EN Treat the same blemish up to 4 times within one treatment, or move the device to another blemish you wish to treat.
EN Treat the same blemish up to 4 times within one treatment, or move the device to another blemish you wish to treat.
TR Bir tedavide aynı lekeyi 4 defaya kadar tedavi edin veya cihazı tedavi etmek istediğiniz başka bir lekeye taşıyın.
Engels | Turks |
---|---|
treatment | tedavi |
device | cihaz |
or | veya |
same | bir |
the | aynı |
EN Treat yourself with accommodation in one of our luxurious suites or villas.
TR Lüks süit veya villalarımızın birinde kendinize bir konaklama iyiliği yapın.
Engels | Turks |
---|---|
accommodation | konaklama |
luxurious | lüks |
suites | süit |
in one | birinde |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself or someone special to the warmest of welcomes, richest experiences and fondest memories with a Raffles gift card
TR Bir Raffles hediye kartı ile kendinizi veya özel birini en sıcak ağırlama, en zengin deneyim ve en özel hatıralar ile ödüllendirin
Engels | Turks |
---|---|
raffles | raffles |
gift | hediye |
and | ve |
or | veya |
yourself | bir |
EN Live It Well. Treat yourself to an indulgent meal at Swissotel.
TR İyi Yaşayın. Swissotel’de kendinize şımartıcı bir yemek ziyafeti verin.
Engels | Turks |
---|---|
meal | yemek |
yourself | bir |
EN Treat yourself with accommodation in one of our luxurious suites or villas.
TR Lüks süit veya villalarımızın birinde kendinize bir konaklama iyiliği yapın.
Engels | Turks |
---|---|
accommodation | konaklama |
luxurious | lüks |
suites | süit |
in one | birinde |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself or someone special to the warmest of welcomes, richest experiences and fondest memories with a Raffles gift card
TR Bir Raffles hediye kartı ile kendinizi veya özel birini en sıcak ağırlama, en zengin deneyim ve en özel hatıralar ile ödüllendirin
Engels | Turks |
---|---|
raffles | raffles |
gift | hediye |
and | ve |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself with accommodation in one of our luxurious suites or villas.
TR Lüks süit veya villalarımızın birinde kendinize bir konaklama iyiliği yapın.
Engels | Turks |
---|---|
accommodation | konaklama |
luxurious | lüks |
suites | süit |
in one | birinde |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself or someone special to the warmest of welcomes, richest experiences and fondest memories with a Raffles gift card
TR Bir Raffles hediye kartı ile kendinizi veya özel birini en sıcak ağırlama, en zengin deneyim ve en özel hatıralar ile ödüllendirin
Engels | Turks |
---|---|
raffles | raffles |
gift | hediye |
and | ve |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself with accommodation in one of our luxurious suites or villas.
TR Lüks süit veya villalarımızın birinde kendinize bir konaklama iyiliği yapın.
Engels | Turks |
---|---|
accommodation | konaklama |
luxurious | lüks |
suites | süit |
in one | birinde |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself or someone special to the warmest of welcomes, richest experiences and fondest memories with a Raffles gift card
TR Bir Raffles hediye kartı ile kendinizi veya özel birini en sıcak ağırlama, en zengin deneyim ve en özel hatıralar ile ödüllendirin
Engels | Turks |
---|---|
raffles | raffles |
gift | hediye |
and | ve |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself with accommodation in one of our luxurious suites or villas.
TR Lüks süit veya villalarımızın birinde kendinize bir konaklama iyiliği yapın.
Engels | Turks |
---|---|
accommodation | konaklama |
luxurious | lüks |
suites | süit |
in one | birinde |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself or someone special to the warmest of welcomes, richest experiences and fondest memories with a Raffles gift card
TR Bir Raffles hediye kartı ile kendinizi veya özel birini en sıcak ağırlama, en zengin deneyim ve en özel hatıralar ile ödüllendirin
Engels | Turks |
---|---|
raffles | raffles |
gift | hediye |
and | ve |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself with accommodation in one of our luxurious suites or villas.
TR Lüks süit veya villalarımızın birinde kendinize bir konaklama iyiliği yapın.
Engels | Turks |
---|---|
accommodation | konaklama |
luxurious | lüks |
suites | süit |
in one | birinde |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself or someone special to the warmest of welcomes, richest experiences and fondest memories with a Raffles gift card
TR Bir Raffles hediye kartı ile kendinizi veya özel birini en sıcak ağırlama, en zengin deneyim ve en özel hatıralar ile ödüllendirin
Engels | Turks |
---|---|
raffles | raffles |
gift | hediye |
and | ve |
or | veya |
yourself | bir |
EN Treat yourself to indulgent high teas and bespoke cocktails whilst the view enchants.
TR Manzaranın keyfini çıkarırken kaliteli çaylar ve benzersiz kokteyllerle kendinizi şımartın.
Engels | Turks |
---|---|
and | ve |
EN As an Amway Business Owner you are in business for yourself, but not by yourself
TR Bir Amway Serbest Girişimcisi olarak kendi işinizdesiniz, fakat kendi başınıza değilsiniz
Engels | Turks |
---|---|
amway | amway |
business | iş |
yourself | bir |
but | fakat |
EN Treat someone special to an unforgettable moment.
TR Özel birine unutulmaz bir an yaşatın.
Engels | Turks |
---|---|
unforgettable | unutulmaz |
moment | an |
someone | bir |
to | birine |
EN “Got it, love it, super stoked. Just did a simple RAM and SSD upgrade for my computer. Tools were a treat and are high quality.”
TR “Anladım, bayıldım, çok memnunum. Sadece bilgisayarım için basit bir RAM ve SSD yükseltmesi yaptım. Araçlar harika ve çok kaliteliydi.”
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
EN Once deployed, AWS Lambda will treat an image as immutable
TR AWS Lambda, bir defa dağıtıldıktan sonra görüntüyü değiştirilemez olarak görecektir
Engels | Turks |
---|---|
aws | aws |
lambda | lambda |
image | görüntü |
once | sonra |
an | bir |
as | olarak |
EN It's how we choose to treat, and respect, our customers on a daily basis
TR Müşterilerimize günlük olarak bu şekilde davranmayı ve saygı göstermeyi seçiyoruz
Engels | Turks |
---|---|
daily | günlük |
our customers | müşterilerimize |
respect | saygı |
we choose | seçiyoruz |
its | bu |
and | ve |
to | olarak |
EN Christmas is a time to get together and to treat those we love. We look forward to welcoming you during this wonderful time!
TR Dünyaca ünlü Willow Stream Spa, avantajlı masaj paketleri ile sizleri bekliyor.
Engels | Turks |
---|---|
you | sizleri |
EN The end of the year is a time to get together and to treat those we love. We look forward to welcoming you during this wonderful time!
TR Benzersiz caz performansı ve muhteşem lezzetlerle renklenen Jazz Brunch her Pazar Stations’ta!
Engels | Turks |
---|---|
and | ve |
a | benzersiz |
to | her |
EN Treat someone special to an unforgettable moment.
TR Özel birine unutulmaz bir an yaşatın.
Engels | Turks |
---|---|
unforgettable | unutulmaz |
moment | an |
someone | bir |
to | birine |
EN If you want to give someone something really special, treat them to some moments of quality at Swissotel.
TR Birisine gerçekten özel bir hediye vermek istiyorsanız, onlara Swissotel'deki kaliteli anları yaşatın.
Engels | Turks |
---|---|
really | gerçekten |
quality | kaliteli |
if you want | istiyorsanız |
moments | anları |
them | onlara |
something | ya |
someone | bir |
of | özel |
EN Its mission is to treat everyone as they wish to be treated and remain true to the company’s Swiss heritage
TR Misyonu, herkesin hizmet beklentilerini karşılamak ve şirketin İsviçre mirasına sadık kalmaktır
Engels | Turks |
---|---|
mission | misyonu |
everyone | herkesin |
heritage | miras |
and | ve |
EN Seeking a drug to treat COVID-19
TR COVID-19’a karşı ilaç geliştirme
Engels | Turks |
---|---|
a | a |
to | karşı |
drug | ilaç |
EN Their objective is to obtain findings that will help in developing a drug to treat COVID-19.
TR Amaç, COVID-19‘a karşı bir ilacın geliştirilmesinde işe yarayabilecek ipuçları sağlamak.
Engels | Turks |
---|---|
to | sağlamak |
a | bir |
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
EN Make sure both BEAR™ and your face are clean and dry, with no remaining residue. Then apply a thin layer of SERUM SÉRUM SERUM evenly across all areas of the face/neck you wish to treat.
TR Hem BEAR™ cihazınızın hem yüzünüzün temiz ve kuru olduğundan, kalıntı kalmadığından emin olun. Ardından bakım için yüzünüz ve boynunuza ince bir tabaka SERUM SÉRUM SERUM uygulayın.
EN Treat your face to a gentle foaming cleanser that will make your skin look naturally radiant!
TR Cildinizin daha doğal ve parlak görünmesini sağlayan yumuşacık bir temizleme köpüğü ile yüzünüzü şımartın!
Engels | Turks |
---|---|
face | yüz |
naturally | doğal |
your | ve |
a | bir |
EN The only way to treat acne before a breakout
TR Akneyi patlamadan önce tedavi etmenin tek yolu
Engels | Turks |
---|---|
way | yolu |
EN ESPADA™ is an FDA-cleared medical device clinically proven to quickly & effectively treat acne-prone skin
TR ESPADA™, sivilceye yatkın cildin hızlı ve etkili bir şekilde tedavisi için kullanılan, klinik olarak kanıtlanmış FDA izinleri alınmış bir tıbbi cihazdır
EN Clinically proven to treat & heal acne-prone skin. 75% of users report visible results from the very first use.*
TR Klinik tarafından onaylanmış akneye yatkın cilt tedavisi. Kullanıcıların %75’i ilk kullanımda gözle görülür sonuç aldığını belirtti.*
Engels | Turks |
---|---|
skin | cilt |
results | sonuç |
first | ilk |
users | kullanıcılar |
EN When you provide your Content to us, we know that you trust us that we will treat it right
TR İçeriğinizi bize sağladığınızda, ona doğru şekilde davranacağımız konusunda bize güvendiğinizi biliyoruz
Engels | Turks |
---|---|
we know | biliyoruz |
us | bize |
to | konusunda |
that | şekilde |
EN Confidentiality Mobiroller will treat your Content as confidential and only use it and announce it according to these Terms (including our privacy policies)
TR Gizlilik Mobiroller, İçeriğinizi gizli tutacak ve yalnızca bu Koşullara (gizlilik politikalarımız dahil) göre kullanacak ve açıklayacaktır
Engels | Turks |
---|---|
mobiroller | mobiroller |
confidential | gizli |
policies | politikalar |
including | dahil |
privacy | gizlilik |
these | bu |
and | ve |
EN Treat someone special to an unforgettable moment.
TR Özel birine unutulmaz bir an yaşatın.
Engels | Turks |
---|---|
unforgettable | unutulmaz |
moment | an |
someone | bir |
to | birine |
EN Once deployed, AWS Lambda will treat an image as immutable
TR AWS Lambda, bir defa dağıtıldıktan sonra görüntüyü değiştirilemez olarak görecektir
Engels | Turks |
---|---|
aws | aws |
lambda | lambda |
image | görüntü |
once | sonra |
an | bir |
as | olarak |
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
EN Treat mom to a special Mother’s Day celebration all the month of May.
TR Zengin bir kahvaltı ve enfes bir akşam yemeğinden, muhteşem bir Spa deneyimine kadar, Fairmont Quasar Istanbul’da olağanüstü bir konaklamanın tadını çıkarın.
Engels | Turks |
---|---|
all | spa |
a | bir |
to | kadar |
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
EN Treat mom to a special Mother’s Day celebration all the month of May.
TR Zengin bir kahvaltı ve enfes bir akşam yemeğinden, muhteşem bir Spa deneyimine kadar, Fairmont Quasar Istanbul’da olağanüstü bir konaklamanın tadını çıkarın.
Engels | Turks |
---|---|
all | spa |
a | bir |
to | kadar |
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
EN Treat mom to a special Mother’s Day celebration all the month of May.
TR Zengin bir kahvaltı ve enfes bir akşam yemeğinden, muhteşem bir Spa deneyimine kadar, Fairmont Quasar Istanbul’da olağanüstü bir konaklamanın tadını çıkarın.
Engels | Turks |
---|---|
all | spa |
a | bir |
to | kadar |
EN Treat mom to a special Mother’s Day celebration all the month of May.
TR Zengin bir kahvaltı ve enfes bir akşam yemeğinden, muhteşem bir Spa deneyimine kadar, Fairmont Quasar Istanbul’da olağanüstü bir konaklamanın tadını çıkarın.
Engels | Turks |
---|---|
all | spa |
a | bir |
to | kadar |
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
EN Treat mom to a special Mother’s Day celebration all the month of May.
TR Zengin bir kahvaltı ve enfes bir akşam yemeğinden, muhteşem bir Spa deneyimine kadar, Fairmont Quasar Istanbul’da olağanüstü bir konaklamanın tadını çıkarın.
Engels | Turks |
---|---|
all | spa |
a | bir |
to | kadar |
EN Treat attendees to healthy snacks, a customized menu for working lunches or a celebratory social hour
TR Katılımcılara, sağlıklı atıştırmalıklar, iş öğle yemekleri için kişiselleştirilmiş menüler veya kutlama için sosyal saat ikram edin
Engels | Turks |
---|---|
attendees | katılımcı |
snacks | atıştırmalıklar |
social | sosyal |
healthy | sağlıklı |
customized | kişiselleştirilmiş |
menu | menü |
or | veya |
a | saat |
Wys 50 van 50 vertalings