EN All issues found are divided into three groups, depending on their severity: errors, warnings, and notices. We’ll also take into account the frequency of detected issues, and show you what needs immediate attention.
EN All issues found are divided into three groups, depending on their severity: errors, warnings, and notices. We’ll also take into account the frequency of detected issues, and show you what needs immediate attention.
TR Bulunan tüm sorunlar önemine göre üçe ayrıldı: hatalar, uyarılar ve bildirimler. Ayrıca tespit edilen sorunların sıklığını da dikkate alacağız ve neyin derhal ilgilenilmesi gerektiğini göstereceğiz.
Engels | Turks |
---|---|
errors | hatalar |
notices | bildirimler |
of | ın |
immediate | derhal |
all | tüm |
depending | göre |
are | bulunan |
and | ve |
what | neyin |
issues | sorunları |
EN The Arctis Pro’s onboard equalizer lets you tweak each frequency via the OLED screen to craft your perfect sound on the fly with no software required
TR Arctis Pro’nun tümleşik ekolayzeri, mükemmel sesi anında hiçbir yazılım gerektirmeden oluşturmak için OLED ekranı üzerinden her frekansla oynamanıza izin verir
Engels | Turks |
---|---|
oled | oled |
screen | ekran |
no | hiçbir |
software | yazılım |
arctis | arctis |
perfect | mükemmel |
the | oluşturmak |
EN Considering parameters such as content type, sharing frequency, profile photo, bio, and texts that introduce new content will help you get far in a short amount of time.
TR İçerik türü, paylaşım sıklığı, profil fotoğrafı, biyografisi, içerik tanıtım yazıları vs gibi parametreler size kısa sürede çok fazla yol aldıracaktır.
Engels | Turks |
---|---|
content | içerik |
sharing | paylaşım |
profile | profil |
photo | fotoğraf |
short | kısa |
time | sürede |
you | size |
type | tür |
as | gibi |
and | çok |
EN Publish relevant content while determining the correct tweeting frequency!
TR Paylaşım sıklığınızı doğru belirleyerek ilgili içerikler yayınlayın!
Engels | Turks |
---|---|
publish | yayınlayın |
relevant | ilgili |
correct | doğru |
EN Factors such as the type, content, time, and frequency of your posts are all critically important issues for anyone consuming your content
TR Bu paylaşımlarınızın türü, içeriği, paylaşılma zamanı ve sıklığı gibi faktörlerin her biri, bu içeriği tüketen herkes için en önemli konulardır
Engels | Turks |
---|---|
content | içeriği |
time | zaman |
anyone | herkes |
important | önemli |
for | için |
type | tür |
and | ve |
such | bu |
EN The GameDAC’s onboard 10-band equalizer lets you tweak each frequency via the OLED screen to craft your perfect sound on the fly with no software required.
TR GameDAC’in tümleşik 10 bantlı ekolayzeri, mükemmel sesi anında hiçbir yazılım gerektirmeden oluşturmak için OLED ekranı üzerinden her frekansla oynamanıza izin verir.
Engels | Turks |
---|---|
oled | oled |
screen | ekran |
no | hiçbir |
software | yazılım |
perfect | mükemmel |
the | oluşturmak |
EN Frequency rates of fatal and non-fatal occupational injuries, by sex and migrant status 8.8.2
TR Cinsiyet ve göçmen durumuna göre, ölümcül ve ölümcül olmayan iş kazalarının sıklık oranları 8.8.2
Engels | Turks |
---|---|
and | ve |
by | göre |
sex | cinsiyet |
of | nın |
EN Security risks are real, and attacks are increasing in frequency
TR Güvenlik riskleri ortada ve saldırıların sıklığı artmakta
Engels | Turks |
---|---|
security | güvenlik |
risks | riskleri |
and | ve |
EN It connects via USB to a Windows computer, which runs Zebra's UWB Wand Application Software, and configures UWB Tags using a Low Frequency channel.
TR USB üzerinden, Zebra''nın UWB Wand Uygulama Yazılımı'nı çalıştıran ve UWB Etiketleri Düşük Frekanslı bir kanal kullanarak yapılandıran bir Windows bilgisayarına bağlanır.
Engels | Turks |
---|---|
usb | usb |
windows | windows |
computer | bilgisayar |
uwb | uwb |
tags | etiketleri |
low | düşük |
channel | kanal |
and | ve |
a | bir |
software | yazılımını |
using | kullanarak |
application | uygulama |
EN With the frequency set by you, your inner circle gatherings now provide a greater a level of support and organisation that will propel your project and players to new heights.
TR Profesyonel oyundaki menajerlerden alınmış gerçek içgörülere dayanan bu yeni bileşen, projenizi ve oyuncularınızı yükseklere taşıyacak gelişmiş bir organizasyonel destek seviyesi sağlar.
Engels | Turks |
---|---|
provide | sağlar |
level | seviyesi |
support | destek |
players | oyuncular |
your project | projenizi |
new | yeni |
now | bu |
that | gerçek |
a | bir |
and | ve |
EN With Synchronization, no need to update your playlists on each music service. Set frequency and sync method and you are ready to go ! Learn more
TR Senkronizasyon ile her müzik hizmetindeki çalma listelerinizi güncellemenize gerek yok. Sadece senkronizasyon sıklığını ve yöntemini ayarlamanız yeterli! Daha fazla bilgi edinin
Engels | Turks |
---|---|
need | gerek |
music | müzik |
to | her |
no | yok |
EN Depending on your needs, your Syncs could have different settings. Set your Sync method, the execution frequency or randomized option. More options will be coming soon!
TR İhtiyaçlarınıza bağlı olarak, Senkronizasyonlarınızın farklı ayarları olabilir. Senkronizasyon yönteminizi ve aralığını ayarlayın veya rastgele seçeneğini etkinleştirin. Yakında daha fazla seçeneğiniz olacak!
Engels | Turks |
---|---|
settings | ayarlar |
option | seçeneğini |
soon | yakında |
your | ve |
different | farklı |
or | veya |
be | olabilir |
depending | bağlı olarak |
set | ayarlayın |
EN Once fresh & clean, flip your waterproof LUNA™ 3 for a firming massage channeling lower-frequency pulsations deeper into the skin for a lasting firming effect.
TR Cildiniz canlandıktan ve temizlendikten sonra kalıcı bir sıkılaştırıcı etki sağlayan düşük frekanslı titreşimleri cilt altına ileten sıkılaştırıcı bir masaj için suya dayanıklı LUNA™ 3'ünüzü çevirin.
EN Low-frequency pulsations help relax facial muscle tension points, smoothing the appearance of fine lines & wrinkles for a lifted appearance*
TR Düşük frekanslı titreşimler, yüz kaslarındaki gergin noktaları gevşetmeye yardımcı olur, ince çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltır*
Engels | Turks |
---|---|
facial | yüz |
of | ın |
low | düşük |
points | noktaları |
help | yardımcı |
EN Concentric silicone ridges on the back of the device channel lower-frequency pulsations deep into the skin to restore firmness and elasticity, while helping to reduce visible signs of aging.
TR Cihazın arkasındaki silikon eşmerkezli çizgiler, düşük frekanslı titreşimleri cildin derinliklerine ileterek sıkılığı ve esnekliği geri kazandırır ve yaşlanmanın gözle görülür belirtilerini azaltmaya yardımcı olur.
Engels | Turks |
---|---|
silicone | silikon |
of | ın |
helping | yardımcı olur |
reduce | azaltmaya |
lower | düşük |
device | cihaz |
and | ve |
to | geri |
EN Low-frequency massage improves skin's microcirculation to help eliminate toxins & ease facial tension - resulting in a smoother, softer, more glowing complexion
TR Düşük frekanslı masaj, toksinlerin atılmasına ve yüzdeki gerginliğin hafifletilmesine yardımcı olmak için cildin mikro dolaşımını iyileştirir - daha pürüzsüz, daha yumuşak ve daha parlak bir cilt sağlar.
Engels | Turks |
---|---|
massage | masaj |
low | düşük |
help | yardımcı |
ease | sağlar |
to | için |
more | daha |
EN Our signature transdermal pulsations channel a low-frequency massage deep below the skin surface, to stimulate blood flow and restore firmness & elasticity, helping to reduce visible signs of aging.
TR Özel transdermal titreşimlerimiz; kan akışını uyarmak, sıkılığı ve esnekliği geri kazandırmak için cilt yüzeyinin derinliklerine düşük frekanslı masaj yapar. Gözle görülür yaşlanma belirtilerini azaltmaya yardımcı olur.
Engels | Turks |
---|---|
massage | masaj |
skin | cilt |
blood | kan |
helping | yardımcı olur |
reduce | azaltmaya |
low | düşük |
a | yardımcı |
flow | akışını |
of | in |
and | ve |
to | geri |
below | için |
EN Gentle, low-frequency pulsations and red LED work together to enhance elasticity and leave skin looking firm and lifted.
TR Yumuşak, düşük frekanslı titreşimler ve kırmızı LED esnekliği artırmak ve cildin daha sıkı görünümünü sağlamak için birlikte çalışır.
Engels | Turks |
---|---|
led | led |
low | düşük |
work | çalışır |
and | ve |
red | kırmızı |
to | sağlamak |
together | için |
enhance | daha |
EN T‑Sonic™ pulsations are reduced to a low frequency, and combine with red LED light for a smoother, more supple complexion.
TR T‑Sonic™ titreşimleri alçak bir frekansa düşer ve daha pürüzsüz, daha esnek bir cilt için kırmızı LED ışık ile birleştirilir.
EN Mobile apps provide the highest average order value, frequency of purchase and recurring customer rate.
TR Mobil uygulamalar en yüksek ortalama sipariş değerini, satın alma sıklığını ve tekrarlayan müşteri oranını sağlar.
Engels | Turks |
---|---|
mobile | mobil |
provide | sağlar |
average | ortalama |
of | ın |
and | ve |
customer | müşteri |
order | sipariş |
purchase | satın |
rate | oranı |
apps | uygulamalar |
highest | en yüksek |
EN FREQUENCY OF THE PUBLICATION ? Kıbrıs Türk Psikiyatri ve Psikoloji Dergisi
TR YAYIN SIKLIĞI ? Kıbrıs Türk Psikiyatri ve Psikoloji Dergisi
EN An evaluation of the effect on depression and anxiety levels of the frequency of providing informing to the relatives of patients treated in intensive care unit
TR Yoğun bakım ünitesinde tedavi gören hastaların yakınlarının bilgilendirilme sıklığının depresyon ve anksiyete düzeylerine etkisinin değerlendirilmesi
Engels | Turks |
---|---|
effect | etkisinin |
and | ve |
intensive | yoğun |
care | bakım |
of | nın |
EN Erratum: Frequency of occult hepatitis B and C infections in hemodialysis patients
TR Düzeltme: Hemodiyaliz hastalarında okült hepatit B ve hepatit C enfeksiyonu sıklığı
Engels | Turks |
---|---|
and | ve |
c | c |
patients | hastalar |
EN Frequency of borderline personality disorder in patients with polycystic ovary syndrome and its relation with aggression
TR Polikistik over sendromu tanılı hastalarda borderline kişilik bozukluğu görülme sıklığı ve agresyon ile ilişkisi
Engels | Turks |
---|---|
and | ve |
EN The Frequency of Rectovaginal Group B Streptococci in Third Trimester Pregnant Women and Affecting Factors
TR Son Trimester Gebelerin Rektovajinal Grup B Streptokok Koloni Sıklığı ve Etkileyen Faktörler
Engels | Turks |
---|---|
group | grup |
and | ve |
affecting | etkileyen |
factors | faktörler |
EN Frequency of metabolic syndrome in patients with osteoarthritis and affecting factors
TR OSTEOARTRİTLİ HASTALARDA METABOLİK SENDROM SIKLIĞI VE ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Engels | Turks |
---|---|
and | ve |
EN Determination of the Frequency of Low Back Pain, Affecting Factors and the Relationship between Low Back Pain and Physical Activity Level in Women aged 15-49
TR 15-49 Yaş Aralığındaki Kadınlarda Bel Ağrısı Sıklığı, Etkileyen Faktörler ve Bel Ağrısının Fiziksel Aktivite Düzeyi ile İlişkisinin Belirlenmesi
Engels | Turks |
---|---|
determination | belirlenmesi |
affecting | etkileyen |
factors | faktörler |
physical | fiziksel |
level | düzeyi |
aged | yaş |
and | ve |
the | ile |
EN Determination of the frequency of ‘Pediculus humanus capitis’ in girls at a dormitory in Ordu province
TR Ordu İlindeki Bir Kız Öğrenci Pansiyonundaki Öğrencilerde ‘Pediculus humanus capitis’ Sıklığının Belirlenmesi
Engels | Turks |
---|---|
determination | belirlenmesi |
girls | kız |
a | bir |
EN Detection of Rotavirus and Enteric Adenovirus Frequency In Children with Acute Gastroenteritis Attending to Our Hospital: A Sivas-Scale Retrospective Study
TR Hastanemize Başvuran Akut Gastroenteritli Çocuklarda Rotavirüs ve Enterik Adenovirüs Sıklığının Araştırılması: Sivas Ölçekli Retrospektif Bir Çalışma
Engels | Turks |
---|---|
acute | akut |
a | bir |
and | ve |
EN Since Lambda scales automatically, the performance remains consistently high as the event frequency increases
TR Lambda otomatik olarak ölçeklendirme yaptığı için olay sıklığı arttıkça performans da tutarlı olarak yüksek düzeyde kalır
Engels | Turks |
---|---|
lambda | lambda |
performance | performans |
high | yüksek |
event | olay |
automatically | otomatik olarak |
the | olarak |
EN Security risks are real, and attacks are increasing in frequency
TR Güvenlik riskleri ortada ve saldırıların sıklığı artmakta
Engels | Turks |
---|---|
security | güvenlik |
risks | riskleri |
and | ve |
EN It connects via USB to a Windows computer, which runs Zebra's UWB Wand Application Software, and configures UWB Tags using a Low Frequency channel.
TR USB üzerinden, Zebra''nın UWB Wand Uygulama Yazılımı'nı çalıştıran ve UWB Etiketleri Düşük Frekanslı bir kanal kullanarak yapılandıran bir Windows bilgisayarına bağlanır.
Engels | Turks |
---|---|
usb | usb |
windows | windows |
computer | bilgisayar |
uwb | uwb |
tags | etiketleri |
low | düşük |
channel | kanal |
and | ve |
a | bir |
software | yazılımını |
using | kullanarak |
application | uygulama |
EN Find frequency distributions quickly and easily and share with your team.
TR Frekans dağılımlarını hızlı ve kolay bir şekilde bulun ve ekibinizle paylaşın.
Engels | Turks |
---|---|
find | bulun |
share | paylaşın |
quickly | hızlı |
and | ve |
easily | kolay |
EN If you’re trying to visualize the frequency distribution of a piece of data, you’re likely working on a project, conducting a survey or otherwise visualizing statistics
TR Bir veri parçasının frekans dağılımını görselleştirmeye çalışıyorsanız, muhtemelen bir proje üzerinde çalışıyor, anket hazırlıyor veya istatistikleri görselleştiriyorsunuz
Engels | Turks |
---|---|
data | veri |
likely | muhtemelen |
project | proje |
survey | anket |
working | çalışıyor |
or | veya |
a | bir |
EN A histogram is a type of data visualization that demonstrates frequency within a data set
TR Histogram, bir veri seti içindeki sıklığı gösteren bir veri görselleştirme türüdür
Engels | Turks |
---|---|
histogram | histogram |
data | veri |
visualization | görselleştirme |
set | seti |
type | tür |
a | bir |
within | içindeki |
EN Histograms are always depicted as vertical bar charts, as the highest bar indicates the most often something occurs and are perfect for creating frequency distributions.
TR Histogramlar her zaman dikey çubuk grafikler olarak gösterilir, çünkü en yüksek çubuk bir şeyin en sık meydana geldiğini gösterir ve frekans dağılımları oluşturmak için mükemmeldir.
Engels | Turks |
---|---|
vertical | dikey |
charts | grafikler |
often | sık |
occurs | meydana |
and | ve |
most | en |
always | her zaman |
for | için |
highest | en yüksek |
the | oluşturmak |
EN Find your frequency distribution, add it into the Visme Graph Engine, create your chart and download your design.
TR Frekans dağılımınızı bulun, Visme Grafik Çizim Motoruna ekleyin, grafiğinizi oluşturun ve tasarımınızı indirin.
Engels | Turks |
---|---|
find | bulun |
add | ekleyin |
visme | visme |
download | indirin |
create | oluşturun |
graph | grafik |
and | ve |
design | tasarım |
EN When getting started with Visme’s histogram maker online, your first step is to gather all of your data. Make sure you’ve got your ranges for the x-axis and your frequency for the y-axis.
TR Visme?nin çevrimiçi histogram oluşturucusunu kullanmaya başladığınızda, ilk adımınız tüm verilerinizi toplamaktır. x ekseni için aralıklarınızı ve y ekseni için frekansınızı aldığınızdan emin olun.
Engels | Turks |
---|---|
histogram | histogram |
online | çevrimiçi |
your data | verilerinizi |
step | adım |
first | ilk |
getting | için |
with | kullanmaya |
all | tüm |
and | ve |
of | in |
the | nin |
EN Bar charts are used to visualize numbers in different categories of data while histograms are used specifically for visualizing the frequency with which something occurs in a range of data
TR Çubuk grafikler, farklı veri kategorilerindeki sayıları görselleştirmek için kullanılırken, histogramlar özellikle bir veri aralığında bir şeyin meydana gelme sıklığını görselleştirmek için kullanılır
Engels | Turks |
---|---|
charts | grafikler |
used | kullanılır |
data | veri |
occurs | meydana |
specifically | özellikle |
of | in |
different | farklı |
EN Your x-axis will always be a range of numbers and your y-axis will always be the frequency your variable occurs.
TR X ekseniniz her zaman bir sayı aralığı olacaktır ve y ekseniniz her zaman değişkeninizin meydana geldiği frekans olacaktır.
Engels | Turks |
---|---|
occurs | meydana |
always | her zaman |
a | bir |
and | ve |
of | her |
will | olacaktır |
EN Data Center Downtime at the Core and the Edge: A Survey of Frequency, Duration and Attitudes
TR Ana Merkezde ve Edge’de Veri Merkezi Kesinti Süresi: Sıklık, Süre ve Tutumlara İlişkin Bir Araştırma
Engels | Turks |
---|---|
data | veri |
center | merkezi |
core | ana |
duration | süresi |
and | ve |
a | bir |
EN See an aggregate summary of how many people are using each product and version, and the overall frequency of use.
TR Her bir ürünü ve sürümü kaç kişinin kullandığının ve genel kullanım sıklığının toplu bir özetini görün.
Engels | Turks |
---|---|
see | görün |
overall | genel |
product | ürünü |
how many | kaç |
and | ve |
use | kullanım |
version | sürümü |
of | her |
the | bir |
EN See an aggregate summary of how many people are using each product and version, and the overall frequency of use.
TR Her bir ürünü ve sürümü kaç kişinin kullandığının ve genel kullanım sıklığının toplu bir özetini görün.
Engels | Turks |
---|---|
see | görün |
overall | genel |
product | ürünü |
how many | kaç |
and | ve |
use | kullanım |
version | sürümü |
of | her |
the | bir |
EN See an aggregate summary of how many people are using each product and version and the overall frequency of use.
TR Her bir ürünü ve sürümü kaç kişinin kullandığının ve genel kullanım sıklığının toplu bir özetini görün.
Engels | Turks |
---|---|
see | görün |
overall | genel |
product | ürünü |
how many | kaç |
and | ve |
use | kullanım |
version | sürümü |
of | her |
the | bir |
EN Analyze the frequency and nature of the content your competitors are posting.
TR Rakiplerinizin yayınladığı içeriğin sıklığını ve yapısını analiz edin.
Engels | Turks |
---|---|
analyze | analiz |
content | içeriğin |
of | in |
and | ve |
EN All issues found are divided into three groups, depending on their severity: errors, warnings, and notices. We’ll also take into account the frequency of detected issues, and show you what needs immediate attention.
TR Bulunan tüm sorunlar önemine göre üçe ayrıldı: hatalar, uyarılar ve bildirimler. Ayrıca tespit edilen sorunların sıklığını da dikkate alacağız ve neyin derhal ilgilenilmesi gerektiğini göstereceğiz.
Engels | Turks |
---|---|
errors | hatalar |
notices | bildirimler |
of | ın |
immediate | derhal |
all | tüm |
depending | göre |
are | bulunan |
and | ve |
what | neyin |
issues | sorunları |
EN The Arctis Pro’s onboard equalizer lets you tweak each frequency via the OLED screen to craft your perfect sound on the fly with no software required
TR Arctis Pro’nun tümleşik ekolayzeri, mükemmel sesi anında hiçbir yazılım gerektirmeden oluşturmak için OLED ekranı üzerinden her frekansla oynamanıza izin verir
Engels | Turks |
---|---|
oled | oled |
screen | ekran |
no | hiçbir |
software | yazılım |
arctis | arctis |
perfect | mükemmel |
the | oluşturmak |
EN Ryzen 7 4800H and Core i7-1165G7 basic parameters such as number of cores, number of threads, base frequency and turbo boost clock, lithography, cache size and multiplier lock state
TR Ryzen 7 4800H ve Core i7-1165G7 nicel parametreleri: çekirdek ve iş parçacığı sayısı, frekans hızları, üretim süreci, önbellek boyutu ve çarpan kilit durumu
Engels | Turks |
---|---|
ryzen | ryzen |
and | ve |
size | boyutu |
lock | kilit |
state | durumu |
core | core |
EN Core i9-10980HK and Ryzen 9 5900HX basic parameters such as number of cores, number of threads, base frequency and turbo boost clock, lithography, cache size and multiplier lock state
TR Core i9-10980HK ve Ryzen 9 5900HX nicel parametreleri: çekirdek ve iş parçacığı sayısı, frekans hızları, üretim süreci, önbellek boyutu ve çarpan kilit durumu
Engels | Turks |
---|---|
and | ve |
ryzen | ryzen |
size | boyutu |
lock | kilit |
state | durumu |
core | core |
EN You will often see the words frequency distribution when talking about a histogram
TR Bir histogramdan bahsederken sıklıkla frekans dağılımı kelimelerini göreceksiniz
Engels | Turks |
---|---|
often | sıklıkla |
a | bir |
Wys 50 van 50 vertalings