EN 5.3.1. Proportion of women aged 20-24 years who were married or in a union before age 15 and before age 18 5.3.2. Proportion of girls and women aged 15-49 years who have undergone female genital mutilation/cutting, by age
"proportion" in Englisch kann in die folgenden Türkisch Wörter/Sätze übersetzt werden:
proportion | olarak |
EN 5.3.1. Proportion of women aged 20-24 years who were married or in a union before age 15 and before age 18 5.3.2. Proportion of girls and women aged 15-49 years who have undergone female genital mutilation/cutting, by age
TR 5.3.1. 15 yaşından önce ve 18 yaşından önce evlenmiş ya da bir birliktelikte olmuş 20-24 yaştaki kadınların oranı 5.3.2. Yaşa göre, kadın sünneti/kesme geçirmiş 15-49 yaş arası kadın ve kızların oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
and | ve |
in | da |
by | göre |
women | kadın |
age | yaş |
years | bir |
before | önce |
have | ya |
EN 5.5.1. Proportion of seats held by women in national parliaments and local governments 5.5.2. Proportion of women in managerial positions
TR 5.5.1. Yerel yönetimler ve ulusal parlementolardaki kadınların sandalye oranı 5.5.2. Yöneticilik pozisyonlarındaki kadınların oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
and | ve |
national | ulusal |
local | yerel |
women | kadınlar |
EN 7.1.1. Proportion of population with access to electricity 7.1.2. Proportion of population with primary reliance on clean fuels and technology
TR 7.1.1. Elektriğe erişebilen nüfusun oranı 7.1.2. Isıtma, aydınlatma ve yemek yapmada temiz yakıt ve teknoloji kulllanan nüfus oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
clean | temiz |
technology | teknoloji |
to | e |
and | ve |
population | nüfus |
EN 8.9.1. Tourism direct GDP as a proportion of total GDP and in growth rate 8.9.2. Number of jobs in tourism industries as a proportion of total jobs and growth rate of jobs, by sex
TR 8.9.1. Turizmin toplam GSYH ve büyüme hızının bir oranı olarak GSYH'ya etkisi 8.9.2. Cinsiyete göre, toplam istihdamın ve istihdam büyüme hızının bir oranı olarak turizm sektörlerindeki iş sayısı
Englisch | Türkisch |
---|---|
tourism | turizm |
growth | büyüme |
rate | oranı |
and | ve |
by | göre |
total | toplam |
EN 9.2.1. Manufacturing value added as a proportion of GDP and per capita 9.2.2. Manufacturing employment as a proportion of total employment
TR 9.2.1. Kişi başına ve GSYH'nin bir oranı olarak imalat sanayi katma değeri 9.2.2. Toplam istihdamın bir oranı olarak imalat sanayi istihdamı
Englisch | Türkisch |
---|---|
manufacturing | imalat |
added | katma |
capita | kişi |
employment | istihdam |
and | ve |
value | değeri |
total | toplam |
EN 9.3.1. Proportion of small-scale industries in total industry value added 9.3.2. Proportion of small-scale industries with a loan or line of credit
TR 9.3.1. Toplam sanayi katma değeri içinde küçük ölçekli sanayilerin oranı 9.3.2. Bir kredi borcu olan ya da kredi limiti bulunan küçük ölçekli sanayilerin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
added | katma |
credit | kredi |
small | küçük |
in | da |
value | değeri |
total | toplam |
EN 16.6.1. Primary government expenditures as a proportion of original approved budget, by sector (or by budget codes or similar) 16.6.2. Proportion of the population satisfied with their last experience of public services
TR 16.6.1. Sektör,bütçe kodu ve benzerlerine göre orijinal bütçenin oranı olarak birincil kamu harcamaları 16.6.2. Son kamu hizmeti tecrübelerinden memnun kalan nüfusun oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
primary | birincil |
original | orijinal |
budget | bütçe |
sector | sektör |
codes | kodu |
population | nüfusun |
their | ve |
last | son |
services | hizmeti |
public | kamu |
by | göre |
the | olarak |
EN 15.1.1. Forest area as a proportion of total land area 15.1.2. Proportion of important sites for terrestrial and freshwater biodiversity that are covered by protected areas, by ecosystem type
TR 15.1.1. Toplam arazi alanının oranı olarak ormanlık alan 15.1.2. Ekosistem türüne göre karasal ve tatlısu biyoçeşitlilik açısından korunan alanlarla kaplı önemli alanların oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
land | arazi |
biodiversity | biyoçeşitlilik |
protected | korunan |
ecosystem | ekosistem |
important | önemli |
and | ve |
area | alanı |
type | tür |
total | toplam |
of | alan |
by | göre |
EN 17.1.1. Total government revenue as a proportion of GDP, by source 17.1.2. Proportion of domestic budget funded by domestic taxes
TR 17.1.1. Kaynağına göre GSYH'nın bir oranı olarak toplam devlet gelirleri 17.1.2. Yurtiçi vergilerle finanse edilen iç bütçenin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
government | devlet |
source | kaynağı |
by | göre |
total | toplam |
EN 17.3.1. Foreign direct investments (FDI), official development assistance and South-South Cooperation as a proportion of total domestic budget 17.3.2. Volume of remittances (in United States dollars) as a proportion of total GDP
TR 17.3.1. Toplam yurt içi bütçenin bir oranı olarak doğrudan yabancı yatırımlar (DYY), resmi kalkınma yardımı ve Güney-Güney İşbirliği 17.3.2. Toplam GSYH'nın bir oranı olarak (ABD Doları cinsinden) havale hacmi
Englisch | Türkisch |
---|---|
direct | doğrudan |
official | resmi |
development | kalkınma |
assistance | yardım |
domestic | yurt içi |
dollars | dolar |
foreign | yabancı |
and | ve |
in | cinsinden |
total | toplam |
volume | 2 |
EN If a party gains more directly elected seats than its proportion of second votes, the Bundestag is expanded to ensure that the proportion of the members of parliament corresponds with that of the second votes
TR Bir partinin, ikinci oylarda elde ettiği yüzdeden daha fazla doğrudan vekillik kazanması durumunda, milletvekili oranının ikinci oylarla elde edilen oranla orantılı olması için Federal Meclis’teki sandalye sayısı yükseliyor
Englisch | Türkisch |
---|---|
directly | doğrudan |
second | ikinci |
with | elde |
a | bir |
of | in |
to | için |
EN Furthermore, token holders who vote for these masternodes will also receive TOMO in proportion to the amount they have invested via voting.
TR Dahası, bu masternode için oy kullanan token sahipleri de oylama ile yatırdıkları miktarla orantılı olarak TOMO alırlar.
Englisch | Türkisch |
---|---|
token | token |
holders | sahipleri |
vote | oy |
these | bu |
receive | ile |
EN Comodo has been found to control a large proportion of the global SSL market, according to a new study
TR Yapılan yeni bir araştırmaya göre Comodo'nun küresel SSL pazarının büyük bir oranını kontrol ettiğini gösteriyor
Englisch | Türkisch |
---|---|
large | büyük |
global | küresel |
ssl | ssl |
control | kontrol |
market | pazar |
a | bir |
new | yeni bir |
EN Women are increasingly asserting themselves in traditionally male-dominated fields. The proportion of people with a migration background is also increasing.
TR Geleneksel olarak erkek egemen alanlarda bile kadınlara ve daha fazla çeşitliliğe ihtiyaç, her geçen gün yükseliyor.
Englisch | Türkisch |
---|---|
traditionally | geleneksel |
male | erkek |
also | ve |
the | gün |
of | her |
in | olarak |
EN The gender pay gap and a quota for the proportion of women: the gender equality debate in Germany. A reality check in figures.
TR Gender Pay Gap ve kadın kotası: Kadınlara eşit koşullar Almanya’nın gündemindeki konulardan. Rakamlarla bir durum tespiti.
Englisch | Türkisch |
---|---|
and | ve |
women | kadın |
pay | bir |
EN The proportion of young people in Turkish society is another factor that makes them even more important for politics and business
TR Türkiye’de gençleri siyaset ve iş dünyası için daha da önemli kılan bir başka unsur ise sayıları
Englisch | Türkisch |
---|---|
young | genç |
politics | siyaset |
and | ve |
important | önemli |
in | da |
even | bir |
of | in |
more | daha |
the | başka |
EN 3.1.1. Maternal mortality ratio 3.1.2. Proportion of births attended by skilled health personnel
TR 3.1.1. Anne ölüm oranı 3.1.2. Uzman sağlık personeli katılımıyla yaptırılan doğumların oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
health | sağlık |
personnel | personeli |
EN 3.7.1. Proportion of women of reproductive age (aged 15-49 years) who have their need for family planning satisfied with modern methods 3.7.2. Adolescent birth rate (aged 10-14 years; aged 15-19 years) per 1,000 women in that age group
TR 3.7.1. Modern yöntemlerle kendi aile planlaması ihtiyacını karşılayabilen üreme çağındaki (15-49 yaş) kadınların oranı 3.7.2. 10-14 yaş ve15-19 yaş gruplarında, 1000 kadın başına düşen adölesan doğurganlık hızı
Englisch | Türkisch |
---|---|
need | ihtiyacı |
family | aile |
modern | modern |
planning | planlaması |
rate | oranı |
women | kadın |
age | yaş |
have | ya |
EN 3.b.1. Proportion of the population with access to affordable medicines and vaccines on a sustainable basis 3.b.2. Total net official development assistance to medical research and basic health sectors
TR 3.b.1. Sürdürülebilir bir temelde uygun fiyatlı ilaç ve aşılara erişimi olan nüfusun oranı 3.b.2. Tıbbi araştırma ve temel sağlık sektörlerine toplam net resmi kalkınma yardımı
Englisch | Türkisch |
---|---|
population | nüfusun |
access | erişimi |
sustainable | sürdürülebilir |
net | net |
official | resmi |
development | kalkınma |
assistance | yardım |
research | araştırma |
and | ve |
medical | tıbbi |
health | sağlık |
with | uygun |
EN 4.1.1. Proportion of children and young people: (a) in grades 2/3; (b) at the end of primary; and (c) at the end of lower secondary achieving at least a minimum proficiency level in (i) reading and (ii) mathematics, by sex
TR 4.1.1. (a)2/3 sınıflarında; (b)ilkokul sonunda; ve (c) alt düzey ortaokulun sonunda en azından (i) okuma ve (ii) matematikte yeterlilik düzeyine sahip çocukların ve gençlerin oranı, cinsiyet ayrımında
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
young | genç |
a | a |
at | nda |
c | c |
lower | alt |
ii | ii |
sex | cinsiyet |
children | çocukların |
and | ve |
level | düzey |
least | az |
minimum | en az |
the end | sonunda |
EN 4.2.1. Proportion of children under 5 years of age who are developmentally on track in health, learning and psychosocial well-being, by sex 4.2.2. Participation rate in organized learning (one year before the official primary entry age), by sex
TR 4.2.1. Cinsiyete göre gelişimsel olarak sağlık, öğrenme ve psikososyal iyi olma hali yolunda olan 5 yaş altı çocukların oranı 4.2.2. Cinsiyete göre planlanan öğrenmeye katılım oranı (ilkokula resmi giriş yaşından bir yıl önce)
Englisch | Türkisch |
---|---|
participation | katılım |
official | resmi |
well | iyi |
children | çocukların |
rate | oranı |
entry | giriş |
health | sağlık |
and | ve |
by | göre |
year | yıl |
age | yaş |
are | olan |
years | bir |
EN 4.4.1. Proportion of youth and adults with information and communications technology (ICT) skills, by type of skill
TR 4.4.1. Yetenek tipine göre bilgi ve iletişim teknolojileri (BİT) yeteneğine sahip genç ve yetişkinlerin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
and | ve |
technology | teknolojileri |
youth | genç |
information | bilgi |
communications | iletişim |
by | göre |
EN 4.6. By 2030, ensure that all youth and a substantial proportion of adults, both men and women, achieve literacy and numeracy
TR 4.6. 2030’a kadar bütün gençlerin ve hem kadın hem de erkek olmak üzere yetişkinlerin büyük bir bölümünün okuryazar olmasının ve matematiksel beceriler kazanmasının güvence altına alınması
Englisch | Türkisch |
---|---|
men | erkek |
women | kadın |
and | ve |
by | altına |
both | de |
a | bir |
achieve | olmak |
EN Proportion of ever-partnered women and girls aged 15 years and older subjected to physical, sexual or psychological violence by a current or former intimate partner in the previous 12 months, by form of violence and by age 5.2.2
TR Şiddetin türüne ve yaşa göre, son 12 ay içinde mevcut ya da eski partneri tarafından fiziksel, cinsel ya da psikolojik şiddete maruz kalan daha önce ilişkisi olmuş 15 yaş ve üzeri yaştaki kadın ve kızların oranı 5.2.2
Englisch | Türkisch |
---|---|
women | kadın |
physical | fiziksel |
sexual | cinsel |
psychological | psikolojik |
former | eski |
months | ay |
and | ve |
older | daha |
in | da |
age | yaş |
years | 2 |
the | önce |
EN Proportion of women and girls aged 15 years and older subjected to sexual violence by persons other than an intimate partner in the previous 12 months, by age and place of occurrence
TR Yaşa ve olayın oluş yerine göre, son 12 ay içinde partneri dışındaki biri tarafından cinsel şiddete maruz kalan 15 yaş ve üstü kadın ve kızların oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
women | kadın |
sexual | cinsel |
months | ay |
other | son |
other than | dışındaki |
and | ve |
age | yaş |
in | içinde |
EN 5.4.1. Proportion of time spent on unpaid domestic and care work, by sex, age and location
TR 5.4.1. Cinsiyet, yaş ve yere göre ücretsiz ev işleri ve bakıcılık için harcanan zamanın oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
time | zaman |
work | iş |
sex | cinsiyet |
age | yaş |
and | ve |
by | göre |
of | in |
on | için |
EN Proportion of women aged 15-49 years who make their own informed decisions regarding sexual relations, contraceptive use and reproductive health care 5.6.2
TR Gebelik önleyici uygulamaların kullanımı, cinsel ilişkileri ve üreme sağlığına ilişkin kendi bilinçli kararlarını veren 15-49 yaş kadınların oranı 5.6.2
Englisch | Türkisch |
---|---|
sexual | cinsel |
health | sağlığı |
decisions | kararlar |
women | kadınlar |
use | kullanımı |
and | ve |
EN Proportion of countries where the legal framework (including customary law) guarantees women’s equal rights to land ownership and/or control
TR Toprak sahipliği ve/veya kontrolünde kadınların eşit haklarını garantileyen yasal çerçeveleri olan (örf ve adet hukuku dahil) ülkelerin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
legal | yasal |
ownership | sahipliği |
countries | ülkelerin |
including | dahil |
to | e |
control | kontrol |
and | ve |
equal | eşit |
or | veya |
law | hukuku |
EN 5.b.1. Proportion of individuals who own a mobile telephone, by sex
TR 5.b.1. Cinsiyete göre cep telefonu sahibi bireylerin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
individuals | bireylerin |
by | göre |
own | sahibi |
mobile | cep |
EN 5.c.1. Proportion of countries with systems to track and make public allocations for gender equality and women’s empowerment
TR 5.c.1. Cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi için kamu ödenekleri yapan ve izleme sistemleri olan ülkelerin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
c | c |
systems | sistemleri |
track | izleme |
public | kamu |
gender | cinsiyet |
countries | ülkelerin |
and | ve |
of | in |
EN 6.1.1. Proportion of population using safely managed drinking water services
TR 6.1.1. Güvenilir şekilde yönetilen içme suyu hizmetlerini kullanan nüfusun oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
population | nüfusun |
managed | yönetilen |
water | suyu |
services | hizmetlerini |
of | kullanan |
EN 6.2.1. Proportion of population using safely managed sanitation services, including a hand-washing facility with soap and water
TR 6.2.1. Sabun ve su ile el yıkama imkanı dahil olmak üzere güvenilir şekilde yönetilen atıksu ve kanalizasyon hizmetlerini kullanan nüfusun oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
population | nüfusun |
managed | yönetilen |
services | hizmetlerini |
water | su |
hand | el |
including | dahil |
and | ve |
EN 6.5.1. Degree of integrated water resources management implementation (0-100) 6.5.2. Proportion of transboundary basin area with an operational arrangement for water cooperation
TR 6.5.1. Entegre su kaynakları yönetimi uygulamasının derecesi (0-100) 6.5.2. Su işbirliği için operasyonel bir düzenleme ile sınır ötesi havza alanının oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
integrated | entegre |
water | su |
operational | operasyonel |
cooperation | işbirliği |
management | yönetimi |
resources | kaynakları |
for | için |
area | alan |
of | in |
with | ile |
an | bir |
EN 6.b.1. Proportion of local administrative units with established and operational policies and procedures for participation of local communities in water and sanitation management
TR 6.b.1. Su ve atıksu hizmetlerinin yönetilmesinde yerel toplulukların katılımı için kurulu ve operasyonel politika ve prosedürleri olan yerel yönetim birimlerinin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
local | yerel |
operational | operasyonel |
policies | politika |
communities | toplulukların |
water | su |
management | yönetim |
and | ve |
of | in |
participation | katılım |
for | için |
EN 8.3.1. Proportion of informal employment in non-agriculture employment, by sex
TR 8.3.1. Cinsiyete göre tarım dışı sektörde herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı olmayanların istihdamının oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
employment | istihdam |
agriculture | tarım |
by | göre |
EN 8.6.1. Proportion of youth (aged 15-24 years) not in education, employment or training
TR 8.6.1. İstihdamda, eğitim ve öğretim sisteminde yer almayan gençlerin oranı (15-24 yaş)
Englisch | Türkisch |
---|---|
training | eğitim |
EN 8.7.1. Proportion and number of children aged 5-17 years engaged in child labour, by sex and age
TR 8.7.1. Cinsiyet ve yaşa göre 5-17 yaş arası çalışan çocukların sayısı ve oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
by | göre |
sex | cinsiyet |
in | arası |
children | çocukların |
and | ve |
age | yaş |
EN 8.10.1. Number of commercial bank branches and automated teller machines (ATMs) per 100,000 adults 8.10.2. Proportion of adults (15 years and older) with an account at a bank or other financial institution or with a mobile-money-service provider
TR 8.10.1. 100.000 yetişkin başına ticari banka şube ve bankamatik (ATM) sayısı 8.10.2. Bir bankada, başka finans kurumunda ya da bir mobil-para-servis sağlayıcısı olan (15 yaş ve üzeri) yetişkinlerin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
commercial | ticari |
other | başka |
and | ve |
bank | banka |
provider | sağlayıcısı |
financial | finans |
years | bir |
EN 8.b.1. Total government spending in social protection and employment programmes as a proportion of the national budgets and GDP
TR 8.b.1. Ulusal bütçelerin ve GSYH'nın bir oranı olarak sosyal koruma ve istihdam programlarına yapılan toplam kamu harcamaları
Englisch | Türkisch |
---|---|
government | kamu |
social | sosyal |
protection | koruma |
employment | istihdam |
and | ve |
national | ulusal |
EN 10.2.1. Proportion of people living below 50 per cent of median income, by age, sex and persons with disabilities
TR 10.2.1. Yaş, cinsiyet, engelliliğe göre medyan gelirin yüzde 50 düzeyinin altında yaşayanların oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
age | yaş |
sex | cinsiyet |
per cent | yüzde |
by | göre |
and | e |
EN 10.3.1. Proportion of the population reporting having personally felt discriminated against or harassed within the previous 12 months on the basis of a ground of discrimination prohibited under international human rights law
TR 10.3.1. Uluslararası insan hakları hukuku çerçevesinde yasaklanmış olan ayrımcık baz alınarak, önceki 12 ay içinde bizzat ayrımcılığa ya da tacize uğradığını hissettiğini bildiren nüfusun oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
population | nüfusun |
months | ay |
human | insan |
international | uluslararası |
rights | hakları |
previous | önceki |
EN 10.6.1. Proportion of members and voting rights of developing countries in international organizations
TR 10.6.1. Gelişmekte olan ülkelerin uluslararası kuruluşlarda oy hakkı ve üyelik oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
and | ve |
developing | gelişmekte |
countries | ülkelerin |
international | uluslararası |
rights | hakkı |
EN 10.7.1. Recruitment cost borne by employee as a proportion of yearly income earned in country of destination 10.7.2. Number of countries that have implemented well-managed migration policies
TR 10.7.1. Hedef ülkede kazanılan yıllık gelirin bir oranı olarak çalışanların işe alım sebebiyle ortaya çıkan maliyetleri 10.7.2. İyi yönetilen göç politikalarını uygulayan ülkelerin sayısı
Englisch | Türkisch |
---|---|
yearly | yıllık |
destination | hedef |
policies | politikalar |
managed | yönetilen |
migration | göç |
countries | ülkelerin |
country | ülkede |
a | bir |
EN 10.c.1. Remittance costs as a proportion of the amount remitted
TR 10.c.1. Göçmenlerin havale edilen miktarlarının bir oranı olarak havale masrafları
Englisch | Türkisch |
---|---|
c | c |
amount | bir |
EN Hazardous waste generated per capita and proportion of hazardous waste treated, by type of treatment
TR Atık bertaraf şekline göre kişi başına üretilen tehlikeli atık ve işlenmiş tehlikeli atık oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
waste | atık |
capita | kişi |
and | ve |
by | göre |
EN 12.c.1. Amount of fossil-fuel subsidies per unit of GDP (production and consumption) and as a proportion of total national expenditure on fossil fuels
TR 12.c.1. Toplam ulusal fosil yakıt harcamalarına ve GSYH'ye (üretim ve tüketim) oranı olarak, fosil yakıtlara verilen sübvansiyon miktarı
Englisch | Türkisch |
---|---|
c | c |
consumption | tüketim |
national | ulusal |
fuel | yakıt |
production | üretim |
amount | miktarı |
and | ve |
total | toplam |
of | olarak |
EN 9.1.1. Proportion of the rural population who live within 2 km of an all-season road 9.1.2. Passenger and freight volumes, by mode of transport
TR 9.1.1. Her mevsim geçit veren yolların 2 km yakınında yaşayan kırsal nüfusun oranı 9.1.2. Ulaşım modlarına göre yolcu ve yük hacmi
Englisch | Türkisch |
---|---|
rural | kırsal |
population | nüfusun |
km | km |
passenger | yolcu |
transport | ulaşım |
and | ve |
by | göre |
of | her |
EN 9.5.1. Research and development expenditure as a proportion of GDP 9.5.2. Researchers (in full-time equivalent) per million inhabitants
TR 9.5.1. GSYH'nın bir oranı olarak araştırma ve geliştirme harcamalarının oranı 9.5.2. Bir milyon yerleşimci başına düşen araştırmacı sayısı (tam zamanlı eşdeğer)
Englisch | Türkisch |
---|---|
research | araştırma |
development | geliştirme |
million | milyon |
full | tam |
time | zamanlı |
and | ve |
a | bir |
EN 9.b.1. Proportion of medium and high-tech industry value added in total value added
TR 9.b.1. Toplam katma değer içindeki orta ve yüksek teknolojili katma değer üreten sanayi sektörlerinin oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
medium | orta |
and | ve |
industry | sanayi |
value | değer |
added | katma |
total | toplam |
in | içindeki |
high | yüksek |
EN 9.c.1. Proportion of population covered by a mobile network, by technology
TR 9.c.1. Teknoloji türüne göre bir mobil şebeke tarafından kapsanan nüfus oranı
Englisch | Türkisch |
---|---|
c | c |
population | nüfus |
mobile | mobil |
technology | teknoloji |
a | bir |
50 von 50 Übersetzungen werden angezeigt