EN Sidetracking from a plan that when I was in my late 30’s would have put me retiring comfortably in my late 40’s.
EN Sidetracking from a plan that when I was in my late 30’s would have put me retiring comfortably in my late 40’s.
TR 30'larımın sonlarındayken, 40'larımın sonlarında rahat bir şekilde emekli olmamı sağlayacak bir plandan sapmak.
inglês | turco |
---|---|
my | mı |
a | bir |
that | şekilde |
EN Heavy metal (often referred to simply as metal) is a subgenre of rock music that developed in the late 1960s and early 1970s. With roots in blues-roc… read more
TR Heavy metal (çoğunlukla yalın biçimde metal olarak anılır) türünün kökleri 1960'ların sonları ve 1970'lerin başında blues ve rock türünü… Devamını oku
EN Heavy metal (often referred to simply as metal) is a subgenre of rock music that developed in the late 1960s and early 1970s. With roots in blues-rock and ps… read more
TR Heavy metal (çoğunlukla yalın biçimde metal olarak anılır) türünün kökleri 1960'ların sonları ve 1970'lerin başında blues ve rock türünü birleşt… Devamını oku
EN Heavy metal (often referred to simply as metal) is a subgenre of rock music that developed in the late 1960s and early 1970s. With roots in blues-rock and psychedelic rock, the bands that creat… read more
TR Heavy metal (çoğunlukla yalın biçimde metal olarak anılır) türünün kökleri 1960'ların sonları ve 1970'lerin başında blues ve rock türünü birleştirerek, daha çok gitar ve davul bazl… Devamını oku
EN Thanks to the late Japanese Grand Prix cancellation.
TR Sebep ise gümrük vergisi kanunları!
inglês | turco |
---|---|
the | ise |
EN Styx /stɪks/ is an American rock band from Chicago that formed in 1972 and became famous for its albums released in the late 1970s and early 1980s. They are best known for melding hard rock… read more
TR Styx, 1970 yılında Chicago, ABD'de kurulmuş Amerikalı rock müzik grubu. Kuruluşunun öyküsü 1960'lı yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Grup 1970'li yıllarda ve 1980… Devamını oku
EN Styx /stɪks/ is an American rock band from Chicago that formed in 1972 and became famous for its albums released in the late 1970s and early 1980s. They are best known for melding hard rock guitar balanced with acoustic guitar, synthes… read more
TR Styx, 1970 yılında Chicago, ABD'de kurulmuş Amerikalı rock müzik grubu. Kuruluşunun öyküsü 1960'lı yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Grup 1970'li yıllarda ve 1980'li yılların başlarında müzik piyasasında söz… Devamını oku
EN She rose to fame in the late 1990s as the lead singer of Destiny's Child, one of the best-selling girl groups of all time
TR Pop ve R&B şarkıcısı, aktris ve söz yazarıdır
inglês | turco |
---|---|
s | s |
she | ve |
EN In late 2010, their song "Manners"… read more
TR Şimdiye kadar çıkardıkları en büyük hit Patrik Berger, Linus Eklöw ve Ch… Devamını oku
EN Around my late teens and particularly in college, I started to try to control my usage, which would lead me to periods of staying away from my problematic behaviors followed by periods of intense binging
TR Geç ergenlik yıllarımda ve özellikle üniversitede, kullanımımı kontrol etmeye başladım, bu da beni sorunlu davranışlarımdan uzak durma dönemlerine ve ardından yoğun aşırı yeme dönemlerine götürecekti
inglês | turco |
---|---|
my | mı |
started | başladı |
me | beni |
problematic | sorunlu |
intense | yoğun |
late | geç |
particularly | özellikle |
in | da |
control | kontrol |
to | etmeye |
of | ardından |
and | ve |
away | uzak |
usage | kullanım |
EN You can play against the computer or a friend, and try to guess the secret word before it's too late
TR Bilgisayar veya arkadaşına karşı oynayabilir ve çok geç olmadan gizli kelimeyi tahmin etmeye çalışabilirsin
inglês | turco |
---|---|
computer | bilgisayar |
secret | gizli |
late | geç |
to | etmeye |
against | karşı |
and | ve |
or | veya |
EN Not replying e-mail which is sent to domain admin e-mail or giving incorrect or late reply.
TR Domain Admin mailine gönderilen E-Postanın yanıtlanmaması, hatalı veya geç cevap verilmesi.
inglês | turco |
---|---|
sent | gönderilen |
domain | domain |
incorrect | hatalı |
late | geç |
to | e |
or | veya |
EN Domain late renew without penalty
TR Süresi Geçen Domaini Cezasız Uzatma
inglês | turco |
---|---|
domain | domaini |
late | geç |
EN The company has been in operation since the late 1990s
TR Şirket 1990'ların sonlarından beri buralarda
inglês | turco |
---|---|
the | beri |
EN Seeing the potential of .io, a technology-sensitive, individual feature-oriented prefix for information technologies, technology experts began using these TLDs in the late 90s.
TR Bilişim teknolojileri alanlarına yönelik teknolojiye duyarlı, bireysel özellik odaklı bir önek olan .io'nun potansiyelini gören teknoloji uzmanları, bu TLD'leri 90'ların sonunda kullanmaya başladı.
inglês | turco |
---|---|
potential | potansiyelini |
using | kullanmaya |
sensitive | duyarlı |
feature | özellik |
these | bu |
technology | teknoloji |
experts | uzmanları |
technologies | teknolojileri |
individual | bireysel |
the | teknolojiye |
EN - Accommodation in a luxurious guest bedroom- Guaranteed late check-out until 2:00 pm - Buffet breakfast for two in Cafe Swiss until 10.30- Complimentary daily newspaper- Complimentary entrance to Purovel Spa & Sport
TR -Lüks misafir odasında konaklama- Saat 14:00'a kadar geç çıkış garantisi - Cafe Swiss'te 10,30 tarihine kadar iki kişilik Açık Büfe Kahvaltı- Ücretsiz günlük gazete- Ücretsiz Purovel Spa & Sport girişi
inglês | turco |
---|---|
accommodation | konaklama |
luxurious | lüks |
guest | misafir |
buffet | büfe |
daily | günlük |
spa | spa |
late | geç |
out | çıkış |
a | saat |
to | kadar |
two | iki |
EN The other great revolution of the late twentieth century, called Berlingo! The very first generation appeared in July 1996 again shakes the codes by bringing more distinction and comfort
TR Yirminci yüzyılın sonlarındaki büyük devrim, Berlingo! Temmuz 1996?da ortaya çıkan ilk nesil, daha fazla ayrım ve rahatlık getirerek kodları tekrar sarsıyor
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
berlingo | berlingo |
generation | nesil |
july | temmuz |
codes | kodları |
and | ve |
in | da |
by | getirerek |
first | ilk |
great | büyük |
again | daha |
EN Why many Germans do not become parents until late in life, and how families are supported by the state.
TR Almanlar espri yapabilirler mi? Ciddi mi? Küçük bir inceleme.
inglês | turco |
---|---|
germans | almanlar |
EN Avoid waiting till it’s too late – take the necessary steps to safeguard your personal information so hackers and scammers can’t tarnish your reputation.
TR Çok geç olana kadar beklemeyin. Bilgisayar korsanları ve dolandırıcıların itibarınızı zedelememesi için kişisel bilgilerinizi korumak üzere gereken adımları atın.
inglês | turco |
---|---|
late | geç |
steps | adımları |
and | ve |
personal | kişisel |
to | için |
EN In many cases it may be too late to cancel your order
TR Çoğu durumda, siparişinizi iptal etmek için çok geç olabilir
inglês | turco |
---|---|
cancel | iptal |
order | sipariş |
late | geç |
be | olabilir |
it | durumda |
EN Legal age teenager sweetheart melons castigation previous to sex, this chab pulled out likewise late cum on pants
TR Tatlı bir makine tarafından vidalı
inglês | turco |
---|---|
previous | bir |
EN Late-night cinema watching did not affect cortisol awakening response and heart rate variability in the next morning
TR Gece Geç Saatlerde Sinema Izlemek, Ertesi Sabah Kortizol Uyanma Yanıtı Ve Kalp Hızı Değişkenliğini Etkilemedi
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
heart | kalp |
next | de |
morning | sabah |
night | gece |
late | geç |
response | yanıt |
EN Effects of ethephon and mepiquat chloride on late blooming of ‘Angeleno’ plum
TR ‘Angeleno’ erik çeşidinde ethephon ve mepiquat chloride kimyasallarının geç çiçeklenme üzerine etkisi
inglês | turco |
---|---|
late | geç |
effects | etkisi |
and | ve |
on | üzerine |
EN Not replying e-mail which is sent to domain admin e-mail or giving incorrect or late reply.
TR Domain Admin mailine gönderilen E-Postanın yanıtlanmaması, hatalı veya geç cevap verilmesi.
inglês | turco |
---|---|
sent | gönderilen |
domain | domain |
incorrect | hatalı |
late | geç |
to | e |
or | veya |
EN Domain late renew without penalty
TR Süresi Geçen Domaini Cezasız Uzatma
inglês | turco |
---|---|
domain | domaini |
late | geç |
EN The company has been in operation since the late 1990s
TR Şirket 1990'ların sonlarından beri buralarda
inglês | turco |
---|---|
the | beri |
EN Some car rental companies charge for an additional hour if you are late by even a few minutes
TR Bazı araç kiralama şirketleri, birkaç dakika bile geç kalırsanız ek bir saat ücret alır
inglês | turco |
---|---|
rental | kiralama |
additional | ek |
car | araç |
companies | şirketleri |
late | geç |
charge | ücret |
minutes | dakika |
a | birkaç |
some | bazı |
even | bir |
EN - Accommodation in a luxurious guest bedroom- Guaranteed late check-out until 14:00 - Buffet breakfast for two in Cafe Swiss until 10:30- Complimentary daily newspaper- Complimentary entrance to Purovel Spa & Sport
TR -Lüks misafir odasında konaklama- 14.00'e kadar geç çıkış garantisi - Cafe Swiss'te 10.30’a kadar iki kişilik Açık Büfe Kahvaltı- Ücretsiz günlük gazete- Ücretsiz Purovel Spa & Sport girişi
inglês | turco |
---|---|
accommodation | konaklama |
luxurious | lüks |
guest | misafir |
buffet | büfe |
daily | günlük |
spa | spa |
late | geç |
out | çıkış |
to | kadar |
two | iki |
EN The other great revolution of the late twentieth century, called Berlingo! The very first generation appeared in July 1996 again shakes the codes by bringing more distinction and comfort
TR Yirminci yüzyılın sonlarındaki büyük devrim, Berlingo! Temmuz 1996?da ortaya çıkan ilk nesil, daha fazla ayrım ve rahatlık getirerek kodları tekrar sarsıyor
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
berlingo | berlingo |
generation | nesil |
july | temmuz |
codes | kodları |
and | ve |
in | da |
by | getirerek |
first | ilk |
great | büyük |
again | daha |
EN The other great revolution of the late twentieth century, called Berlingo! The very first generation appeared in July 1996 again shakes the codes by bringing more distinction and comfort
TR Yirminci yüzyılın sonlarındaki büyük devrim, Berlingo! Temmuz 1996?da ortaya çıkan ilk nesil, daha fazla ayrım ve rahatlık getirerek kodları tekrar sarsıyor
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
berlingo | berlingo |
generation | nesil |
july | temmuz |
codes | kodları |
and | ve |
in | da |
by | getirerek |
first | ilk |
great | büyük |
again | daha |
EN Why many Germans do not become parents until late in life, and how families are supported by the state.
TR Almanlar espri yapabilirler mi? Ciddi mi? Küçük bir inceleme.
inglês | turco |
---|---|
germans | almanlar |
EN Young people who have returned to their home towns for the holidays often set off again late at night to meet up with old friends.
TR Tatil süresince memleketlerine geri dönmüş olan gençler genelde eski arkadaşlarıyla buluşmak için akşamın geç saatlerinde dışarıya çıkarlar.
inglês | turco |
---|---|
young | genç |
holidays | tatil |
often | genelde |
old | eski |
friends | arkadaşlar |
late | geç |
to | geri |
have | olan |
for | için |
their | in |
EN Johann Wolfgang von Goethe wrote Der Erlkönig (The Erl-King), the most famous poetic work on the subject of nature mysticism: “Who rides so late through night and wind ...”.
TR Johann Wolfgang von Goethe doğa mistisizmine dair en ünlü nazım eseri olan “Der Erlkönig” şiirini yazmıştı: “Gecenin ve rüzgarın ortasında kimdir bu atlı…“
EN However, they also listen to loud music, clomp up and down the stairs late at night and plant their hedge one metre beyond the plot boundary
TR Öte yandan yüksek sesle müzik dinler, merdivenlerde patırtı yapar ve çalıdan çitlerini arsalarının sınırından bir metre öteye dikerler
inglês | turco |
---|---|
music | müzik |
up | yüksek |
and | ve |
however | bir |
to | yapar |
EN Anyone who arrives late at work will soon get in trouble with their boss and is generally considered unreliable
TR İşe geç kalanların güvenilmez olarak algılanması ve patronlarıyla sorun yaşaması kaçınılmaz
inglês | turco |
---|---|
late | geç |
and | ve |
in | olarak |
EN After all, being late is deemed to be rude! That also applies to private invitations.
TR Zira dakik olmamak Almanya’da nezaket kurallarına aykırı! Bu kişisel buluşma ve davetler için de geçerli.
inglês | turco |
---|---|
being | bu |
late | geç |
applies | geçerli |
private | kişisel |
also | ve |
to | için |
EN Picturesque half-timbered houses and the late-Gothic town hall on the market place characterize the Upper Town, where pleasant cafés and pubs abound
TR Kentin yukarı kısımlarının manzarasına, ahşap çatkılı duvarlarıyla geleneksel evler ve pazar meydanındaki Geç Gotik döneme ait Belediye Binası hakim, burada her tarafta sevimli kafeler ve barlar var
inglês | turco |
---|---|
late | geç |
on | her |
and | ve |
market | pazar |
the | burada |
EN A special magic lies over the town during Advent, when the lights on some 100 stands bring a sparkle to the Christmas Market around the world-famous late Gothic half-timbered Town Hall, which dates from the year 1484
TR Advent zamanında yaklaşık 100 satış reyonu, 1484’te yapılmış dünya çapında meşhur gotik usulü Fachwerk belediye binasını çevreleyen Noel pazarını ışıldattığında şehirde özel bir büyülü hava eser
inglês | turco |
---|---|
christmas | noel |
world | dünya |
famous | meşhur |
market | pazar |
around | çapında |
EN However, this at least gives many museums the chance to show off the exciting digital offerings they have developed – and have been expanding of late
TR Hiç olmazsa birçok müzenin geliştirdiği -ve bu günlerde kapsamını genişlettiği- ilginç dijital formatlar, böylelikle hak ettikleri ilgiye kavuşuyorlar
inglês | turco |
---|---|
to | hiç |
many | birçok |
digital | dijital |
they | ettikleri |
EN It is far too late for small steps.”
TR Küçük adımlar atmak için artık çok geç.“
EN Avoid waiting till it’s too late – take the necessary steps to safeguard your personal information so hackers and scammers can’t tarnish your reputation.
TR Çok geç olana kadar beklemeyin. Bilgisayar korsanları ve dolandırıcıların itibarınızı zedelememesi için kişisel bilgilerinizi korumak üzere gereken adımları atın.
inglês | turco |
---|---|
late | geç |
steps | adımları |
and | ve |
personal | kişisel |
to | için |
EN If we get hacked or our servers/data are seized by authorities, you will never learn about it until it's too late.
TR Hacklenirsek ya da sunucularımız/verilerimiz hükümet tarafından ele geçirilirse, çok geç olana kadar bunu öğrenemezsiniz.
inglês | turco |
---|---|
its | ya |
late | geç |
by | tarafından |
too | da |
it | bunu |
you | çok |
EN Edge computing isn?t new. It began in the late 1990s, when organizations launched content delivery networks (CDNs) and peer-to-peer (P2P) networks, building on earlier file sharing efforts.
TR Edge bilişim yeni değil. 1990’ların sonlarında, kuruluşların içerik dağıtım ağları (CDN’ler) ve eşler arası (P2P) ağları başlatmasıyla başladı ve daha önceki dosya paylaşım çabalarını temel aldı.
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
content | içerik |
file | dosya |
sharing | paylaşım |
edge | edge |
and | ve |
in | da |
to | arası |
organizations | kuruluşlar |
the | değil |
EN Attention Assist is a drowsiness detection system that warns drivers to prevent them falling asleep momentarily whilst driving. It will prompt them to take a break before it's too late.
TR Dikkat Asistanı, sürüş sırasında anlık olarak uyuya kalmalarını önlemek üzere sürücüleri uyaran uyku algılama sistemidir. Çok geç olmadan önce mola vermeleri konusunda sürücüleri uyarır.
inglês | turco |
---|---|
attention | dikkat |
detection | algılama |
late | geç |
to | konusunda |
is | olarak |
prevent | önlemek |
before | önce |
EN Poor habits and inexperience with SEO may lead to you unknowingly sabotaging your own site’s SEO value, and you may not notice this until it’s far too late
TR Kötü alışkanlıklar ve SEO konusundaki deneyimsizlik, farkında olmadan kendi sitenizin SEO değerini sabote etmenize yol açabilir ve bunu çok geç olana kadar fark etmeyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
late | geç |
you | etmenize |
with | olmadan |
to | kadar |
and | ve |
EN Styx is an American rock band from Chicago that formed in 1972 and became famous for its albums released in the late 1970s and early 1980s. They are best known for melding hard rock guitar … read more
TR Styx, 1970 yılında Chicago, ABD'de kurulmuş Amerikalı rock müzik grubu. Kuruluşunun öyküsü 1960'lı yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Grup 1970'li yıllarda ve 1980… Devamını oku
EN Styx is an American rock band from Chicago that formed in 1972 and became famous for its albums released in the late 1970s and early 1980s. They are best known for melding hard rock guitar balanced with acoustic guitar, synthesizers mi… read more
TR Styx, 1970 yılında Chicago, ABD'de kurulmuş Amerikalı rock müzik grubu. Kuruluşunun öyküsü 1960'lı yılların başlarına kadar uzanmaktadır. Grup 1970'li yıllarda ve 1980'li yılların başlarında müzik piyasasında söz… Devamını oku
EN She rose to fame in the late 1990s as the lead singer of Destiny's Child, one of the best-selling girl groups of all time
TR Pop ve R&B şarkıcısı, aktris ve söz yazarıdır
inglês | turco |
---|---|
s | s |
she | ve |
EN She rose to fame in the late 1990s as the lead singer of Destiny's Child, one of… read more
TR Pop ve R&… Devamını oku
EN PHP implements a feature called late static bindings which can be used to reference the called class in a context of static inheritance.
TR Statik içselleştirim (İng.: late static bindings) ile miras alınan statik bağlam, tanımlandığı nesnenin bağlamında değil, çağrıldığı nesnenin bağlamında değerlendirilir.
inglês | turco |
---|---|
a | a |
static | statik |
context | bağlam |
the | değil |
Mostrando 50 de 50 traduções