EN Glide device in circular motions over your face for 1 minute, until the built-in timer turns it off. Rinse and pat dry face.
"rinse your face" a Anglès es pot traduir a les següents paraules/frases Turc:
EN Glide device in circular motions over your face for 1 minute, until the built-in timer turns it off. Rinse and pat dry face.
TR Dahili zamanlayıcı kapanana kadar cihazı yüzünüzde dairesel hareketlerle 1 dakika boyunca gezdirin. Yüzünüzü durulayın ve kurulayın.
Anglès | Turc |
---|---|
face | yüz |
minute | dakika |
in | dahili |
device | cihaz |
for | boyunca |
and | ve |
EN Once finished, press & hold the universal button for 3 seconds to turn off the device. Then either pat any remaining serum into your skin, or rinse and pat dry your face & device as preferred.
TR Bitirdiğinizde cihazı kapatmak için 3 saniye boyunda evrensel güç düğmesine basın. Ardından tercihinize göre kalan serumu cildinize yedirin veya yüzünüzle cihazınızı durulayıp kurutun.
Anglès | Turc |
---|---|
press | basın |
universal | evrensel |
button | düğmesine |
remaining | kalan |
face | yüz |
device | cihaz |
seconds | saniye |
or | veya |
EN Finally, rinse your face and your LUNA with water and gently pat dry.
TR Son olarak, yüzünüzü ve LUNA'nızı su ile durulayın, ardından yüzünüzü hafifçe kurulayın.
Anglès | Turc |
---|---|
face | yüz |
water | su |
finally | son olarak |
with | ile |
and | ve |
EN Press and hold the universal button again to turn off the device. Rinse and pat your face dry. Then apply any other skincare products of your choice, if desired.
TR Cihazı kapatmak için evrensel güç düğmesine basılı tutun. Yüzünüzü durulayıp kurulayın. Ardından isterseniz tercih ettiğiniz diğer cilt bakımı ürünlerini uygulayın.
Anglès | Turc |
---|---|
universal | evrensel |
button | düğmesine |
face | yüz |
apply | uygulayın |
other | diğer |
choice | tercih |
device | cihaz |
products | ürünlerini |
of | in |
to | için |
EN Rinse your mouth and ISSA™ 3 with water.
TR Ağzınızı ve ISSA™ 3'ü suyla durulayın.
EN Dampen face and apply your regular face cleanser. For optimal results, we recommend FOREO Micro-Foam Cleanser. Wet LUNA™ 3 and press universal button to turn on your device.
TR Yüzünüzü nemlendirin ve yüz temizleyiciyi uygulayın. En iyi sonuçlar için FOREO Micro-Foam Cleanser'ı öneriyoruz. LUNA™ 3'ü ıslatın ve başlatmak için düğmeye basın.
EN Make sure both BEAR™ and your face are clean and dry, with no remaining residue. Then apply a thin layer of SERUM SÉRUM SERUM evenly across all areas of the face/neck you wish to treat.
TR Hem BEAR™ cihazınızın hem yüzünüzün temiz ve kuru olduğundan, kalıntı kalmadığından emin olun. Ardından bakım için yüzünüz ve boynunuza ince bir tabaka SERUM SÉRUM SERUM uygulayın.
EN Dampen face and apply your regular face cleanser. Then wet LUNA™ play plus 2 and press the universal button to turn on the device.
TR Cildinizi nemlendirip her zaman kullandığınız temizleyiciyi uygulayın. Ardından LUNA™ play plus 2’yi ıslatıp cihazı çalıştırmak için evrensel güç düğmesine basın.
EN We are a young fellowship, and still growing. If you would like to start a new face-to-face ITAA meeting in your area, feel free to review our suggestions for starting a new meeting.
TR Biz genç bir topluluğuz ve hala büyüyoruz. Bölgenizde yeni bir yüz yüze ITAA toplantısı başlatmak isterseniz, yeni bir toplantı başlatmak için öneriler.
Anglès | Turc |
---|---|
itaa | itaa |
face | yüz |
suggestions | öneriler |
young | genç |
we | biz |
a | bir |
and | ve |
new | yeni bir |
meeting | toplantı |
EN When you do see UB happening, the best way of addressing it is face to face - tackle it straight on and point out how bias may be creeping into a process
TR Bilinçsiz önyargının oluştuğunu gördüğünüzde, bununla başa çıkmanın en iyi yolu yüz yüze gelmektir - doğrudan üzerine gidin ve önyargının bir sürece nasıl sızmakta olduğunu işaret edin
Anglès | Turc |
---|---|
see | edin |
way | yolu |
face | yüz |
straight | doğrudan |
process | iş |
is | olduğunu |
and | ve |
a | bir |
best | en |
on | üzerine |
how | nasıl |
EN With the introduction of the location-independent working method, our face-to-face interviews have been replaced by online phone calls
TR Mekan-bağımsız çalışma yönteminin çalışma hayatımıza girmesiyle birlikte yüz yüze yaptığımız görüşmeler yerini çevrimiçi telefon görüşmelerine bıraktı
Anglès | Turc |
---|---|
face | yüz |
online | çevrimiçi |
phone | telefon |
working | çalışma |
EN Ronald Meinardus, the Head at FNF Turkey, even spoke of a “historic event”, highlighting the extraordinary character of our first face-to-face activity after more than a year.
TR Bu amaçla, 2008’de yayımlamaya başladığı Eğitim İzleme Raporları’nda çeşitli kaynaklardan derlediği nicel verileri eğitim izleme göstergelerine dönüştürüyor.
Anglès | Turc |
---|---|
at | de |
more | çeşitli |
EN In reaching out to a member who has acted inappropriately, it can be helpful to address them face-to-face or over the phone, rather than through text message, as this tends to help avoid miscommunication
TR Uygunsuz davranan bir üyeye ulaşırken, yanlış iletişimi önlemeye yardımcı olacağından, kısa mesaj yerine yüz yüze veya telefonla konuşmak yardımcı olabilir
Anglès | Turc |
---|---|
inappropriately | uygunsuz |
message | mesaj |
member | üyeye |
face | yüz |
be | olabilir |
help | yardımcı |
or | veya |
EN Description: View Cuckold in chastity tease face ding-dong hd as completely free. BDSM porn xxx Cuckold in chastity tease face ding-dong video.
TR Açıklama: Cuckold içinde chastity tease yüz ding-dong hd tamamen ücretsiz olarak görüntüle. Bdsm Porno xxx Cuckold içinde chastity tease yüz ding-dong video.
Anglès | Turc |
---|---|
description | açıklama |
face | yüz |
hd | hd |
completely | tamamen |
bdsm | bdsm |
free | ücretsiz |
video | video |
in | içinde |
as | olarak |
view | görüntüle |
porn | porno |
xxx | xxx |
EN He will take part in translation works between face-to-face oral communications and phone calls.
TR Gerek yüz yüze sözlü iletişimler, gerekse telefonla yapılan görüşmeler arasında tercüme işlerinde görev alacak.
Anglès | Turc |
---|---|
translation | tercüme |
works | iş |
face | yüz |
between | arası |
to | arasında |
EN Will act as a consecutive interpreter in face-to-face or telephone interviews with Syrian clients who come to our association who speak Arabic and Kurdish,
TR Derneğimizde hizmet almaya gelen Arapça ve Kürtçe konuşan Suriyeli danışanlarla yüz yüze veya telefonla gerçekleştireceği görüşmelerde ardıl sözlü tercümanlık yapacak,
Anglès | Turc |
---|---|
syrian | suriyeli |
arabic | arapça |
face | yüz |
will | yapacak |
or | veya |
to | e |
and | ve |
EN Yuva Association, in cooperation with Müze Gazhane, organizes face-to-face climate literacy…
TR Sivil toplum örgütleri 9 ve 10 Mayıs 2022 tarihlerinde Brüksel'de gerçekleştirilecek olan Suriye ve…
EN It’s perhaps our bad luck that the end consumers rarely come face-to-face with our products because they’re usually narcotised when in direct contact with them, but this of course has its good reason
TR Bizim talihsizliğimiz, son kullanıcının ürünlerimizle doğrudan temas ettiği esnada, çoğu zaman haklı olarak narkozun etkisinde olduğundan ürünlerimizi genelde görmüyor olması
Anglès | Turc |
---|---|
direct | doğrudan |
contact | temas |
our products | ürünlerimizi |
when | zaman |
the | çoğu |
our | bizim |
end | son |
EN Nevertheless, video conversations are no substitute for face-to-face meetings; just as searching the Internet cannot replace research on the spot.”
TR Ama uzaktan görüntülü görüşmeler yüz yüze görüşmelerin yerini tutamıyor, tıpkı internette gezinmenin sahada araştırmanın yerini tutmaması gibi.”
EN Do you believe that one day face-to-face instruction will be a thing of the past? No, I don’t believe that, nor do I hope it will be
TR Bir gün artık hiç yüz yüze eğitimim yapmayacağımıza inanıyor musunuz? Hayır, buna inanmıyor ve böyle bir şey dilemiyorum
Anglès | Turc |
---|---|
face | yüz |
do you | musunuz |
you | ve |
a | bir |
to | şey |
EN Most lectures and seminars are taking place online, though some face-to-face classes are also being held for small groups
TR Amfi dersleri ve seminerlerin büyük bir kısmı çevrimiçi olarak gerçekleştirilirken, küçük gruplarla yürütülecek olan dersler fiziki ortamda gerçekleştiriliyor
Anglès | Turc |
---|---|
most | büyük |
lectures | dersler |
small | küçük |
online | çevrimiçi |
and | ve |
are | olan |
though | olarak |
to | bir |
EN The JokerBet supposes a simple set of betting options: exact value of the next card, suit, card color, face card, or non-face card.
TR Jokerbet oyunu basit bir bahis seçenekleri seti sunar: bir sonraki kartın tam değeri, türü, kart rengi, dijital veya dijital olmayan bir değere sahip kart.
Anglès | Turc |
---|---|
set | seti |
betting | bahis |
options | seçenekleri |
exact | tam |
color | rengi |
simple | basit |
value | değeri |
or | veya |
a | dijital |
next | sonraki |
EN 25% of the incidents have resulted in the face-to-face confrontation with the stalkers
TR % 25 olaylar sonuçlandı stalkers ile yüz yüze yüzleşmede
Anglès | Turc |
---|---|
face | yüz |
with | ile |
EN The service not only saves customers time and money but also overcomes many of the restrictions imposed on face-to-face gatherings and travel during the pandemic
TR Hizmet, müşterilere sadece zamandan ve paradan tasarruf sağlamakla kalmaz, aynı zamanda pandemi sırasında yüz yüze toplantılara ve seyahatlere getirilen kısıtlamaların çoğunun da üstesinden gelir
Anglès | Turc |
---|---|
customers | müşterilere |
money | paradan |
pandemic | pandemi |
saves | tasarruf |
face | yüz |
service | hizmet |
during | sırasında |
and | ve |
the | aynı |
EN In reaching out to a member who has acted inappropriately, it can be helpful to address them face-to-face or over the phone, rather than through text message, as this tends to help avoid miscommunication
TR Uygunsuz davranan bir üyeye ulaşırken, yanlış iletişimi önlemeye yardımcı olacağından, kısa mesaj yerine yüz yüze veya telefonla konuşmak yardımcı olabilir
Anglès | Turc |
---|---|
inappropriately | uygunsuz |
message | mesaj |
member | üyeye |
face | yüz |
be | olabilir |
help | yardımcı |
or | veya |
EN BEAR™ offers an ultra-wide range of 10 microcurrent intensities, allowing you to personalize your facial workout routines perfectly to your preferences, for each area of your face & neck
TR BEAR™, 10 farklı mikro akım yoğunluğu ile yüz ve boynunuzun her bölgesi için egzersiz rutinlerinizi tercihlerinize göre kişiselleştirmenizi sağlar.
EN Treat your face to a gentle foaming cleanser that will make your skin look naturally radiant!
TR Cildinizin daha doğal ve parlak görünmesini sağlayan yumuşacık bir temizleme köpüğü ile yüzünüzü şımartın!
Anglès | Turc |
---|---|
face | yüz |
naturally | doğal |
your | ve |
a | bir |
EN Gently press the soft silicone bristles to your skin and move the device in circular motions around your face, gliding up and down the nose, for 1 minute.
TR Yumuşak silikon uçları nazikçe cildinize bastırın ve cihazı yüzünüzde dairesel hareketlerle, burnunuzda yukarı ve aşağı kaydırarak, 1 dakika boyunca gezdirin.
Anglès | Turc |
---|---|
soft | yumuşak |
silicone | silikon |
face | yüz |
minute | dakika |
down | aşağı |
device | cihaz |
and | ve |
to | e |
the | yukarı |
for | boyunca |
EN Before using ESPADA™, make sure your skin is clean & dry. For best results, we recommend using LUNA™ to cleanse your face.
TR ESPADA™'yı kullanmadan önce cildinizin temiz ve kuru olduğundan emin olun. En iyi sonuç için yüzünüzü temizlerken LUNA™ kullanmanızı öneririz.
EN While that figure may not be the one you face, downtime will still cost your business for each second it isn’t rectified. To learn how much in you would potentially lose if your website goes down, use this formula and make an estimate:
TR Bu rakam karşılaştığınız rakam olmasa da, aksama süresi düzeltilmemesi gereken her saniye için işinize mal olacak. Web siteniz düşerse ne kadar potansiyel olarak kaybedeceğinizi öğrenmek için bu formülü kullanın ve bir tahmin yapın:
Anglès | Turc |
---|---|
business | iş |
website | web |
formula | formül |
estimate | tahmin |
your website | siteniz |
this | bu |
in | da |
second | bir |
to | yapın |
potentially | potansiyel olarak |
EN With our chatbot framework, start to offer customers and leads an instant support when they face a need of urgency rather than few days later, after fulfilling your good old form
TR Chatbot çerçevemiz ile, eski güzel formunuzu yerine getirdikten sonra, birkaç gün sonra değil, acil bir ihtiyaçla karşılaştıklarında müşterilere ve liderlere anında destek sunmaya başlayın
Anglès | Turc |
---|---|
chatbot | chatbot |
customers | müşterilere |
instant | anında |
need | ihtiyaç |
good | güzel |
old | eski |
start | başlayın |
support | destek |
and | ve |
a | birkaç |
days | gün |
EN Face Programmer Logo is great if you're working in IT, Computers, Digital industries. Use this template to create a logo for your business or team
TR Eğer O, Bilgisayarlar, Dijital endüstrisinde çalışıyorsanız Yüz Programcı Logosu harikadır. İşletmeniz veya takımınız için bir logo oluşturmak için bu şablonu kullanın
Anglès | Turc |
---|---|
face | yüz |
if | eğer |
computers | bilgisayarlar |
this | bu |
template | şablonu |
or | veya |
digital | dijital |
team | takım |
EN During your mobile devices’ lifecycle, you’ll face different needs at different stages
TR Mobil cihazlarınızın ömrü boyunca farklı aşamalarda farklı ihtiyaçlarla karşılaşacaksınız
Anglès | Turc |
---|---|
mobile | mobil |
devices | cihazlar |
needs | ihtiyaç |
different | farklı |
during | boyunca |
EN Create the naturally creamy homemade face mask of your dreams.
TR Hayallerinizdeki doğal ev yapımı yüz maskesini yaratın.
Anglès | Turc |
---|---|
naturally | doğal |
face | yüz |
of | ın |
EN Use different masks on different areas of your face & body - because when it comes to skincare, one size does not fit all.
TR Söz konusu cilt bakımı ise her ürün ve içerik her yere uymaz. Farklı bölgelerde farklı içerikler kullanın.
Anglès | Turc |
---|---|
different | farklı |
use | kullanın |
your | ve |
it | ise |
to | her |
EN Rejuvenate your face and neck in just minutes at home. Reduce wrinkles and fine lines.
TR Evde dakikalar içinde yüz ve boynunuzu yenileyin. Kırışıklık ve ince çizgileri azaltın.
Anglès | Turc |
---|---|
face | yüz |
minutes | dakikalar |
in | içinde |
and | ve |
EN IRIS uses Alternating T-Sonic™ technology to diminish the appearance of dark circles, bags under the eyes, and fine lines that add unwanted years to your face
TR IRIS, koyu halkaları, gözaltı torbalarını ve yüzünüze istenmeyen yıllar katan ince çizgileri azaltmak için dalgalı T-Sonic™ teknolojisini kullanır
EN Supplicate me to cum on your own face femdom hj anal cei hose
TR Fiery Kızıl saçlı Ellernas Hawt Office zulmünde canlandırma ve kırma
Anglès | Turc |
---|---|
your | ve |
EN During your mobile devices’ lifecycle, you’ll face different needs at different stages
TR Mobil cihazlarınızın ömrü boyunca farklı aşamalarda farklı ihtiyaçlarla karşılaşacaksınız
Anglès | Turc |
---|---|
mobile | mobil |
devices | cihazlar |
needs | ihtiyaç |
different | farklı |
during | boyunca |
EN PUT A SMILE ON YOUR KID’S FACE
TR ÇOCUĞUNUZUN YÜZÜNÜ GÜLDÜRÜN
EN stallion hot WITH HUGE COCK PUMPING CUM ON YOUR FACE
TR Stallion sıcak ile büyük horoz pompalama cum yüzünüzde
Anglès | Turc |
---|---|
hot | sıcak |
huge | büyük |
face | yüz |
EN Whatever business challenge or operational issue you may face, we give you the integrated edge to solve your strategic issues, from end-to-end.
TR İşinizle ilgili herhangi bir zorlukla ya da operasyonel bir sorunla karşılaştığınızda stratejik sorunlarınızı uçtan uca çözebilmeniz için size entegrasyon avantajını sunuyoruz.
Anglès | Turc |
---|---|
operational | operasyonel |
edge | uç |
strategic | stratejik |
we give | sunuyoruz |
give | için |
issues | sorunları |
the | size |
EN With the help of our chatbot software for websites, start to offer customers and leads instant support when they face a need of urgency rather than a few days later, after fulfilling your good old form
TR Chatbot çerçevemiz ile, eski güzel formunuzu yerine getirdikten sonra, birkaç gün sonra değil, acil bir ihtiyaçla karşılaştıklarında müşterilere ve liderlere anında destek sunmaya başlayın
Anglès | Turc |
---|---|
chatbot | chatbot |
customers | müşterilere |
instant | anında |
need | ihtiyaç |
good | güzel |
old | eski |
start | başlayın |
support | destek |
and | ve |
a | birkaç |
the | gün |
EN We help to solve the medication challenges that clinicians and other healthcare professionals face every day.
TR Klinisyenler ve diğer sağlık profesyonellerinin her gün karşılaştığı ilaç sorunlarının çözüme kavuşturulmasına yardımcı oluruz.
Anglès | Turc |
---|---|
and | ve |
other | diğer |
healthcare | sağlık |
medication | ilaç |
help | yardımcı |
to | her |
EN Elsevier's peer-reviewed process ensures credible, comprehensive content to solve the challenges doctors face every day.
TR Elsevier'in hakem denetimli süreci doktorların her gün karşılaştıkları sorunların çözülmesi için güvenilir, kapsamlı içerikler sağlamaktadır.
Anglès | Turc |
---|---|
process | süreci |
credible | güvenilir |
comprehensive | kapsamlı |
EN Sefamerve face mask is a product designed to eliminate the unpleasant appearance of medical masks.
TR Sefamerve yüz maskesi medikal maskelerin kötü görünümünü ortadan kaldırmak adına tasarlanmış bir üründür.
Anglès | Turc |
---|---|
sefamerve | sefamerve |
face | yüz |
medical | medikal |
designed | tasarlanmış |
a | bir |
EN Eaton’s MLDB series stainless steel coupling is a flat face/dry break coupling ideal for liquid cooling applications
TR Eaton’ın MLDB serisi paslanmaz çelik kaplini, sıvı soğutması uygulamaları için ideal bir düz yüzeyli / kuru sökmeli kaplindir
Anglès | Turc |
---|---|
series | serisi |
stainless | paslanmaz |
flat | düz |
dry | kuru |
ideal | ideal |
liquid | sıvı |
steel | çelik |
for | için |
a | bir |
applications | uygulamalar |
EN Eaton’s flat face aluminium (ADB) coupling is a lightweight, strong dry break coupling featuring Eaton’s proprietary profile and alignment features providing easy connection.
TR Eaton’ın düz yüzeyli alüminyum (ADB) kaplini, Eaton’ın tescilli profiline ve kolay bağlantı sağlayan hizalama özelliklerine sahip, hafif ve güçlü bir kuru sökmeli kaplindir.
Anglès | Turc |
---|---|
flat | düz |
lightweight | hafif |
dry | kuru |
proprietary | tescilli |
providing | sağlayan |
easy | kolay |
connection | bağlantı |
strong | güçlü |
and | ve |
a | bir |
EN Lifehouse is a post-grunge band pioneered by lead singer and songwriter Jason Wade. In the last 20 years, Lifehouse has released seven albums, debuting with the multi-platinum album No Name Face in the year 2000. The group includes Jas… read more
TR Lifehouse, vokalist ve besteci Jason Wade tarafından kurulan ve 2001 yılında "Hanging by a Moment" single'ı ile büyük ve hızlı bir başarı yakalayan alternatif/melodik rock grubu. Diskografi: * 2000 - No Name Face… Devamını oku
EN Today I can touch people’s lives with Support to Life and can be their ‘familiar face’ when they need
TR Bugün, Hayata Destek ile birlikte insanların hayatlarına dokunabiliyor, onların ihtiyaç duydukları anda ‘tanıdık yüz’leri ben olabiliyorum
Anglès | Turc |
---|---|
today | bugün |
support | destek |
familiar | tanıdık |
they | onlar |
need | ihtiyaç |
i | ben |
to life | hayata |
and | anda |
Es mostren 50 de 50 traduccions