EN However, starting an email list from scratch is tough
Traduzir "it s tough" para turco
Mostrando 21 de 21 traduções da frase "it s tough" de inglês para turco
Tradução de inglês para turco de it s tough
inglês
turco
TR Sıfırdan bir e-posta listesi oluşturmak zordur
| inglês | turco |
|---|---|
| list | listesi |
| from scratch | sıfırdan |
| posta | |
| is | oluşturmak |
| however | bir |
EN That was a tough experience for us because both my husband and I were doing this kind of a job for the first time
TR Bu deneyim bizim için çok zordu, çünkü ben ve kocam ilk kez bu tür bir iş yapıyorduk
| inglês | turco |
|---|---|
| experience | deneyim |
| kind | tür |
| time | kez |
| i | ben |
| and | ve |
| this | bu |
| of | in |
| first | ilk |
EN That was a tough experience for us because both my husband and I were doing this kind of a job for the first time
TR Bu deneyim bizim için çok zordu, çünkü ben ve kocam ilk kez bu tür bir iş yapıyorduk
| inglês | turco |
|---|---|
| experience | deneyim |
| kind | tür |
| time | kez |
| i | ben |
| and | ve |
| this | bu |
| of | in |
| first | ilk |
EN The ZT400 Series is designed for durable, reliable printing in tough environments
TR ZT400 Serisi, zorlu ortamlarda dayanıklı, güvenilir yazdırma için tasarlanmıştır
| inglês | turco |
|---|---|
| series | serisi |
| printing | yazdırma |
| environments | ortamlarda |
| durable | dayanıklı |
| reliable | güvenilir |
EN The ZT400 Series RFID printer/encoders offer advanced features for reliable printing and encoding, even in tough environments. Gain a competitive edge with greater tracking abilities, deeper visibility and enterprise insights.
TR ZT400 Serisi RFID yazıcı/kodlayıcılar zorlu ortamlarda dahi güvenilir baskı ve kodlama için gelişmiş özellikler sunar. Daha iyi takip özellikleri, daha fazla izlenebilirlik ve kurumsal bilgilerle rakiplerinize karşı avantaj sağlayın.
| inglês | turco |
|---|---|
| rfid | rfid |
| offer | sunar |
| environments | ortamlarda |
| enterprise | kurumsal |
| advanced | gelişmiş |
| and | ve |
| series | serisi |
| greater | daha fazla |
| visibility | izlenebilirlik |
| printer | yazıcı |
| printing | baskı |
| tracking | takip |
| the | fazla |
| reliable | güvenilir |
| for | için |
EN Zebra's scanners have the ability to work nonstop—under tough conditions, with round-the-clock ergonomics and purpose-built form factors so you know you have the best scanner for the job
TR Zebra barkod okuyucular sürekli ergonomi ve amaca yönelik form faktörleri ile zorlu koşullar altında kesintisiz çalışma yeteneğine sahiptir, böylece iş için en iyi barkod okuyucuya sahip olduğunuzu bilirsiniz
| inglês | turco |
|---|---|
| purpose | amaca |
| form | form |
| factors | faktörleri |
| conditions | koşullar |
| and | ve |
| work | çalışma |
| under | altında |
| with | ile |
| have | sahiptir |
| best | iyi |
EN Tough is Easy. Tailored is Critical.
TR Zor Görünen İşler Artık Kolay. İhtiyaca Uygunluk Önemli.
| inglês | turco |
|---|---|
| easy | kolay |
| is | artık |
EN Far superior to consumer-grade, a Zebra rugged tablet goes wherever you need to go, and performs exceptionally in whatever tough conditions you encounter
TR Tüketici sınıfından çok daha üstün özelliklere sahip Zebra dayanıklı tabletler sizinle her yere gider, karşılaştığınız zorluklarda olağanüstü performans gösterir
| inglês | turco |
|---|---|
| zebra | zebra |
| consumer | tüketici |
| superior | üstün |
| rugged | dayanıklı |
EN That was a tough experience for us because both my husband and I were doing this kind of a job for the first time
TR Bu deneyim bizim için çok zordu, çünkü ben ve kocam ilk kez bu tür bir iş yapıyorduk
| inglês | turco |
|---|---|
| experience | deneyim |
| kind | tür |
| time | kez |
| i | ben |
| and | ve |
| this | bu |
| of | in |
| first | ilk |
EN That was a tough experience for us because both my husband and I were doing this kind of a job for the first time
TR Bu deneyim bizim için çok zordu, çünkü ben ve kocam ilk kez bu tür bir iş yapıyorduk
| inglês | turco |
|---|---|
| experience | deneyim |
| kind | tür |
| time | kez |
| i | ben |
| and | ve |
| this | bu |
| of | in |
| first | ilk |
EN The ZT400 Series is designed for durable, reliable printing in tough environments
TR ZT400 Serisi, zorlu ortamlarda dayanıklı, güvenilir yazdırma için tasarlanmıştır
| inglês | turco |
|---|---|
| series | serisi |
| printing | yazdırma |
| environments | ortamlarda |
| durable | dayanıklı |
| reliable | güvenilir |
EN The ZT400 Series RFID printer/encoders offer advanced features for reliable printing and encoding, even in tough environments. Gain a competitive edge with greater tracking abilities, deeper visibility and enterprise insights.
TR ZT400 Serisi RFID yazıcı/kodlayıcılar zorlu ortamlarda dahi güvenilir baskı ve kodlama için gelişmiş özellikler sunar. Daha iyi takip özellikleri, daha fazla izlenebilirlik ve kurumsal bilgilerle rakiplerinize karşı avantaj sağlayın.
| inglês | turco |
|---|---|
| rfid | rfid |
| offer | sunar |
| environments | ortamlarda |
| enterprise | kurumsal |
| advanced | gelişmiş |
| and | ve |
| series | serisi |
| greater | daha fazla |
| visibility | izlenebilirlik |
| printer | yazıcı |
| printing | baskı |
| tracking | takip |
| the | fazla |
| reliable | güvenilir |
| for | için |
EN Zebra's scanners have the ability to work nonstop—under tough conditions, with round-the-clock ergonomics and purpose-built form factors so you know you have the best scanner for the job
TR Zebra barkod okuyucular sürekli ergonomi ve amaca yönelik form faktörleri ile zorlu koşullar altında kesintisiz çalışma yeteneğine sahiptir, böylece iş için en iyi barkod okuyucuya sahip olduğunuzu bilirsiniz
| inglês | turco |
|---|---|
| purpose | amaca |
| form | form |
| factors | faktörleri |
| conditions | koşullar |
| and | ve |
| work | çalışma |
| under | altında |
| with | ile |
| have | sahiptir |
| best | iyi |
EN But this route is going to be a tough one, so long as the only comprehensible alternative for citizens, which is also being propagated by politicians, is a return to the nation states
TR Ne var ki, eğer siyasetçiler tarafından yayılan, vatandaşlar için anlaşılır tek alternatif, ulusal devlete geri dönüşse, bu yolda yürümek zor
| inglês | turco |
|---|---|
| alternative | alternatif |
| this | bu |
| return | dönüş |
| as | eğer |
| to | geri |
| by | tarafından |
| for | için |
EN Tough is Easy. Tailored is Critical.
TR Zor Gibi Görünen İşler Artık Kolay. İhtiyaca Uygunluk Önemli.
| inglês | turco |
|---|---|
| easy | kolay |
| is | artık |
EN Far superior to consumer-grade, a Zebra rugged tablet goes wherever you need to go, and performs exceptionally in whatever tough conditions you encounter
TR Tüketici sınıfından çok daha üstün özelliklere sahip Zebra dayanıklı tabletler sizinle her yere gider, karşılaştığınız zorluklarda olağanüstü performans gösterir
| inglês | turco |
|---|---|
| zebra | zebra |
| consumer | tüketici |
| superior | üstün |
| rugged | dayanıklı |
EN Retorting is a tough process for any package type and has traditionally mainly been used with metal cans and glass jars
TR Isıl işlem paket tipi ne olursa olsun zor bir süreçtir ve geleneksel olarak metal konserve kutuları ile cam kavanozlar üzerinde uygulanmıştır
| inglês | turco |
|---|---|
| package | paket |
| type | tipi |
| traditionally | geleneksel |
| metal | metal |
| glass | cam |
| and | ve |
| a | bir |
| process | süreç |
| is | olsun |
| with | ile |
EN With Tetra Recart® it is now possible to have a carton based package managing the tough retort process
TR Tetra Recart® ile artık zorlu ısıl işlem sürecinin üstesinden gelen karton bazlı bir paket mümkün hale gelmiştir
| inglês | turco |
|---|---|
| tetra | tetra |
| possible | mümkün |
| carton | karton |
| package | paket |
| based | bazlı |
| a | bir |
| process | sürecinin |
| with | ile |
EN All this helps us solve our customers’ tough food and beverage challenges.
TR Tüm bunlar, müşterilerimizin zorlu yiyecek ve içecek sorunlarını çözmemize yardımcı oluyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| food | yiyecek |
| beverage | içecek |
| this | bunlar |
| our customers | müşterilerimizin |
| all | tüm |
| and | ve |
EN Smartphone manufacturers make their batteries hard to replace. Tough new EU rules will change that.
TR Amazon'u sırasıyla 297,5 milyar dolar marka değeriyle Apple, 281,4 milyar dolarlık değeriyle Google takip ederken Türk markaları ilk 500'e giremedi
| inglês | turco |
|---|---|
| to | marka |
| their | de |
EN Brands offer products to help people perform at their best, and brands that offer solid products or services that help do a tough job efficiently and well.
TR Markalar, insanların en iyi performanslarını göstermelerine yardımcı olacak ürünler ve zor bir işi verimli ve iyi bir şekilde yapmalarına yardımcı olan sağlam ürünler veya hizmetler sunar.
| inglês | turco |
|---|---|
| brands | markalar |
| solid | sağlam |
| efficiently | verimli |
| job | iş |
| offer | sunar |
| products | ürünler |
| do | işi |
| or | veya |
| help | yardımcı |
| people | insanlar |
| services | hizmetler |
| and | ve |
| best | en |
Mostrando 21 de 21 traduções
Traduções semelhantes
tough built tough tough job it’s tough tough is easy experts solving tough pretty tough decisions managing the tough tough undertaking scratch is tough even in tough tough job efficiently it s tough tough mudder compact tough tough to know tough conditions makes it tough tough case tough out tough to cold tough enough painting iphone tough tough but third tough food choose from tough tough infrastructure projects avoid particularly tough troubleshoot tough problems
Tcheco
alemão
chinês
coreano
espanhol
finlandês
francês
holandês
húngaro
indonésio
italiano
japonês
norueguês
polonês
português
russo
sueco
turco
vietnamita
árabe