EN The editor even will even show you how each thumbnail looks across YouTube, Facebook & Twitter!
"even start" u Engleski može se prevesti u sljedećih turski riječi/izraza:
EN The editor even will even show you how each thumbnail looks across YouTube, Facebook & Twitter!
TR Düzenleyici size ayrıca her bir küçük resmin Yotube'da, Facebook'ta ve Twitter'da nasıl göründüğünü gösterecektir.
Engleski | turski |
---|---|
editor | düzenleyici |
even | bir |
each | her |
how | nasıl |
you | ve |
the | size |
EN You can even see which operating system your audience uses on their devices! All of these are important metrics for you to measure your campaigns and use it to improve or even expand.
TR Hedef kitlenizin cihazlarında hangi işletim sistemlerini kullandığını bile görebilirsiniz! Kampanyalarınızı ölçümlemeniz ve gelişim ya da büyüme amacıyla kullanmanız için tüm bu önemli metrikler sunulur.
Engleski | turski |
---|---|
devices | cihazlar |
your audience | kitlenizin |
important | önemli |
of | in |
these | bu |
campaigns | kampanyalar |
all | tüm |
and | ve |
EN The editor even will even show you how each thumbnail looks across YouTube, Facebook & Twitter!
TR Düzenleyici size ayrıca her bir küçük resmin Yotube'da, Facebook'ta ve Twitter'da nasıl göründüğünü gösterecektir.
Engleski | turski |
---|---|
editor | düzenleyici |
even | bir |
each | her |
how | nasıl |
you | ve |
the | size |
EN It will help you find the next best Google keyword options, show you which keywords are the most relevant, and even give you keyword suggestions that you may not have even thought of before.
TR Bir sonraki en iyi Google anahtar kelime seçeneklerini bulmanıza yardımcı olacak, size hangi anahtar kelimelerin en alakalı olduğunu gösterecek ve hatta daha önce aklınıza bile gelmemiş olabilecek anahtar kelime önerileri sunacaktır.
Engleski | turski |
---|---|
options | seçeneklerini |
suggestions | önerileri |
help | yardımcı |
next | sonraki |
relevant | alakalı |
and | ve |
even | bir |
EN It may even show you a keyword that works even better than the ones you had in mind! A good keyword finder does more than just show you long-tail keyword options, though
TR Hatta size aklınızdakilerden daha iyi sonuç veren bir anahtar kelime bile gösterebilir! İyi bir anahtar kelime bulucu size uzun kuyruklu anahtar kelime seçeneklerini göstermekten daha fazlasını yapar
Engleski | turski |
---|---|
finder | bulucu |
options | seçeneklerini |
long | uzun |
more | fazlasını |
better | daha iyi |
ones | bir |
had | daha |
the | size |
EN The search for Phemex Guardians continues! The last time around, we received amazing responses from our communities and decided to grow it even further. If you are a trader, a supporter or even a cryp……
TR Sayın Phemex Kullanıcıları, Phemex, 7 Nisan 2022 saat 10:00 (UTC)’da aşağıdaki 55 spot işlem çiftini eklemiş bulunmaktadır. Kullanıcılar USDT ile bu tokenlerın spot işlemlerini ger……
EN The solutions we offer for Atlassian applications have gained acknowledgment even beyond Turkey, that is, in 34 countries, in 4 continents. We will strive to enhance this level of success of ours and make our international market share even larger.
TR Atlassian uygulamaları için sunduğumuz çözümler Türkiye 'nin ötesinde bile 4 kıtada 34 ülkede kabul görmektedir. Biz bizim başarı bu seviyede geliştirmek ve uluslararası pazar payı daha da büyük yapmak için çalışacağız.
Engleski | turski |
---|---|
level | seviyede |
market | pazar |
we offer | sunduğumuz |
solutions | çözümler |
success | başarı |
international | uluslararası |
share | payı |
turkey | türkiye |
countries | ülkede |
beyond | ötesinde |
this | bu |
in | da |
larger | büyük |
we | biz |
and | ve |
the | kabul |
applications | uygulamalar |
of | in |
EN Excellent Customer Service, went above and beyond what was expected of them! Even going as far as to quite possibly crediting my previous year old purchases, something that no other hosting provider would even dare to touch
TR Mükemmel Müşteri Hizmetleri, onlardan beklenenin ötesine geçti! Hatta başka hiçbir hosting şirketinin yapmaya cesaret edemediği bir önceki yıl yaptığım satın alımlarımı geri ödeyecek kadar ileri gitti
Engleski | turski |
---|---|
excellent | mükemmel |
year | yıl |
no | hiçbir |
other | başka |
beyond | ötesine |
hosting | hosting |
customer | müşteri |
service | hizmetleri |
them | onlardan |
even | bir |
to | hatta |
EN Such adobe xd design templates perfectly cope with a business landing page's task, which offers specialty pages for a sports club, and you can even start selling various accessories
TR Bu tür adobe xd tasarım şablonları, bir spor kulübü için özel sayfalar sunan bir iş açılış sayfasının göreviyle mükemmel bir şekilde başa çıkar ve hatta çeşitli aksesuarları satmaya başlayabilirsiniz
Engleski | turski |
---|---|
adobe | adobe |
offers | sunan |
sports | spor |
accessories | aksesuarlar |
templates | şablonları |
pages | sayfalar |
and | ve |
even | bir |
design | tasarım |
for | için |
such | bu |
perfectly | mükemmel bir şekilde |
various | çeşitli |
EN Start with ready-made templates that you can shape to support your specific use cases. You can even shape your own workflows from scratch, in minutes to support your team’s needs.
TR Belirli kullanım durumlarınızı destekleyecek şekilde şekillendirebileceğiniz hazır şablonlarla başlayın. Ekibinizin ihtiyaçlarını desteklemek için dakikalar içinde kendi iş akışlarınızı sıfırdan şekillendirebilirsiniz.
Engleski | turski |
---|---|
start | başlayın |
workflows | iş akışları |
minutes | dakikalar |
from scratch | sıfırdan |
ready | hazır |
needs | ihtiyaçlarını |
to support | desteklemek |
use | kullanım |
you | in |
support | destekleyecek |
in | içinde |
with | şekilde |
EN Start with ready-made templates that you can shape to support your specific use cases. You can even shape your own workflows from scratch, in minutes to support your team’s needs.
TR Belirli kullanım durumlarınızı destekleyecek şekilde şekillendirebileceğiniz hazır şablonlarla başlayın. Ekibinizin ihtiyaçlarını desteklemek için dakikalar içinde kendi iş akışlarınızı sıfırdan şekillendirebilirsiniz.
Engleski | turski |
---|---|
start | başlayın |
workflows | iş akışları |
minutes | dakikalar |
from scratch | sıfırdan |
ready | hazır |
needs | ihtiyaçlarını |
to support | desteklemek |
use | kullanım |
you | in |
support | destekleyecek |
in | içinde |
with | şekilde |
EN Start with ready-made templates that you can shape to support your specific use cases. You can even shape your own workflows from scratch, in minutes to support your team’s needs.
TR Belirli kullanım durumlarınızı destekleyecek şekilde şekillendirebileceğiniz hazır şablonlarla başlayın. Ekibinizin ihtiyaçlarını desteklemek için dakikalar içinde kendi iş akışlarınızı sıfırdan şekillendirebilirsiniz.
Engleski | turski |
---|---|
start | başlayın |
workflows | iş akışları |
minutes | dakikalar |
from scratch | sıfırdan |
ready | hazır |
needs | ihtiyaçlarını |
to support | desteklemek |
use | kullanım |
you | in |
support | destekleyecek |
in | içinde |
with | şekilde |
EN The power of visual communication is in your hands. Start your first project in minutes, even with no prior design experience.
TR Görsel iletişimin gücü sizin elinizde. Önceden tasarım deneyiminiz olmasa bile ilk projenize dakikalar içinde başlayın.
Engleski | turski |
---|---|
of | ın |
visual | görsel |
minutes | dakikalar |
even | bile |
power | gücü |
start | başlayın |
design | tasarım |
first | ilk |
the | sizin |
EN 7. Have you ever tried to reduce, moderate or abstain from streaming activities just to start again, months, days or even hours later?
TR 7. Hiç, aylar, günler hatta saatler sonra yeniden başlamak için akış etkinliklerini azaltmayı, yumuşatmayı veya bunlardan kaçınmayı denediniz mi?
Engleski | turski |
---|---|
days | günler |
hours | saatler |
streaming | akış |
or | veya |
from | bunlardan |
again | yeniden |
to | hatta |
EN Follow the basic five-step process below to start creating stunning ads that convert in no time. Watch our quick tutorial video for even more ideas for your next ad design.
TR Kısa sürede dönüşüm sağlayan çarpıcı reklamlar oluşturmaya başlamak için aşağıdaki beş adımlı temel süreci izleyin. Bir sonraki reklam tasarımınız için daha da fazla fikir için hızlı eğitim videomuzu izleyin.
Engleski | turski |
---|---|
process | süreci |
time | sürede |
ideas | fikir |
stunning | çarpıcı |
quick | hızlı |
design | tasarım |
basic | temel |
ads | reklamlar |
in | da |
ad | reklam |
even | bir |
next | sonraki |
the | aşağıdaki |
more | fazla |
five | beş |
creating | oluşturmaya |
that | dönüşüm |
EN You don’t even need a business plan – if you have an idea and want to start selling, there’s nothing standing in your way.
TR Bir iş planına bile ihtiyacınız yok, bir fikriniz varsa ve satış yapmaya başlamak istiyorsanız, önünüzde hiçbir engel yok.
Engleski | turski |
---|---|
nothing | hiçbir |
and | ve |
need | ihtiyacınız |
if | varsa |
a | bir |
even | bile |
you | yok |
selling | satış |
start | başlamak |
EN Instead of equating frugality with morality, he asks us to start rewarding charities for their big goals and big accomplishments (even if that comes with big expenses)
TR Sivil toplumu ahlaki tutumluluk ile değil büyük hedefleri ve büyük başarıları ile değerlendirmemiz gerekiyor
EN Trading solutions to start your own brokerage based on the MetaTrader 5 platform. Reap the benefits of mult-asset trading by opting for our MT5 white label solution chosen by many brokerage start-ups in the market.
TR MetaTrader 5 platformunda kendi brokerlığınızı başlatmanız için işlem çözümleri. Piyasadaki brokerlik start-uplarının çoğunun tercihi olan MT5 beyaz etiket çözümümüzü seçerek çoklu varlık işlemlerinden faydalanın.
Engleski | turski |
---|---|
trading | işlem |
label | etiket |
market | iş |
asset | varlık |
solutions | çözümleri |
of | in |
white | beyaz |
EN We help companies all over the world start their business quickly and in the most effective way that is compliant with international standards. Entrust your start-up operations to B2Broker's know-how and expertise.
TR Dünyanın her yerindeki şirketlere işletmelerini hızla ve uluslararası standartlara uygun şekilde etkin olarak kurma fırsatı sunuyoruz. Start-up operasyonlarınız B2Broker'ın bilgi ve deneyimine bırakın.
Engleski | turski |
---|---|
business | iş |
quickly | hızla |
effective | etkin |
standards | standartlara |
companies | şirketlere |
international | uluslararası |
world | dünyanın |
in | yerindeki |
to | her |
and | ve |
operations | operasyonlar |
the | şekilde |
know-how | bilgi |
EN Before you can start making sense of the data, you need to start by transcribing the interviews and other recordings
TR Verileri anlamlandırmaya başlamadan önce, röportajları ve diğer kayıtları yazarak başlamanız gerekir
Engleski | turski |
---|---|
data | verileri |
interviews | röportajlar |
other | diğer |
by | yazarak |
and | ve |
EN Record the meeting in BlueJeansTo start the recording, click the grey “Start Rec” button in the top-left corner of the meeting.
TR Toplantıyı BlueJeans'da kaydedinKaydı başlatmak için toplantının sol üst köşesindeki gri “Start Rec” düğmesine tıklayın.
EN Start a new meeting! Anybody can start a new meeting
TR Yeni bir toplantı başlatın! Herkes yeni bir toplantı başlatabilir
Engleski | turski |
---|---|
meeting | toplantı |
a | bir |
new | yeni bir |
EN Start your eCommerce by setting up and designing template pages of online stores to start selling goods or services on the Internet
TR İnternette mal veya hizmet satmaya başlamak için çevrimiçi mağazaların şablon sayfalarını ayarlayarak ve tasarlayarak e-ticaretinizi başlatın
Engleski | turski |
---|---|
services | hizmet |
template | şablon |
online | çevrimiçi |
pages | sayfalarını |
of | in |
goods | mal |
or | veya |
and | ve |
to | için |
EN Nursing and geriatric care may not sound like an obvious area of business for a start-up – but it is! Two examples of successful social start-ups in nursing.
TR Yaşlı ve hasta bakıcılığı... İlk başta pek bir startup konusu gibi gelmiyor bu kulağa; ama öyle! İşte size bakıcılık sektöründe başarılı iki örnek sosyal startup.
Engleski | turski |
---|---|
start | startup |
successful | başarılı |
social | sosyal |
and | ve |
but | ama |
a | bir |
in | örnek |
two | iki |
EN Find out what's happening in Just Start Meetup groups around the world and start meeting up with the ones near you.
TR Dünya genelindeki Haydi Başla Meetup gruplarında olup bitenleri öğrenin ve yakınınızdakilerle buluşmaya başlayın.
Engleski | turski |
---|---|
world | dünya |
near | yakın |
in | genelindeki |
find out | öğrenin |
start | başlayın |
meetup | meetup |
and | ve |
EN Trading solutions to start your own brokerage based on the MetaTrader 5 platform. Reap the benefits of mult-asset trading by opting for our MT5 white label solution chosen by many brokerage start-ups in the market.
TR MetaTrader 5 platformunda kendi brokerlığınızı başlatmanız için işlem çözümleri. Piyasadaki brokerlik start-uplarının çoğunun tercihi olan MT5 beyaz etiket çözümümüzü seçerek çoklu varlık işlemlerinden faydalanın.
Engleski | turski |
---|---|
trading | işlem |
label | etiket |
market | iş |
asset | varlık |
solutions | çözümleri |
of | in |
white | beyaz |
EN We help companies all over the world start their business quickly and in the most effective way that is compliant with international standards. Entrust your start-up operations to B2Broker's know-how and expertise.
TR Dünyanın her yerindeki şirketlere işletmelerini hızla ve uluslararası standartlara uygun şekilde etkin olarak kurma fırsatı sunuyoruz. Start-up operasyonlarınız B2Broker'ın bilgi ve deneyimine bırakın.
Engleski | turski |
---|---|
business | iş |
quickly | hızla |
effective | etkin |
standards | standartlara |
companies | şirketlere |
international | uluslararası |
world | dünyanın |
in | yerindeki |
to | her |
and | ve |
operations | operasyonlar |
the | şekilde |
know-how | bilgi |
EN Before you can start making sense of the data, you need to start by transcribing the interviews and other recordings
TR Verileri anlamlandırmaya başlamadan önce, röportajları ve diğer kayıtları yazarak başlamanız gerekir
Engleski | turski |
---|---|
data | verileri |
interviews | röportajlar |
other | diğer |
by | yazarak |
and | ve |
EN Record the meeting in BlueJeansTo start the recording, click the grey “Start Rec” button in the top-left corner of the meeting.
TR Toplantıyı BlueJeans'da kaydedinKaydı başlatmak için toplantının sol üst köşesindeki gri “Start Rec” düğmesine tıklayın.
EN Start selling in just a few clicks. Once you’re happy with your design, launch your store online and start building a strong presence on the internet.
TR Sadece birkaç tıkla satışa başlayın. Tasarımınızı tamamladığınızda, mağazanızı yayınlayın ve internette güçlü bir itibar edinmeye başlayın.
Engleski | turski |
---|---|
start | başlayın |
selling | satış |
strong | güçlü |
a | birkaç |
design | tasarım |
and | ve |
the | sadece |
on the internet | internette |
EN Once you start looking for archetypes, you will start to notice that many brands use archetypes to tell their story.
TR Arketipleri aramaya başladığınızda, birçok markanın hikayelerini anlatmak için arketipleri kullandığını fark etmeye başlayacaksınız.
Engleski | turski |
---|---|
to | etmeye |
once | bir |
many | çok |
their | in |
tell | için |
EN Take your performance and security even further with Cloudflare’s paid add-ons for Free, Pro, and Business plans.
TR Cloudflare'ın Ücretsiz, Pro ve İşletme planları için ücretli eklentileri ile performansınızı ve güvenliğinizi daha da ileri taşıyın.
Engleski | turski |
---|---|
security | güvenli |
paid | ücretli |
plans | planları |
for | için |
performance | performans |
and | ve |
pro | pro |
even | da |
EN Elsevier’s cross-discipline platforms support your research journey, enable research and career management and empower you to make an even greater impact in your field
TR Elsevier'in disiplinler arası platformları araştırma yolculuğunuzu destekler, araştırma ve kariyer yönetimi araçları sağlar ve alanınızda daha da büyük bir etkiye sahip olmanıza destek olur
Engleski | turski |
---|---|
platforms | platformlar |
research | araştırma |
enable | sağlar |
career | kariyer |
impact | etkiye |
support | destek |
management | yönetimi |
in | da |
even | bir |
to | arası |
and | ve |
greater | büyük |
EN Elsevier?s cross-discipline platforms support your research journey, enable research and career management and empower you to make an even greater impact in your field.
TR Elsevier'in disiplinler arası platformları araştırma yolculuğunuzu destekler, araştırma ve kariyer yönetimi araçları sağlar ve alanınızda daha da büyük bir etkiye sahip olmanıza destek olur.
Engleski | turski |
---|---|
platforms | platformlar |
research | araştırma |
enable | sağlar |
career | kariyer |
impact | etkiye |
support | destek |
management | yönetimi |
in | da |
even | bir |
to | arası |
and | ve |
greater | büyük |
EN Find out how our measurable, integrated solutions can take your brand even further ? and ensure your content resonates with your target audiences.
TR Ölçülebilir, entegre çözümlerimizin markanızı daha da ileri taşımaya ve içeriklerinizin hedef kitlenize ulaşmasına nasıl yardımcı olabileceğini keşfedin.
Engleski | turski |
---|---|
integrated | entegre |
target | hedef |
your brand | markanızı |
how | nasıl |
find | keşfedin |
and | ve |
even | da |
EN Apply strong, consistent authentication methods to even legacy applications with IP firewall and Zero Trust rules.
TR IP güvenlik duvarı ve Sıfır Güven kurallarıyla eski uygulamalara bile güçlü, tutarlı kimlik doğrulama yöntemleri uygulayın.
Engleski | turski |
---|---|
apply | uygulayın |
methods | yöntemleri |
ip | ip |
and | ve |
zero | sıfır |
strong | güçlü |
consistent | tutarlı |
trust | güven |
rules | kurallar |
authentication | kimlik doğrulama |
EN “I’ve never seen a local dental practice in the world ranking as much as we are now. We are ranking nationally. Because of the tool. Simple as that. And I still don’t use even 50% of it.”
TR ''Şu anda dünyada bulunduğumuz sıralamada olan yerel bir diş hekimliği muayenehanesi görmedim. Bu araç sayesinde ülke çapında sıralanıyoruz. İşte bu kadar basit. Daha %50'sini bile kullanmadım.''
Engleski | turski |
---|---|
ranking | sıralamada |
local | yerel |
dental | diş |
and | bu |
simple | basit |
even | bile |
the | araç |
world | dünyada |
of | anda |
EN “I’ve been using Semrush for the past 5 years now especially for SEO, content writing, and now even for social media marketing. ”
TR ''Semrush'ı geçtiğimiz 5 yıldan beri özellikle SEO, içerik yazımı, ve hatta sosyal medya pazarlaması için kullanıyorum.''
Engleski | turski |
---|---|
especially | özellikle |
seo | seo |
content | içerik |
even | hatta |
and | ve |
for | için |
the | beri |
social | sosyal |
media | medya |
EN Ahrefs has been the most useful tool in my toolbox for years now. Even their blog and Facebook group have been essential for my success.
TR Ahrefs yıllardır alet kutumdaki en kullanışlı araç. Blogları ve Facebook grupları bile başarım için çok önemliydi.
Engleski | turski |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
success | başarı |
for years | yıllardır |
useful | kullanışlı |
most | en |
the | araç |
even | bile |
and | ve |
for | için |
EN Immediate access to important updatesProvides important updates even on weekends and holidays, which is unique among drug references
TR Önemli güncellemelere anında erişimÖnemli güncellemeleri hafta sonları ve tatil günlerinde bile sağlar ve bu özelliğiyle ilaç referansları arasında benzersizdir
Engleski | turski |
---|---|
access | erişim |
updates | güncellemeleri |
weekends | hafta |
holidays | tatil |
drug | ilaç |
and | ve |
on | anında |
EN Large collaborative projects can often involve hundreds of contributors, and even for smaller research efforts an author list of 10-15 people is not unusual
TR İşbirliği gerektiren büyük projelere genelde yüzlerce kişi katkı sağlamakta, daha küçük araştırmalarda bile 10-15 kişilik yazar listeleriyle karşılaşılabilmektedir
Engleski | turski |
---|---|
projects | projelere |
often | genelde |
author | yazar |
people | kişi |
even | bile |
smaller | daha küçük |
large | büyük |
for | daha |
EN Capture the attention of our audience before they have even opened their journal by booking an outsert space for your promotional brochure, conference collateral or other key branded materials.
TR Tanıtım broşürünüz, konferans tanıtımınız veya diğer önemli markalı materyalleriniz için bir dış tanıtım alanı ayırtarak kitlenizin dikkatini daha onlar dergiyi açmadan yakalayın.
Engleski | turski |
---|---|
attention | dikkatini |
conference | konferans |
key | önemli |
branded | markalı |
other | diğer |
even | bir |
space | alan |
of | in |
or | veya |
EN Advertise and capture your target audience even when they are on-the-go.
TR Hedef kitlenizi mobil cihazlarda bile yakalayın ve reklamınızı yapın.
Engleski | turski |
---|---|
advertise | reklam |
target | hedef |
even | bile |
and | ve |
EN With the powerful Google Ads search tool at your disposal, you can collect insightful tips to get even more out of your marketing efforts
TR Kullanımınızda olan güçlü Google Ads aracı ile, pazarlama çabalarınızdan daha iyi kazanımlar elde etmenize yardımcı olacak aydınlatıcı ipuçları elde edebilirsiniz
Engleski | turski |
---|---|
marketing | pazarlama |
powerful | güçlü |
ads | ads |
tips | ipuçları |
you | etmenize |
you can | edebilirsiniz |
get | elde |
with | ile |
at | iyi |
EN Take a closer look at your competitors’ Google Ads campaigns to gain even more great insights. Discover which subdomains your competitors are directing their paid traffic to the most
TR Daha iyi içgörüler almak için rakiplerinizin Google Ads kampanyalarına daha yakından bakın. Rakiplerinizin, ücretli trafiğini en çok hangi alt domainlere yönlendirdiğini keşfedin
Engleski | turski |
---|---|
take | almak |
insights | içgörüler |
discover | keşfedin |
traffic | trafiğini |
ads | ads |
paid | ücretli |
their | in |
most | en |
campaigns | kampanyalar |
to | için |
more | daha |
at | iyi |
EN Yes, and you can even export up to 1,000 rows per report and 10,000 rows per month. Add to that our vast number of sorting and filtering options, and you should be able to easily distill the most important backlink data.
TR Evet, hatta rapor başına 1.000’e kadar ve ayda 10.000 adet satırı dışa aktarabilirsiniz. Buna çok sayıdaki sıralama ve filtreleme seçeneğimizi ekledikten sonra en önemli backlink verilerini kolayca süzgeçten geçirebilmelisiniz.
Engleski | turski |
---|---|
export | dışa |
report | rapor |
backlink | backlink |
data | verilerini |
easily | kolayca |
most | en |
yes | evet |
and | ve |
to | hatta |
number | a |
important | önemli |
EN Choose from run-of-site advertising, topic sponsorship, e-newsletters and centre of excellence sponsorship to extend your reach even further.
TR Ulaştığınız kişi sayısını daha da artırmak için site geneli reklam, konu sponsorluğu, e-bültenler ve Mükemmeliyet Merkezi sponsorluğu arasından da seçim yapabilirsiniz.
Engleski | turski |
---|---|
choose | seçim |
advertising | reklam |
centre | merkezi |
site | site |
from | arasından |
of | in |
and | ve |
to | için |
even | da |
EN Products that can be repaired, should be repaired. Refurbished cell phones can be sold to someone new. Repaired computers bridge the digital divide. Even better, repair jobs are local. They won’t ever be shipped overseas.
TR Onarılabilecek ürünler onarılmalıdır. Yenilenmiş cep telefonları yeni birine satılabilir. Onarılan bilgisayarlar dijital uçurumu kapatır. Daha da iyisi, onarım işleri yereldir. Onlar asla yurtdışına sevk edilmeyecektir.
Engleski | turski |
---|---|
phones | telefonlar |
new | yeni |
repair | onarım |
products | ürünler |
computers | bilgisayarlar |
digital | dijital |
even | da |
ever | daha |
to | birine |
EN On the other hand, he did not get any support from the firm and even they did not call him to ask about his health status.
TR Öte yandan, firmadan herhangi bir destek alamadı, üstelik firma sağlık durumunu sormak için bile Erhan'ı aramadı.
Engleski | turski |
---|---|
hand | sağ |
support | destek |
ask | sormak |
health | sağlık |
status | durumunu |
his | in |
any | herhangi |
even | bir |
to | bile |
they | için |
EN Even though he is working in a short-term employment project, he is not anxious anymore when he wakes up to a brand new day and he says he’s feeling happy; psychologically and financially relieved because he has a job and regular income
TR Kısa süreli bir işte çalışıyor olsa da yeni bir güne uyandığında artık kaygı değil, memnuniyet hissediyor; bir işi ve düzenli bir geliri olduğu için psikolojik ve maddi olarak rahatladığını belirtiyor
Engleski | turski |
---|---|
regular | düzenli |
short | kısa |
term | süreli |
and | ve |
in | da |
job | iş |
even | bir |
anymore | artık |
is | olduğu |
has | ne |
new | yeni bir |
Prikazuje se 50 od 50 prijevoda