NL Sterker nog, wanneer spullen worden gerepareerd, blijft alle energie en blijven alle materialen die tijdens de productie zijn gebruikt, behouden. Niets wordt verspild. Niets raakt verloren.
NL Sterker nog, wanneer spullen worden gerepareerd, blijft alle energie en blijven alle materialen die tijdens de productie zijn gebruikt, behouden. Niets wordt verspild. Niets raakt verloren.
TR Daha da iyisi, bir şeyler tamir edildiğinde, üretim sırasında kullandığı tüm enerjiyi ve tüm malzemeleri de bünyesinde tutar. Hiçbir şey boşa gitmez. Hiçbir şey kaybolmaz.
Dutch | Turkish |
---|---|
alle | tüm |
en | ve |
tijdens | sırasında |
productie | üretim |
Dutch | Turkish |
---|---|
gebruikt | kullanır |
en | ve |
mens | insan |
volledig | tamamen |
Dutch | Turkish |
---|---|
gebruikt | kullanır |
en | ve |
mens | insan |
volledig | tamamen |
geautomatiseerd | otomatik |
platform | platformu |
NL Een gecompromitteerde identiteit raakt u en iedereen om u heen, inclusief familie en collega's, zowel financieel als emotioneel.
TR Çalınmış bir kimlik, aileniz ve iş arkadaşlarınız dahil olmak üzere çevrenizdeki herkesi ve sizi hem finansal hem de duygusal olarak etkiler.
Dutch | Turkish |
---|---|
een | bir |
en | ve |
zowel | hem |
financieel | finansal |
u | sizi |
NL Sterker nog, wanneer spullen worden gerepareerd, blijft alle energie en blijven alle materialen die tijdens de productie zijn gebruikt, behouden. Niets wordt verspild. Niets raakt verloren.
TR Daha da iyisi, bir şeyler tamir edildiğinde, üretim sırasında kullandığı tüm enerjiyi ve tüm malzemeleri de bünyesinde tutar. Hiçbir şey boşa gitmez. Hiçbir şey kaybolmaz.
Dutch | Turkish |
---|---|
alle | tüm |
en | ve |
tijdens | sırasında |
productie | üretim |
NL Een gecompromitteerde identiteit raakt u en iedereen om u heen, inclusief familie en collega's, zowel financieel als emotioneel.
TR Çalınmış bir kimlik, aileniz ve iş arkadaşlarınız dahil olmak üzere çevrenizdeki herkesi ve sizi hem finansal hem de duygusal olarak etkiler.
Dutch | Turkish |
---|---|
een | bir |
en | ve |
zowel | hem |
financieel | finansal |
u | sizi |
Dutch | Turkish |
---|---|
gebruikt | kullanır |
en | ve |
mens | insan |
volledig | tamamen |
Dutch | Turkish |
---|---|
gebruikt | kullanır |
en | ve |
mens | insan |
volledig | tamamen |
geautomatiseerd | otomatik |
platform | platformu |
Dutch | Turkish |
---|---|
tijd | zaman |
of | veya |
bestanden | dosyalar |
en | ve |
tablet | tablet |
NL Cupido raakt Deze website heeft een efficiënte zoekfunctie
TR Aşk tanrısı Etiketler Bu web sitesinde etkili bir arama aracı vardır
NL We krijgen alleen maar schone verzoeken en hebben nooit te maken met kwaadaardig verkeer of aanvallen op de DNS-infrastructuur."
TR Sadece iyi niyetli istekler alıyoruz ve hiçbir zaman kötü niyetli trafik veya DNS altyapısındaki saldırılarla uğraşmak zorunda kalmıyoruz."
Dutch | Turkish |
---|---|
en | ve |
verkeer | trafik |
of | veya |
dns | dns |
NL Ik gebruik Ahrefs sinds 2012 en heb nooit getwijfeld aan mijn beslissing.
TR Ahrefs’i 2012’den beri kullanıyorum ve tercihimi hiçbir zaman sorgulamadım.
Dutch | Turkish |
---|---|
sinds | beri |
en | ve |
aan | den |
ahrefs | ahrefs |
NL Nooit meer een gebrek aan zoekterm-ideeën! Keywords Explorer draait op een enorme database met meer dan 7 miljard zoektermen, die iedere maand met actuele data wordt geüpdatet.
TR Anahtar kelime fikirleriniz hiçbir zaman tükenmesin. Anahtar Kelime Gezgini, her ay taze verilerle güncellenen ve 7 milyardan fazla anahtar kelimeden oluşan büyük bir veritabanı içerir.
Dutch | Turkish |
---|---|
dan | kelime |
maand | ay |
zoekterm | anahtar |
NL We geven nooit korting en hebben geen plannen om gratis proefperiodes aan te bieden.
TR Herhangi bir indirim yapmıyoruz ve ücretsiz deneme süreçleri sunmak gibi bir planımız yok.
Dutch | Turkish |
---|---|
korting | indirim |
en | ve |
bieden | sunmak |
aan | bir |
gratis | ücretsiz |
NL Dat is een terechte vraag en hoewel we dit nooit helemaal zonder vooroordeel kunnen beantwoorden (we vinden onze tool natuurlijk de beste), we wilden niet de zoveelste saaie zij-aan-zij-vergelijking van functionaliteiten maken
TR Güzel bir soru, bu soruyu tamamen önyargısız şekilde yanıtlamamızın bir yolu olmasa da (tabii ki, en iyisinin kendi aracımız olduğunu düşünüyoruz) sıkıcı bir özellikler kıyaslaması tablosu hazırlamak istemedik
Dutch | Turkish |
---|---|
vraag | soru |
helemaal | tamamen |
tool | aracı |
NL Ze zullen nooit over de grenzen uitbesteed worden.
TR Onlar asla yurtdışına sevk edilmeyecektir.
Dutch | Turkish |
---|---|
nooit | asla |
ze | onlar |
NL We hebben onze data nooit gecommercialiseerd en we delen geen gegevens met externe partijen.
TR Hiçbir zaman ve hiçbir zaman veritabanlarımızı ticarileştirmiyoruz veya herhangi bir üçüncü tarafla hedefli reklamcılık veya başka bir amaç için veri paylaşmıyoruz.
Dutch | Turkish |
---|---|
en | ve |
NL Uw privésleutels en back-up zijn gecodeerd en verlaten uw apparaat nooit.
TR Özel anahtarlarınız ve yedeklemeniz şifrelenir ve cihazınızdan asla ayrılmaz.
Dutch | Turkish |
---|---|
en | ve |
nooit | asla |
NL Uw privé-sleutels zijn gecodeerd en verlaten nooit uw toestel. U heeft de volledige controle over uw vermogen.
TR Özel anahtarlarınız şifrelenir ve asla cihazınızdan ayrılmaz. Yatırımlarınız tamamen kontrolünüz altındadır.
Dutch | Turkish |
---|---|
en | ve |
nooit | asla |
NL Deel nooit uw 12-woordige back-up of privé-sleutels met iemand
TR 12 kelimelik kurtarma cümlenizi veya özel anahtarlarınızı asla kimseyle paylaşmayın
Dutch | Turkish |
---|---|
nooit | asla |
met | özel |
NL Ieder uur controleren zorgt ervoor dat jouw bedrijf nooit meer stil komt te staan.
TR Web sitesinin sağlığının saatlik olarak izlenmesi işinizin devam etmesini sağlar.
Dutch | Turkish |
---|---|
uur | saatlik |
dat | olarak |
bedrijf | iş |
NL Elk uur controleren zorgt ervoor dat jouw bedrijf nooit stilstaat en zorgt dat je blijft groeien.
TR Web sitesinin sağlığının saatlik olarak izlenmesi, işletmenizin çalışmaya devam etmesini ve büyümesinin kontrol edilmesini sağlar.
Dutch | Turkish |
---|---|
uur | saatlik |
controleren | kontrol |
dat | olarak |
bedrijf | iş |
en | ve |
Dutch | Turkish |
---|---|
hoeft | gerek |
nooit | asla |
gegevens | veriler |
open | açın |
live | canlı |
Dutch | Turkish |
---|---|
en | ve |
indrukwekkende | etkileyici |
groep | grup |
andere | farklı |
NL Exclusief systeem met twee batterijen betekent dat je nooit naast een stopcontact hoeft te zitten om je headset op te laden. Houd de ene batterij opgeladen in het basisstation van de zender tijdens het gamen met de andere in de headset.
TR Özel çift pilli sistem, kulaklığınızı şarj etmek için priz yanında oturmak zorunda kalmayacağınız anlamına geliyor. Kulaklıktaki bir pille oyun oynarken diğerini verici baz istasyonunda tutarak şarj edin.
Dutch | Turkish |
---|---|
systeem | sistem |
betekent | anlamına |
gamen | oyun |
Dutch | Turkish |
---|---|
eenvoudig | kolay |
of | veya |
nooit | hiç |
Dutch | Turkish |
---|---|
medische | tıbbi |
eenvoudig | kolay |
nooit | hiç |
Dutch | Turkish |
---|---|
zoeken | aramak |
eenvoudig | kolay |
belangrijke | önemli |
nooit | hiç |
Dutch | Turkish |
---|---|
of | veya |
genoeg | yeterli |
maken | yapmak |
is | vardır |
Dutch | Turkish |
---|---|
geautomatiseerd | otomatik |
seconden | saniyeler |
eenvoudig | kolay |
Dutch | Turkish |
---|---|
samenwerken | işbirliği |
eenvoudig | kolay |
nooit | hiç |
productie | üretim |
gebruikers | kullanıcı |
Dutch | Turkish |
---|---|
notities | notlar |
nooit | asla |
echt | gerçekten |
meer | fazla |
gesproken | konuşulan |
Dutch | Turkish |
---|---|
nooit | asla |
en | ve |
zeker | emin |
probleem | sorun |
transcript | transkripti |
NL Met Fastreel kan iedereen video's maken en bewerken, zelfs als je het nog nooit eerder hebt gedaan
TR Fastreel, daha önce hiç tecrübesi olmasa bile herkesin video oluşturmasını ve düzenlemesini sağlar
Dutch | Turkish |
---|---|
iedereen | herkesin |
video | video |
en | ve |
nooit | hiç |
NL Mis nooit meer een follow-up met uw leads of klanten
TR Potansiyel müşterileriniz veya müşterilerinizle olan takibi asla kaçırmayın
Dutch | Turkish |
---|---|
nooit | asla |
klanten | müşterileriniz |
NL Dus, als je je profiel goed instelt, word je nooit gevraagd om te communiceren in talen die je niet vloeiend spreekt.
TR Yani, profilinizi doğru ayarlarsanız akıcı konuşmadığınız dillerde test yapmanız ve konuşmanız istenmez.
Dutch | Turkish |
---|---|
dus | yani |
NL Nooit meer schakelen tussen verschillende tools of follow-ups mislopen en antwoorden uitstellen. Beheer alles vanaf één plek.
TR Artık birden fazla araç arasında geçiş yapmak veya takipleri kaçırmak ve yanıtları geciktirmek yok. Her şeyi tek bir yerde yapın.
Dutch | Turkish |
---|---|
of | veya |
plek | yerde |
tools | araç |
antwoorden | yanıtları |
NL Je zult een operator nooit zonder informatie laten zitten. Interne notities zijn altijd beschikbaar.
TR Bir operatörü asla bilgisiz bırakmazsınız. Dahili Notlar her zaman açıktır.
Dutch | Turkish |
---|---|
nooit | asla |
interne | dahili |
notities | notlar |
altijd | her zaman |
NL 60% van de geplande gesprekken vindt nooit plaats. Crisp lost dit probleem op met audio- en videogesprekken, waarmee u direct contact kunt opnemen met klanten. Geen externe plugin benodigd.
TR Planlanmış aramaların %60'ı asla gerçekleşmez. Crisp, müşterilerle doğrudan iletişim kurmanıza olanak tanıyan sesli/görüntülü aramalar ekleyerek bu sorunu çözer. Harici eklenti gerekmez.
Dutch | Turkish |
---|---|
nooit | asla |
probleem | sorunu |
direct | doğrudan |
contact | iletişim |
externe | harici |
NL Alle abonnementen van Crisp zijn ontworpen om te voldoen aan de meeste zakelijke behoeften. We beloven dat u in de toekomst nooit meer zal gaan betalen voor Crisp.
TR Tüm Crisp planları, çoğu iş ihtiyacına uyacak şekilde tasarlanmıştır. Gelecekte Crisp için ödediğiniz tutarı asla artırmayacağımıza dair söz veriyoruz.
Dutch | Turkish |
---|---|
alle | tüm |
nooit | asla |
NL We krijgen alleen maar schone aanvragen en hebben nooit te maken met kwaadwillend verkeer of aanvallen op de DNS-infrastructuur."
TR Sadece temiz istekler bize ulaşıyor ve hiçbir zaman kötü niyetli trafik veya DNS altyapısındaki saldırılarla uğraşmak zorunda kalmıyoruz."
Dutch | Turkish |
---|---|
schone | temiz |
en | ve |
verkeer | trafik |
of | veya |
dns | dns |
NL Of het nu om medicijnen, metingen of oefeningen gaat, MyTherapy's herinneringen zijn betrouwbaar, zo vergeet u nooit meer uw medicijnen in te nemen en kunt u zich richten op de belangrijkste dingen in het leven.
TR MyTherapy’nin hatırlatma özelliğine güvenebilirsiniz. İlaçlarınızı, ölçümlerinizi ve egzersizlerinizi bir daha atlamayacaksınız! MyTherapy’le içiniz rahat olsun ve hayatınızdaki diğer önemli şeylere odaklanın.
Dutch | Turkish |
---|---|
meer | daha |
en | ve |
leven | hayat |
zijn | olsun |
belangrijkste | önemli |
NL “Super app. Werkt geweldig. Hierdoor vergeet je nooit meer je medicatie op de juiste tijd te nemen.”
TR “Sağlık durumu her zaman iyi gitmeyenler için, kullanması çok kolay bir uygulama. Doktorunuzun görmesini istediğiniz ve önemli olan bilgileri kaydetmek için de çok kullanışlı. Kesinlikle tavsiye ediyorum!”
Dutch | Turkish |
---|---|
app | uygulama |
tijd | zaman |
NL We bieden deze statische QR-codes die helemaal gratis zijn en nooit zullen verlopen. Zodra je een code hebt gegenereerd, blijft hij altijd van jou, al kun je de inhoud ervan niet bewerken en de scans niet volgen.
TR Sunduğumuz Statik QR Kodları tamamen ücretsizdir ve süresi asla dolmaz. Oluşturulduktan sonra sonsuza kadar sizindir ancak içeriği düzenleyemez veya taramalarını izleyemezsiniz.
Dutch | Turkish |
---|---|
helemaal | tamamen |
en | ve |
nooit | asla |
inhoud | içeriği |
codes | kodları |
gratis | ücretsizdir |
altijd | sonsuza |
NL Statische QR-codes zijn zo lang geldig als je wilt en zullen nooit verlopen
TR Statik QR Kodları, istediğiniz kadar uzun süre kullanılabilir ve bu Kodların süreleri dolmaz
Dutch | Turkish |
---|---|
zijn | bu |
lang | uzun |
en | ve |
codes | kodları |
als | süre |
NL Wij blijven nooit op onze lauweren rusten en blijven voortdurend vooruitgang zoeken op het gebied van buitentechniek, door innovatie te combineren met milieuverantwoordelijkheid en mooie vormen met krachtige functies.
TR Köşemize asla çekilmiyor, yenilikçiliği çevreye olan sorumluluğumuzla, güzel bir şekli güçlü işlevsellikle harmanlayıp açık hava mühendisliğinde aşama kaydetmeye devam ediyoruz.
Dutch | Turkish |
---|---|
blijven | devam |
nooit | asla |
innovatie | yenilik |
mooie | güzel |
krachtige | güçlü |
NL Veilig opgeslagen, nooit hergebruikt
TR İyi Saklanır, Tekrar Kullanılmaz
NL Onderschat nooit het belang van beschermd blijven - of u nu thuis bent, op kantoor of op vakantie.
TR İster evde ister ofiste ister tatilde, koruma altında kalmanın önemini asla hafife almayın.
Dutch | Turkish |
---|---|
nooit | asla |
of | ister |
NL Nooit meer zonder muistrackingruimte in het midden van de strijd. De legendarische QcK-muispad biedt nu volledige RGB-bureauafdekking voor al je gaming-randapparatuur.
TR Artık asla savaşın ortasında fare takip alanınız bitmesin. Efsanevi QcK mousepad artık oyunla ilgili tüm çevre birimleriniz için eksiksiz RGB masaüstü kapsamı sunuyor.
Dutch | Turkish |
---|---|
nooit | asla |
biedt | sunuyor |
qck | qck |
rgb | rgb |
Showing 50 of 50 translations