EN He is Swedish and has a master’s degree in industrial marketing and mechanical engineering from Chalmers University of Technology.
{gözleg Iňlis -da aşakdaky Türk sözlere / sözlemlere terjime edilip bilner:
university | üniversite üniversitesi |
EN He is Swedish and has a master’s degree in industrial marketing and mechanical engineering from Chalmers University of Technology.
TR İsveçlidir ve Chalmers Teknoloji Üniversitesi'nde endüstriyel pazarlama ve makine mühendisliği alanında yüksek lisans eğitimi almıştır.
Iňlis | Türk |
---|---|
industrial | endüstriyel |
marketing | pazarlama |
mechanical | makine |
and | ve |
technology | teknoloji |
engineering | mühendisliği |
EN He has a PhD in Anthropology from Cornell University in 1998, a Masters in the Social Sciences from the University of Chicago as a Fulbright Scholar in 1990, and a BA in Geography from Oxford University in 1989.
TR 1998 yılında Cornell Üniversitesinde Antropoloji Doktorasını, 1990 yılında Chicago Üniversitesinde Fulbright bursuyla Sosyal Bilimler Yüksek Lisansını ve 1989 yılında Oxford Üniversitesinde Coğrafya Lisansını tamamlamıştır.
Iňlis | Türk |
---|---|
in | yılında |
social | sosyal |
sciences | bilimler |
of | ın |
chicago | chicago |
and | ve |
EN Pilots in the US with the University of Denver and University of Florida
TR ABD'de Denver Üniversitesi ve Florida Üniversitesinde pilot çalışmalar
Iňlis | Türk |
---|---|
denver | denver |
and | ve |
florida | florida |
EN This system is also used by the University of Hagen, a distance-learning university that is also Germany’s largest higher education institution with over 76,000 students.
TR 76.000’den fazla öğrencisiyle Almanya’nın en büyük yüksek öğretim kurumu olan Hagen Açık Öğretim Üniversitesi bu modeli öne çıkarıyor.
Iňlis | Türk |
---|---|
education | öğretim |
this | bu |
a | olan |
the | fazla |
EN She obtained a Master of Laws (LL.M.) degree in Banking Systems, ICT Law and Innovation from City University of London and a second Master degree in business administration (MBA) at Galatasaray University
TR Takiben Galatasaray Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı’nı tamamlayan Necipoğlu, halihazırda Estonya Tartu Üniversitesi’nde Bilişim Hukuku, Teknoloji ve İnovasyon alanında doktora programına devam etmektedir
Iňlis | Türk |
---|---|
of | ın |
law | hukuku |
city | alan |
at | nda |
a | halihazırda |
and | ve |
EN Chicken Meat Consumption Habits of University Students: Case of Siirt University, Turkey
TR Üniversite Öğrencilerinin Tavuk Eti Tüketim Alışkanlıkları: Siirt Üniversitesi Örneği, Türkiye
Iňlis | Türk |
---|---|
consumption | tüketim |
turkey | türkiye |
EN Pilots in the US with the University of Denver and University of Florida
TR ABD'de Denver Üniversitesi ve Florida Üniversitesinde pilot çalışmalar
Iňlis | Türk |
---|---|
denver | denver |
and | ve |
florida | florida |
EN He has also served on dozens of charitable, educational and industry boards, including Princeton University, South Federal State University, the Korean American Community Foundation and McCarter Theatre.
TR Ayrıca Princeton Üniversitesi, South Federal State Üniversitesi, Kore Amerikan Topluluğu Vakfı ve McCarter Tiyatrosu gibi onlarca hayır, eğitim ve sektör kurulunda da görev almıştır.
Iňlis | Türk |
---|---|
educational | eğitim |
industry | sektör |
federal | federal |
korean | kore |
american | amerikan |
community | topluluğu |
foundation | vakfı |
and | ve |
the | gibi |
EN Having studied law at the University of Groningen and at the University of Stockholm Jan worked in various legal jurisdictions in Europe and in the US
TR Groningen Üniversitesi ve Stockholm Üniversitesi'nde hukuk eğitimi aldıktan sonra, Jan Avrupa ve ABD'de farklı hukuki yargılama bölgelerinde çalışmıştır
Iňlis | Türk |
---|---|
jan | jan |
europe | avrupa |
various | farklı |
and | ve |
legal | hukuki |
law | hukuk |
the | sonra |
EN She obtained a Master of Laws (LL.M.) degree in Banking Systems, ICT Law and Innovation from City University of London and a second Master degree in business administration (MBA) at Galatasaray University
TR Takiben Galatasaray Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı’nı tamamlayan Necipoğlu, halihazırda Estonya Tartu Üniversitesi’nde Bilişim Hukuku, Teknoloji ve İnovasyon alanında doktora programına devam etmektedir
Iňlis | Türk |
---|---|
of | ın |
law | hukuku |
city | alan |
at | nda |
a | halihazırda |
and | ve |
EN This system is also used by the University of Hagen, a distance-learning university that is also Germany’s largest higher education institution with over 76,000 students.
TR 76.000’den fazla öğrencisiyle Almanya’nın en büyük yüksek öğretim kurumu olan Hagen Açık Öğretim Üniversitesi bu modeli öne çıkarıyor.
Iňlis | Türk |
---|---|
education | öğretim |
this | bu |
a | olan |
the | fazla |
EN He teaches as a professor at Leuphana University in Lüneburg and the Erasmus University in Rotterdam.
TR Profesör Braungart Lünebrg’daki Leuphana ve Rotterdam’daki Erasmus üniversitelerinde dersler veriyor.
Iňlis | Türk |
---|---|
professor | profesör |
and | ve |
EN A joint bachelor’s degree at the Mannheim University of Applied Sciences and University of Heidelberg focuses on these interdisciplinary studies.
TR Mannheim ve Heidelberg Üniversitelerinin ortak lisans programı bu disiplinler arası yaklaşım üzerine kurulmuş.
Iňlis | Türk |
---|---|
joint | ortak |
a | arası |
and | ve |
these | bu |
on | üzerine |
EN Excellent university: the University of Bonn
TR Mükemmeliyet merkezi üniversite: Bonn Friedrich Wilhelm Üniversitesi
Iňlis | Türk |
---|---|
bonn | bonn |
university | üniversite |
EN Eighty-three project partners are testing procedures that adapt industrial production processes to a fluctuating energy supply. The directors are the Technical University of Darmstadt and the University of Stuttgart.
TR Projede yer alan 83 partner kuruluş sanayideki üretim süreçlerini dalgalanmalı bir enerji tedarikine adapte edecek yöntemleri test ediyor. Projenin yönetimini Darmstadt Üniversitesi ve Stuttgart Üniversitesi üstleniyor.
Iňlis | Türk |
---|---|
testing | test |
energy | enerji |
stuttgart | stuttgart |
and | ve |
production | üretim |
project | projenin |
a | bir |
of | yer |
EN This likewise applies to graduates with either a German university degree, a recognised degree from abroad, or a foreign university qualification that is comparable to a German degree.
TR Aynı şey Alman üniversite diplomasına sahip veya Alman diplomasıyla denkliği kabul edilen veya karşılaştırılabilir nitelikte bir üniversite eğitiminden mezun olanlar için de geçerli.
Iňlis | Türk |
---|---|
applies | geçerli |
university | üniversite |
german | alman |
or | veya |
EN If you have just completed a university degree course or a vocational training programme the company will be interested in your university diploma or the certificate from the training organisation as well as your school-leaving certificate
TR Bir yükseköğrenimden ya da meslek eğitimi‘nden yeni mezun olmuşsanız, yükseköğrenim veya mesleki eğitim mezuniyet diplomasına firma ilgi duyacaktır, aynı şey okul diploması için de geçerli
Iňlis | Türk |
---|---|
vocational | mesleki |
company | firma |
interested | ilgi |
well | yüksek |
school | okul |
training | eğitim |
in | da |
the | aynı |
if | için |
or | veya |
EN Founded in 1386, Heidelberg University (originally named Ruperto Carola) is the oldest university in Germany and one of the oldest in Europe
TR 1386 yılında kurulmuş olan Heidelberg Ruprecht Karls Üniversitesi (Ruperto Carola) Almanya’nın en eski üniversitesi ve aynı zamanda Avrupa’nın da en eski üniversitelerinden biri
Iňlis | Türk |
---|---|
university | üniversitesi |
in | da |
oldest | en |
and | ve |
the | aynı |
of | biri |
is | olan |
EN The University of Marburg was the first German university to offer Peace and Conflict Studies
TR Marburg Philipps Üniversitesi, Barış ve Anlaşmazlık Araştırmalarına programında yer veren ilk Alman üniversitesiydi
Iňlis | Türk |
---|---|
peace | barış |
first | ilk |
and | ve |
of | yer |
EN Heidelberg is world famous as a romantic city on the River Neckar. But it is also a centre of philosophy, science and medicine with Germany’s oldest university and the prestigious University Hospital.
TR Heidelberg Neckar Nehri kıyısında romantik bir kent olarak tüm dünyada tanınıyor. Ama burası aynı zamanda Almanya’nın en eski üniversitesiyle ve saygın Üniversite Hastanesiyle felsefenin, bilimin ve tıbbın merkezi.
Iňlis | Türk |
---|---|
world | dünyada |
romantic | romantik |
city | kent |
river | nehri |
centre | merkezi |
oldest | en |
but | ama |
and | ve |
the | aynı |
EN Siyana is now active at her university as a study ambassador, supporting school-leavers from abroad on their way to a university course in Germany.
TR Siyana şimdi kendi üniversitesinde yükseköğrenim elçisi olarak sosyal sorumluluk üstleniyor ve böylece başka ülkelerden gelen okul mezunlarına, Almanya’da yükseköğrenime uzanan yolda destek oluyor.
Iňlis | Türk |
---|---|
ambassador | elçisi |
supporting | destek |
school | okul |
now | şimdi |
to | böylece |
study | ve |
EN Researchers from 26 of the university’s departments and from four non-university research institutions are working together on innovative solutions
TR Üniversitenin 26 farklı kürsüsünden gelen araştırmacılar, dört üniversite dışı araştırma kurumundan gelen araştırmacılarla birlikte yenilikçi çözümler üzerine çalışıyorlar
Iňlis | Türk |
---|---|
researchers | araştırmacılar |
research | araştırma |
innovative | yenilikçi |
university | üniversite |
solutions | çözümler |
on | üzerine |
EN In cooperation with the Warsaw University of Life Sciences, the Eberswalde University for Sustainable Development trains digital experts for future work in forests and the environment.
TR Eberswalde Sürdürülebilir Kalkınma Üniversitesi’nde, Varşova Doğa Bilimleri Üniversitesi’yle işbirliği içinde, orman ve çevre alanlarında geleceğin görevleri için bilişimciler yetiştiriyor.
Iňlis | Türk |
---|---|
cooperation | işbirliği |
sciences | bilimleri |
sustainable | sürdürülebilir |
development | kalkınma |
future | geleceğin |
work | iş |
environment | çevre |
and | ve |
of | in |
in | içinde |
for | için |
EN 55.6% aim to take the entrance exam for university or a university of applied sciences or have already gained such a qualification
TR Yüzde 55,6’sı lise diploması veya yüksekokula yeterlik diploması almayı hedefliyor veya bu diplomalara sahip kişiler
Iňlis | Türk |
---|---|
to | sahip |
or | veya |
EN Berlin is one of the most popular university cities worldwide: QS World University Ranking 2019 lists Germany’s capital in 7th place. There are at least three good reasons for studying in Berlin:
TR Berlin dünyanın en sevilen üniversite kentlerinden biri: QS World University Ranking’in 2019 sıralamasına göre Almanya’nın başkenti dünya çapına 7. sırada. Öğrenim için Berlin’i seçmek için en azından üç çok iyi neden var:
Iňlis | Türk |
---|---|
berlin | berlin |
popular | sevilen |
ranking | sıralaması |
capital | başkenti |
most | en |
least | az |
EN He is British and has a PhD in fibre science and mechanics from the University of Maine and a master’s of science from the University of Wales.
TR İngilizdir ve Main Üniversitesi'nde fiber bilimleri ve mekanik alanında doktora, Wales Üniversitesi'nde ise yüksek lisans eğitimi almıştır.
Iňlis | Türk |
---|---|
science | bilimleri |
the | ise |
and | ve |
EN He is British and has two master’s degrees – one in natural sciences from Cambridge University and the other in international policy from the University of Bristol.
TR Phil İngiliz ve Cambridge Üniversitesinde doğa bilimleri ve Bristol Üniversitesinde uluslararası politika alanlarında yüksek lisans diplomalarına sahip.
Iňlis | Türk |
---|---|
and | ve |
natural | doğa |
sciences | bilimleri |
international | uluslararası |
policy | politika |
is | sahip |
EN Koç University continues its status as Türkiye’s only University with EQUIS accreditation
TR Koç Üniversitesi VEKAM Kültürel Mirasın Genç Nesillere Aktarımına Odaklanan Uluslararası Bir Çalıştay Düzenliyor
Iňlis | Türk |
---|---|
with | bir |
EN Encouraged by our successes with Semrush software, I was asked to rollout Semrush to the rest of the university including all the faculties
TR Semrush yazılımı ile elde ettiğimiz başarılardan güç alarak, üniversitenin tüm fakülteleri dahil olmak üzere Semrush'ı üniversiteye sunmam istendi
Iňlis | Türk |
---|---|
semrush | semrush |
including | dahil |
all | tüm |
software | yazılımı |
EN With the help of Semrush, we empowered every single marketing team within the university to do what was done for the central sites.
TR Semrush'ın yardımı ile, üniversitedeki her bir pazarlama ekibinin merkezi siteler için ne yapması gerektiğiyle ilgili cesaretlendirdik.
Iňlis | Türk |
---|---|
semrush | semrush |
marketing | pazarlama |
central | merkezi |
sites | siteler |
team | ekibinin |
what | ne |
help | yardım |
with | ile |
EN Marketing Optimization Analyst, Monash University
TR Pazarlama Optimizasyon Analisti, Monash Üniversitesi
Iňlis | Türk |
---|---|
marketing | pazarlama |
optimization | optimizasyon |
EN “With the help of Semrush, we empowered every single marketing team within the university to double their traffic like we did for the central sites.”
TR Semrush yardımı ile, merkezi sitelerde yaptığımız gibi, üniversitedeki her bir pazarlama ekibi için trafiklerini ikiye katlama izni verdik. "
Iňlis | Türk |
---|---|
semrush | semrush |
help | yardımı |
central | merkezi |
marketing | pazarlama |
team | ekibi |
with | ile |
EN These examples are from corpora and from sources on the web. Any opinions in the examples do not represent the opinion of the Cambridge Dictionary editors or of Cambridge University Press or its licensors.
TR Bu örnekler Cambridge English Corpus'tan ve web'deki kaynaklardan alınmadır. Örneklerdeki görüşler Cambridge Dictionary'nin editörlerinin, Cambridge University Press'in ya da lisans sağlayıcılarıın görüşlerini temsil etmez.
Iňlis | Türk |
---|---|
sources | kaynaklardan |
represent | temsil |
examples | örnekler |
university | university |
in | da |
and | ve |
these | bu |
EN About About Accessibility Cambridge English Cambridge University Press Consent Management Cookies and Privacy Corpus Terms of Use
TR Hakkında Hakkında Erişilebilirlik Cambridge English Cambridge University Press Onay Yönetimi Çerezler ve Gizlilik Kitaplık Kullanım Koşulları
Iňlis | Türk |
---|---|
accessibility | erişilebilirlik |
management | yönetimi |
privacy | gizlilik |
about | hakkında |
university | university |
use | kullanım |
and | ve |
EN In this new video, we follow Nasra Gathoni for a day in her job as librarian at the Aga Kahn University library
TR Bu yeni videoda, Aga Kahn Üniversitesi kütüphanesinde Kütüphaneci olarak çalışan Nasra Gathoni'nin işteki bir gününü takip ediyoruz
Iňlis | Türk |
---|---|
new | yeni |
follow | takip |
job | iş |
this | bu |
day | gün |
a | bir |
EN Pilots in Japan with the Japan Science & Technology Agency and with the University of Chiba
TR Japonya'da Japonya Bilim ve Teknoloji Kurumu ve Chiba Üniversitesinde pilot çalışmalar
Iňlis | Türk |
---|---|
japan | japonya |
and | ve |
technology | teknoloji |
science | bilim |
EN LWB coordinator, Lenny Rhine, University of Florida Librarian Emeritus works closely with the WHO and ITOCA to ensure maximum training reach and synergies
TR Frorida Librarian Emeritus Üniversitesi LWB koordinatörü Lenny Rhine, eğitimin ve sinerjilerin azami oranda yayılmasını sağlamak için WHO ve ITOCA ile yakın bir şekilde çalışmaktadır
Iňlis | Türk |
---|---|
closely | yakın |
and | ve |
the | şekilde |
of | in |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
EN In the seminar organized by Bilgi University within the scope of 12 June World Day Against Child Labor, we explained the negative effects of child labor in seasonal agriculture together with our field experiences.
TR 12 Haziran Dunya Çocuk İsçiliğiyle Mücadele Günü kapsamında Bilgi Üniversitesi tarafından düzenlenen seminerde mevsimlik tarımda çocuk isçiliğinin olumsuz etkilerini saha deneyimlerimizle beraber anlattık.
Iňlis | Türk |
---|---|
june | haziran |
negative | olumsuz |
effects | etkilerini |
seasonal | mevsimlik |
agriculture | tarımda |
field | saha |
child | çocuk |
day | gün |
by | tarafından |
scope | kapsamında |
with | beraber |
EN Saime İrkören worked as a specialist in Denizli Servergazi State Hospital between 2007 and 2010, and spent his assistant and associate professorship in Adnan Menderes University Faculty of Medicine
TR 2007-2010 yıllarında Denizli Servergazi Devlet Hastanesi’nde Uzman Doktor olarak çalışan Saime İrkören, Yardımcı Doçent ve Doçentlik yıllarını ise Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde geçirmiştir
Iňlis | Türk |
---|---|
state | devlet |
medicine | tıp |
a | yardımcı |
and | ve |
EN Ege University Faculty of Medicine Plastic, Reconstructive and Aesthetic Surgery Department in 1999 by winning the specialization began to specialize
TR Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı’nı kazanarak 1999 yılında uzmanlık eğitimi için ihtisasa başladı
Iňlis | Türk |
---|---|
ege | ege |
faculty | fakültesi |
medicine | tıp |
plastic | plastik |
aesthetic | estetik |
and | ve |
of | in |
to | için |
EN In 1979, Jürgen Müller, a self-taught amateur musician studying oceanic science at the University of Kiel, travelled with a film crew to document a mission testing sea-water toxicity a few kilometres offshore in the North Sea
TR Bu sanatçı için henüz elimizde bir viki yok
Iňlis | Türk |
---|---|
of | in |
to | için |
EN Situated in the university town of Maynooth, County Kildare, Carton House is a luxury Irish resort.
TR Maynooth, County Kildare üniversite kasabasında bulunan Carton House lüks bir İrlanda tatil köyüdür.
Iňlis | Türk |
---|---|
luxury | lüks |
county | county |
university | üniversite |
house | house |
is | bulunan |
a | bir |
EN Karaosmanoğlu has also contributed to academic studies in the area of humanitarian aid. She received her PhD from Bilkent University Political Science and Public Administration and has taught classes at various universities in Turkey.
TR İnsani yardım alanında akademik çalışmalara da katkı sağlıyor. Doktora derecesini Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü'nden alan Karaosmanoğlu, çeşitli üniversitelerde dersler verdi.
Iňlis | Türk |
---|---|
academic | akademik |
aid | yardım |
science | bilimi |
public | kamu |
administration | yönetimi |
various | çeşitli |
area | alanı |
at | nda |
in | da |
and | ve |
to | e |
of | alan |
EN Emel Şensezgin Mergen graduated from Istanbul High School (1979) and then Department of Industrial Engineering of Boğaziçi University (1984) and started her professional career in agricultural sector at ULTAR, where she became a partner in 1986
TR İstanbul Erkek Lisesi (1979) ve Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği (1984) mezunu olan Emel Şensezgin Mergen, iş hayatına 1986 yılında ortağı olduğu ULTAR'da tarım sektöründe başladı
Iňlis | Türk |
---|---|
industrial | endüstri |
engineering | mühendisliği |
in | yılında |
agricultural | tarım |
at | nda |
became | oldu |
a | olan |
partner | ortağı |
started | başladı |
and | ve |
sector | sektör |
EN My son Alaa was preparing to study at university and my daughter Kinde was studying English
TR Oğlum Alaa üniversiteye hazırlanıyor, kızım Kinde İngiliz dili okuyordu
EN Erzincan Binali Yıldırım University
TR Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi
EN Ankara Yıldırım Beyazıt University
TR Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi
Iňlis | Türk |
---|---|
ankara | ankara |
EN Ankara Hacı Bayram Veli University
TR Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi
Iňlis | Türk |
---|---|
ankara | ankara |
EN Malatya Turgut Özal University
TR Malatya Turgut Özal Üniversitesi
Iňlis | Türk |
---|---|
malatya | malatya |
EN This book is based on the papers presented by specialists from different countries at a workshop series titled “Linguistic Diversity and Language Rights”, organized by The Study Group on the Cultures of Turkey at Istanbul Bilgi University
TR Bu kitapta yer alan yazılar, “Dilsel Çeşitlilik ve Dil Hakları” konulu çalıştaylar dizisinde farklı ülkelerden uzmanlar tarafından sunulan tebliğlere dayanıyor
{Totalresult} terjimeleriniň 50 görkezmek