report of the workshops and awareness-raising campaigns for the media.
Turks | Engels |
---|---|
bu | this |
yönelik | for |
ve | and |
farkındalık | awareness |
raporunu | report |
ın | of |
TR Zebra’nın Şimdi Bilin (Know It Now) hizmeti, kullanıcıya ihtiyaç anında bağlamsal farkındalık sunmak adına bir uygulamanın belirli noktalarına göre tasarlanmış küçük, kişiselleştirilmiş eğitim videoları sunar.
EN Zebra’s Know It Now service offers bite-size, tailored learning videos mapped to specific points of an application to provide contextual awareness to the user in the moment of need.
Turks | Engels |
---|---|
it | it |
hizmeti | service |
farkındalık | awareness |
belirli | specific |
eğitim | learning |
videoları | videos |
sunar | offers |
TR Ekiplerimiz arasında yükseltilen farkındalık ve geliştirilmiş uzmanlık
EN Increased awareness and improved expertise among our teams
Turks | Engels |
---|---|
farkındalık | awareness |
geliştirilmiş | improved |
uzmanlık | expertise |
TR Elde ettikleri veriler, farkındalık yaratma ve karşı önlemler alma konusunda sivil topluma, medyaya ve siyasete yardımcı oluyor.
EN Its findings help civil society, the media and politicians to educate and inform people and to initiate countermeasures.
Turks | Engels |
---|---|
ve | and |
sivil | civil |
TR İklim değişikliği ve su: Sanatla gelen farkındalık
EN Water and climate change: raising awareness with art
Turks | Engels |
---|---|
değişikliği | change |
ve | and |
su | water |
gelen | with |
farkındalık | awareness |
TR 2006 yılında Hamburg’da kurulmuş, kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Viva con Agua, sanat, müzik ve spor alanlarındaki projeleriyle temel sıhhi altyapıya erişim için dünya çapında farkındalık yaratıyor.
EN It supports access to basic sanitation with art, music and sports projects worldwide.
Turks | Engels |
---|---|
sanat | art |
müzik | music |
spor | sports |
temel | basic |
erişim | access |
TR Türkiye ülkesinde Motosiklet Farkındalık Gezisi grupları | Meetup
EN Motorcycle Awareness Ride groups in Australia | Meetup
Turks | Engels |
---|---|
ülkesinde | in |
farkındalık | awareness |
grupları | groups |
meetup | meetup |
TR Dünya genelindeki Motosiklet Farkındalık Gezisi Meetup gruplarında olup bitenleri öğrenin ve yakınınızdakilerle buluşmaya başlayın.
EN Find out what's happening in Motorcycle Awareness Ride Meetup groups around the world and start meeting up with the ones near you.
Turks | Engels |
---|---|
dünya | world |
genelindeki | in |
farkındalık | awareness |
olup | up |
öğrenin | find out |
ve | and |
başlayın | start |
grupları | groups |
TR Türkiye ülkesinde Farkındalık grupları | Meetup
EN Mindfulness groups in Australia | Meetup
Turks | Engels |
---|---|
ülkesinde | in |
grupları | groups |
meetup | meetup |
TR Dünya genelindeki Farkındalık Meetup gruplarında olup bitenleri öğrenin ve yakınınızdakilerle buluşmaya başlayın.
EN Find out what's happening in Mindfulness Meetup groups around the world and start meeting up with the ones near you.
Turks | Engels |
---|---|
dünya | world |
genelindeki | in |
olup | up |
öğrenin | find out |
ve | and |
başlayın | start |
grupları | groups |
TR Türkiye ülkesinde Farkındalık Temelli Meditasyon grupları | Meetup
EN Mindfulness Meditation groups in Australia | Meetup
Turks | Engels |
---|---|
ülkesinde | in |
meditasyon | meditation |
grupları | groups |
meetup | meetup |
TR Dünya genelindeki Farkındalık Temelli Meditasyon Meetup gruplarında olup bitenleri öğrenin ve yakınınızdakilerle buluşmaya başlayın.
EN Find out what's happening in Mindfulness Meditation Meetup groups around the world and start meeting up with the ones near you.
Turks | Engels |
---|---|
dünya | world |
genelindeki | in |
meditasyon | meditation |
olup | up |
öğrenin | find out |
ve | and |
başlayın | start |
grupları | groups |
Wys 50 van 50 vertalings